Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/133 E. 2021/254 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/133
KARAR NO : 2021/254

ASIL DAVA DOSYASINDA

DAVA TARİHİ : 25.01.2016
—————————————————————————————————————–

İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA TARİHİ : 25.01.2016
—————————————————————————————————————–

İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA TARİHİ : 25.01.2016
—————————————————————————————————————–

İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA TARİHİ : 06.05.2016
—————————————————————————————————————–

DAVA : İflas (İflasın Açılması)
KARAR TARİHİ : 24.03.2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

A-)ASIL DAVA DOSYASINDA

Davacı … vekili 25.01.2016 harç tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin alacaklı davalı … Yapı Kooperatifinin borçlu olduğu Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamlı takibe ilişkin borç ödenmediğinden davalının iflasını talep ettiklerini belirterek dava açmıştır.

B-)İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASINDA

Davacı … vekili 25.01.2016 harç tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin alacaklı davalı … Yapı Kooperatifinin borçlu olduğu Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamlı takibe ilişkin borç ödenmediğinden davalının iflasını ve dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya ile birleştirilmesini talep ettiklerini belirterek dava açmıştır.
Mahkemece … Esas – … Karar sayılı 28.01.2016 tarihli kararla dosyanın İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/87 esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

C-)İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASINDA

Davacı … vekili 25.01.2016 harç tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin alacaklı davalı … Yapı Kooperatifinin borçlu olduğu Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamlı takibe ilişkin borç ödenmediğinden davalının iflasını ve dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya ile birleştirilmesini talep ettiklerini belirterek dava açmıştır.
Mahkemece 2016/92 Esas – 2016/88 Karar sayılı 03.02.2016 tarihli kararla dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

D-)İZMİR BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
… ESAS – … KARAR SAYILI DOSYASINDA

Davacı … vekili 06.05.2016 harç tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin alacaklı davalı … Yapı Kooperatifinin borçlu olduğu Ankara …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamlı takibe ilişkin borç ödenmediğinden davalının iflasını ve dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya ile birleştirilmesini talep ettiklerini belirterek dava açmıştır.
Mahkemece … Esas – … Karar sayılı 06.05.2016 tarihli kararla dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

Asıl ve Birleşen Davalar; ilamlı icraya dayalı iflas yoluyla yapılan iflas talepli takibe istinaden açılan iflas davasıdır.

Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
Davalı kooperatife ait sicil kaydı Ankara … İcra Müdürlüğünün …, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … – … – … Esas sayılı dosyaları incelenmiştir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyanın incelenmesinde; Takip alacaklısı …’ın takip borçlusu … Yapı Kooperatifi aleyhine 17.01.2013 tarihinde ilama dayalı olarak 1.200,00 TL vekâlet ücreti 401,35 TL yargılama gideri ve 16,81 TL faiz olmak üzere toplam 1.618,16 TL üzerinden İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas – … karar sayılı 06.12.2012 tarihli kararına dayanarak bu karardan doğan alacaklara ilişkin ilamlı takibe geçtiği, borçlu ödeme emrinin 18.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği, icranın geri bırakılmasına ilişkin Yargıtay’dan herhangi bir karar getirilmediğinden takibin devam ettiği belirlenmiştir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı …’ın takip borçlusu … Yapı Kooperatifi aleyhine 06.01.2016 tarihinde ilama dayalı olarak 38,15 TL asıl alacak ve 5,92 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 44,07 TL üzerinden İzmir … İdare Mahkemesinin … esas – … karar sayılı 16.04.2014 tarihli kararına dayanarak bu karardan doğan alacaklara ilişkin ilamlı takibe geçtiği, borçlu ödeme emrinin 07.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği, icranın geri bırakılmasına ilişkin Yargıtay’dan herhangi bir karar getirilmediğinden takibin devam ettiği belirlenmiştir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı …’ın takip borçlusu … Yapı Kooperatifi aleyhine 06.01.2016 tarihinde ilama dayalı olarak 32,45 TL asıl alacak ve 8,29 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40,74 TL üzerinden İzmir …. İdare Mahkemesinin … esas – … karar sayılı 06.03.2013 tarihli kararına dayanarak bu karardan doğan alacaklara ilişkin ilamlı takibe geçtiği, borçlu ödeme emrinin 07.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği, icranın geri bırakılmasına ilişkin Yargıtay’dan herhangi bir karar getirilmediğinden takibin devam ettiği belirlenmiştir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı …’ın takip borçlusu … Yapı Kooperatifi aleyhine 26.04.2016 tarihinde ilama dayalı olarak 24.000,00 TL asıl alacak ve 119.996,00 TL işlemiş faiz, 9.180,00 TL vekalet ücreti, 1.362,70 TL yargılama gideri, 342,64 TL faiz olmak üzere toplam 154.881,34 TL üzerinden İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas – … karar sayılı 18.12.2015 tarihli kararına dayanarak bu karardan doğan alacaklara ilişkin ilamlı takibe geçtiği, borçlu ödeme emrinin 27.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kararı temyiz etmesi üzerine mehil vesikası talep ettiği ancak teminat giderini dosyaya yatırmadığından mehil talebinin kabul edilmediği belirlenmiştir.
Dava basit usule göre görülmüştür. (İİK m.158/2)
Ayrıca davacı tarafça İİK m. 160’da belirtilen iflas avansı yatırılmıştır.
Alacaklının doğrudan doğruya iflas davası açtığı mahkememizce İİK m. 177/son fıkra ve m. 178/2. fıkra ile İİK m. 166/2. fıkra hükümleri gereğince ilan edilmiştir.
Bu süre içerisinde İİK m.166/2 f.’ye göre Ticaret Sicil Gazetesi ve ulusal bir gazetede usulüne uygun ilanlar yapılmıştır. Davalı şirketin iflasına ilişkin İİK m. 173/2f’ye istinaden alacaklıların 15 günlük süre içerisinde davaya müdahale talebinde bulunmaları ilan edilmiş, ilanlara karşı üçüncü kişiler davaya müdahil olma talebinde bulunmamışlardır.
Davalının yapılan yargılamada alacaklının alacağının sabit olması ve alacaklının iflas talebinde bulunması, iflas talebinin ilan edilmesine rağmen müdahil olmak isteyen alacaklının bulunmaması gözetilerek; davanın niteliği gereği depo emri verilmeksizin davalı kooperatifin iflasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak; belirtilen nedenlerle davalı-borçlunun iflasına karar verilmiştir. (İİK m.158/2)
Bu nedenle davacının açtığı asıl ve birleşen davaların KABULÜ ile; İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sırasında kayıtlı .. sokak No:… … İZMİR adresinde faaliyet gösteren … Yapı Kooperatifinin iflasına karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen bu karar Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … Esas – … Karar sayılı 15.11.2018 tarihli karar ile bozulmuştur.
Bozma gerekçesinde; “…1-Dava, İİK’nın 177/1-4. maddesi hükmüne dayalı doğrudan doğruya iflas istemine ilişkindir.
İİK’nın 177/4. bent 2. cümlesi, ”Türkiye’de yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır.” hükmünü içermektedir. Borçlunun menfaatlerini koruyabilmesi için öngörülmüş olan emredici nitelikteki bu hükmün, mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, iflası talep edilen davalı-borçlu kooperatifin, ticaret sicil müdürlüğü tarafından isim ve adresleri bildirilen temsilcileri adına tebligat çıkarılmadığı, bu kişilerin dinlenmediği, tebligatın kooperatif tüzel kişiliği adına çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, anılan yasal düzenleme uyarınca, ticaret sicil müdürlüğünden davalı kooperatifin halen görevde olan temsilcilerinin isim ve adresleri sorularak, bildirilen temsilci ya da temsilcilerin meşruhatlı davetiye ile çağrılması, davete uyarak gelenlerin dinlenmesi gerekirken, bu usule uyulmadan, işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre, asıl ve birleşen davada davalı kooperatif temsilcisinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.” hüküm bozulmuştur.
Bu bozma kararı üzerine davacı vekilinin 24.01.2019 tarihli karar düzeltme talebi ile Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı 29.05.2019 tarihli kararı ile reddedilmiştir.
Bozma gerekçesi nedeni ile bozmaya 06.11.2019 tarihinde uyulmuştur.
Bu kapsamda davalı kooperatifin temsilcileri davaya davet edilmiş ve davaya karşı beyanları alınmıştır.
Buna göre davalı borçlu tarafından takibe ve davaya konu yapılan ilanların Yargıtay’dan icranın durdurulması kararı getirtilip getirilmediği ve bu halde HUMK m. 443’e göre bir karar alınması halinde bu kararın kesinleşmesine kadar iflas davasının bekletici mesele olarak beklenmesine karar verilebileceğinden bu durumun davalıdan sorulmasına ve aksi durumda takip konusu olan alacaklara ilişkin dosyalarında ödeme yapılarak dosyaların kapatılıp kapatılmadığı sorulmuş ve bu konuda ilgili icra müdürlüklerine dosyanın kapatılıp kapatılmadığı, borcun ödenip ödenmediği, müzekkere ile sorulmuştur. Buna göre;
1-Asıl dosya olan İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasına dayanak olan Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamlı takibinde, (yeni … Esas sayılı dosyada ) 2600 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin İzmir İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasına gönderildiği,
2-Birleşen İzmir … ATM’nin … E. dosyasına dayanak olan Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamlı takibinde 14.11.2019 tarihinde ödeme yapılmadığının bildirildiği ve yeni esas numarasının … Esası aldığı, daha sonra 150 TL tahsilat yapıldığının bildirildiği,
3-Birleşen İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasına dayanak olan Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamlı takibinde 16.01.2020 tarihinde verilen cevapta dosyanın takipsizlikle kapandığının bildirildiği, 20.01.2020 tarihli cevabında ise yeni esas numarasının … Esas numarası aldığı ve dosyada 150 TL tahsilat yapıldığı bildirildiği,
4-Birleşen İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasına dayanak olan Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamlı takibinde 14.11.2019 Tarihli cevabında ödeme yapılmadığının bildirildiği, 20.01.2020 tarihli cevabında ise; … Esas numarasıyla dosyaya 180.000 TL yatırıldığı ancak İzmir İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasına bu paranın gönderildiğinin bildirildiği, halen İzmir … İflas sayılı dosyasında 20.02.2020 tarihi itibariyle 140.228,01 TL meblağ olduğu bildirilmiştir.
Davacı tarafın dava ve takip konusu yapmış olduğu Ankara … İcra Müdürlüğü’nün …-127-8970 Esas (Yeni Esas: …-…-…) sayılı, Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas (Yeni Esas: …) sayılı dosyalarında ödeme yapılmadığı dosyaların halen derdest olduğu ve halen takiplerin devam etmekte olduğu, yapılan ödemelerin İzmir İflas Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına gönderildiği ve bu dosyada 22.01.2020 tarihi itibariyle 140.228,01 TL meblağ bulunduğu belirlenmiştir.
Buna göre; Ankara … İcra Müdürlüğü’nün …-…-…. Esas (Yeni Esas: …-…-…) sayılı ve Ankara …. İcra Dairesi’nin … Esas (Yeni Esas: 2020/156 sayılı) dosyasının halen derdest olduğu ve ilamlı icraya dayalı iflas yoluyla yapılan takipte unsurlardan olan usulü eksikliklerin giderildiği ve fakat borçlunun talebinde belirttiği borçların ödendiği ve takiplerin kapatıldığı iddiasını ispatlayamadığı, yapılan ödemelerin mahkememizce verilen 08.06.2016 tarihli karardan sonra kararın infazı için oluşturulan iflas masasına gönderildiği ve iflasın kapatılması için borçlunun herhangi bir talebinin bulunmadığı belirlenmiştir. Yine borçlu tarafın iflas masasının borcun ödendiği ve buna rağmen takipleri kaldırmadığı iddiasını da (icra müdürleri hakkındaki talepleri) İcra Hukuk Mahkemesine yapılacak şikâyet yoluyla giderilmesi gerekmektedir. Kaldı ki borçluların ödeme yaptıklarını belirttikleri 14.06.2016 tarihinden bu tarihe kadar herhangi bir hukuki yola başvurulmuş olmadığı da tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; iflas masasına yapılan ödemeler (İflas masasının yapmış olduğu giderler ve diğer giderler düştükten sonra) alacağı ifa etmiş olması halinde iflasın kaldırılması da söz konusu olacaktır. Kaldı ki, davalı kooperatifin İİK m. 182’e göre borcu ödemeleri halinde iflasın kaldırılmasını talep etme imkânı da vardır, ancak bu yola başvurulmamıştır.
Davacı taraftan da davalı tarafın gerek temyiz dilekçesinde belirtmiş olduğu ve gerekse karar düzeltmeye cevap dilekçelerinde belirtmiş olduğu ödemeleri yaptığını ispatlaması istenmiştir.
Aksi halde mahkememizce iflas davasına devam edileceği ve iflas kararı verileceği ihtar edilmiştir.
Davacı tarafça icranın geri bırakılmasına ilişkin herhangi bir karar getirilmediğinden ilamlı icraya dayanak yapılan iflas davasının devamına karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce Yargıtay … Hukuk Dairesinin belirtmiş olduğu, usulü eksiklik giderilmiş olmasına rağmen davalı tarafın iflas davasına konu edilen borcu ödemediği belirlendiğinden mahkememizce aynı karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen bu karar Yargıtay…. Hukuk Dairesinin … Esas – … Karar sayılı 22.12.2020 tarihli karar ile bozulmuştur.
Bozma gerekçesinde; “…İflas davasının dayanağı ilamlı icra takipleridir. Mahkemece verilen 08.06.2016 tarihli iflas kararı dairemizin 15.11.2018 tarihli ilamıyla ortadan kaldırılmıştır. Mahkemece son iflas kararı verildiği tarihte icra dosyalarına davacı alacağının yatırıldığı sabittir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iflas davasının dayanağı olan icra takiplerine ilişkin alacaklar ödendiği için konusuz kalan davanın reddine, iflas masasına gönderilen ve icra dosyalarına ödenen paraların davacıya verilmesine karar vermekten ibaret olacaktır. Bu itibarla mahkemece aksi yönde verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir…” hükmü bozulmuştur.
Bozmaya 24.03.2021 tarihinde her iki tarafında bozma kararına uyulmasını talep ettiği gözetilerek bozma kararına uyulmuştur.
Bozma ilamı gereğince mahkememizce iflas kararının verildiği 22.01.2020 tarihinde Yargıtay … HD’nin … Esas – .. Karar sayılı 22.12.2020 tarihli kararında yer aldığı üzere “Mahkemece son iflas kararı verildiği tarihte icra dosyalarına davacı alacağının yatırıldığı sabittir” tespitine göre davacıya ödenecek başka bir borç bulunmadığı belirlenmiş olmakla konusuz kalan asıl ve birleşen davaların konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, iflas masasına gönderilen ve icra dosyalarına ödenen paraların davacıya ödenmesine karar verilmiştir, ayrıca davalı kooperatifin dava açmaya sebebiyet verdiğinden aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Asıl ve Birleşen Dosyalar Davacı …’ın, Asıl ve Birleşen Dosyalarda Davalı …. Yapı Kooperatifi hakkında açmış olduğu ilamlı icraya dayalı iflas yoluyla yapılan iflas talepli takibe istinaden açılan asıl ve birleşen İzmir … ATM’nin … Esas – … Karar sayılı, birleşen İzmir … ATM’nin .. Esas – … Karar sayılı, birleşen İzmir .. ATM’nin … Esas – … Karar sayılı davalarına konu icra dosyalarına davacı alacağının yatırılması nedeniyle konusu kalmadığından asıl ve birleşen davalar hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
İflas masasına gönderilen ve icra dosyalarına ödenen paraların davacıya verilmesine,
– Asıl dava dosyasında;
Harçlar kanunu gereği alınması gereken 59,30 TL harçtan dava açılışında alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile eksik alınan 30,10 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 29,20 TL ve peşin harç 29,20 TL olmak üzere toplam 58,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,

– Birleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında;

Harçlar kanunu gereği alınması gereken 59,30 TL harçtan dava açılışında alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile eksik alınan 30,10 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 29,20 TL ve peşin harç 29,20 TL olmak üzere toplam 58,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,

– Birleşen İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında;
Harçlar kanunu gereği alınması gereken 59,30 TL harçtan dava açılışında alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile eksik alınan 30,10 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 29,20 TL ve peşin harç 29,20 TL olmak üzere toplam 58,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
– Birleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında;
Harçlar kanunu gereği alınması gereken 59,30 TL harçtan dava açılışında alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile eksik alınan 30,10 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 29,20 TL ve peşin harç 29,20 TL olmak üzere toplam 58,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan yazışma ve tebligat gideri 188,75 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/03/2021

Başkan …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Katip …
E-İmzalıdır