Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/740 E. 2021/742 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/495
KARAR NO : 2021/729

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 13/11/2019
KARAR TARİHİ : 14/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davacıya ait …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı … plaka sayılı aracın 26/04/2019 tarihinde karışmış oldukları kazada davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, kaza sonrasında müvekkiline ait araçtaki hasarın davalı şirkete ihbar ettiklerini, açılan hasar dosyası gereği sigorta eksperi tarafından KDV hariç ve eş değer parça baz alınarak iskontolu olarak hesap edilen 4.576,78 TL hasar tutarından 2.172,90 TL ödeme yapıldığını, esasen gerçek hasar bedelinin onarım faturalarından da anlaşılacağı üzere KDV dahil 7.420,58 TL olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile bakiye hasar bedeline mahsuben 100 TL; değer kaybı alacağına mahsuben 10 TL olmak üzere toplam 110 TL maddi tazminatın ekspertiz raporunun tanzim tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 29/01/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava konusu araçta oluşan bakiye hasar bedelini 3.392,46 TL’ye, değer kaybı alacağını 750,00 TL’ye yükselterek ekspertiz raporunun tanzim tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davanın kötü niyetle açıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile hasar kaybı talebinin belirlenebilir nitelikte olduğunu, bu nedenle belirsiz alacak davasının açılamayacağını, sorumluluklarının poliçe teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusuruna bağlı ve orantılı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun olmadığını, olayın sigortalı araç sürücüsünün görevi sebebiyle aranan şahsı kovaladığı esnada meydana geldiğini, kamu hizmetinin önceliği gereği sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, davacının kavşağa yaklaşırken gereken dikkat ve özeni göstermediğinden kazanın meydana geldiğini, olayda davacının kusurlu olduğunu, araç km.sinin 177.528 olduğunu, 165.000 km.yi aşan araçlarda değer kaybı oluşmasının mümkün olmadığını, değer kaybı hesaplamasının Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında düzenlenen usul ve esaslardan biri olan “değer kaybı hesaplaması formülü”ne göre hesaplanmasını, 2010 model kaza anında km. değeri 165.000 den fazla olduğundan araçta değer kaybı gelmesi bir yana, kaza nedeniyle parçaların değişmesiyle aksine değer artışı olduğunu, değer kaybı davasını kabul etmediklerini, davacı yanın sunduğu ekspertiz raporundaki hasar ve işçilik bedellerinin piyasa değerinin çok üzerinde olduğunu, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet verilmemiş olduğundan müvekkili aleyhine masraf, faiz ve vekalet ücretine karar verilmemesini ve davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; sigorta poliçesi, ruhsat ve ehliyet fotokopisi, kaza tespit tutanağı, kusur durumunu gösterir çıktı, ekspertiz raporu, onarım faturaları, hasar dosyası, bilirkişi ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; sigorta poliçesi, SBGM kayıtları, bilirkişi, tanık, hasar dosyası ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben, 26/04/2019 tarihinde davacıya ait … plaka sayılı araç ile, davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesiyle sigortalı, dava dışı sürücü … ‘ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçların karıştığı trafik kazasının oluşumunda hangi tarafın ne oranda kusurlu olduğu, kaza sebebiyle davacı aracında hasar bedeli ve araç değer kaybı bedeli maddi zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise ne miktarda zarar oluştuğu, davacının bakiye hasar bedeli ve araç değer kaybı bedelinin olup olmadığı, oluşan iş bu zararın kazayla uyumlu olup olmadığı ve ZMSS poliçesi limiti ve kapsamı dahilinde kalıp kalmadığının tespiti hususunda dava dosyası Trafik Bilirkişi … ile Otomotiv-Hasar Uzmanı …’a tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme sonucunda dosyaya sunulan 04/01/2021 tarihli rapor ve 07/06/2021 tarihli ek raporda; A) KUSUR … plaka sayılı resmi emniyet aracı sürücüsü … 2918 K.Y.T.K 57/a ile 71’nci maddeleri ihlal ederek kazaya sebebiyet verdiği. … plaka sayılı araç sürücüsü … ise yine 2918 K.Y.T.K. 52/l-a maddesini ihlal ederek kazaya sebebiyet verdiği, … plakalı araç ise kaza anında park halinde olduğundan kazanın oluşunda herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığı ve kazaya etken olmadığı, B) HASAR kazanın oluş şekli, aracın çarpma durum ve noktası karşılaştırıldığında tespit edilen hasarların araç ile uyumlu olduğu, davacıya ait … plaka sayılı … Marka … tipindeki kamyonetin onarım tutarının (yedek parça , işçilik , KDV dahil) 7.420,58.-TL olup, aracın onarımının ekonomik olacağı, sigorta şirketi tarafından yapılan 2.172,97 TL. ödeme sonrasında bakiye hasar miktarının: 5.247,61 TL. Olduğu, C) DEĞER KAYBI dava konusu … plaka sayılı aracın 26/04/2019 tarihli kazası nedeniyle 14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekinde belirtilen hesaplama tablosuna bağlı kalınarak değer kaybı formülü ile hesaplama yapılmış ve dava konusu aracın vaki olay nedeniyle değer kaybı oluşmamaktadır. Ancak Yargıtay kararları doğrultusunda ve yapılan araştırmalar sonrasında dava konusu … plaka sayılı araçta 1.000.TL değer kaybı meydana geldiği D) SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURU VE ÖDEME … plaka sayılı aracın davalı … Sigorta A.Ş.ne kaza tarihini de kapsayacak şekilde 11/01/2019 — 11/01/2020 tarihleri arasında … nodu ZMS (trafik) poliçesiyle sigortalı olduğu, davacının dava açılmadan önce vaki kaza nedeniyle 16/07/2019 tarihinde davalı … Sigorta Şirketine davacıya ait araçta oluşan hasar bedeli ve değer kaybı zararının giderilmesi için başvuruda bulunduğu, işbu kaza nedeniyle … plaka sayılı aracın hasar bedeline yönelik onarımı yapan … adına 16/05/2019 tarihinde 2.172,97.TL. ödeme yapıldığı şeklinde rapor edildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; trafik kazasından kaynaklanan hasar bedeli ve araç değer kaybı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını savunmuş ise de, HMK’nun 107. maddesine göre belirsiz alacak davasının alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkansız olduğu hallerde belirsiz alacak davası açılabileceği, somut olayda dava konusu maddi tazminat miktarının Mahkemece yapılacak yargılama neticesinde belirli hale geleceğinden davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
26.04.2019 günü saat 19.00 sıralarında davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesiyle sigortalı dava dışı sürücü … ‘ın sevk ve idaresindeki resmi emniyet aracı olan … plaka sayılı araç ile … sokağı takiben aranan suçluyu takip ederken bahse konu kaza yeri olan … sokak kavşağına girdiğinde aracının sağ ön köşe yan tarafları ile bu sırada seyir istikametine göre yolun sağ tarafından yani … sokağı takiben bahse konu … sokak kavşağına giren davacıya ait … plakalı aracı kullanan dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki aracın sol ön köşe kısımları ile çarpışmaları neticesinde savrulan davacıya ait … plakalı araç sağ kısımları ile de bu sırada seyir istikametine göre yolun sağ tarafında No:… önünde park halinde olan … plakalı aracın sol yan taraflarına çarpması neticesinde bahse konu trafik kazasının meydana geldiği, dosyada mevcut denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre, davalıya sigortalı … plaka sayılı resmi emniyet aracı sürücüsü dava dışı …’ın aranan şahıs idaresindeki bir aracı kovalarken dikkatsiz ve tedbirsizce davrandığı, aracının sesli ve ışıklı uyarı lamba ve sirenlerini açmadan bahse konu “T” kavşak konumundaki kavşağa girerek bu sırada seyir istikametine göre yolun sağ tarafından, düz istikamette seyirle kavşağa giren davacı sürücü idaresindeki aracın kavşaktan geçişini tamamlamasını beklemeden kavşağa girerek bahse konu trafik kazasına sebebiyet verdiği, davacıya ait … plaka sayılı aracı kullanan dava dışı sürücü …’in ise sevk ve idaresindeki aracı ile seyir halinde iken bahse konu kavşağa yaklaştığında aracının mevcut hızını azaltmadığı, dikkatin yeterince seyir istikametine vermeyerek ve kavşaktan her an bir araç veya yayanın önüne çıkabileceği ihtimalini ön görmeyerek ve bu gibi durumlarda da aracını her an durdurmak için gerekli olan önlemleri almayarak bahse konu trafik kazasına sebebiyet verdiği, dava dışı … plakalı aracın ise kaza anında park halinde olduğundan kazanın oluşunda herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığının belirtildiği, buna göre Mahkememizce somut olayda davalıya sigortalı dava dışı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı yasanın 57/a ile 71’nci maddeleri ihlal ederek kazaya sebebiyet verdiğinden %75 oranında, davacıya ait aracı kullanan dava dışı sürücü …’in 2918 sayılı yasanın 52/l-a maddesini ihlal ettiğinden %25 oranında kusurlu olduğu takdir edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği,bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmesi hallerinde, usulü kazanılmış hakka göre değil, İBK’na veya geçmişe etkili yeni kanuna ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebileceği (HGK’nın 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 E., 19 K.; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 E., 2010/54 K), dolayısıyla Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı değer kaybı zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Somut olayda davacıya ait … plakalı araçta kaza nedeniyle yedek parça, işçilik ve KDV dahil 7.420,58 TL’lik hasar meydana geldiği, Yargıtay’ın kazalı aracın kazadan önceki hasarsız 2. el piyasa değeri ile kazadan sonraki onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark formülasyonuna göre trafik kazası sonucu sözkonusu 1.000,00 TL değer kaybı zararının oluştuğu, davalı sigorta şirketinin … plaka sayılı aracı kaza tarihini de kapsayacak şekilde 11/01/2019-11/01/2020 tarihleri arasında … nolu ZMMS (trafik) poliçesiyle kaza tarihini de kapsar şekilde sigortaladığından KTK.nun 85-91.maddeleri gereğince sorumlu olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B 2/2.1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte kendisine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde ödeme yükümlülüğü bulunduğu, davacının dava açılmadan önce davalıya araçta oluşan hasar bedeli ve değer kaybı bedelinin ödenmesi için başvuruda bulunulduğu, davalıya sigortalı aracı kullanan dava dışı sürücü …’ın %75 oranında kusurlu olduğundan davacıya ait araçta meydana gelen 7.420,58 TL’lik hasarın kusuru oranında 5.565,43 TL’sinden ve 1.000,00 TL’lik değer kaybından kusuru oranında 750,00 TL’sinden sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından 16.05.2019 tarihinde hasar bedeli olarak 2.172,90 TL ödeme yapıldığından davalının 5.565,43 TL- 2.172,90 TL=3.392,46TL bakiye hasar bedeli ile 750,00 TL değer kaybı bedelinden sorumlu olduğu, davacının bedel arttırım dilekçesi ile hasar bedeli talebini 3.392,46 TL’ye, değer kaybı talebini 750,00 TL’ye yükselttiği, buna göre davalının kısmi ödeme tarihi olan 16.05.2019 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davalıya sigortalı aracın ticari araç olmadığından avans faizi talep edilemeyeceği anlaşılmakla, davacının davasının kabulü ile 3.392,46 TL hasar bedeli ile 750,00 TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 4.142,46 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 16/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
3.392,46 TL hasar bedeli ile 750,00 TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 4.142,46 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 16/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 282,97-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 113,40 TL’nin (peşin harç+bedel arttırım harcı) mahsubu ile bakiye 169,57-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin harç, 6,40-TL vekalet harcı, 69,00 TL bedel arttırım harcı, 1.331,60-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti , davacı dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendisini vekille temsil ettirdiğinden, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 750,00-TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 2.245,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava konusunun miktar ve değeri istinaf sınırının altında olması nedeniyle kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.14/10/2021

Katip …

Hakim …