Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/17 E. 2022/523 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/17
KARAR NO : 2022/523

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/01/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2022

Mahkememizde görülen İtrazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 11/01/2021 tarihli dava dilekçesi ile; Davacı banka ile dava dışı borçlu …. San. Tic. Ltd. Şti. Arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesine dayalı olarak kullandığı taksitli ticari kredi hesabından kaynaklanan borcunun bulunduğunu, davalının ise dava dışı borçlu şirketin müteselsil kefili olması sebebi ile işbu borçtan sorumlu olduğunu, borcun ödenmemesi sebebi ile davacı banka tarafından davalıya da İzmir Noterliği aracılığı ile 13/07/2020 tarih, …yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, borcun ödenmediğini, alacağın tahsili amacı ile İzmir 27 İcra Müdürlüğü’nün … Sayılı takip dosyası ile dava dışı borçlu şirket ve davalı aleyhine icra takibinin başlatıldığını, ancak davalı tarafından işbu icra takibinde borca faize ve ferilerine itiraz edildiğini, davacı banka tarafından talep edilen alacağın likit olduğunu, davalının borç miktarını bilebilecek durumda olduğunu, takip dosyasında yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, itirazın iptali ile ihtiyati haciz talebi ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından yanıt vermediği ancak yargılamanın ilerleyen aşamasında kendisini vekille temsil ettirdiği ve rapora karşı beyan dilekçesini ve ayrıca beyanlarını dosyaya sunduğu görülmüştür.
Dava konusu İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasının celp edildiği görülmüştür. Dosyanın yapılan incelemesinde; Alacaklısının dosyamız davacısı banka olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı ve dava dışı …San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, 85.131,24 TL asıl alacak, 2.524,10 TL işlemiş temerrüt faizi, 126,21 TL BSMV, 752,94 TL masraf olmak üzere toplam 88.534,49 TL üzerinden takibin başlatıldığı, 10/08/2020 tarihinde davalı borçlu vekili tarafından icra takibine, faize ve diğer tüm ferilere itiraz edildiği, 10/08/2020 tarihli karar ile takibin durdurulmasına karar verildiği, kararın davacı tarafa tebliğ edilmediği, ancak dava tarihi dikkate alındığında dahi davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Dava, davacı banka ile dava dışı şirket arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalının sözleşmelerde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, sözleşme gereğince kullandırılan krediler nedeni ile ödemelerin yapılmadığı iddiası ile davalı ve dava dışı sözleşmenin tarafı şirket ve gerçek kişiler aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan 19/09/2019 tarihli 300.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi ve bu sözleşmeye bağlı imzalanan kefalet sözleşmesi, kullandırılan krediler ve ödemelere ilişkin belgelerin davacı banka tarafından dosyaya sunulduğu görülmüştür. Ayrıca uygulanacak faiz oranlarına ilişkin çizelgenin de davacı tarafça dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır.
Sözleşmenin 13.5 no’lu bendinde müşteri, banka ile arasında çıkabilecek her türlü anlaşmazlıkta bankanın defterleri ile her türlü kayıtlarının vb kayıtlarının geçerli delil teşkil edeceğini ve bu hükmün HMK Md. 193 uyarınca bir delil sözleşmesi niteliğinde olacağını kabul ettiği ve buna göre banka kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
Dosyada tüm kayıtlar toplandıktan sonra icra takibine konu alacağın davalı yönünden doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarı ve ferilerinin tespiti için dosyanın bankacı bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 11.06.2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; Taraftar arasında imzalanan sözleşme gereği davacı bankaca davalının müteselsil kefalet verdiği dava dışı asıl borçlu firmaya kullandırılan kredinin ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ite icra takibine geçildiği, davalının itirazı nedeniyle işbu davanın açıldığı, Tarafımızca yapılan inceleme ve hesaplama neticesinde, nihai takdir Mahkemeye ait olmak üzere, Davalı kefilin İzmir 27. İcra Müdürtüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 84.091,14 TL Asıl Alacak, 1.043,85 TL Faiz, 52,19 TL BSMV ve 752,94 TL İhtar Masrafı olmak üzere TOPLAM 85.940,12 TL üzerinden iptalinin gerekeceği, Toplam alacağın 84.091,14 TL’lik asıl alacak kısmına takip tarihi olan 29.07.2020 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık %38,40 temerrüt faiz oranı ve faizin %5 gider vergisiyle hesaplanacak tutarın ödenmesinin gerekeceği, Davacının icra inkâr tazminatı talebine ilişkin değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından verilen dilekçe ile, rapora itiraz edildiği, temerrüdün başlangıcının geçerli olmadığı ve müteselsil kefile başvuru yolunun açılmadığı yönünde beyanda bulunulduğu görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı banka ile dava dışı … Ltd. Şti. arasında 19/09/2019 tarihli 300.000,00 TL kredi limitli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, davalı …’in müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmede imzasının bulunduğu, davacı banka tarafından davalıya kullandırılan Ticari Kredi ve teslim edilen ticari kredi kartından kaynaklı alacağın dava dışı şirket tarafından ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve dava dışı asıl borçlu şirket ile davalıya İzmir Noterliği’nin 14/07/2020 tarih … yevmiye no’lu ihtarnamesinin keşide edildiği, ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği, her ne kadar dava dışı şirkete tebliğ edilmemiş ise de genel kredi sözleşmesinde gösterilen adres ile tebliğ adresinin aynı adres olduğu görüldüğünden çıkarılan davetiyenin tebliğ edilmiş sayılması gerektiği, sözleşme hükümlerine göre kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Buna göre, davalının dava dışı asıl borçlu şirket yönünden muaccel hale gelen borç ve ihtarname masrafının verilen süre içinde ödenmemesi durumunda yasal yollara başvurulacağının ihtar edilmiş olması dikkate alındığında 22/07/2020 tarihinde davalıya tebliğ edilmiş olmakla, 7 günlük sürenin 29/07/2020 tarihinde sona erdiği ve bu süre içinde de herhangi bir ödemenin gerçekleşmediği, temerrüt tarihinin 29/07/2020 olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davalının 6098 Sayılı TBK hükümlerine göre davalının müteselsil kefil sıfatı ile Genel Kredi Sözleşmesini imzaladığı, kendi el yazısı ile kefalet limitini 300.000,00 TL olarak, kefalet tarihini 19/09/2019 olarak ve kefalet türünü müteselsil olarak yazdığı, bu haliyle TBK Md. 583 hükmüne göre şekil şartlarını taşıdığı ve içerik itibariyle de usule aykırı herhangi bir beyanın bulunmadığı, bu haliyle kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca TBK Md. 598’e göre kefaletin 10 yıl süreli olduğu hüküm altına alınmış olmakla, kredi sözleşmesinin imzalandığı tarih ile icra takip tarihi arasında 10 yıllık sürenin sona ermediği, bu nedenle de kefaletin devam ettiğinin kabulü gerektiği görülmüştür.
Yapılan hesaplamaya göre, davacı banka tarafından kullandırılan kredi tutarının geri ödemelerinin aksaması ve bakiye alacağın belirlenmesi yönünden bilirkişi raporunda gösterilen bilgilerin dosyada ki verilere uygun olduğu görülmekle, raporun hükme esas alınabileceği anlaşılmış, buna göre 84.091,14 TL asıl alacak, 10.043,85 TL faiz, 52,19 TL BSMV, 752,94 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 85.940,12 TL alacak yönünden davalının borçlu olduğunun kabulü gerektiği, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %38,40 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin uygulanabileceği görülmüştür. Alacağın sözleşme ile belirlenen edimden kaynaklandığı ve likit olduğu dikkate alındığında icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıda ki hüküm kurulmuştur buna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptaline,
Takibin 84.091,14 TL asıl alacak, 1.043,85 TL faiz, 52,19 TL BSMV, 752,94 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 85.940,12 TL alacak üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa 29/07/2020 tarihinden tahsil tarihine kadar %38 oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
Bu faize %5 gider vergisinin eklenmesi sureti ile hesaplama sonucunda oluşacak tutarın davalı tarafından ödenmesi gerektiğine,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 5.870,57 TL harçtan, peşin alınan 1.069,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.801,29 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 11.972,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.137,08 TL başvuru harcı, 550,00 TL Bilirkişi ücreti, 171,00 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 1,850,08 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı Arabuluculuk faaliyeti sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık A.A.Ü.T mad. 16/2-c hükmü uyarınca 900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2022

Yazman … Yargıç …
e-imza e-imza