Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/202 E. 2021/449 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/202
KARAR NO : 2021/449

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/03/2021
KARAR TARİHİ : 03/06/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 22/03/2021 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; 27/06/2011 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı olan … plakalı aracın yaya davacı …’e çarpması ile trafik kazası meydana geldiği, davacının yaralandığı, yaralanması sebebiyle sigorta şirketine başvuru yapıldığı, kısmi ödemenin yapıldığı, ödemenin yetersiz olması sebebiyle 300-TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kesin hüküm itirazında bulunarak davacının sigorta tahkim komisyonuna başvurduğunu, zaman aşımından dolayı red edildiğini, zaman aşımının gerçekleştiğini, esasa ilişkin olarak … plakalı aracın davalı sigorta şirketinden ZMMS ile sigortalı olduğunu, sorumluluğun poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, gerçek zarar miktarının belirlenmesi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, kusura ilişkin olarak Adli Tıp Trafik İhtisas dairesinden rapor alınması gerektiğini, malüliyet oranının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden rapor alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik, bakıcı ve tedavi giderlerinin poliçe kapsamında bulunmadığını, Anayasa mahkemesi iptal kararlarının geriye yürüyemeyeceğini, olay tarihinden itibaren faiz isteminin yerinde olmadığını, soruşturma ve kovuşturma aşamasında uzlaştırma sağlanıp sağlanmadığının tespitinin gerektiğini, SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından gelir sağlanıp sağlanmadığının tespitinin gerektiğini belirterek usulden ve esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde; İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyasında alınan ifade tutanakları, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adli Tıp maluliyete ilişkin rapor, Epikriz ve hastane evrakları, 06.01.2020 tarihinde maluliyetin tespiti için … Sigorta A.Ş’ne bildirim, bilirkişi incelemesi ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Poliçe, poliçe genel şartları, hasar dosyası(celbi talep olunur.) , ödeme dekontu, ATK Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınması, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesinden rapor alınması, savcılık/ceza dosyasının celbi, hastane evraklarının celbi, ifade tutanakları, bilirkişi incelemesi, davacının gelire esas SGK kayıtları, nüfus kayıtları, aktüer hesaplama, yemin, keşif, tanık ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dosyanın incelenmesinde davacının taksirle yaralandığı, 5237 sayılı yasanın 89/1 ve 66/e maddesine göre 8 yıllık ceza zaman aşımının uygulanması gerektiği, kazanın 27/06/2011 tarihinde meydana geldiği, davanın 22/03/2021 tarihinde açıldığı, 8 yıllık ceza zaman aşımı süresinin geçmiş olduğu, 6098 BK 72.mdsi kapsamı ve 2918 sayılı yasanın 109.mdsinde belirtilen 2 yıllık zaman aşımı süresinin dolmuş olduğu, davacının yaralanması sebebiyle oluşan hastane kayıtlarının 30.06.2011 ve 04.07.2011 olarak kayıtlı olduğu, tedavisinden sonra bu tarihte hastaneden taburcu olduğu ve bu tarihler itibariyle zararın öğrenildiği anlaşıldığından 2918 sayılı yasanın 109.mdsinde ön görülen 10 yıllık zaman aşımı süresi uygulamasının mümkün olmadığı, zaman aşımının B.K ve 2918 sayılı yasa kapsamına göre haksız fiil ile ilgili olarak zararın ilgilisinin öğrenildiği ve zararın öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıllık zaman aşımı ve ceza zaman aşımı dolmuş olduğundan davacının tazminat talep hakkı bulunmadığından;
Açılan davanın zaman aşımı sebebiyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Açılan davanın zaman aşımı sebebiyle reddine,
2-Alınması lazım gelen 59,30-TL harç peşin alınmış olmakla yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen kısım üzerinden hesaplanan 300-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-HMK 333 md gereğince davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair verilen kararın tarafın yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/06/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır