Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/154 E. 2022/284 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/154
KARAR NO : 2022/284

DAVA : Menfi Tespit Davası
DAVA TARİHİ :28/10/2015
KARAR TARİHİ :15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit Davasının davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili tarafından, davalılardan … ile babası babası … dan Kuşadası … ilçesinde bulunan … projesi ile gayrimenkul satmakta oldukları taşınmazları, … ile 04/12/2013 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … projesindeki … Blok … Kat 1+1 50 m2 olan … nolu daire için 50.000,00 TL, 04/12/2013 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … Projesindeki … Blok … Kat 1+1 … … nolu daire için 50.000,00 TL, 27/03/2014 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … projesindeki … Blok … Kat 1+1 55 m2 olan … nolu daire için 21.900,00 Euro, 66.000,00 TL, 27/03/2014 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … projesindeki … Blok … Kat 1+1 55 m2 olan … nolu daire için 21.900,00 Euro, 15/09/2014 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … projesindeki … Blok … kat 1+1 50 m2 olan … nolu daire için 27.900,00 Euro, 15/09/2014 tarihinde aralarında yapılan sözleşme ile … projesindeki … Blok zemin kat 1+1 50 m2 olan … nolu daire için 27.900,00 Euro bedelle satışı için Taşınmaz alım satım sözleşmeleri imzaladığı, söz konusu sözleşmeler uyarınca müvekkili tarafından davalı …’ya satış bedeleri karşılığı bir kısım senetlerin teslim edildiği, müvekkilinin söz konusu senetlerin büyük bir kısmını sözleşmelerde belirtilen davalı …’ya ait hesap numarasına ve davalının talebi ile davalı …’nın annesi …’nın hesabına havale ettiği, ancak davalı tarafından ödemesi yapılan iş bu senetlerin müvekkiline teslim edilmediği ve sözleşmelerde belirtilen taşınmazların teslimatının bugüne kadar gerçekleşmediği, gerçekleşmeme nedeni hakkında da bir açıklama yapılmadığı, müvekkilinin … Gayrimenkul-… adına altında bir firmaya sahip olduğu, söz konusu gayrimenkullerin başka müşterilere/yatırımcılara satmak amacıyla davalı … satın alındığını, ancak 2015 yılında teslim edilmesi gereken söz konusu gayrimenkullerin teslim edilmemesi nedeni ile müşterilerini farklı yerlerde ağırlamak zorunda kaldığı ve yüklü bir maddi zarar yaşadığı, davalı …’nın ödemesini aldığı halde iade etmediği senetlerin bedelini istediği, müvekkilinin, mükerrer tahsilat alamayınca, anılan senetleri muvazaalı olarak bir başkasına devir edip takip başlatıldığını, davalılar arasındaki bonoların devir işleminin muavazalı olduğunu, beyan ile müvekkilinin İzmir 20. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı takip dosyası ve takibe konu senetlerden dolayı, davalılara borçlu olmadığının tespitine, takiplerin tedbiren durdurulmasına ve müvekkili lehine % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı … vekili tarafından, dosyaya sunulan beyan dilekçesinde özet ile, davacı tarafın iddia ettiği ödemelerin, dava konusu bonolara ilişkin olmadığını, davacının, davaya konu borcu ödemediği beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı …vekilinin 01/12/2016 tarihli cevap ve delil dilekçesinde özetle, müvekkilinin takibe konu senetleri alacağına karşılık, davalı … isimli kişiden aldığını, müvekkilinin davacı ile davalı … arasındaki hukuki ilişkiyi bilmediğini, iyi niyetli 3. şahıs senet hamili olduğunu, davacı ile diğer davalı arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklı itiraz ve def’ilerin, müvekkili aleyhine ileri sürülemeyeceğini beyan ile davanın reddine, müvekkili lehine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; Davalı … adına kayıtlı banka hesap kayıtları, dava dışı davalı …, dava dışı annesi … ve babası … adına kayıtlı banka hesap kayıtlarının celbi, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler, İzmir 20.İcra Müdürlüğü …/… E. sayılı dosyasının münderecatı, davalı … hakkında başlatılan soruşturma dosyalarının münderecatı, tanık beyanları, bilirkişi incelemesi, keşif, yemin ve kanunen ikamesi mümkün her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davacı vekili dava ile birlikte İzmir 20.İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş ise de; Mahkememizin 20/11/2015 tarihli ara kararı ile davaya konu icra takibinde davalı
…’nın kambiyo senetlerine dayalı olarak kambiyo senedine özgü takip başlattığı, mahkememizce açılan davanın menfi tespit davası niteliğinde bulunduğu, TTK’nın 72/3 maddesi uyarınca tedbiren takibin durdurulması kararı verilemeyeceğinden talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacının tanık dinletme talebinin; davacının iddiasını miktar itibariyle yazılı belgeyle ispat etmesi gerektiğinden, ayrıca davalı tarafın da açık muvaffakatı bulunmadığından Mahkememizin 09/02/2017 tarihli duruşmasında davacının tanık dinletilmesine ilişkin talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
İzmir 20. İcra Dairesinin …/… esas sayılı takip dosyasının tetkikinde, alacaklı …tarafından borçlular … ve … aleyhine 20 adet bonoya dayalı olarak 39.970,00 Euro(132.028,90 TL) asıl alacak, 278,15 Euro (918,79 TL) işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.248,15 Euro(132.947,70 TL) alacağın tahsili için 21.10.2015 tarihinde kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçlu …’ya 26/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların dosyaya sundukları ve celbini talep ettikleri kayıtların ve belgelerin dosyaya teminine mütakiben dava dosyası SMMM Bilirkişisi …’e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucu dosyaya sunulan raporda özetle, davacı tarafından 04/12/2013 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 50 m2 … Kat … nolu bağımsız bölümün 50.000,00 TL bedel ile satın alındığı, davacı tarafından 04/12/2013 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 … Kat … nolu bağımsız bölümün 50.000,00 TL bedel ile satın alındığı, davacı tarafından 27/03/2014 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 55 m2 … Kat … nolu bağımsız bölümün 21.900 Euro karşılığı 66.000,00 TL bedel ile satın alındığı, davacı tarafından 27/03/2014 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 55 m2 … Kat … nolu bağımsız bölümün 21.900 Euro bedel ile satın alındığı, davacı tarafından 15/09/2014 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 50 m2 zemin kat … nolu bağımsız bölümün 27.900 Euro bedel ile satın alındığı, davacı tarafından 15/09/2014 tarihli sözleşme ile … … Blok 1+1 50 m2 zemin kat … nolu bağımsız bölümün 27.900 Euro bedel ile satın alındığı, iş bu sözleşmelere istinaden davacı tarafından satın alınan 6 adet bağımsız bölüm için 77.700 Euro, 166.000,00 TL tutarında ödeme yapılması gerektiği, davacı tarafından iş bu satın alma işlemine istinaden 38.970,00 Euro tutarında 20 adet senet verildiği, davacı … tarafından davalı … adına 04/12/2013-16/11/2015 tarihleri arasında toplam 352.399,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, davacı … tarafından dava dışı … adına 04/12/2013-16/11/2015 tarihleri arasında toplam 108.300,00 TL tutarında ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Ödemeler yapılırken cari, yayın, hesaba aktarılan, mayıs senet, haziran senet, taksit daire, daire peşinatı vb. Şeklinde çeşitli açıklamalar yazıldığı, bu sebeple bir bütün olarak ödemelerin geneline bırakıldığında hangi ödemenin hangi vadeli ödemeye istinaden yapıldığı konusunda ayrıntılı bir açıklama bulunmadığı tespit edilmiştir şeklinde beyanda bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin 01.02.2018 tarihli celsesinde davacı vekilinin dava dilekçesinde yemin deliline dayanması nedeniyle davalılara yemin teklifinde bulunup bulunmayacağı sorulduğunda, davacı vekilinin “yemin teklifinden vazgeçiyoruz, mevcut delil durumu iddiamızı kanıtlar mahiyettedir, bilirkişi raporu buna paraleldir, bu sebeple davamızın kabulüne karar verilmesi talep olunur ” şeklinde beyanda bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 01/02/2018 tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararla davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesinin 24/12/2020 Tarih …/… Esas …/… Karar sayılı kararı ile “Mahkemenin kendini görevli kabul ettiği bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istendiği bu davada bononun zorunlu unsurları taşıdığına dair tespite yer verilmediği, bonoların onaylı örneklerinin incelemeye esas olmak üzere dosya kapsamında mevcut olmadığı, bu haliyle mahkemenin görevli olup olmadığı hususunun denetlenemediği, gerekçeli karardan her iddiaya ilişkin gerekçeye yer verilmediği anlaşılmakla, sair istinaf nedenleri incelenmeksizin dosyanın HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince mahkemesine iadesine… ” hükmü uyarınca verilen kaldırma kararı sonrası Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
İzmir BAM 17 HD.nin …/… Esas …/… Karar sayılı kaldırma kararı doğrultusunda İzmir 20. İcra Müdürlüğünün, …/… esas sayılı takip dosyasının ve takibe konu bonoların onaylı örneklerinin istenildiği, icra müdürlüğü tarafından bulunan bono asıllarının mahkememize gönderildiği, mahkememizce bono asılları incelendiğinde bononun zorunlu unsurları taşıdığı görülmüş, sözkonusu bono asıllarının mahkememiz kasasına alındığı görülmüştür.
Davalı Yaşar vekili 21.09.2021 tarihli dilekçe ile davaya konu İzmir 20.İcra Müdürlüğü’nün …/… takip dosyasının haricen tahsil ile kapatıldığından iş bu dosyanın davalı …yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 13/12/2021 tarihli dilekçe ile davalı …açısından davanın konusuz kaldığından davayı takip etmediklerini ve davanın düşürülmesini talep ettiklerini, davalı … açısından ise davaya devam ettiklerini bildirdiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava, takipten sonra İİK 72.madde gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Davacı taraf, davacı ile davalı … arasında yapılan taşınmaz satış sözleşmeleri kapsamında, davalı …’ya verilen bono bedellerinin ödendiğini ancak satış ve teslimi kararlaştırılan konutların tamamlanıp teslim edilmediğini belirterek davalı … tarafından İzmir 20. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında takibe konu edilen bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, İzmir 20.İcra Dairesinin …/… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde takibe konu 20 adet bononun keşidecisinin davacı …, lehdarının davalı … ve hamilinin ise … olduğu, sözkonusu bonoların zorunlu unsurları olan “emre muharrer senet kelimesi, belirli bir bedeli kayıtsız şartsız ödeme vaadi, vade, ödeme yeri, lehdar, senedin düzenlenme tarihi ve yeri ve düzenleyenin imzasının bulunduğu, böylece takibin dayanağının kambiyo senedine dayalı olduğu, TTK’nın 776 vd. Maddelerinde “bono ve emre yazılı senetler konusunun düzenlendiği buna göre TTK madde 4. Ve 5. Maddelerine göre mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf davalı … ile 6 adet taşınmazın alımı için sözleşme yapıldığını, sözleşme tarihlerinin 04.12.2013, 27.03.2014, 15.09.2014 olduğunu, bu sözleşmeler nedeniyle davacının 77.700 Euro ve 166.000 TL ödeme yapacağının kararlaştırıldığını, davacının 39.970,00 Euro tutarında 20 adet bonoyu düzenleyerek davalı …’ya verdiğini, davalı …’nın bonoları davalı …’a ciro ettiğini, senet bedelllerinin davalı …’ya ödendiğini iddia ettiği, davacının ödeme iddiası yönünde bilirkişi incelemesi yapıldığı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre, davacı davacı … tarafından davalı … adına 04/12/2013-16/11/2015 tarihleri arasında toplam 352.399,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, davacı … tarafından dava dışı … adına ise 04/12/2013-16/11/2015 tarihleri arasında toplam 108.300,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, ödemeler yapılırken cari, yayın, hesaba aktarılan, mayıs senet, haziran senet, taksit daire, daire peşinatı vb. şeklinde çeşitli açıklamalar yazıldığı, bu sebeple bir bütün olarak ödemelerin geneline bırakıldığında hangi ödemenin hangi vadeli ödemeye istinaden yapıldığı konusunda ayrıntılı bir açıklama bulunmadığının tespit edildiğinin belirtildiği, takibe konu dava konusu bonoların kayıtsız ve şartsız borç ikrarını haiz kambiyo senedi vasfında oldukları ve malen kaydı ile düzenlendiği, iş bu nedenle davacının ödeme iddiasının, yazılı belge ile kanıtlanmasının zorunlu olduğundan davacının tanık dinletemeyeceği, davacı tarafın da ödeme iddiasına esas sunduğu kayıtlarda yapılan ödemelerin takibe konu bonolara ilişkin olduğuna dair herhangi bir açıklama içermediği, kayıtlardaki “mayıs-senet”, “haziran senet”, “senet ödemesi” şeklindeki kayıtlara ilişkin ödeme miktarlarının takibe konu bonolardaki mayıs ve haziran vade tarihli bono bedelleri ile uyuşmadığı bu nedenle ödeme iddiasını kanıtlar nitelikte olmadığı, yine davacının dava konusu bonoların, taşınmaz alım satım sözleşmesi kapsamında ödeme aracı olarak düzenlendiği ve sözleşmede belirtilen taşınmazların tam ve eksiksiz olarak müvekkiline teslim edilmediği iddiasını kanıtlar nitelikte delil sunmadığı, davacının Mahkememizin 01.02.2018 tarihli celsesinde yemin deliline dayanmaktan vazgeçtiğinden davalı tarafa yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılamadığı, böylece davacının davasını ispatlayamadığından davalı … hakkında açtığı davanın reddine, şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davacının 13.12.2021 tarihinde davalı … hakkında açtığı davayı takip etmediğini beyan ettiği, HMK. nun 150/1. maddesi gereğince dava dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve üç aylık yasal süre içinde davacı tarafça yenileme talebinde de bulunulmadığı anlaşılmakla, davacının davalı … hakkında açtığı davanın HMK. nun 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davalı …hakkında açtığı davanın HMK ‘nın 150/4 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davacının davalı … hakkındaki davasının REDDİNE,
3-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4- Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 2.204,23-TL’den mahsubu ile bakiye 2.123,53-TL ‘nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı … tarafından yapılan 11,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’ya verilmesine,
7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı …vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.15/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 Sayılı Yasanın 5.ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.