Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/362 E. 2021/661 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/362
KARAR NO : 2021/661

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/04/2013
KARAR TARİHİ : 28/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
İDDİA: Davacı vekili, mahkememize verdiği 24/04/2013 tevzi tarihli dava dilekçesi ile ve özetle: müvekkili davacının 17/09/2012 günü … Bulvarı No:… … Konak mevkiinde yaya yolundan karşıya geçmekte oludğu sırada davalılardan …’in sevk ve idare etmekte olduğu … plakalı aracın çok hızlı gelmesi nedeniyle kendisine çarpması neticesinde yaralandığını ve yaralanmasına bağlı olarak oluşan iş gücü kaybı ve çalışamaması sebebiyle iş ve güçten geri kalması sebebiyle 50.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, malüliyet ve tedavi giderlerinin ve belirlenecek maddi tazminatın olay tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren davalılardan sigorta şirketi olan … Sigorta Şirketi A.Ş yönünden poliçe limiti aşmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 26/02/2013 havale tarihli replik dilekçesinde özetle; keşif talep ettiklerini, çarpan aracın süratli geldiğini ve hiç frene basmadığını, kazanın meydana geldiği yerde yaya geçidinin bulunduğunu, kaza mahallinde başka kimsenin bulunmadığını, tanık olarak belirtilen … isimli kişinin kazanın olmasından sonra olay yerine gelmiş kişilerden birisi olma ihtimalinin yükek olduğunu, çünkü çarpan aracın arkasından gelen başkaca bir aracın bulunmadığını beyan etmiştir.
SAVUNMA: Davalı sigorta şirketi vekili 11/02/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; sigorta şirketinin limitle sorumlu olduğu, sorumluluğunun sürücünün kusuru ile bağlantılı olduğu, trafik kazaları ile ilgili olarak sosyal güvence hesabından SGK ya aktarılan destek oranından müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kalkacağının ve diğer hususları belirterek davanın reddinin talep edildiği, davalılar … ve … cevabında ise davacının trafik kazasının meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, istenen manevi tazminatın zenginleşmeye yönelik olduğu, araçta bulunan …’in tanık olarak dinlenilmesi halinde gerçeğin ortaya çıkacağını, davacının maddi tazminat isteminin yersiz olduğunu, çalışma iddiasını ispat etmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini savunmuştur.
Davalılar … ile … 06/02/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; trafik kaza tespit tutanağında davacının olayda tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazanın oluşunu gören diğer araçtaki şahsın tanık olarak dinlenileceğini, istenilen manevi tazminatın tamamen zenginleşmeye yönelik bir istem olduğunu, davacı tarafın maddi tazminat taleplerinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu, çalışma iddiasını ispatlaması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde; nüfus kaydı, sosyal ve ekonomik durum araştırması, trafik kaza tespit tutanağı, tedavi belgeleri, aracın trafik kaydı, … nolu ZMMS poliçesi, keşif, bilirkişi incelemesi, tanık ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde; kaza tespit tutanağı ve ifadeler, trafik poliçesi, trafik kayıtları, bilirkişi incelemesi, keşif ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Delillerin toplanmasından sonra mahkememizin 25/02/2014 tarihli oturumunda keşif bilirkişi incelemesine karar verilmiş, trafik uzmanı, aktüerya uzmanı ve sigorta uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti ile mahallinde yapılan keşif neticesinde bilirkişi heyeti 29/09/2015 tarihli bilirkişi raporlarında dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak; davalı sürücü …’in % 15 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın % 85 oranında kusurlu olduğu, olayın … plakalı aracın … nolu poliçe ile 30/06/2012-2013 tarihli ve davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen ZMMS poliçesi kapsamında kaldığı, davacının kalıcı (malüliyet) zarar tutarının 28.074,09-TL, geçici iş göremezlik zararlarının ise 693,02-TL olarak hesaplandığı, maddi tazminat istemleri bakımından davalı sigorta şirketinin temerrüt başlangıcının en erken dava tarihi, sair davalının ise kaza tarihi olduğu, maddi tazminat istemleri bakımından faiz isteminin dava dilekçesinde bulunmadığı, 6111 sayılı torba yasa değişikliği ile trafik kazası kaynaklı tedavi harcamaları SGK’ya devredilmiş olup SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri varsa bu yöne ilişkin incelemenin Dr. Bilirkişi tarafından yapılmasının isabetli olacağını bildirmişlerdir.
Davalı … 21/10/2015 tarihli rapora beyan dilekçesinde dosyanın malüliyet oranlarının tespiti bakımından Adli Tıp İhtisas Kurumuna gönderilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 26/10/2015 havale tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak bilirkişilerin kusur tespitine ilişkin değerlendirmeleri kabul etmediklerini bu yönde ve itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 03/11/2015 tarihli oturumunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti ibraz ettikleri 10/01/2015 tarihli ek raporlarında sonuç olarak; kök raporlarındaki tespit ve görüşlerini aynen tekrarladıklarını bildirmişlerdir.
Davacı … 27/01/2016 ek rapora beyan dilekçesinde bilirkişinin taktir ettiği maddi tazminatın hesaplanırken yasal faizinin de hesaplanarak tazminata eklenmesini talep etmiştir.Davacı vekili, 01/02/2016 havale tarihli ek rapora beyan dilekçesinde ek raporu kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Davalılar ek rapora beyanda bulunmamışlardır.
Mahkememizin 24/05/2016 tarihli … E-… K sayılı gerekçeli kararı ile maddi tazminat yönünden, davanın kabulü ile 1.000-TL maddi tazminatın davalı … 17/09/2012 kaza tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi 08/01/2013 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar (… mirasçıları) …, …, … hakkında çılan davanın husumet yokluğundan reddine, davacının tedavi giderleri isteminin reddine, manevi tazminat yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile 4.000-TL manevi tazminatın 17/09/2012 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ait istemin reddine dair karar verilmiş, karar davacı tarafın temyizi ile Yargıtay … Hukuk Dairesinin … E-… K sayılı 09/06/2020 tarihli ilamı ile “…Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına ve HMK.nın 109/3. maddesi uyarınca kısmi dava açılmasının talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, T.M.K.nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.

gerekçesi ile bozularak dosya yeniden mahkememiz esasını almış, mahkememizin 28/09/2021 tarihli oturumunda Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; 17/09/2012 tarihinde sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın yaya olarak yolu geçmeye çalışan davacı …’ya çarparak davacının E.Ü.Tıp Fakültesi Adli Rapor Biriminde belirlendiği şekilde yaralandığı ve yaralanmasına bağlı olarak kalıcı iş gücü kaybının ve geçici iş gücü kaybının oluştuğu, 29/09/2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda belirlendiği şekilde meydana gelen kazada davalı sürücü …’in %15 oranında kusurlu olduğu, davacının ise %85 oranında kusurlu olduğu, rapor kapsamına göre davacının kalıcı iş gücü kaybı zararının 28.074,09-TL, geçici iş görememezlik zararının 693,02-TL olduğu, yargılama aşamasında dosyada ıslah yapılmadığı ve miktar artırım yapılmaması sebebi ile maddi tazminat yönünden taleple bağlı kalınmış olup 1.000-TL maddi tazminat yönünden karar verilmesi gerektiği, yargılama aşamasında davalı sürücü …’in vefat ettiği, davacı asil mirasçıların davaya dahil edilmeden önce mirasçılar hakkında davayı takip etmediğini belirtmiş ise de henüz mirasçılar davada yer almadığı için bu beyanın dosya açısından bağlayıcı olmadığı, mirasçılar davaya dahil edildiğinide mirasçılar …, … ve … mirasın reddine ilişkin İzmir ….SHM’nin … E. – … sayılı karar suretini dosyamıza ibraz etmiş olduklarından, mirasın reddi sebebi ile vefat eden … mirasçılarının pasif husumet ehliyeti sona ermiş olduğundan bu kişiler yönünden açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği, taleple bağlı kalınarak mahkememizin … Esas – … sayılı karar üzerinden verilen maddi tazminat yönünden karar kesinleşmiş olduğundan bu hususta tekrar hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Manevi tazminat yönünden daha önce … Esas – … sayılı kararda 4.000-TL manevi tazminat taktir edilmiş ise de, Yargıtay bozma ilamı dikkate alınarak tarafların kusur oranları, sosyal ve ekonomik durumları değerlendirildiğinde taktiren 10.000-TL manevi tazminatın 17/09/2012 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından;
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Maddi tazminat yönünden ve tedavi giderleri yönünden mahkememizin … Esas – … sayılı kararı ile karar verilmiş olup kesinleştiğinden bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına,
2-Manevi tazminat yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile, 10.000-TL manevi tazminatın 17.09.2012 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı (… mirasçıları) …, …, … hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine,
4-Manevi tazminat yönünden alınması lazım gelen 683,10-TL harçtan ilk karar ile manevi tazminat için alınan 273,24-TL’nin mahsubu ile 409,86-TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 4.080-TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dosya adli müzaharetli olduğundan görülmekte olan manevi tazminat yönünden bozmadan önce yapılan 32-TL ve bozmadan sonra yapılan 12 davetiye gideri 174-TL, posta gideri 40-TL olmak üzere toplam 246-TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre taktiren 98,40-TL’nin (tamamından davalı … sorumlu olmak üzere) …’da alınarak hazineye irad kaydına, bakiye 147,60-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair davacı asil ile davalı asil …’ın yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır