Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/99 E. 2022/191 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2020/99
KARAR NO :2022/191

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/02/2020
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 07/02/2020 tarihli dava dilekçesi ile; Davacı ile davalı evvelce … Makina Kalıp San. ve Tic. Ltd. Şti’nin gizli ortakları olup ticaret yaptıklarını, ancak daha sonra taraflar arasında akdedilen 09/05/2012 tarihli Ortaklık Fesih Sözleşmesi ile ortaklığın son bulduğunu, sözleşme gereği; şirket borçlarının ödenmesi ve şirketin fesih sözleşmesinde belirlenen şartlar çerçevesinde ortaklık hisselerinin davalıya veya davalının göstereceği 3. kişiye devri konusunda anlaşıldığını, anılı sözleşmenin 2. maddesi gereği; İzmir … Noterliğinin 28/06/2005 tarihli leasing sözleşmesinden kaynaklanan borç için; borca kefil olan ve aynı zamanda ipotek veren 3. kişi konumundaki …’ya her iki tarafın da 75.000,00’er TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL’yi teminat olarak teslim edeceklerini, işbu sözleşmeden kaynaklanan borcun leasing firmasına tamamen ödenmeden işbu tutarın …’dan talep edilemeyeceği, ancak borcun ödenmesi halinde kalan tutar olur ise bu tutarın yarı yarıya taraflara iade edileceğini, yine sözleşmesinin 4. maddesi gereği; İzmir … Noterliğinin 28/06/2005 tarihli, … yevmiye numaralı sözleşmesinden kaynaklanan borcun 150.000,00 TL’den eksik olması halinde her iki tarafın %50 oranında mevcut olan fazlalığı eşit olarak paylaşacağını, davacının anılı sözleşme gereği, tarafına düşen 75.000,00 TL parayı derhal teslim etmesine rağmen, davalı tarafın, ödeme konusunda geciktiği ve borç zamanında kapatılamadığından cebri icraya konu olduğunu, akabinde anılı leasing firmasına olan borcu haricen yapılan anlaşma ile 113.000,00 TL toplam borç, 10.000,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 123.000,00 TL’ye kapatıldığını, anılı fesih sözleşmesinin 4. maddesi gereği davalı tarafından borcun tasfiyesi için davalıya teslim edilen 75.000,00 TL’den 123.000,00 TL’nin(leasing firmasına yapılan ödeme) 1/2 si olan 61.500,00 TL’nin mahsup edilerek kalan 13.500,00 TL’nin davacıya iadesinin gerektiğini, ancak davalı tarafın tüm çabalara rağmen hakkı olan bedeli bu güne kadar davacıya iade etmemekte kendi uhdesinde tutarak haksız kazanç elde ettiğini, ayrıca davalı tarafın üzerine düşen sorumluluğu vaktiyle yerine getirmemesi sebebiyle borç icra takibine konu olduğundan 10.000,00 TL’lik ücreti vekaletin tamamından davalı taraf sorumlu olduğunu, bu kısıma dair dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını, davacı alacağını tahsil edemeyince; Menderes … Noterliğinin 05.07.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini davalıya keşide ettiği ve alacağının ödenmesini talep ettiğini ancak, davalı tarafın Bornova … Noterliğinin 24.07.208 tarih ve … yevmiye sayılı cevabi ihtarnamesini keşide ettiğini ve davacıya borcu olmadığını iddia ettiğini, alacağını tahsil edemeyen davacı adına İzmir 4. İcra Dairesinin …/… E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafın takibe itiraz ettiğini, bu kerre de davacı tarafça huzurdaki davayı açabilmek için zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ancak başvurularının olumsuz sonuçlandığını, davalının borca itirazı haksız ve mesnetsiz olduğunu, itirazın iptali için iş bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, davacının alacağının likit olması sebebi ile ayrıca kötü niyetli olarak takibe itiraz eden davalının % 20 den az olmamak kaydı ile de kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, davalının 30/03/2020 tarihli yanıt dilekçesi ile; Davaya dayanak icra dosyasına yaptığı itirazı aynen tekrarladığını, davacıya sandığı gibi bir borcu olmadığını, davacı yanın iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydı ile Gerek 3. Kişi Yapı Kredi Leasing firmasına yapılan icra mahkeme masrafı, ipoteğin fekki giderleri için yapılan ödemeler ve gerekse bu işlerin takibi için kendi avukatlarına yaptıkları masraf ve vekalet ücreti ödemeleri toplamı 150.000,00.-TL’sını çok geçtiğini, davacının delillerine bahsettiği fesih sözleşmesi tarafına tebliğ olmadığını, bu nedenle bu konudaki beyan ve itiraz haklarını saklı tuttuklarını, davacının iddia ettiği gibi bir artık para yedinde kalmadığını, bu nedenledir ki, davacının davalıdan bir alacağı olmadığını, fazla ödemeler için davacıdan bir talepte bulunulmamasına karşın davacının ödeme bilgilerine ilişkin eksik bilgisine karşın davalıya alacak talep etmesinin anlaşılır olmadığını, davalı tarafından Leasing firmasına olan borç için verdiği annesine ait ipoteğin kaldırabilmesi için, hiç hesapsız, çok ödeme yapıldığını, keza yaşlı annesinin tek evi olan taşınmazının satılmamasının öncelik olduğunu, yalnız bu dava, başlangıcı itibariyle 12 yılı geçmiş bir dava olduğunu, tüm ödeme ve masraf belgelerinin davalıda muhafazasının mümkün olmadığını, davacı ile ortaklığını ayırdığı tarihten bu yana dahi yaklaşık 8 yıl geçtiğini, Leasing firmasına yapılan borç ödemesi ve borçtan kaynaklı annesi …’nun evi üzerindeki ipoteğin kaldırılması işlemleri için yapılan toplam masraf ve dava masrafları ve avukatlarına yaptığı ödemeler davacı ile ortaklığını ayırdığı tarihten sonraki ödemeler toplamı dahi davacının iddia ettiği(kabul anlamına gelmemek üzere) 150.000,00.-TL’nin üzerinde olduğunu, ancak tüm bu ödeme belgelerinin derlenip toplanmasının mümkün olmadığını, İcra takip dosyasında alacaklı görünen …’a açıkladığı nedenle ve herhangi bir nedenle herhangi bir borcu bulunmadığını, ayrıca icra ödeme emrinde belirtilen dayanak belge ve dava dilekçesinde delil olarak bildirilen belgelerin de davalıya tebliğ olmadığını, şayet alacaklı görünen yan icra dosyasında dayanak yapılan ve fakat kendilerine tebliğ edilmeyen dayanak belge gereği bir alacak talebinde ise bu belge gereği davalıya yapılan ödemeler öngörülenin çok üzerinde olduğunu, karşı yan ödemelerin tamamına vakıf olmadığı için bu yönlü bir talepte bulunmadığını, tam tersi hesap çıkarıldığında davalıya karşı yandan alacağı olduğu ortaya çıkacağını, davaya konu Yapı Kredi Leasing’e yapılan, ödemeler ve bu ödemenin davası için kendi avukatlarına yapılan ödeme ve masraflar toplamı 150.000,00.-TL’sinin üzerinde olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesi ile bu durum ortaya çıkacağını, açıklanan nedenlerle davacının tüm iddia ve beyanlarını neticelen davasının reddi ile tüm masrafların davacı üzerine bırakılmasını talep ettiği görülmüştür.
Dava, davacı ile davalı arasında 09/05/2012 tarihli Ortaklık Fesih Sözleşmesinin yapılması sonrası ortaklığın feshine ilişkin işlemler ve ödemelerin yapılması ile ilgili taraflar arasında anlaşma olduğu, sözleşme gereği 75.000,00 TL’nin davalıya süresinde teslim edilmesine rağmen davalı tarafça leasing sözleşmesi uyarınca ödemelerin geciktirilmesi nedeni ile icra takibine konu edildiği, leasing sözleşmesini imzalayan firma ile yapılan harici anlaşma uyarınca 113.000,00 TL toplam borç ve 10.000,00 TL vekalet ücreti olmak üzere 123.000,00 TL’ye borcun kapatıldığı, fesih sözleşmesinin 4. Maddesi gereği davacı tarafından borcun tasfiyesi için davalıya teslim edilen 75.000,00 TL’den dava dışı leasing firmasına yapılan 123.000,00 TL’nin yarısı olan 61.500,00 TL’nin bu bedelden mahsubu ile bakiye 13.500,00 TL bedelin davacıya iadesi gerektiği iddiası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
İstanbul 16. ATM’nin …/… Esas sayılı dosyasının uyap üzerinden, İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyasının, Menderes … Noterliğinin 05/07/2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarname ve tebliğ belgesinin kopyası, Ticaret Sicil Müdürlüğünden dava dışı … Mak. Kalıp San. Tic. Ltd. Şti.’nin kayıtlarının, Bornova … Noterliğinin 27/07/2018 tarih … yevmiye nolu ihtarname ve tebliğ belgesinin kopyasının, … A.Ş’nden … nolu sözleşmenin celp edilerek dosyamız içine alındığı anlaşılmıştır.
İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde; alacaklının dosyamız davacısı … olduğu, borçlunun dosyamız davalısı … olduğu, alacaklı ve borçlu arasında akdedilen ortaklık fesih sözleşmesi gereğince bakiye 13.500,00 TL alacağın tahsili istemi ile genel haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafından süresinde verilen dilekçe ile borca, faize ve oranına itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası üzerinde yapılan incelemede davacının dava dışı
… A.O. Olduğu, davalıların dosyamız davacısı … ile dava dışı … olduğu, davacı finansal kiralama şirketi ile davalı … arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklı olarak diğer davalı …’ya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, takibe itiraz üzerine itirazın iptali isteminde bulunulduğu, tarafların yargılama sırasında sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığı yönünde beyanda bulundukları, bunun üzerine Mahkemece karar tesisine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan ve davalı tarafça da imzası kabul edilen 09/05/2012 tarihli … Kalıp San. Ve Tic. Ltd. Şti. İle …-… arasında ki Ortaklık Fesih Sözleşmesidir başlıklı sözleşmenin yapılan incelemesinde, dosyanın davacısı ve davalısı arasında olan gizli ortaklığın feshi sözleşmesi olduğu, sözleşme uyarınca tarafların hak ve yükümlülüklerinin açıklandığı, tarafların yapacakları ödemelerin belirlendiği, leasing sözleşmesi uyarınca ipotek borçlusu … yönünden yapılacak ödemelerin belirlendiği ve bu hususun 2 no’lu bentte gösterildiği, bu bende göre borcun 150.000,00 TL’ye veya altında bir rakama alacaklı ile anlaşılarak kapatılacak olur ise …’nun bu bedeli alacaklıya ödeyeceği ve yedinde kalan olur ise kalan kısmın … ve …’ya eşit 2 pay olarak ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, yani buna göre dava dışı leasing sözleşmesinin tarafı … A.O. tarafından alacak miktarının 150.000,00 TL veya altında bir rakama anlaşılarak kapatılması halinde artan bedelin davacı ve davalıya eşit şekilde paylaştırılacağının kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Davalının elektronik posta adresine dava konusu sözleşme eklenmek suretiyle uyarılı davetiye çıkarıldığı, sözleşme altındaki imzanın davalı … ya ait olup olmadığı hususunun en geç duruşma gününe kadar mahkememize bildirilmesi hususunun istendiği, aksi takdirde sözleşme altındaki imzanın davalı eli ürünü olduğunun kabul edileceğinin ihtarının tebliğ edildiği, davalının kendisine tebliğ edilen sözleşmedeki imzaların kendisine ait olduğunu kabul ettiği ancak taraflarca mutabık kalınan en son hazırlanan sözleşmenin bu sözleşme olmadığını, herkesin imzasının olduğu sözleşme örneğini temin edemediğini, kendisine tebliğ edilen sözleşmenin son şekli ile Mahkemeye sunulan sözleşme olmadığı yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı tarafça, ipoteğin kaldırılmasına ilişkin olarak 75.000,00 TL bedelin davacı tarafından davalıya ödendiği hususunun kabul edildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafça her ne kadar başka borçların ve daha fazla borcun ödendiği iddia edilmiş ise de buna ilişkin kayıt ve belgelerin davalı tarafça dosyaya sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça süresi içinde kapatıldığı takdirde borç bedelinin daha yüksek olmayacağı ön görüsü ile davalı tarafa kendi payına düşen 75.000,00 TL’yi ödediği hususu tarafların kabulündedir.
Dava dışı leasing firması ile yapılan harici anlaşma ile borç bedelinin 113.000,00 TL olarak belirlendiği, 10.000,00 TL vekalet ücreti de eklenmek sureti ile 123.000,00 TL ile borcun kapatılacağı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça leasing firması ile muhatap olan kişiye yapılan bu ödeme dikkate alındığında ayrıca sözleşmede ki 2 no’lu bent birlikte değerlendirildiğinde borcun 150.000,00 TL olabileceği öngörülerek davacı tarafından kendi payına düşen 75.000,00 TL ödemenin fazla olduğu, 123.000,00 TL’nin 1/2’sinin 61.500,00 TL olduğu görülmüştür.
Yapılan ödemenin 75.000,00 TL olduğu dikkate alındığında bu bedelden 61.500,00 TL’nin mahsubu halinde bakiye 13.500,00 TL bedelin davacıya iadesinin gerektiği sözleşme uyarınca anlaşılmıştır.
Taraflar arasında sözleşme serbestisi ilkesi dikkate alındığında ve sözleşme uyarınca gizli ortaklığın sona erdirilmesi iradesinin ortaya konduğu görülmüş olmakla yapılan ödemelerin de buna göre sözleşme hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, bakiye borçlar ve bedeller söz konusu ise bu hususun da yine yazılı olarak ileri sürülmesi ve bu şekilde uyuşmazlığa dahil edilmesi gerekmekte iken davalı tarafça bu konuda herhangi bir kayıt veya belgenin sunulmadığı görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafça davacının payına düşen kısım yönünden davalıya yapılan ödemenin dava dışı firma ile ipoteğe ilişkin olarak kararlaştırılan bedelden fazla olduğu, bu durumda bakiye bedelin davalıdan talep edilebileceği, davalı aleyhine başlatılan takibe bu yönü ile itirazın haksız olduğu, taraflar arasında sözleşme hükümlerinin varlığı dikkate alındığında davalıya yapılan ödemeden itibaren işleyecek faizden de davalının sorumlu olması gerektiği, davacı tarafça davalıdan istenen yasal faizin yerinde olduğu, alacağın sözleşmeye bağlı olduğu ve likit olduğunun kabulü ile icra inkar tazminatı isteminin de kabulüne karar verilmesi gerektiği, sonuç itibariyle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının iptaline,
Takibin 13.500,00 TL asıl alacak, 342,86 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.842,86 TL alacak üzerinden devamına,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 945,60 TL harçtan, peşin alınan 167,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 778.40 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 229,40 TL başvuru harcı, 268,20 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 497,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davalı Arabuluculuk faaliyeti sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık A.A.Ü.T mad. 16/2-c hükmü uyarınca 900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/02/2022

Yazman …
e-imza

Yargıç…
e-imza