Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/305 E. 2021/608 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/305
KARAR NO : 2021/608

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2021
KARAR TARİHİ : 14/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve ön inceleme duruşmasında özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan Fason Üretim Sözleşmesi uyarınca ticari ilişki bulunduğunu, sözleşmeye göre üreten firma olan davalı şirketin satıcı firma olan müvekkili şirket adına fason olarak … markalı hidrolize kollajen glikozamin sülfat, metilsülfonilmetan ve vitamin c içeren sıvı takviye edici gıda (…), … markalı hidrolize kollajen, L-izolösin L-Lösin L-Valin, vitamin B6 ve vitamin C içeren sıvı takviye edici gıda (…) ve yine … markalı hidrolize kollajen, Hyaluronik asit, biotin vi vitamin C içeren sıvı takviye edici gıdanın (…) üretimini yaptığını, üç ürününde kollajen, aroma ve tüm ambalaj malzemelerinin müvekkili şirket tarafından karşılandığını, üreten firma olan davalı firmanın yönetmeliklere uygun üretim yapmak zorunda olduğunu, sözleşme konusu ürünlerdeki kollajen miktarı ile ilgili gerekli şartların sağlanıp sağlanmadığının tespiti amacıyla çeşitli laboratuvar analizleri yapıldığını ürünlerin uygun şekilde üretilmediği sonucuna varıldığını, davalı şirket ile yapılan fason üretimde kullanılan kollajenin … firmasından satın alındığını, 2 … ürününde kullanılan kollajen miktarının 7 gr, 1 … ürününde kullanılan kollajen miktarının 7.04 gr olduğunu, rapor sonucuna göre bir üründe bulunması gereken ortalama kollajen miktarının 6,46 gr olduğunu, … …’da ise … ‘dan gelen protein oranıyla birlikte bu ürünün 9,16 gr protein içermesi gerektiğini, üç ayrı laboratuvarda yapılan analizler sonucu davalı tarafça üretilen ürünlerin uygun kriterleri sağlamadığı sonucuna varıldığını, müvekkili şirket tarafından ürünlerde ortaya çıkan uygunsuzluk bildirimi ve ürün iadesi hakkında davalı şirkete birçok kez mail atıldığını ancak iade faturasının geri çevrildiğini ve davalının bu hususta bir çözüm sunamayacaklarını belirttiklerini, müvekkili şirketin davalı tarafın hatalı üretimi nedeniyle zarara uğradığını bu zarar bedelinin tahsili gerektiğini, hatalı üretilen ürünlerin gerekli şartları sağlamadığından piyasaya sürülemeyeceğini, zararın tahsili amacıyla İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile ürünlerin iadesine ilişkin bedel üzerinden kesilmiş 11/01/2021 tarihli e-arşiv iade faturası bedeli olan 9.054,18 TL ‘nin ve satışa sunulamayan ürünlerden kaynaklanan 23.277,57 TL ‘nin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin icra müdürlüğü tarafından durdurulduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle açılan davanın kabulü ile İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ve ön inceleme duruşmasında özetle; iş bu davanın açılmasına sebebiyet veren ve müvekkili şirket tarafından davacıya gönderilen ihtarname akabinde İzmir … İcra Müdürlüğünde müvekkil şirket aleyhine başlatılan icra takibi ve devamında arabuluculuk görüşmesi aşamasına vekalet sunduğunu ancak tebligatın müvekkili şirket adına çıkarıldığını, davacı tarafından dosyaya delil olarak sunulan ve taraflar arasında akdedilen ”fason üretim sözleşmesi ” içerisinde taraflar aynı zamanda yetki sözleşmesi de akdettiklerini, sözleşme uyarınca taraflar arasında ihtilaf olması durumunda ”İstanbul Mahkeme ve İcra Daireleri ” yetkili olduğunu, bu nedenle mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davacı tarafından da ikrar edildiği ve yine davacı tarafından dosyaya delil olarak sunulan taraflar arasında akdedilen ”fason üretim sözleşmesi”nde de belirtildiği üzere ürünlerde kullanılan ”kolajen, aroma ve tüm ambalaj malzemesi” davacı şirket tarafından davalı müvekkil şirkete temin edildiğini, kolajenin içerisinde kullanılacak miligramlar ürünün alınan ruhsatında belirli olan miligramlar olduğunu, müvekkili şirketinde o miligramları kullandığını, davacı şirketin ürünlerini analize sokup da içerisindeki protein değerini düşük olduğu iddiasının sebebi kolajen ham madesinin kaynağı olduğunu, kolajen ham maddesi ise yine davacı şirket tarafından temin edildiğini, zira kolajen ham maddesinin davacı şirket tarafından ”…” isimli firmadan satın alındığını, davacı şirket kendisinin temin etmiş olduğu ürünlerde yer alan eksik değerler ve sorunlar için haksız ve hukuka aykırı yere davalı müvekkil şirket aleyhine iş bu davayı yönelttiğini, oysa ki iş bu davada davalı müvekkil şirketin taraf sıfatı dahi bulunmadığını, somut olaydaki uyuşmazlık davacı şirketin kendisinin getirmiş olduğu ham maddelerden kaynaklandığını, . nitekim aynı şekilde davacı şirket tarafından müvekkili davalı şirkete getirilen ”ambalaj”ların da sorunlu olduğunu, ambalajın kapaklarında sızdırma sorunu bulunduğunu, bu sorunun müvekkil şirket tarafından davacı şirkete bildirildiğini, davacı şirket ile davalı müvekkil şirket arasında akdedilen sözleşme uyarınca ; tüm materyaller davacı şirket tarafından getirilerek müvekkili şirket tarafından anılan ürünlerin sadece karışım ve dolum aşaması yapıldığını, davacı rastgele seçilen 50’şer üründe yapılan tartımda 60 gram olması gereken gramaj şartının da sağlanmadığını iddia etmiş ise de tüm ürünlerin üzerinde e(±) %7 işareti bulunduğunu, dolum ölçümlerindeki yer alan miktarlar +%/, -%7 standart sapma olup bu husus davacı şirketin de bilgisi dahilinde olduğunu, kaldı ki anılan ürünlerin bakanlık ve valilik onay’arının da alındığını, kanuna veyahut yönetmeliğe aykırı hiçbir uygunsuzluk bulunmadığını, davacı şirket tarafından dava konusu uyuşmazlıkların müvekkili şirkete ”e- mail” olarak bildirildiğini ve davacı şirketin faturayı iade etmek istediklerini beyan ettiğini, Kartal … Noterliğinin … yevmiye no’lu 18/01/2021 tarihli ihtarname çekerek tüm cevapları verdiklerini, davacı şirket tarafından dosyaya delil olarak sunulan e-mail görüntüleri de incelendiğinde somut olaydaki uyuşmazlığın müvekkil şirket ile ilgisinin bulunmadığının anlaşılacağını, davacı şirketin atmış olduğu e-maillerin bir çoğunun davalı şirketin kimyageri tarafından yanıtlandığını, açıklanan nedenlerle davanın yetkili olan İstanbul Adliyesi’ne tevdiine, aksi halde taraf sıfatı noksanlığından usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkil hakkında açılmış bulunan iş bu itirazın iptali davasının esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, taraflar arasında imzalanan Fason Üretim Sözleşmesi, icra takibine konu 11/01/2021 tarihli … seri nolu e-arşiv faturası, icra takibine konu 23.277,57 TL zarar bedelini gösteren tablo, ürünlerde bulunması gereken protein miktarını ve üç ayrı laboratuvardan alınmış analiz sonucunu gösteren özet tablo, … ‘den alınmış analiz raporları, … Üniversitesi AR-GE Analiz Merkezinden alınmış analiz raporları, Çevre Laboratuvarlarından alınmış analiz raporları, fason üretimde kullanılan kollajenin müvekkili tarafından … GIda San ve Tic.Ltd Şti.’den alındığına gösteren e-irsaliye , e-fatura ve … GIda San ve Tic. Ltd Şti tarafından yaptırılan 09/11/2020 tarihli Çevre Laboratuvarına ait protein analizi raporu, arabuluculuk ilk ve son tutanakları, üç ürüne ait Yüzde Bileşen Listeleri, … Valiliği İl … Müdürlüğü tarafından verilmiş ürünlere ait TEG onayları, davalı tarafça üretilen ürünlerden rastgele seçilen 50’şer üründe yapılan tartım sonuçlarını gösteren tablo, taraflar arasında geçen dava konusu olay ile ilgili mail yazışmaları, tarafların ticari defterli, belgeleri ile taraflar arasında dava konusuyla ilgili olarak düzenlenmiş tüm kayıt ve belgeler, tanık, keşif, bilirkişi incelemesi, ve her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; tanık, keşif, bilirkişi incelemesi , davacı şirkete gönderilen ihtarname örneği ve davacı şirketin sunmuş olduğu ve tamamı bizim haklılığımızı gösterir e- mail görüntüleri , davacı şirket tarafından delil olarak sunulan ve haklılığımızı gösteren fason üretim sözleşmesi ve sair tüm delillere dayandığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME: Dava; hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” düzenlemesine yer verilmiştir. Söz konusu düzenleme ile yetki sözleşmesi yapılmasında, tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan Fason Üretim Sözleşmesinin 9. Maddesinde “ İhtilaf halinde İstanbul Mahkeme ve İcra Daireleri Yetkilidir ” hükmünün bulunduğu, HMK’nun 17. maddesi gereğince taraflar arasında yapılan yetki sözleşmesinin geçerli olduğu, davalının cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunarak, yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu beyan edip dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiği, 6100 Sayılı HMK.nın 17. maddesine göre taraflara arasında yapılan yetki sözleşmesi nedeniyle İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili mahkeme olduğu, mahkememizin yetkisiz olduğu anlaşılmakla yetki yönünden davanın usulden reddine ve mahkememizin yetkisizliğine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin yetkili olmadığı, yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla HMK.nun 116. maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- HMK.nun 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde istemde bulunulduğu takdirde dava dosyasının yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
3- HMK.nun 331/2. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır