Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/735 E. 2022/106 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/735
KARAR NO : 2022/106

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/12/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davaya konu alacağın likit olduğunu, davalının müvekkil şirkete borçlu olduğunun sabit olduğunu, müvekkili şirketin atık bertarafı ve geri dönüşümü konusunda hizmet veren bir şirket olduğu, şirketin portföyünde başta endüstriyel sanayi tesisleri olmak üzere çevre ve atık konusunda atık bertarafı yapılması zorunluluğu mevcut olan birçok şirket, kurum ve kuruluşlar olduğunu, davalının da atık bertaraf hizmeti alan şirketlerden biri olduğunu, işbu davaya konu icra takibine konu alacağın ticari bir hizmetten kaynaklı olup, tacirler arasında doğduğunu, davalı ile müvekkil arasında atık bertaraf hizmetine ilişkin müvekkil şirket tarafından verilen teklifin 29.06.2018 tarihinde davalı şirket tarafından kabul edilerek imzalanarak ve sözleşme ilişkisi kurulduğunu, sözleşmede belirtilen esaslara uygun olarak atık bertaraf hizmetinin müvekkili tarafından yerine getirildiğini, söz konusu hizmetlere ilişkin 28.08.2018 düzenleme tarihli, … nolu 1.712,75-TL, 28.08.2018 düzenleme tarihli, … nolu 1.106,70-TL, 11.09.2018 düzenleme tarihli, … nolu 472,00-TL, 11.09.2018 düzenleme tarihli, … nolu 354,00-TL, 29.09.2018 düzenleme tarihli, … nolu 295,00-TL bedelli E-arşiv faturaları davalıya tebliğ edildiğini, davalının borcunun sadece 177,00-TL lik kısmını 01.11.2019 tarihinde ödediğini, borcun ödenmesi konusunda davalı ile defalarca iletişime geçildiğini, ancak bir sonuç alınamadığını, bu nedenle toplam 6.370,89-TL borcun ödenmesi için borçlu şirket aleyhine İzmir 24.İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek takip konusu borca, faiz ve ferilerine itiraz ettiğini, itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulduğunu, dava açmadan önce dava şartı olan arabulucuya başvurulduğunu, ancak taraflar arasında uzlaşmaya varılamadığını, davalı tarafın borcu olduğu, bu borçları ödemede temerrüde düştüğü ve borcu olmadığına dair iddiasının mesnetsiz olduğunun açıkça ortada olduğunu, borcunun bulunmadığını belirtilen davalıya verilen hizmete ilişkin fatura keşide edilerek kendisine tebliğ edildiğini, davalı kendisine keşide edilen faturaya itiraz etmediğini, bu anlamda faturalarda belirtilen tutarları kabul etmiş sayıldığını, ayrıca davalıya gönderilen faturada vadesinde ödenmeyen fatura bedellerine aylık %3 gecikme faizi uygulanacağının yer aldığını, açıklanan nedenlerle tazminat ve sair fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı tarafından haksız ve mesnetsiz olan itirazının iptali ve takibin devamına, (takipten önce işlemiş ve takip tarihinden sonra işleyecek faizleri ile devamına) takibe konu alacak belgelere dayalı ve likit olması nedeni ile haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz eden davalı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP :Davalı … Su Ürünleri Tic.San. A.Ş’ye dava dilekçesi, ekleri ve duruşma günü usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde yasal süresi içerisinde davaya cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; 24.İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyası, sözleşme , icra takibine konu faturalar, Arabulucu Tutanağı, cari hesap kaydı, taraflar arasındaki yazışmalar, sevk irsaliyesi, tutanak ve üretici tarafından doldurulan atık bilgileri, müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtları ile müstenidatı belgeler, Yargıtay kararları , bilirkişi incelemesi, yemin ve tanık deliline dayandığı görülmüştür.
İzmir 24.İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde ; alacaklı … Atık Yönetimi Nak.Loj. Elektrik Üret. A.Ş tarafından borçlu … Su Ürünleri Tic. Ve San.AŞ aleyhine faturaya dayalı alacağın tahsili için 3.763,45 TL asıl alacak ve 2.607,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.370,89-TL asıl alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 25/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili aracılığıyla sunduğu, 25.09.2020 tarihli dilekçe ile borca, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına, tüm ferileri ile birlikte takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davacı tarafça dosyaya sunulan 29.06.2018 tarihli sözleşme yönünden davalıya isticvap davetiyesi tebliğ edildiği halde davalı taraf Mahkemememize gelmemiştir.
Davalı tarafa ticari defter ve kayıtların sunulması için usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği halde davalı tarafça ticari defter ve kayıtların yerinin bildirilmediği ve kayıtların Mahkememize sunulmadığı görülmüştür.
Davacı tanıkları dinlenmiştir.
Davacı tanığı … beyanında ; “ben davacıya ait şirkette 12 yıldır çalışırım. Şu anda satış müdürü olarak çalışıyorum. Şirketimiz atık bertarafı ve geri dönüşüm hizmeti veren bir şirkettir. Şirketimizle davalı arasında davalının irtibat kurduğu yetkilisi … arasında yapılan maillerle başlayan teklifler sonucunda 29/06/2018 tarihinde davalı ile aramızda fiyat tekliflerini de içeren sözleşmeyi imzaladık. Bu sözleşme uyarınca davalı tarafça atık bertarafı için 2018 yılı Ağustos ve Eylül aylarında bertaraf edilecek atıklar şirketimize bizim sağladığımız araçlarla gönderildi. Ayrıca mevzuat gereği 50 kg altında bertaraf edilecek atıklar herhangi bir kargo firmasıyla da gönderilebileceği için davalı taraaf bu şekilde 50 kg altı atıkların bazılarını da geri dönüşüm için şirketimize gönderdi. Bu gönderiler sevk irsaliyeleri ile yapılmaktadır. Bu sevk irsaliyeleri de şirketimize gönderilen atıkların türü açıkça yazılmaktadır. İrsaliyelerin üzerinde yazan kodlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığının “MOTAT” (Mobil Takip Sistemi) denilen sisteme girilmesi için yazılan kodlardır. Bu kodlara hem gönderen davalının, hem de geri dönüşüm için bu malzemeyi alan şirketimizin girmesi gerekmektedir. Bu şekilde mallar sevk irsaliyesiyle ve bazen de tutanakla şirketimize gönderildi. Şirketimiz de gönderilen bu malları aldığına dair sisteme not düşmektedir ve ardından bu malların bertarafını gerçekleştirmektedir. Bu şekilde şirketimiz davalıya bertaraf hizmeti sunduğu halde sunulan hizmetin bedeli ödenmedi. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında : ” ben davacıya ait şirkette satış mühendisi olarak 5 yıldır çalışmaktayım. Şirketimiz bertaraf hizmeti sunan bir şirkettir. Davalı ile yapılan görüşmeler ve sunulan teklifler çerçevesinde atık hizmeti sunulması hususunda sözleşme yapıldı. Sözleşme uyarınca 2018 yılının Ağustos ve Eylül ayında davalının bertaraf edilmesini istediği atıklar şirketimize ait araçlarla şirketimiz bünyesine getirildi. Davalı tarafça 50 kg altındaki bertaraf edilecek malzemeler aynı zamanda kargoyla da şirketimize gönderildi. Şirketimiz gönderilen bu malzemelerin bertarafını gerçekleştirdi. Ardından yapılan hizmetin karşılığında düzenlenen faturalar davalı tarafça ödenmedi. Bizim sunduğumuz tüm hizmetler MOTAT denilen sistemde kayıtlıdır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, davacı tarafın defterleri yerinde incelenerek, taraflar arasında 29.06.2018 tarihli sözleşme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise davacının sözleşme kapsamında davalıya atık bertaraf hizmeti sunup sunmadığı, hizmet sunulmuş ise davacının, davalıya ne miktarda hizmet sunduğu, davalı tarafça ödeme yapılıp yapılmadığı, davalı tarafça takip tarihi itibariyle davacıya ödenmesi gereken bakiye borç bulunup bulunmadığı, var ise miktarının tespiti hususunda, dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması hususunda dosyanın konusunda uzman atık bertaraf uzmanı bilirkişi Y.Doç. Dr … ile SMMM bilirkişisi …’a tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 04/10/2021 tarihli düzenlenen raporda ; davacı … Atık Yönetimi Nakliye Lojistik Elektrik Üretim A.Ş.’nin 2018 ve 2019 hesap dönemlerinde e-defter mükellefi olduğu, tüm dönemlere ait yasal defter beratlarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtlarının uyumlu olduğu, davacının resmi defter kayıtlarına göre; davalıdan alacak tutarının 3.763,45 TL olarak tespit edildiği, söz konusu alacak tutarına konu fatura ve diğer belgelerin resmi defterlere kaydedildiği, taraflar arasında 29/06/2018 tarihli sözleşme yapıldığı ve davacı tarafından sözleşme kapsamında davalıya atık bertaraf hizmeti sunulduğu, davalı … Su Ürünleri Tic. Ve San. A.Ş.’ye ait ticari defterlerinin incelenmesi için dava dosyasına sunulmuş adres ya da defter ibrazı olmadığı ve davalı taraf yetkililerine de dava dosyasındaki iletişim bilgileri dahilinde ulaşılamadığı için; davalı defter ve belgeleri incelenemediği rapor edilmiştir.
DEĞERLENDİRME :Dava; faturaya dayalı alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Davacı tarafından 29.06.2018 tarihli sözleşme kapsamında davalıya atık bertaraf hizmeti sunulduğu, ancak davalının atık bertaraf hizmet bedellerine ilişkin faturaları ödemediğinden bahisle davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının borcun tamamına itiraz ettiği, davacı tarafça 1 yıllık hak düşürücü süre içinde iş bu itirazın iptali davasının açıldığı, davalının yasal süresi içinde davaya cevap vermediği, davaya dayanak 29.06.2018 tarihli sözleşmenin isticvap davetiyesi ile davalıya gönderildiği, gerekli meşruhatı taşıyan davetiye tebliğine rağmen davalı tarafından isticvap davetiyesine duruşmaya gelmediği, bu nedenle sözleşmedeki davalı şirket kaşesi üzerindeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olduğunun kabulünün gerektiği, davalı tarafından ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediği, davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerinde inceleme yapan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 04/01/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu, söz konusu rapora göre davacının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içinde yaptırıldığı, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye kayıtlarının uyumlu olduğu, dava ve takibe konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihi itibariyle davacının alacağının 3.763,45TL olduğu, 28/07/2020 tarihli RG’de yayınlanan 22/07/2020 tarih ve 7251 sayılı yasanın 23. Maddesi ile 6100 sy HMK’nun “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması” başlıklı 222. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” ibaresinin, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirildiği, bu yasal değişilik dikkate alındığında, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” halinde usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edileceği, değişikliğe ilişkin madde gerekçesinin “… Madde metni dışına çıkarılan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” durumunun yerine “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” durumu maddeye ilave edilmektedir. Buna göre ticari defterlerde yer alan herhangi bir kaydın, sahibi lehine delil teşkil edebilmesi için diğer tarafın ticari defterlerinin ibraz etmemesi gerekecektir. Bu düzenlemenin hakkaniyete ve hukuk güvenliği ilkesine uygun olduğu düşünülmektedir. Zira ticari defteri ibraz edenin defterinde yer alan ve diğer tarafı muhatap alan kayıt, diğer tarafa sunulmakta ve diğer tarafın kendi defterlerindeki kayıtlara dayanarak karşı delilini ileri sürmesi beklenmektedir. Diğer tarafın ticari defterini ibraz etmemesi hali, ileri sürülen delili hükümden düşürecek başka herhangi bir kayda sahip olmadığı anlamına gelecektir. Belirtilmedir ki defter ibraz etmeyen tarafın, diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtların aksini senet veya diğer kesin delillerle ispatlama hakkı saklıdır.” şeklinde olduğu, dolayısıyla davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden ve davacı defterlerindeki davacı lehine olan alacak kaydını hükümden düşürecek senet veya başka bir kesin delil sunmadığı, davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil olduğu, dinlenen davacı tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacının alacağının varlığını ispatladığı, davalı tarafça işlemiş faize de itiraz edilmiş ise de; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 1530. maddesi gereğince davalının temerrüde düşürülmesi için önceki kanuni düzenlemelerdeki gibi mutlaka bir temerrüt ihtarının gönderilmesine gerek bulunmadığı, taraflar arasında yapılan 29.06.2018 tarihli sözleşmede fatura tutarı 1.000,00TL’nin üstündeki tutarlar için fatura kesim tarihinden itibaren en geç 30 takvim günü içerisinde ödenecektir, geç ödeme durumunda aylık %5 gecikme faizi uygulanacaktır düzenlemesinin bulunduğu, takibe konu faturalarda ödeme tarihi ve gecikme halinde ise %3 gecikme faizi uygulanacağının belirtildiği, bu durumda TTK 1530’a göre takip talebinde belirtilen %3 gecikme faizinin uygulanabileceğinden davacı tarafından takipte bu orana göre talep edilen faize yönelik davalı itirazının da haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile,3.763,45 TL asıl alacak ve 2.607,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.370,89 TL alacak üzerinden takibin takip talebinde istenen şartlarda ve bu miktar üzerinden devamına, İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalının, İzmir 24.İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile, 3.763,45 TL asıl alacak ve 2.607,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.370,89 TL alacak üzerinden takibin takip talebinde istenen şartlarda ve bu miktar üzerinden devamına,
2-Hüküm altına alınan 6.370,89 TL alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 1.274,17 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 435,19-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 76,96- TL’nin mahsubu ile bakiye 358,23-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvuru harcı,76,96-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı, 1.407,00-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.546,16 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava konusunun miktar ve değeri istinaf sınırının altında olması nedeniyle kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 08/02/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır