Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/245 E. 2022/762 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/245
KARAR NO : 2022/762

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ : 14/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi vekili 07.04.2021 tarihli dava dilekçesinde; Müvekkili banka ile dava dışı ………….. Hurda İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 25.07.2019 tarihli 6.500.000 TL bedelli Genel Ticari Kredi sözleşmesi imzalandığını, bu GKS’ ne davalı ……..’ın müşterek borçlu / müteselsil kefil olduğunu, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle İzmir 19. İcra Noterliğinden 16.07.2020 tarih ve …… yevmiye nolu muacceliyet ihtarı ve hesap özetinin tebliğ edildiğini, İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.12.2020 tarih…..D. İş sayılı dosyasıyla 29.12.2020 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığını ve aynı tarih itibariyle 1.951.428,16 TL nakdi alacağın tahsili 97.900,00 TL gayri nakdi alacağın depo edilmesi talebiyle İzmir 17. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden uygulandığını, davalı borçlunun icra dosyasına itiraz ederek takibi durdurduğunu, takibe itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek takibe itirazın iptaline, %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı ………. vekili 01.07.2021 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkilinin asıl borcun borçlusu olmadığını, dava dışı …………. ve Tic. Ltd. Şti.’ne kullandırılan krediye kefil konumunda olduğunu, dava dışı şirketin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …… Esas sayılı dosyasıyla konkordato talebinde bulunduğunu, 01.07.2020 tarihinde 1 yıl geçici mühlet kararı verildiğini, konkordato kesin mühleti içerisinde dava ve takip yasağı bulunduğunu (İİK m. 294), kefaletin, asıl alacağa bağlı fer’i nitelikte bir hak olduğunu ve asıl alacağın takip edilememesinin kefillerin takibini engellediğini ve kesin mühlet tarihinden itibaren faiz işletmesinin duracağını, (6098 sayılı TBK m. 581 vd ve İİK m. 294), faiz oranının yasaya aykırı olduğunu, icra takibinin de usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, takibe, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ettiklerini, davanın reddi ile talep edilen alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12.08.2021 tarihli replik dilekçesinde; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin…….Esas sayılı dosyasında verilen tedbirlerin davalıyı kapsamadığını, bu nedenle adına yapılan takip işlemlerinde usule aykırılık bulunmadığını, davalının müşterek borçlu / müteselsil kefalet sahibi olduğunu, müteselsil kefaleti adi kefaletten ayıran en önemli unsurun, asıl borçluyu takip etme zorunluluğu bulunmaksızın doğrudan kefil hakkında da takip başlatılabilmesi olduğunu, davalının kefalet sıfatı ile sorumluluğu ile dava dışı firmanın borçlu sıfatı ile sorumluluğunun farklı olduğunu, dava dışı şirketin üzerindeki alacağı ipotek ile teminat altında bulunduğundan rüçhanlı olması sebebi ile faiz işlemeye devam edeceğini, asıl borçlu yönünden dahi faiz alacağının devam edeceğini, farklı hukuki sorumluluğa tabi kefil yönünden de faiz işleyeceğini, müvekkili bankanın kamu bankası olduğu ve denetime tabi olduğundan talep edilen faiz tutarı ve faiz oranının yasal mevzuata uygun olduğunu, davalı tarafın iddialarının yargılamayı uzatmak maksadına matuf olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz olan tüm itirazların reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 24.08.2021 tarihli düplik dilekçesinde; kefaletin, asıl alacağa bağlı fer’i nitelikte bir hak olduğunu, asıl alacağın takip edilememesinin kefilin takibini engellemediğini, davacının talep ettiği faiz tutarının davacı banka ile dava dışı tüzel kişi tacir arasında kararlaştırıldığını, tacir olmayan kefilin faiz oranlarından sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olarak davacı bankanın yapmış olduğu takibe itirazın iptali davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
İzmir 17. İcra Müdürlüğünün ……..Esas sayılı dosyası, Genel kredi sözleşmeleri, bilirkişi incelemesi, davalı bankanın kayıtları incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
İzmir 17. İcra Müdürlüğünün ……….. Esas sayılı dosyası incelenmesinde; takip alacaklısı Türkiye Cumhuriyet Ziraat Bankası Anonim Şirketinin, takip borçluları ………. A.Ş., …Boru Plastik Ltd. Şti., ……….Ltd. Şti. ve … aleyhine 08.01.2020 tarihinde (1.771.298,45 TL asıl alacak + 170.540,86 TL işlemiş faiz + 8.527,04 TL BSMV =) 1.950.366,35 TL üzerinden ilamsız takibe geçtiği, borçlulardan ödeme emrinin …’a 09.01.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu ……….’ın 15.01.2021 tarihinde icra takibine, ödeme emrine, borca, faiz oranına, işlemiş faize ve sair tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettikleri, borçlu yönünden takibin durduğu belirlenmiştir.
Mahkememizce toplanan dosyalarla birlikte davalının defterleri ve kayıtları üzerinde bilirkişi …….. tarafından inceleme yapılarak 12.01.2022 tarihli rapor alınmıştır. Bu raporda; davacı bankanın dava dışı … Dönüşüm A.Ş ile 6.500.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesi yapıldığı taksitli kredi, nakdi kredi ve çek sorumluluklarının bulunduğundan bahisle bankanın borçlu ………. AŞ ile… Boru plastik Ltd. Şti. ve … aleyhine ihtarname kat ettiği 14.07.2020 tarihli ihtarnamenin 1.562.103,91 TL olduğu, zorunlu çek karşılık tutarının 97.900 TL olarak belirlendiği ihtarnamenin tebliği ile 31.07.2020 tarihiyle borçlunun temerrüde düştüğü alacaklının İzmir 17. İcra Müdürlüğünün … E sayılı ilamsız takip yoluyla 08.01.2021 tarihinde 1.771.298,45 TL asıl alacak 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faizi 8527,04 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.950.366,35 TL olduğu, ihtiyati haciz vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte 1.951.428,15 TL üzerinden takibe geçtiği 97.900 TL tutarındaki çek yaprakları bedelinin yasal sorumluluk tutarının faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesi talep edildiği, faiz oranlarına ilişkin olarak davacının talep ettiği faiz oranlarının yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğu, alacak tutarının hesabının takip tarihi itibari ile 1.771.298,45 TL asıl alacak, 118.415,70TL işlemiş temerrüt faizi, %5 BSMV’nin 5920,79 TL olmak üzere toplam 1.895.443,22 TL, ihtiyati haciz vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte 1.896.505,02 TL alacağının bulunduğu, davacı bankanın 08.01.2021 tarihinden itibaren %14,95 temerrüt faizi talep edebileceği, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla konkordato davasında asıl borçlu yönünden kesin mühlet kararı verildiğinden davalı müteselsil kefil yönünden sonuç doğurmayacağı belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekili 31.01.2022 tarihli dilekçesi ile temerrüt faizi oranına ilişkin olarak %14,95 yapılan tespitin doğru olmadığını ayrıca 25 adet çeke ilişkin gayri nakdi riske dair herhangi bir açıklama yapılmadığını, bu nedenle ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Bu rapora karşı davalı vekilinin 25.01.2022 tarihli beyan dilekçesiyle bilirkişinin Ziraat Bankasından emekli olduğunu objektif bir rapor düzenlemediğini dosyayı sunulmayan belgeler üzerinde inceleme ve değerleme yapıldığını genel kredi sözleşmesini dosyada bulunmadığını ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmadan kefile başvurulmayacağı konkordato kesin mühleti içerisinde dava ve takip yasağının söz konusu olduğunu İİK m. 294 gereğince kesin mühletin alacaklılar bakımından bağlayıcı olduğunu İİK m. 294/3 gereğince tüm borçlulara faiz işlemesini duracağını, ancak bilirkişinin buna dikkat etmediğini belirterek ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Tarafların itirazları ve beyanları gözetilerek bilirkişiler ek rapor alınması gerekmiştir. Bilirkişiden alınan 29.03.2022 tarihli ek raporda; kök raporda değişik olmasını gerektirecek bir husus olmadığını belirtmiştir.
Bilirkişi raporuna itirazda bulunan Davacı Ziraat Bankası AŞ vekili 14.04.2022 tarihli beyan dilekçesinde; bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, artan oranlarda faiz talep hakkının dikkate alınmadığını, temerrüt faiz oranlarının artması halinde bu oranın uygulanması gerektiği, buna rağmen faiz oranının düşük olarak hesaplandığı ve açıklama yapılmadığı “ben yaptım oldu” görüşünün hukuki olmadığını, Kredi sözleşmesinin 4. Maddesinin ticari işlerde temerrüt faiz oranlarının serbestçe kararlaştırılacağından bu oranının belirlendiği, müşterenin temerrüde düşmesi halinde akdi faiz oranının azami %100’nü ilave yapmak suretiyle tespit yapılacağını, takip tarihi itibariyle geçeli temerrüt faizini %26 olup %14,95 üzerinden hesaplama yapılamayacağını gayri nakdi risklerden kefillerinde sorumlu olduğunu, 2. Maddede bankanın ilk talebinde çek karnelerinin nakden ve defaten depo edileceği hükmünün bulunduğunu bu hükümde m.9 da kefillerinde yer aldığını gayri nakdi riskin devam ettiğini belirterek yeni bir bilirkişi raporu alınmasını gerektiği belirtmiştir.
Bu konuda tarafların itirazları gözetilerek yeni bir bilirkişi seçilmiş ve bilirkişi …’den 03.08.2022 tarihli rapor alınmıştır. Bu raporda; tarafların itirazları da değerlendirilmiş ve inceleme yapılmıştır. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla davacı bankanın dava dışı asıl borçlu … Ltd. Şti. ile kefiller… Boru Ltd. Şti., … Organizasyon Ltd. Şti. ve davalı … aleyhine İzmir 7 ATM’nin … D. İş sayılı dosyasından alınan 29.12.2020 tarihli ihtiyati haciz kararına istinaden 08.01.2021 tarihinde 1.771.298,45 TL asıl alacak, 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faizi, 8.527,05 TL %5 BSMV ile 910 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti 151.80 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 1.951.428,16 TL üzerinden takibe geçtiği, davalı kefilin 15.11.2021 tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğu, önceki bilirkişi … tarafından düzenlenen 11.01.2022 tarihli kök ve 07.04.2022 tarihli ek raporda asıl alacağın işlemiş faizin ve diğer alacakların belirlendiği, davacı bankanın gayrinakdi risk alacağı ile faiz oranlarına davalı vekilinin de konkordato mühleti içerisinde takip yapılamayacağı ilişkin itirazlarda bulunduğu, bankanın artan oranlarda faiz talep hakkının dikkate alınmadığı, düşük faiz oranlarından hesaplama yapıldığı, itirazında bulunduğu, davacı bankanın …Plastik Ltd. Şti. ile arasında 6.500.000 TL bedelli 25.07.2019 tarihli GKS sözleşmesi yapıldığı, kefillerin 7.500.000 TL üzerinden kefil oldukları, bankanın asıl borçluya 2 ayrı kredi hesabından kredi kullandırdığı, gayrinakdi kredi hesabının da açılarak çek karnesi 43 adet çek yaprağının bankaya iade edilmemesi ile beher bedeli 2.225 TL’den toplam 95.675 TL çek depo riskini bulunduğu takip ile dava arasında 18 adet çekin iade olduğu 25 adet çek yaprağının iade edilmediği, depo riskinin 66.750 TL olduğu, bankanın hesaptaki kredilerin ödenmemesine üzerine 14.07.2020 tarihinde hesabı kat ederek borçlulara 16.07.2020 tarihli ihtarnameyi gönderdiği, 1.764.203,91 TL nakit alacağını ödeme tarihi itibari ile %14,95 temerrüt faizi ile ödenmesinin aynı zamanda 97.900 TL gayrinakit alacağın depo edilmesini talep ettiği, temerrüt faiz oranlarının artması halinde bu oranların uygulanacağının ihtarnamede bildirildiği, davalının 31.07.2020 tarihinde temerrüde düştüğü, asıl borçluya …Ltd. Şti’nin İzmir 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında konkordato talepli olarak açılan davada 25.07.2020 tarihinden itibaren 1 yıl süreyle kesin mühlet kararı verildiği, davalı … yönünden herhangi bir tedbir kararının bulunmadığı, kredilerin asıl alacak tutarlarının 1.771.298,45 TL olduğu, faiz oranlarına yapılan itirazların incelenmesi ile taraflar arasında kredi sözleşmesindeki 4. Maddesine göre temerrüt durumunda bankanın en yüksek cari oranın %100 ilavesiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi uygulanabileceği, faiz oranlarının günün koşullarına göre belirleme hakkının sahip olduğu ve artışların aynen yansıtılacağının taahhüt edildiği, bankanın takip tarihinde en yüksek akdi faiz oranının yıllık %20 olduğu ve akdi faize %100 ilave ile yıllık %40 isteyebileceği bankanın %20 akdi faize %30 ilaveyle %26 talep ettiği, 1.665,59 TL masrafın da sözleşmenin 4/b ve 27/b temerrüt faizi uygulanabileceğinin kararlaştırıldığı, taraflar arasında akdedilen GKS m. 20/c müşteri yönünden çek depo riskinin kabul ve beyan edildiği, GKS m.9 ile de kefalet hükmünde kefiller yönünden de bu sözleşmenin tamamının uygulanabileceğinin kararlaştırıldığı, böylece müteselsil kefil …’ın da gayrinakdi kredilerden sorumlu olabileceği, 08.01.2020 tarihli takip tarihi itibari ile bankanın alacağını nakit olarak 1.957.372,82 TL ile gayri nakdi çek depo tutarı 95.665 TL olduğu, takipte toplam 1.951.428,16 TL nakit alacak tutarında bulunduğu, bu taleple bağlı kalındığında 1.771.298,45 TL asıl alacak 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faiz, 8.527,05 TL %5 BSMV ile 910 TL ihtiyati haciz vakelet ücreti ve 151,80 TL ihtiyati haciz gideri ve toplamı 1.951.428,16 TL alacağının bulunduğu, gayri nakdi çek tutarının 95.675 TL nin iade edilen 18 adet çek bedelin mahsubu ile kalan 66.750 TL depo riskinde de davalının sorumlu olduğu, konkordato davasında … hakkında herhangi bir tedbir kararı bulunmadığından takibin durdurulmasına gerek bulunmadığı belirtilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve yapılan incelemeler ile alınan tüm bilirkişi raporları değerlendirilerek; Davacı Ziraat Bankası’nın İzmir şubesi ile davalı asıl borçlu … Dönüşüm A.Ş ile 6.500.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesi yapıldığı taksitli kredi, nakdi kredi ve çek sorumluluklarının bulunduğundan bahisle bankanın borçlu …Plastik AŞ ile… Boru plastik Ltd. Şti. ve … aleyhine ihtarname kat ettiği 14.07.2020 tarihli ihtarnamenin 1.562.103,91 TL olduğu zorunlu çek karşılık tutarının 97.900 TL olarak belirlendiği ihtarnamenin tebliği ile 31.07.2020 tarihiyle borçlunun temerrüde düştüğü alacaklının İzmir 17. İcra Müdürlüğünün … E sayılı ilamsız takip yoluyla 08.01.2021 tarihinde 1.771.298,45 TL asıl alacak 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faizi 8527,04 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.950.366,35 TL olmak üzere, ihtiyati haciz vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte 1.951.428,15 TL üzerinden takibe geçtiği, 97.900 TL tutarındaki çek yaprakları bedelinin yasal sorumluluk tutarının faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesi gerektiği, faiz oranlarına ilişkin olarak davacının talep ettiği faiz oranlarının yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğu, alacak tutarının hesabının takip tarihi itibari ile 1.771.298,45 TL asıl alacak 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faizi 8.527,05 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.950.366,36 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte 1.951.428,16 TL alacağının bulunduğu, davacı bankanın 08.01.2021 tarihinden itibaren %14,95 temerrüt faizi talep edebileceği, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla konkordato davasında asıl borçlu yönünden kesin mühlet kararı verildiğinden, bu kararın davalı müteselsil kefil yönünden sonuç doğurmayacağı belirlenmiştir.
Davacı tarafın kredi sözleşmesinin 4. Maddesi ile temerrüt durumunda borca bankanın en yüksek cari faiz oranının %100 ilavesiyle temerrüt faizi uygulayabileceği kararlaştırılmış olup, somut olayda bankanın akdi faiz oranı olan yıllık %20’ye %30 ilave ile %26 talep ettiği, bilakis %100 ilave ile %40 talep etme hakkının da bulunduğu, bu hakkın tamamının kullanılmadığı gibi aynı zamanda depo tutarı yönünden de kredi sözleşmesinin 9. Maddesi ile kefil yönünden de tüm GKS hükümleri geçerli olduğundan sözleşmenin 20/c maddesine göre genel çek depo riskinden de davalı müteselsil kefilin sorumlu olduğu belirlenmiştir. Yine borçlu yönünden İzmir 2 ATM’nin … Esas sayılı dosyasında herhangi bir tedbir kararı bulunmadığından konkordato sürecindeki hükümlerden ve tedbirlerden yararlanma imkanının bulunmadığı belirlenmiştir.
Taraf vekilleri 14.09.2022 tarihli celseye gelerek dosyaya sunmadıkları, anlaşmayla davalının davayı HMK m. 308 vd. göre kabul ettiğini ve buna göre dava dilekçesinde yazılı şekliyle davayı kabul ettiklerini ve bu şekilde karar verilmesini istediklerini beyan etmişlerdir. Bu talep üzerine mahkememizce kabul ile bağlı kalınmış ve dava dilekçesinde yazılan tüm hususlar hakkında karar verilmiştir. Dava konusu olan 43 adet çek yaprağının tümü hakkında kabul nedeniyle talepte yer alan 97.900,00 TL gayri nakdi çek tutarının depo edilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davalı … aleyhine açmış olduğu davanın davalı tarafın 08.09.2022 tarihli beyan dilekçesi ve duruşmadaki kabul beyanı dikkate alınarak HMK m. 308 vd. göre KABULÜNE;
Davacı bankanın davalı müteselsil kefil … aleyhine İzmir 17. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile yapmış olduğu ilamsız icra takibine itirazlarının kısmen iptaliyle takibin 1.771.298,45 TL asıl alacak 170.540,86 TL işlemiş temerrüt faizi 8.527,04 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.950.366,35 TL üzerinden takibin devamına,
Takip konusu 1.771.298,45 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %26,00 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmasına,
Alacak likit olup itiraz haksız olmakla % 20 icra inkar tazminatı tutarı 390.073,27 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafın takibe konu yapmış olduğu 43 adet çek garanti bedeli toplamı olan 97.900 TL gayri nakit teminat bedelinin davacı bankanın Karabağlar şubesine depo edilmesine,
Ödemelerin, icra harç ve giderlerinin, ihtarname giderlerinin ihtiyati haciz ve vekâlet ücretinin ( 910 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, ve 151,80 TL ihtiyati haciz yargılama giderleri) icra müdürlüğünce nazara alınmasına,
Tahsilde tekerrür edilmemesine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 133.229,53 TL harçtan dava açılışında alınan 23.568,38 TL peşin harç ve icra dosyasına yatan 9.757,14 TL peşin harcın mahsubu ile eksik yatırılan 99.904,01 TL harcın dava kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 59,30 TL ve peşin harç 23.568,38 TL ile yazışma – tebligat gideri 110,50 TL ve bilirkişi ücreti 1.350 TL olmak üzere toplam 25.028,88 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 98.931,59 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2022
Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza