Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/255 E. 2021/701 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/255
KARAR NO : 2021/701

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2014
KARAR TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Müc. Tur. San. Tic. Ltd. Şti. vekili 14.11.2014 tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılarla 16.11.2012 tarihli Franchise Sözleşmesi ve ek sözleşmeleri ile İzmir ili, … ilçesi, … ada 3 ve 4 parsellerde yer alan … merkezindeki … bağımsız bölümün davalılara teslim edildiğini ve işletilmeye başlandığını, ancak davalıların edimlerini yerine getirmediğini müvekkilin 06.06.2013 tarihinde ihtarname göndererek sözleşmeyi tek taraflı fesih edeceklerini … ve … …’ın kefilliklerinin sona ereceğini taşınmazı tahliye edeceklerini bildirdiklerini, bu ihtarnamenin 10.06.2013 tarihinde davalılara iade edildiğini, davalıların 05.06.2013 tarihinden itibaren mağazada ürün satmamaya başladıklarını, mağazanın açık bulunduğu tarih içerisinde taşınmazı kiraya veren … İnşaat AŞ ile yapılan kira sözleşmesinde 3.1. maddesinde yükümlülükleri yerine getirmedikleri, davalıların akde aykırılıkları nedeniyle bu akde aykırılığın düzeltilmesi için ihtarat yapıldığını, 20.06.2013 tarihinde … İnşaat AŞ tarafından müvekkil şirketi aleyhine ihtarname gönderildiğini, akde aykırılığın tespit edildiğini belirterek, beher gün için aylık kira bedelinin % 30 oranında cezai şart talep edildiğini, ancak taşınmazın davalılara teslim edilmiş olması nedeniyle bu akde aykırılığın giderilmesinin mümkün olmadığı, 25.06.2013 tarihinde davalılara ihtarname göndererek … İnşaat AŞ’ye ödenecek cezai şartın iki katı oranında ceza tazminatı ile taraflardan tanzim edileceğinin bildirildiği, müvekkilinin … markası altında bulunan davalılara teslim edilen mağazasını bomboş bir şekilde yaklaşık bir ay … de bomboş teşhir yapıldığını, müvekkilinin prejtij kaybına uğradığını, davalıların 29.06.2013 tarihinde mağazayı tahliye ettiklerini, sözleşmenin başından beri basiretli bir tacir gibi davranmadıklarını, franchise sözleşmesinin 6.4 maddesi gereği ödenmesi gerekli 12.500 Euro+ KDV yi ödemediklerini, yine sözleşmenin 6.7 maddesi … inşaat AŞ ile imzalanan kira sözleşmesi ve bunun eki ana taşınmaz yönetim planı, … teknik yönetmeliği, işletme yönetmeliği ve teknik şartname kapsamında ödenmesi gerekli kira bedeli, ortak alan gideri, pazarlama fonu payı ve KDV’yi ödemedikleri, buna göre müvekkilinin davalıların kullanmakta oldukları dönem için 04.01.2013-19.06.2013 tarihleri arasında … inşaat AŞ ye toplam 57.456,14-TL ödeme yaptığını bu bedellerin iki katı oranında cezai şart tutarı olan 114.912,28-TL cezai şartında davalılardan talep ettiklerini, sözleşmenin ikinci maddesinde davalıların kiralanan yeri kira müddeti boyunca aralıksız açık tutması gerektiği halde bunu gerçekleştirmemesi nedeniyle … den tahliye edilmesine sebebiyet verdiğini, müvekkilinin … inşaat AŞ ye 25.000-TL ödemek zorunda kaldığını, ödenen bu cezai şartın iki katı olan 50.000-TL yi davalılardan talep ettiklerini (m 6.7) sözleşmenin 19. maddesi gereği davalıların sözleşmenin her hangi bir maddesini ihlal etmesinin gereğinin müvekkilinin uğrayacağı bir cümle zararlar dışında 60.000,00 Euro+ KDV nakti cezayı (70.800,00 Euro=198.240-TL) davalılardan talep ettiğini, ayrıca davalıların sözleşmenin sona ermesine kadar 4 yıllık toplam 50.000 Euro + KDV ödemesi gerektiği halde sözleşmenin sona ermesinden dolayı bu bedeli tahsil edemediklerinden 59.000 Euro karşılığı 165.200-TL ninde yani;
-12.500,00 Euro + KDV = 14.750,00 Euro’nun 16.11.2012 (sözleşmenin imza tarihi)
-kira, katkı payı hizmet bedeli toplam 57.456,14-TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek
-114.912,28.-TL cezai şart tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek
-25.000,00.-TL bedelli cezai şartın … İnşaat AŞ ye ödendiği tarihten itibaren işleyecek
-50.000-TL bedelli cezai şart tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek
-60.000 Euro + KDV = 70.800,00 Euro’nun dava tarihinden itibaren işleyecek
-50.000 Euro + KDV = 59.000,00 Euro’nun dava tarihinden itibaren işleyecek
toplam 114.550,00 Euro ve 247.368,42.-TL’nin ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili 30.12.2014 tarihli cevap dilekçesinde; davalılardan … ve … Ltd Şti nin davacı aleyhine İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyasında 195.610,00.-TL lik tazminat davası açtığını, davacının davasının kötü niyetli olup müvekkillerinin 06.06.2013 tarihinde davacıya ihtarname gönderdiğini ve sözleşmenin fesih edileceğinin bildirildiğini, davacının bu süre içerisinde edimini yerine getirmeyince sözleşmenin fesih edildiğini, franchise sözleşmesi gereğince franchise veren davacının franchise alan müvekkilini teknik anlamda desteklemesi gerektiğini, bu sözleşmenin karma sözleşme olduğunu, bu sözleşmenin sürekli bir borç ilişkisi doğurduğunu, sözleşmenin fesihin de ileriye etkili bir sonuç doğurduğunu, sözleşmenin imza tarihi olan 16.11.2012 tarihinden 06.06.2013 tarihli ihtara kadar … yönetimi … İnşaat AŞ ile davacı şirket arasındaki uyuşmazlığın çözülememesi nedeniyle müvekkilinin ticari faaliyet gösteremediğini, bu nedenle fiili teslim ile iş yerinde kendi unvan ve vergi levhası altında müvekkillerinin çalışmaya başlamasını sağlamak için ek protokol ve tadil sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmenin 3. maddesinde müvekkilinin franchise verenin vergi levhası altında işletilmesini karar verdiğini ancak bu durumun franchise sözleşmelerinin niteliği gereği bağımsız bir teşebbüs olmasını değiştirmediğini, bu hükmün TBK m.27 ye göre geçersiz olması gerektiğini, davacının … İnşaat AŞ ile arasında bulunan kira sözleşmesinin müvekkilini bağlamadığı, müvekkillerine rücu edilemeyeceğini, davacının kendisinin yaptığını bildirdiği ödemelerin müvekkillerince yapıldığını, sözleşmenin 6.4 maddesi gereği davacının davalı …’dan elden 55.000-TL aldığını ayrıca …’a ait … Plaka … marka otomobili 60.000-TL bedelle …’a verilmesinin kararlaştırıldığı, yine …dan boş bir senet alındığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili 30.01.2015 tarihli replik dilekçesinde; davalının iddialarını kabul etmediklerini ek protokol ve tadil sözleşmesinin davalıların talebi ile yapıldığını, Franchise Sözleşmesi madde 6.7 gereğince davalıların … İnşaat AŞ ile yapılan kira sözleşmesi ile bağlı olduğunu, davalıların 10.12.2012 tarihinde mağazayı teslim alıp 29.06.2013 tarihinde iade ettiklerini, kira bedellerinin tamamını müvekkili tarafından ödendiğini, ödeme iddialarını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini ve tanıkla ispat talebinin kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Dava; franchise sözleşmesinden doğan franchise verenin franchise alana karşı sözleşmenin ihlal iddiasına dayalı açılan kira, katkı payı, hizmet bedeli alacaklar ile cezai şarttan doğan tazminat davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
16.11.2013 tarihli Franchise Sözleşmesi, ekleri, … yönetimi … İnşaat AŞ ile davacı arasındaki kira sözleşmesi ve ekleri, ihtarnameler, iş yerinin teslim ve tesellüm tutanakları, tarafların defter ve tutanakları, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyası incelenmiş ve bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiler … ve …’den alınan 06.10.2015 tarihli raporda; 16.11.2012 tarihli franchise sözleşmesi incelendiği, franchise verenin … Ltd Şirketi franchise alanı … Ltd. Şti. olduğu, sözleşmenin konusunu düzenleyen 2. maddesinde franchise alanın kendi atıf ve hesabına 3. kişilerle sözleşme yapacağı, tarafların birbirini temsilen 3. kişiler ile sözleşme yapamayacağını, sözleşmenin 3. 5. maddesinde franchise alanın bu sözleşmeye dayanarak hukuken bağımsız ilgili vergi dairesi kaydının yaptırdığını, sözleşmenin 4. maddesinde sözleşmenin 31.12.2017 tarihine kadar devam edeceğinin kararlaştırıldığını, her yıl aralık ayının 1. günü franchise verene 12.500,00 EURO + KDV ve bu miktarı her yıl TEFE + TÜFE oranında artırmayı kabul ettiğini, sözleşmenin 6.7 maddesine göre sözleşmenin ayrılmaz parçası niteliğindeki yönetim planı, … Teknik Yönetmeliği, İşletme Yönetmeliği Ve Teknik Şartnameyi franchise alanı yerine getirmeyi kabul ettiği, buna aykırılık halinde zararın 2 katı oranında ceza tazminatı ödemeyi kabul ettiği, sözleşmenin 19. m göre sözleşmenin hükümlerini ihlal etmesi durumunda meydana gelen zararlar yanında KDV hariç 60.000,00 Euro ödemekle yükümlü olacağı, 22. m. göre 6 ay önceden yazılı olarak bildirilmesi kaydıyla sözleşmeyi sona erdirebileceği, aynı zamanda frahchise veren tarafından sözleşmenin sona erdirilmesi durumunda 60.000,00 Euro tazminat ödemekle yükümlü olduğu, sözleşmeye … ve …’ın kefil olarak katıldığı, sözleşmeye ek protokol ve tadil sözleşmesinde franchise verenin vergi kaybı altında işletilmeden doğacak tüm vergi, resim, harç ve giderlerden franchise alanın sorumlu olacağının kabul edildiği, 06.06.2013 tarihinde çekilen ihtar ve 10.06.2013 tarihli ihtarlar ile tarafların sözleşmeden kendilerine düşen yükümlülüklerini yerine getirilmesini talep ettikleri, 26.06.2013 tarihinde işyeri anahtarlarının … Ltd Şirketine verildiği, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin değerlendirilmesinde sözleşmenin franchise sözleşmesi olduğu, franchise verenin kendisine ait üretim, işletme ve pazarlama sistemi oluşturan fikri ve sınai unsurları üzerinde frahchise alana lisans hakları tanıyarak onu kendi işletme organizasyonuna dahil ederek bu sisteme dayanan ticari faaliyetleri sırasında devamlı olarak destekleme borcu altına girdiği, franchise alanında franchise verenin belirlediği ilkelere uymak, kendisine kullanma hakkı verilen fıkri-sinai unsurlardan yararlanmak kaydı ile bu sisteme dahil mal ve hizmetlerin sürümünü kendi nam ve hesabına yapmayı ve desteklemeyi, hemde franchise verene belli bir ücret vermeyi taahhüt ettiği, sürekli bir borç ilişkisi kuran ve tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olduğu, franchise alanın kendi ad ve hesabına hareket ettiği franchise sözleşmesinin temel şartının franchise alanın bağımsız olduğu ve ek protokol çerçevesinde böyle bir bağımsızlıktan söz etmenin mümkün olmadığı, Franchise alanın kendi ad ve hesabına hareket etmesi nedeniyle elde ettiği kar ve zarardan kendisinin sorumlu olduğunu, elde edilen kazancın bir bölümünün franchise alan tarafından franchise verene ödendiği, …’yi işleten … A.Ş davalı … Ltd Şti’nin alt kiracı olmasına izin vermediği, bu durumda davacı … Ltd Şirketi ile davalı … Ltd şirketi arasında ek protokol ve tadil sözleşmesi yapıldığı, sadece vergi kaybının franchise veren konumunda olan … Ltd Şti’nin üzerinde olacağı, diğer hususlarda 16.11.2012 tarihli sözleşmenin geçerli olacağının kararlaştırıldığı, ek protokolün niteliği itibariyle bir inanç anlaşması olduğunu, …’deki dükkanın vergi kaydı ve kesilen faturaların … LTD şirketi adına olmasına rağmen tarafların 16.11.2012 tarihli sözleşmenin geçerli olacağını kabul ettiklerinden mağazadaki satışların davalı … Ltd Şti hesabına yapıldığını, sözleşmede tüm şartlar ele alınmış olduğundan genel işlem şartlarına ilişkin değerlendirilme yapılmadığı, 2012-2013 defterlerinin incelenmesiyle davacı şirketin defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, 2012 ve 2013 yılı defterlerinde sözleşmenin 6.4 m. gereği davalının 12.500,00 Euro + KDV ödemesini yapmadığını, davacının, kira, katkı payı ve hizmet bedelleri toplamı 57.456,14.-TL talebinin 56.828,21.-TL’sini talep edebileceği (KDV hariç)yine davacının talep ettiği cezai tazminatın miktarının da sözleşmenin 6.7 m’sine göre 113.656,42.-TL olabileceği, ödediği tarihten itibaren ticari faiz talep edebileceği, ancak dava tarihinden itibaren talep edildiği, kira sözleşmesinin 3.1 m. göre … A.Ş’ye ödenen 25.000,00.-TL cezai şartın 30.06.2013 tarihinden itibaren talep edemeyeceği, dava tarihinden itibaren faiz talep edebileceği, davaların taahhüt ettikleri 25.000,00.-TL cezai tazminatın iki katın olan 50.000,00.-TL’nin dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte talep edebileceği, davalıların taahhüt ettikleri, nakdi ceza bedeli 60.000,00 Euro + KDV = 70.800,00 Euro (= 198.240,00 TL’nin) 3095 m. 4/a’da işleyen faiz oranıyla davalıdan tahsiline karar verilebileceği, davalıların sözleşmelerin feshine sebep olmaları nedeniyle ödemekle yükümlü olduğu yıllık 12.500,00 Euro + KDV bedelinin toplam 50.000,00 Euro + KDV = 59.000,00 Euro talebinin Franchise Sözleşmesinin m. 4’de yer alan sözleşmenin 22. m. doğrultusunda 3095 m. 4/a hükmüne göre davalılardan tahsiline karar verilebileceği, 16.11.2012 tarihli sözleşmede … ve …’ın TBK m. 583’de öngörülen şekil şartlarına uygun kefaletinin bulunmadığı, aynı zamanda franchise sözleşmesinin yapıldığı tarihte kefaletin geçerli olabilmesi için eşinin rızasının aranması gerektiği, kefaretlerin geçerli olmadığı belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacılar vekili 21.10.2015 ve 16.11.2015 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesiyle; davalılar … ve …’ın TTK m. 7’e göre sorumlu olduklarını, TBK m. 583 ve 584’ün uygulanamayacağını, eşin rızasının gerektirmediğini, frannchise sözleşmesi 16. maddede de kefillerin müteselsil sorumlu olduklarının belirttiği, davalılar … ve …’ın tacir olduklarını, müşterek borçlu olarak borcun tamamından sorumlu olduklarını, aynı zamanda sözleşmenin geçerli olduğunu geçersizliğin ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın kabulünü talep etmişlerdir.
Bu rapora karşı davalılar vekili 21.10.2015 tarihli dilekçesiyle; 16.11.2012 tarihli sözleşmenin uygulanamadığını, … yönetimi … İnş. A.Ş ile davacı arasındaki sorun çözülemediğinden müvekkiline alt kira sözleşmesi ve vergi levhası düzenlenemediğini, franchise sözleşmesinin baştan itibaren hayat bulmadığını, ek protokol ve tadil sözleşmesinin franchise alan ve franchise veren ve kefillerinin imzalamış oldukları, franchise sözleşmesine dayanarak davacının talepte bulunamayacakları, zira müvekkilinin sözleşmenin 3.m. ile bağımsız hareket etme özelliğinin ortadan kalktığını, … İşleticisi … A.Ş ile davacı arasında yapılmış olan kira sözleşmesinin müvekkillerini bağlamadığını, sözleşmede alt kiraya verme yetkisi olmamasına rağmen müvekkiline alt kiraya verilmesinden dolayı oluşan zarardan müvekkilinin sorumlu olamayacağı, … ve …’ın kefil sıfatına sahip olmadığını, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasının mevcut dosyası ile birleştirilmesini talep ettiği belirlenmiştir.
Taraflar arasında yapılmış olan sözleşmede talep edilebilecek olan tazminatlardan sözleşmenin 6.4. m. yer alan yıllık 12.500,00 Euro + KDV toplam 59,000,00 Euro bedelin davalılar tarafından tümümün ödenmesinin gerekip gerekmediği ve davacının yeni bir kira sözleşmesi yapması durumunun da değerlendirilmesi ile tarafların itirazları konusunda ve cevap dilekçesinde belirtilen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası da incelenerek bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bu karar kapsamında bilirkişilerden alınan 19.01.2016 tarihli ek raporda; … ve …’ın müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olmadıkları, TBK m.583 ve 584 hükümlerinin uygulanması gerektiği, BK’nun TTK’nın ayrılmaz bir cüzi olduğu, bu nedenle … ve … …’ın kefalet şartlarının gerçekleşmediği, dava dışı … AŞ ile davacı … Ltd Şti arasındaki kira sözleşmesi ve bunun franchise sözleşmesine etkisi değerlendirildiğinde, davacının … A.Ş. ile arasındaki kira sözleşmesine aykırı olarak iş yerini … Ltd Şti’ye kullandırdığı, Franchise Sözleşmesinin bu nedenle geçersiz olmadığı, davacı tarafından talep edilen 9.000 Euro luk miktarın davacının yoksun kalınan karı oluşturduğu belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davalı ve davacı taraf eski beyanlarını tekrar etmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; Taraflar arasında yapılmış olan franchise sözleşmesinin dava dışı … işleteni … AŞ ile yapılmış olan kira sözleşmesinin 13.5 maddesine aykırı olarak kiralayanın yazılı muvafakatı olmaksızın 3. şahıs olan davalıya kiralandığı, taraflar arasında daha sonra 16.11.2012 tarihli franchise sözleşmesine ek olarak 10.12.2012 tarihli ek protokol ve tadil sözleşmesinin yapıldığı, bu sözleşme ile tarafların … AŞ ye karşı hileli olarak kira sözleşmesinin devam etmesini sağlamak amacıyla “Franchise alanın iş bu sözleşmedeki her türlü hak ve yükümlülükleri eksiksiz olarak geçerli olmak kaydıyla, franchise verenin vergi levhası altında işletilmesine karar vermişlerdir. Franchise alan ve kefilleri franchise sözleşmesine dahil olmayan, ancak bu işbu mağazayı franchise verenin vergi levhası altında işletmesi nedeniyle işbu adresteki mağazaya ilişkin her türlü resim, vergi, harç ve sair tüm yasal sorumlulukların kendilerine ait olduğunu kabul ve taahhüt etmişlerdir.” hükmü ile kira sözleşmesinde yasaklandığı halde … A.Ş.’ye karşı hile yolu ile işletmecinin davalı … Ltd Şti değil davacı … Ltd Şti olduğu kanaatini uyandırmak için bu sözleşmenin yapıldığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki bu sözleşmenin … A.Ş. ile olan sözleşmenin ihlal edilmesine engel olmaması nedeniyle davacı taraf … A.Ş.’ye cezai şart ödemesi söz konusu olmuştur.
Her ne kadar bilirkişi raporunda taraflar arasındaki ek protokolün bir inanç sözleşmesi olduğu belirtilmiş ise de; bu sözleşmenin niteliği itibariyle bir inanç sözleşmesi olmayıp tıpkı kanuna karşı hilede olduğu gibi asıl sözleşmeye karşı (… AŞ ile yapılan kira sözleşmesi) bu sözleşmenin cezai şart hükümlerinin uygulanmaması için yapılan bir dolanma sözleşmesidir. Şöyle ki; her iki taraf bir franchise sözleşmesi değil asıl işletenin davacı … Ltd Şti olduğu ve … AŞ’nin yasal ve sözleşmeden doğan haklarını kullanmasını engelleyici vergi kaydı ile bu sözleşmeyi dolanmayı kabul etmişlerdir.
Ancak franchise sözleşmesinde asıl olan unsur tarafların bağımsızlığı ve davalı franchise alanın franchise verenden bağımsız olarak hareket etmesi olup, somut olayda bu bağımsızlık gerçekleşmemiştir. Franchise sözleşmelerinde franchise alanlar sanki bir işletmenin şubesiymiş gibi çalışmakta iseler de; her ikisinin de kar ve zararı ayrı ayrı katlanmakla yükümlü bir ticari işletme olduğu kabul edilmektedir.
Mevcut durum itibariyle taraflar arasında franchise sözleşmesinin usulüne uygun yapılmadığı, davacı franchise verenin davalı franchise alana sözleşmenin yapıldığı 16.11.2012 tarihinde faaliyet göstereceği işyeri temin edemediği, daha sonra 10.12.2012 tarihinde ek protokolle işyerinin teslim edemediği, franchise alanın kendi adına ticari faaliyet gösteremediği belirlenmiş olmakla davacının franchise sözleşmesinin geçerli olduğu ve bu sözleşmeden doğan haklarını talep etmekte hukuken imkân bulunmadığı belirlenmiş olmakla bu sözleşmeye dayalı olarak tüm taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı 25.10.2018 tarihli kararıyla bozulmuştur. Bozma gerekçesinde “…Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki 16.11.2012 tarihli Franchise Sözleşmesi ile dava konusu bağımsız bölümün davacı ve dava dışı … işleteni … A.Ş arasında imzalanan kira sözleşmesinin 13.5 maddesine aykırı olarak kiralayanın yazılı muvafakatı olmaksızın 3. şahıs olan davalıya kiralandığı, Franchise Sözleşmesine ek olarak 10.12.2012 tarihli ek protokol ve tadil sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme ile tarafların … A.Ş.’ye karşı hileli olarak kira sözleşmesinin devam etmesini sağlamak amacıyla “Franchise alanın işbu sözleşmedeki her türlü hak ve yükümlülükleri eksiksiz olarak geçerli olmak kaydıyla, franchise verenin vergi levhası altında işletilmesine karar vermişlerdir. Franchise alan ve kefilleri Franchise Sözleşmesine dahil olmayan, ancak bu işbu mağazayı franchise verenin vergi levhası altında işletmesi nedeniyle işbu adresteki mağazaya ilişkin her türlü resim, vergi, harç ve sair tüm yasal sorumlulukların kendilerine ait olduğunu kabul ve taahhüt etmişlerdir.” hükmü kararlaştırılarak kira sözleşmesinde yasaklandığı halde … A.Ş.’ye karşı hile yolu ile işletmecinin davalı … Ltd. Şti. değil davacı … Ltd. Şti. olduğu kanaatini uyandırılmak istendiği, bu durumun anlaşılması üzerine davacının … AŞ’ye cezai şart ödemek zorunda kaldığı, bilirkişi raporunda taraflar arasındaki ek protokolün bir inanç sözleşmesi olduğu belirtilmiş ise de bu sözleşmenin niteliği itibariyle bir inanç sözleşmesi olmayıp tıpkı kanuna karşı hilede olduğu gibi asıl sözleşmeye karşı (… A.Ş. ile yapılan kira sözleşmesi) bu sözleşmenin cezai şart hükümlerinin uygulanmaması için yapılan bir dolanma sözleşmesi olduğu, franchise sözleşmesinde asıl olan unsur tarafların bağımsızlığı ve davalı franchise alanın franchise verenden bağımsız olarak hareket etmesi olup, somut olayda bu bağımsızlık unsurunun gerçekleşmediği, taraflar arasındaki Franchise Sözleşmesinin usulüne uygun yapılmadığı, davacı franchise verenin davalı franchise alana sözleşmenin yapıldığı 16.11.2012 tarihinde faaliyet göstereceği işyerini temin edemediği, daha sonra 10.12.2012 tarihli ek protokolle de işyerinin teslim edilemediği, franchise alanın kendi adına ticari faaliyet gösteremediği, davacının Franchise Sözleşmesinin geçerli olduğunu iddia etmesi ve bu sözleşmeden doğan haklarını talep etmesine hukuken imkan bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, Franchise Sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere taraflar arasında 16.11.2012 tarihli Franchise Sözleşmesi ve bu sözleşmeye bağlı olarak “Ek Protokol ve Tadil Sözleşmesi” imzalanarak … merkezindeki dava konusu bağımsız bölümün davalılara teslim edilip davacı ile dava dışı kiralayan … İnş. A.Ş. arasındaki kiraya ilişkin sorun çözümlenemeyince davalıların 29.06.2013 tarihli anahtar teslim tutanağı ile dava konusu taşınmazın anahtarlarını davacıya iade ettiği uyuşmazlık konusu değildir.
Davacı vekili dava dilekçesinde diğer alacak kalemleri yanında dava konusu taşınmazın anahtarının müvekkiline iade edildiği tarihe kadar dava dışı kiralayan AVM işleticisi … İnş. A.Ş.’ye toplam 57.456,14 TL kira, ortak alan gideri ve hizmet bedeli adı altında ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek anılan meblağın tahsilini de talep etmiştir. Mahkemece alınan 06.10.2015 tarihli bilirkişi raporunda davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde dava konusu taşınmazın davalı tarafa teslim edildiği Aralık 2012 tarihinden işyerinin anahtarlarının davalı tarafça davacıya iade edildiği 2013 yılı Haziran ayına kadar dava dışı kiralayan … İnş A.Ş. tarafından davacı adına düzenlenen kira, katkı payı ve hizmet bedeli faturalarının cari hesap hareketleri içinde davacıya ait banka hesabından dava dışı … İnş. A.Ş.’ye EFT şeklinde ödendiği, davalı tarafa ait ticari defter ve kayıtların incelenmesinde 02.01.2013 tarihinden 10.05.2013 tarihine kadar kira ve ortak kullanım gideri açıklamasıyla 54.590,00 TL’nin … tarafından elden davacıya ödendiği şeklinde kayıt olmasına rağmen anılan ödemelerin tevsik edici belgeye dayanmadığının, kira ve katkı payı olarak kaydedilmiş ödemelerin davacıya ya da dava dışı … İnş A.Ş.’ye yapıldığını ispat eden bir belge ibraz edilmediğinin bildirildiği görülmüştür. Davacı tarafça dosyaya ibraz edilen banka dekontlarından “kira ve aidat bedeli” açıklaması ile davacı … Müc Tur San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait … İzmir … … Şubesi’ndeki hesaptan dava dışı kiralayan … İnş. A.Ş. adına … Bankası A.Ş.’ye EFT şeklinde ödendiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla mahkemece davacının kira, katkı payı ve hizmet bedeli adı altında talep ettiği alacak kalemlerini 6098 sayılı TBK’nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca talep edebileceği kabul edilerek sonucuna göre karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe anılan alacak kalemi yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. …” gerekçesiyle bozularak mahkememize gönderilmiştir.
Yargıtay … HD’nin bozma kararına bu kez davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmasıyla Yargıtay … HD’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı 25.02.2021 tarihli karar karar düzeltme talebini ret etmiştir.
Mahkememizce 16.06.2021 tarihli celsede bozmaya uyularak bozma kapsamında davalının franchise’den kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olması ve taraflar arasında yapılmış olan 16.11.2012 tarihli Franchise Sözleşmesi ve bu sözleşmeye Ek Protokol ve Tadil Sözleşmesi kapsamında davalılar …, … ve … Ltd. Şti.’nin 29.06.2013 tarihli Anahtar Teslim Tutanağıyla dava konusu taşınmazın anahtarlarını davacıya iade ettiği belirlenmiş olmakla, bu taşınmazın anahtarlarının davacıya iade edildiği tarihe kadar dava dışı kiralayan AVM işleticisi … İnşaat A.Ş.’ye “kira, katkı payı ve hizmet bedeli” adı altında ödenen 57.456,14 TL’nin davalı … tarafından davacı adına dava dışı … İnşaat A.Ş.’ye EFT şeklinde ödendiğine ilişkin bir belge bulunmadığından bu alacağın davacı tarafından dava dışı kiralayan … İnşaat A.Ş.’ye kira ve aidat bedeli açıklamasıyla İzmir … Şubesindeki hesaptan ödendiği 06.10.2015 tarihli raporda (bozma kararında yer aldığı üzere) davacının … A.Ş.’ne kira katkı payı hizmet bedeli olarak toplam 67.057,29 TL ödeme yaptığı, ancak bu bedelden KDV’nin indirim konusu yapılmış olması nedeniyle davacının talep edebileceği bedelin toplam 56.828,21 TL olduğu, davacının ibraz etmiş olduğu ödeme makbuzlarının da dava dilekçesinde yer alan makbuz / dekontlarla uyuştuğu ve bilirkişi raporunda da bu durumun incelendiği, böylece Yargıtay … HD’nin bozma kararında yer alan davacının dava dışı avm kiralayan … A.Ş.’ne yaptığı ödemenin belirlendiği anlaşılmıştır. Bu miktar olan 56.828,21 TL’nin her bir kira ve aidat ödeme tarihlerinden itibaren davalılardan tahsili talep edilmiş ise de “(TBK- 117): Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bugünün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır.” Bu madde de maddenin son cümlesinde – Sebepsiz zenginleşmede sebepsiz zenginleşenin iyi niyetli olması halinde temerrüt için bildirimin şart olduğu belirtilmekle ve Yargıtay … HD’nin bozma kararında yer aldığı üzere davacının davalılara 54.590,00 TL’nin … tarafından davacılara ödendiği defter ve kayıtlarda yer almasına rağmen tevsik edici belge bulunmadığından bu ödemeler geçerli kabul edilmemiş, ancak davalıların iyi niyetli olduğuna ilişkin karine oluşturmuştur, bu karinenin de aksi ispat edilememiştir, bu nedenle davada davacının aleyhine davalının sebepsiz zenginleştiği 56.828,21 TL’nin daha önceden herhangi bir ihbar bulunmadığından dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
Davacı tarafın dava dışı kiralayan avm işleticisi … İnşaat A.Ş.’ne yaptığı toplam 56.828,21 TL kira, ortak alan gideri ve hizmet bedeli ödemesinin davalı adına yapılan ödeme olması ve davalılar lehine TBK m. 77 vd. gereğince sebepsiz zenginleşme sayılmakla bu miktarın davalılar tarafından dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiliyle davacıya ödenmesine,
Davacının fazlaya ilişkin tüm taleplerinin reddine ilişkin kararın Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı 25.10.2018 tarihli kararıyla kesinleşmesi nedeniyle bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 559,30 TL harçtan dava açılışında alınan 11.136,40 TL peşin harcın mahsubu ile fazla alınan 10.577,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 25,20 TL ve peşin harç 11.136,40 TL ile yazışma ve tebligat gideri 306,70 TL ve bilirkişi ücreti 2.200,00 TL olmak üzere toplam 13.668,30 TL’nin davanın kabul-red oranına göre 11.518,80 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının talep konusu yapmış olduğu 652.108,41 TL’nin mahkememizce verilen …/… E. – …/… K. sayılı 27.04.2016 tarihli kararla bozma kapsamı dışında kalan (652.108,42 TL – 57.456,14 TL =) 594.652,28‬ TL’lik miktar yönünden vekalet ücreti hükmedilmiş olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalının buna göre AAÜT’nin 13/2. maddesine göre belirlenen ve lehine doğan 627,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacının bozma kapsamında kalan talebi olan 57.456,14 TL talebinin 56.828,21 TL’lik kısmı kabul edilmiş olmakla bu kısım yönünden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 8.187,67 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a başvuruda bulunma hakkı var olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2021

Başkan …
(E-İMZA)

Üye …
(E-İMZA)

Üye …
(E-İMZA)

Katip …
(E-İMZA)