Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/728 E. 2021/883 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/728 Esas
KARAR NO : 2021/883

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 10/12/2020 tarihli dilekçe ile, davacı banka ile dava dışı …. Ltd. Şti. Arasında 12/06/2017 tarihli 625.000,00 TL bedelli imzalanan Genel Kredi Sözleşmesini davalılar … ve …’in müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşmeye istinaden ticari kredi kullandırıldığını, kredi geri ödemelerinin süresinde yapılmaması nedeniyle Gebze … Noterliği’nin 26/06/2019 tarih … no’lu ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnamede öngörülen süre içerisinde borcun ödenmediğini, alacağının muaccel hale geldiğini, alacağın süresi içinde ödenmemesi nedeniyle borçlular hakkında İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, açıklanan nedenlerle davalının itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalılara tebliğ edilmiş, davalılar tarafından herhangi bir yanıt verilmediği görülmüştür.
Dava, davacı banka tarafından dava dışı …. Ltd. Şti.’ne kullandırılan …, …, … ve … nolu 4 adet nakdi krediden ve 1 adet Çek Bedeli Kredisinden kaynaklı borcun ödenmediği iddiası ile başlatılan icra takibine davalılar tarafından itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde alacaklının dosyamız davacısı banka olduğu, borçluların dosyamız davalıları …, … ile dava dışı …, …, …. Ltd. Şti. olduğu, davacı banka tarafından borçlular aleyhine toplam 427.122,42 TL toplam alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, takibe davalı … vekili tarafından ve davalı … tarafından itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı bankadan, davacı banka ile dava dışı …. Ltd. Şti. İle 12/06/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi celp edilerek dosyamız içine alınmış, davalıların dayanak kredi sözleşmesinde ve buna bağlı artırma sözleşmelerinde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalarının olduğu, yapılan incelemeye göre kefalete ilişkin herhangi bir engel hususun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm belge ve deliller toplandıktan sonra dosya icra takibine konu alacağın doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarı ve ferilerinin davalılar yönünden tespiti ve hesaplanması için bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 20/09/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği davalı kefillerden … yönünden davalı kefilin İzmir … İcra Müdürtüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın 384.831,97 TL Asıl Alacak, 40.277,45 TL Faiz ve 2.013,00 TL BSMV olmak üzere toplam 427 .122,42 TL üzerinden iptalinin gerekeceği toplam 384.831,97 TL Asıl Alacağın …, …, … ve … nolu 4 adet nakdi krediden kaynaklanan 362.531,97 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07/11/2019 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık 464,00 TL temerrüt faizi ve faizin 965,00 TL gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerekeceği, Çek Bedeli Kredisinden kaynaklanan 22.300,00 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07/11/2019 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık 648,00 TL temerrüt faizi ve faizin 65,00 TL gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerekeceği, davalı kefillerden … yönünden davalı kefilin İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın 384.831,97 TL Asıl Alacak, 40.277,45 TL Faiz ve 2.013,00 TL BSMV olmak üzere toplam 427.122,42 TL üzerinden iptalinin gerekeceği, toplam 384.831,97 TL Asıl Alacağın …, …, … ve … nolu 4 adet nakdi krediden kaynaklanan 362.531,97 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07.11.2019 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık 464,00 TL temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerekeceği, Çek Bedeli Kredisinden kaynaklanan 22.300,00 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07/11/2019 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık 948,00 TL temerrüt faizi ve faizin 965,00 TL gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerekeceği, davacının icra inkâr tazminatı talebine ilişkin değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu, işbu dava konusu icra takip tarihi olan 07.11.2019 tarihinden sonra, dava ve takip konusu kredilerden; 21.06.2019 tarihli … nolu nakdi kredinin anapara borcuna mahsuben 24.06.2020 tarihinde 1,12 TL’nin, 24.06.2019 tarihli … nolu nakdi kredinin anapara borcuna mahsuben 21.01.2021tarihinde 57.201,69 TL’nin, tahsil edildiği, işbu dava konusu icra takip tarihi olan 07.11.2019 tarihinden sonra yapılan söz konusu tahsilatların ilgili İcra müdürlüğünce yapılacak hesaplamada dikkate alınmasının gerekeceği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı banka tarafından gerek dava dışı asıl borçlu şirket gerekse dava dışı kefiller ve davalı kefiller aleyhine başlatılan icra takibinde alacağının doğup doğmadığı yönünde yaptırılan bilirkişi incelemesine göre raporda belirlenen şekilde alacağın doğduğu tespit edilmiştir.
Davalılar müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile taraflar arasında imzalana sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan kredilere ilişkin geri ödemeler yönünden kefalet hükümleri uyarınca dava dışı asıl borçlu gibi sorumlu olduklarının kabulü gerektiği TBK Md. 583 ve devamı hükümleri uyarınca belirlidir.
Davalılara dava dilekçesi ve eklerinin tebliğine rağmen ve icra takip dosyasında yapılan ödeme emrinin tebliğine rağmen gerek icra dosyasında verilen itiraz dilekçesinde gerekse Mahkememizce dava dilekçesinin tebliğine rağmen dayanılan sözleşmedeki imzalara itiraz edilmediği, bu yönde herhangi bir ihtilafın yaratılmadığı, bu haliyle dayanılan Genel Kredi Sözleşmesinin geçerli olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından asıl borçluya kullandırtılan krediler ve teslim edilen çek karnesi nedeni ile kullandırılan çek kredisi ile geri ödemelerde oluşan eksiklik üzerine hesabın kat edilmesi ve sonrasında davalılara ve dava dışı asıl borçlu ve müteselsil kefillere usulüne uygun şekilde ihtarnamenin keşide edildiği ve bu şekilde davalıların da temerrüdünün gerçekleştiğinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarının dosyadaki verilere uygun olduğu görülmüş, raporun hükme esas alınabileceği anlaşılmıştır.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket ve müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatını taşıyan davalıların birlikte imzaladıkları 12/06/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ve Muhtelif Artırma Sözleşmelerine istinaden dava dışı şirkete kullandırılan ticari krediler olduğu, dava dışı şirket tarafından kullanılan kredi borçlarının geri ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve dava dışı şirket ile dava dosyamızda mevcut davalılar ve dava dışı kefillere ihtarnamelerin usulüne uygun şekilde tebliğe çıkarıldığı, ödemelerin gerçekleşmemesi üzerine icra takibinin başlatıldığı, dava dosyamızda davalı olarak gösterilen gerçek kişilerin icra takip dosyasında borca itiraz ettikleri ve takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalıların icra takip dosyasına hesaplanan 384.831,97 TL asıl alacak, 40.277,45 TL işlemiş faiz, 2.013,00 TL BSMV olmak üzere toplam 427.122,42 TL borç yönünden itirazlarında haksız oldukları, belirlenen bedelin hesaplanabilir ve likit nitelikte olduğu dikkate alınarak icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği görülmüş, İcra takip tarihinden sonra icra dosyasına yapılan ödemelerin icra müdürlüğü tarafından dikkate alınması gerektiği, davacı tarafça harca esas değer olarak sadece genel kredi sözleşmesinden kaynaklı kullandırılan kredilere ilişkin bedel yönünden talepte bulunulduğundan ayrıca her ne kadar gayri nakdi alacağın olduğu beyan edilmiş ise de Mahkememizce karar verilmesini gerektirir bir husus tespit edilemediği anlaşılmış, davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının İPTALİNE,
Takibin 384.831,97 TL asıl alacak, 40.277,45 TL işlemiş faiz, 2.013,00 TL BSMV olmak üzere toplam 427.122,42 TL alacak üzerinden devamına,
Hesaplanan alacak bedelinden 362.531,97 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07/11/2019 tarihinden tahsile kadar geçen günler için yıllık %64 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin uygulanabileceğine,
Bu bedelden 22.300,00 TL’lik kısmına takip tarihi olan 07/11/2019 tarihinden tahsile kadar geçen günler için yıllık %48 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin uygulanabileceğine,
İcra takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğü tarafından dikkate alınmasına,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan 427.122,42 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 29.176,73 TL harçtan, peşin alınan 5.158,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 24.018,15 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 38.348,57 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 5.220,78 TL başvuru harcı, 600,00 TL Bilirkişi ücreti, 125,60 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 5.946,38 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı Arabuluculuk faaliyeti sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık A.A.Ü.T mad. 16/2-c hükmü uyarınca 750,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/12/2021

Yazman …
e-imzalıdır

Yargıç …
e-imzalıdır