Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/113 E. 2021/551 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/123
KARAR NO : 2021/436

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin diğer ortaklar …, … ve …’in yönettiği davalı şirketin kurucu ortağı olduğunu, kurulduğundan bu yana şirketin yönetim ve denetim organlarında görev almadığını, 2011 yılında denetçi seçilmesi üzerine bazı kayıtlardan vakıf olduğu kadarıyla şirket kayıt ve değerlerinin doğru ve meşru düzenlenmediğinin kanaatine vardığına, ortakların tümünün öğretmen olup fiilen çalışmak istemelerine rağmen çeşitli bahanelerle bir kısmının şirketten uzak tutularak dışarıdan öğretmen alındığını, bu alımlarda da şahsi isteklerin ön planda tutulduğunu beyanla da davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili 13/01/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin üç adet … ünvanı altında dershanecilik yaptığını, 1995 yılında davalının da içinde olduğu 17 ortak ile kurulan şirkette bütün ortakların eşit olduğunu, davacının iddia ettiği gibi şirket müdürlerinin şirketi kötü yönetmediklerini, çalışan dışında kimseyi SGK na çalışan olarak bildirip primlerini ödemediklerini, … şubesinin açılışına bütün ortakların katıldığını, toplantıda karar verildiğini, kiranın yüksek olmadığını, internet sitesine iddia edildiği gibi fahiş ödeme yapılmadığını, şirketin en son 31/01/2010 tarihinde kar payı ödemesi yaptığı, ödemelerin ortaklara nasıl yapıldığının şirket defter kayıtları ile sabit olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı vekili mahkememizin 23/10/2014 tarihli oturumundaki beyanında; dava açıldıktan sonra müvekkili şirketin iflası istemiyle İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında iflas davası açıldığını, bu süreç içinde davacının ortaklıktan çıkmasında hukuki yarar bulunmadığını, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde Karşıyaka …. Noterliğinin 27/10/2011 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları, davalıya ait resmi ve gayriresmi kayıt ve belgeler, bilirkişi incelemesi ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Mahkememizce 04/04/2012 tarih …-… E-K sayılı gerekçeli kararı ile HMK 119/b maddesinde öngörülen şartın verilen kesin süre içerisinde yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar davacı tarafça temyiz edilmekle Yargıtay ..Hukuk Dairesinin …-… E-K sayılı ilamı ile bozularak mahkememizin … esasında yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 23/10/2013 tarihli oturumunda bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Delillerin toplanmasından sonra mahkememizin 23/10/2013 tarihli oturumunda mali müşavir bilirkişi incelemesine karar verilmiş, bilirkişi ibraz ettiği 11/06/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak davacının ortaklıktan çıkma isteminde haklı nedenler bulunduğu ancak şirket hakkında iflas davası açılması nedeniyle davanın sebepsiz kalıp kalmadığı hususunda taktiri mahkemeye bıraktığını bildirmiştir.
Davalı vekili 15/07/2014 havale tarihli bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde özetle; raporu kabul etmediklerini beyanla itirazlarını bildirmiştir.
Davacı vekili mahkememizin 08/07/2014 tarihli oturumundaki beyanında rapora bir diyeceklerinin olmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizin 02/10/2014 tarih, … E. … sayılı kararında davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karara davalı vekilince temyiz edilmiş, davacı vekili mahkememize verdiği 18/12/2014 havale tarihli dilekçesinde kararın ortaklıktan çıkma tarihi yönünden tavzihine karar verilmesini talep etmiş, davacı vekilince verilen dilekçe doğrultusunda tavzih kararı yazılmış olup davalı vekili tavzihli gerekçeli karara karşı da ek temyizlerini bildirmiş olup, Yargıtay ….Hukuk Dairesi 20/04/2015 tarih, … E. 2… K.sayılı ilamında “…Somut olayda, davacı, dava dilekçesinde hangi tarihten itibaren davalı şirketten çıkmasına izin verilmesini istediğini belirtmediği gibi, mahkemece esas kararda bu husus belirtilmeksizin davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur. Davacı, kararın infazında tereddüt olabileceğinden bahisle, mahkemeden, tavzih dilekçesiyle hüküm bendine “dava tarihi 02.12.2011 tarihinden itibaren” ibaresinin eklenmesini talep etmiş, mahkemece talep kabul edilerek hüküm fıkrasına bu ibare eklenmiştir. Ancak, yukarıda açıklandığı üzere, mahkemece verilen tavzih kararı anılan kanun hükümlerine aykırı olduğundan talebin reddine karar vermek gerekirken, hükmü değiştirecek şekilde tavzih kararı verilmiş olması isabetli görülmemiştir. Keza, tavzih dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmeden talebin karara bağlanması da hatalı olup, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir… ” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar vermiş ve mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 11/02/2016 tarihli oturumunda Yargıtay … HD’nin 20/04/2015 tarih, … E. … K.sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin 11.02.2016 tarih, … Esas – … Kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 20.11.2017 tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamı ile ”… Somut olayda, davacı, dava dilekçesinde hangi tarihten itibaren davalı şirketten çıkmasına izin verilmesini istediğini belirtmediği gibi davacı tarafından bu konuda ıslah da yapılmamıştır. Uyulan bozma ilamında belirtildiği üzere mahkemenin hüküm kurmadığı bir konuda tavzih yolu ile hükme ekleme yapamayacak olmasına ve davacının çıkmasına izin verilmesine ilişkin asıl kararın Dairemizin … esas – … karar sayılı ilamında tavzih kararına dair bozmanın kapsamı dışında kalmış olmasına göre, mahkemece davacının hüküm fıkrasına ”dava tarihi olan 02/12/2011 tarihinden itibaren” ibaresinin eklenmesine yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozularak dosyanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekili 31.01.2018 tarihli dilekçesi ile karar düzeltme talebinde bulunmuş, Yargıtay … Hukuk Dairesinin 05.12.2019 tarih, … Esas – … sayılı ilamı ile ”… Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.” gerekçesi ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilerek dosyanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; davalı şirket hakkında iflas davası açılmış ise de dosyamıza celp edilen İzmir …ATM’nin … E.-… sayılı kararında iflas davasının reddine karar verilmiş olduğu İzmir … ATM nin … E ile … K sayılı dosyasında davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmiş olduğu, verilen kararların dosyamız açısından değerlendirilmesinde iflas kararı verilinceye kadar iflastan önce davacının dava açmakta hukuki yararı bulunduğundan ve şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilse bile dava tarihi itibariyle davacının ortaklıktan çıkmaya ilişkin talebinde hukuki yararı bulunduğundan şirketin feshi ve tasfiye kararının dosyamıza etkisi olmadığı değerlendirilmiş, davacı vekili 17/01/2014 tarihli duruşmada ortaklık payının ve ödeme inkar payının ödenmesine ilişkin taleplerinden vazgeçtiklerini beyan etmiş olduğundan bu husustaki talebinin reddine ve bilirkişi raporunda belirlendiği şekilde ortaklıktan çıkma şartlarının gerçekleşmiş olduğundan ortaklıktan çıkmaya ilişkin talebinin kabulü gerektiği, buna ilişkin olarak mahkememizin … Esas – … sayılı kararda ”Davacının … Hizmetleri San Tic. Ltd. Şti’nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine dair karar verilmiş olduğu” kararın bu kısmı yönünden Yargıtay incelemesinde bozmanın bulunmadığı, tavzihe yönelik olarak Yargıtay bozmasının mevcut olduğundan;
Mahkememizin … Esas – … Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ”Davacının … Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.’nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine,” dair verilen karar Yargıtay bozma ilamı kapsamının dışında kesinleştiğinden bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına, davacının 16.12.2014 tarihli tavzih talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Mahkememizin … Esas -… Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ”Davacının … Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.’nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine,” dair verilen karar Yargıtay bozma ilamı kapsamının dışında kesinleştiğinden bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına,
Davacının 16.12.2014 tarihli tavzih talebinin reddine,
2-Alınması lazım gelen harç peşin ve ilk karar ile alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 4.080 vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından bozmadan önce 481,70-TL, bozmadan sonra 1.502,31-TL olmak üzere toplam 1.984-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre taktiren 1/2’si olan 992-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333 md gereğince davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 01/06/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır