Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/675 E. 2022/361 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/675
KARAR NO : 2022/361

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/04/2019
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirket tarafından davalı şirkete yemek hizmeti sunulduğunu, müvekkili şirketin gerekli hizmetleri sağladığını, faturaları kestiğini, karşılıklı olarak defterlere kaydettiklerini, fakat davalı şirketin fatura bedellerini ödemediğini, bu durumda müvekkili tarafından icra takibi başlatılmasının zaruriyeti doğduğunu, bu fatura bedellerinin tahsili amacıyla İzmir 7.İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı icra dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı vekilinin icra takibine itiraz dilekçesi verdiğini , itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı vekilinin borca ilişkin itirazının hukuka aykırı olduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak olumsuz sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle davalının İzmir 7. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydı ile 19,982,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin devamına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı şirkete dava dilekçesi, ekleri ve duruşma günü usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde yasal süresi içerisinde davaya cevap vermediği görülmüştür.
GÖREVSİZLİK KARARI: İzmir 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açılan iş bu davada Mahkeme tarafından …/… Esas, …/… Karar ve 21/01/2020 tarihli ilamı ile görevsizlik kararı verildiği, verilen kararın istinaf edilmemesi üzerine 28/10/2020 tarihinde kesinleşerek Mahkememize gönderildiği, Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedildiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir 7. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası, 30/06/2017 tarihli 7.290,00 TL, 31/07/2017 tarihli 25.466,40 TL, 01/08/2017 tarihli 25.533,00 TL, 28/02/2018 tarihli 10.538,64 TL, 31/03/2018 tarihli 8.253,36 TL tutarlı faturalar, bilirkişi incelemesi ve tanık delillerine dayandığı görülmüştür.
İzmir 7.İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı … Yemek San.ve Tic.A.Ş tarafından borçlu … Tur.Yapı San.ve Tic.A.Ş aleyhine 19.982,00 TL asıl alacak ve 3.218,61 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.200,61 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 28/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 02.01.2019 tarihli dilekçe ile, alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, borçlunun adresinin Antalya’da olması nedeniyle yetkiye, borca, faize ve tüm fer’ileriyle birlikte takibe itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurduğu görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, davacı defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış onaylarının yaptırılıp yaptrılmadığı, defter kayıtlarının ve bu kayıtlara dayanak belgelerin birbirini doğrulayıp doğrulmadığı,takip konusu faturaların defterlerde kayıtlı olup olmadığı, bu faturalar nedeniyle davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, rapor tarihine kadar davalı yanca yapılan ödeme bulunup bulunmadığı, söz konusu faturalara konu hizmetin davalıya sunulup sunulmadığına ilişkin ticari defterlerde kayıt bulunup bulunmadığı hususlarında dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması hususunda dosya konusunda uzman SMMM bilirkişisi … ‘e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından 29/07/2021 tarihli düzenlenen raporda ; davacı defterleri /dayanağı belgeler ve dosya kapsamında yapılan incelemeler sonucunda özetle; davacı defterlerinin yasal mevzuata uygun olarak tutulduğu, açılış-kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, takip konusu faturaların defterlerde kayıtlı olduğu, BS Formları ile Vergi Dairesine beyan edildiği tespit edilmiştir. Davacı defter kayıtlarına göre takip tarihi 12.12.2018 itibariyle Davacı … A.Ş’nin Davalı … A.Ş’den ödenmeyen 2 fatura bedeli 18.792,00 TL kadar alacaklı olduğu ve alacağın sonraki yıllarda da defterlerde kayıtlı olduğu görülmüştür. Tarafımca sadece Davacı defterlerinde inceleme yapılmış olması nedeniyle Davacı faturalarının Davalı defterlerinde kayıt durumu incelenememiştir. Dosya kapsamında görülen Davalı BA Formlarında yapılan inceleme ile davalı tarafça ödenmeyen 28.02.2018 tarihli KDV dahil 10.538,64 TL tutarlı faturanın Şubat BA Formunda beyan edildiği, 31.03.2018 tarihli KDV dahil 8.253,36 TL tutarlı faturanın ise Mart BA Formunda beyan edilmediği tespit edilmiştir. Faturalarda teslime ilişkin bilgi bulunmadığından ve sevk irsaliyeleri ibraz edilmediğinden, fatura içeriği hizmetin davalı tarafa teslimi yönünden herhangi bir tespit yapılamamıştır. Davacı tarafça fatura içeriği hizmetlerin Davalıya tesliminin ispatlanması durumda takip tarihi 12.12.2018 itibariyle (İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında asıl alacak yönünden) Davacı … A.Ş’nin Davalı … A.Ş’den ödenmeyen 2 fatura bedeli 18.792,00 TL kadar alacaklı olduğu sonucuna varıldığı rapor edilmiştir.
Antalya ATM’ye talimat yazıldığı, davalıya ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesi için mahkeme kaleminde hazır etmesi veyahutta inceleme için hazır edilecek adresi bildirmesi hususunda davetiye çıkartılmasının istendiği, davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar sunulduğunda, ticari defter ve dayanak belgeler üzerinde SMMM uzmanı bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış onaylarının yaptırılıp yaptrılmadığı, defter kayıtlarının ve bu kayıtlara dayanak belgelerin birbirini doğrulayıp doğrulmadığı,takip konusu faturaların defterlerde kayıtlı olup olmadığı, bu faturalar nedeniyle davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, rapor tarihine kadar davalı yanca yapılan ödeme bulunup bulunmadığı, söz konusu faturalara konu hizmetin davalıya sunulup sunulmadığına ilişkin ticari defterlerde kayıt bulunup bulunmadığı hususlarında rapor düzenlenmesinin istenildiği, davalı şirkete ticari defter ve kayıtlarını sunmak üzere davetiye tebliğ edildiği ancak davalı şirketin defter ve kayıtlarını sunmaması üzerine talimat bila ikmal iade edildiği görülmüştür.
Davalıya ait BA/BS formlarının Antalya Kurumlar VErgi Dairesinden istenildiği, ve vergi dairesince 26/02/2021 tarihinde BA/BS formlarının birer örneğinin gönderildiği görülmüştür.
Davacı tanıkları dinlenmiştir.
Davacı tanığı … beyanında ; ” Ben davacı şirkette şoför olarak 5 yıldır çalışmaktayım, davalı şirketin İzmir ili … ilçesi … mevkiinde bulunan şantiyesine davacı şirket ile davalı arasında yapılan anlaşma uyarınca gönderilen yemekleri benim kullandığım araçla götürdük. Aracı ben kullanıyordum, diğer arkadaşımız … de pişmiş durumda olan yemeklerin davalıya ait şantiyedeki çalışan ustalara bırakıyordu. Bu hizmet 2018 yılında başladı, gün içinde öğlen ve akşam olmak üzere bu şekilde yemek servis hizmetini sunduk, davacı şirketin …’deki … Mahallesinde bulunan yerinden yemekleri pişmiş halde alıp davalının …’daki … mevkindeki şantiyesine götürürdük, bu hizmetin ne kadar sürdüğünü tam olarak bilemiyorum, o ayın sonunda da davacı şirketin düzenlediği faturayı biz davalının şantiyesinde çalışan üst düzey kim varsa ona faturayı teslim ederdik ancak teslim ettiğimiz kişinin imzasını almazdık, bu şekilde düzenlenen faturaların davalı tarafça ödenip ödenmediğini bilmiyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında; ” Ben 12 yıldır davacı şirkette aşçı ve şoför olarak çalışırım. davalı şirketin … ili … ilçesi … mevkiinde bulunan şantiyesine davacı şirket ile davalı arasında yapılan anlaşma uyarınca pişmiş yemekleri diğer arkadaşım … ile birlikte götürdük. Aracı … Kullanıyordu, Bu hizmet 2018 yılında başladığını ve 3-5 ay kadar sürdüğünü biliyorum, gün içinde öğlen ve akşam olmak üzere iki kez yemek servis hizmetini sunduk, davacı şirketin … ‘de bulunan … İnşaat isimli şantiyesine de yemek servisi yapıyorduk , bu şantiye ile ilgili olarak yemek faturaları ödendi, ancak Kekliktepe ‘de bulunan şantiye ile ilgili olarak düzenlenen faturaların ödenmediğini biliyorum. Biz davacıya ait …’deki … Mahallesinde bulunan … Yemek Fabrikasından alıp davalının …’daki … mevkindeki bulunan … isimli şantiyesine götürürdük, o ayın sonunda da davacı şirketin düzenlediği faturayı biz davalının şantiyesinde çalışan üst düzey kim varsa ona faturayı teslim ederdik ancak teslim ettiğimiz kişinin imzasını almazdık, bu şekilde düzenlenen faturaların davalı tarafça ödenmediğini biliyorum” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; yemek hizmet bedelleri karşılığı düzenlenen faturalara dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Davacı tarafça davalıya yemek hizmeti sunulduğu, ancak davalı tarafça yemek hizmet bedelleri karşılığı düzenlenen faturaların ödenmediği iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığı ve davacıya borcunun bulunmadığını belirterek takibe itiraz ettiği ve açılan itirazın iptali davasında ise davaya cevap vermediği, davalı tarafından ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediği, davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtlarında serbest mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan 29/07/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu, söz konusu rapora göre davacı defterlerinin yasal mevzuata uygun olarak tutulduğu, takip konusu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı tarafından BS Formları ile Vergi Dairesine beyan edildiği, dava konusu faturalardan 2017 tarihinde düzenlenen 3 adet faturanın davalı tarafça ödendiği, takibe konu 28.02.2018 tarihli 10.538,64 TL ve 31.03.2018 tarihli 8.253,36 TL bedelli faturaları ise davalının ödemediği, davacı defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan ödenmeyen 2 fatura bedeli 18.792,00 TL kadar alacaklı olduğu ,davalının BA Formlarında yapılan incelemeye göre davalı tarafça ödenmeyen 28.02.2018 tarihli KDV dahil 10.538,64 TL tutarlı faturanın Şubat BA Formunda beyan edildiği, 31.03.2018 tarihli KDV dahil 8.253,36 TL tutarlı faturanın ise Mart BA Formunda beyan edilmediği tespit edildiği, buna göre davalının 10.538,64 TL tutarlı takip konusu faturayı bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirdiğinden bu faturaya konu hizmeti davalının aldığına karine teşkil ettiği, davacı tanıkları alınan beyanlarında davalıya yemek hizmeti sunulduğunu belirttikleri, tüm faturaların davacı defterlerinde kayıtlı ve takip tarihi itibariyle davacının alacağının 18.792,00 TL olduğu, 28/07/2020 tarihli RG’de yayınlanan 22/07/2020 tarih ve 7251 sayılı yasanın 23. Maddesi ile 6100 sy HMK’nun “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması” başlıklı 222. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” ibaresinin, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirildiği, bu yasal değişiklik dikkate alındığında, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” halinde usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edileceği, dolayısıyla davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden ve davacı defterlerindeki davacı lehine olan alacak kaydını hükümden düşürecek senet veya başka bir kesin delil sunmadığından, davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil olduğu,davalı tarafından takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığına dair yetki itirazında bulunulmuş ise de,taraflar arasındaki akdi ilişkinin ispatlandığı, alacağın faturaya dayalı para borcu olduğundan TBK.nın 89.maddeleri uyarınca alacaklının yerleşim yeri olan İzmir İcra dairelerinde takip yapabileceğinden takibin yetkili icra dairesinde yapıldığından geçerli bir icra takibinin bulunduğu, dava şartının mevcut olduğu ve davacının 2 fatura bedeli 18.792,00 TL kadar alacaklı olduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulüne, davalının icra takibine vaki itirazının 18.792,00 TL asıl alacak için iptaline, İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Davalının, İzmir 7. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 18.792,00-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.283,68-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 225,25-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.058,43-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 6,40 TL vekalet suret harcı, 972,40-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere 978,80 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 920,46 TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 20,40 TL başvurma harcı, ve 225,25 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.166,11 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davanın kabul oranı nazara alınarak 1.241,32 TL’sinin davalıdan, 78,68 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 05/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 Sayılı Yasanın 5.ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.