Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/660 E. 2022/651 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/660
KARAR NO : 2022/651

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2020
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; taraflar arasında 10/07/2019 tarihli Fason Sözleşmesi imzalandığını ve müvekkilinin davalı firmaya istediği orjinal numune ve kalıplara uygun istediği kalitede ve özelliklerde üretim yapmaya başladığını, müvekkili şirket tarafından üretilen malların eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim edildiğini, ancak davalı tarafından teslim edilen mallarda kusur olduğu iddia edilerek müvekkili tarafından keşide edilen faturalara süresinde itiraz edilmediği gibi; imalat fiyatının çok üstünde faturalandırma yapılarak, müvekkiline 4 adet 08.11.2019 tarihli reklamasyon faturası,1 adet 08.11.2019 tarihli eksik fatura, 08.11.2019 tarihli 1 adet iade faturası, 03.10.2019 ve 14.10.2019 tarihli 2 adet iade iplik temizleme faturası ile 06.09.2019 tarihli iade fason işçilik giderleri faturası gönderildiğini, davalı tarafından gönderilen reklamasyon, iade ve eksik faturalara Bornova 2.Noterliği 25.11.2019 tarihli……Yevmiye Numaralı ihtarnamesi ile açıkça itiraz ettiklerini, kabul etmediklerini belirtilerek kesilen faturaları iade ettiklerini, ayrıca davalı tarafa işbu ihtarname ile ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap borcu olan 29.430,52 TL ‘yi müvekkilinin ödemesi gerektiğinin belirtildiğini ancak davalı tarafından müvekkiline herhangi bir ödemede bulunulmadığı gibi, kusurlu ve hatalı gördüğü malları da müvekkiline iade etmediklerini, bu sebeplerle Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını ve icra takibinin davalının itirazı ile durduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, davalının haksız ve kötüniyetli itirazının iptali ile takibin devamına, davalının belirli ve likit alacağa kötüniyetle itirazı mevcut olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalıya dava dilekçesinin 26/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalının davaya cevap süresi içerisinde cevap vermediği, ancak davalı vekilinin 16/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ile özetle; dava dosyası kapsamında müvekkili şirkete gönderilen dava dilekçesini, eklerini ve tensip zaptını içerir tebligatın usule aykırı olarak tebliğ edildiğini, müvekkili şirketin işbu haksız davadan haberdar olamadığını, bu nedenle dava dilekçesine karşı cevap ve beyanlarını sunamadıklarını, müvekkili şirket çalışanınca tebellüğ edilen dava dilekçesi ve eklerini içerir tebligatın, kanuna aykırı olarak tebliğ edildiğini, müvekkili şirket bünyesinde çalışan …’ın tebliğ tarihi itibariyle müvekkili şirketin evrak işleriyle ilgili herhangi bir yetkisi (evrak müdürü v.b) bulunmadığını, bu şahsın satış elemanı olarak görev yaptığını, bu nedenle yapılan tebligatın usulsüz yapıldığını, taraflar arasından bulunan 10.07.2019 tarihli fason sözleşmesi uyarınca davacının fason dikim yaptığı ürünlerin kalite analiz raporları incelendiğinde söz konusu ürünlerin hatalı üretildiğinin anlaşılacağını, kalite analiz raporları incelendiğinde; müvekkiline çoğunlukla dikimden kaynaklı olmak üzere birçok hususta hatalı ürün gönderildiğini, kalite analiz raporlarında hatalı ürünlerin kabul edilebilirliğinin %5 olması müvekkili şirket tarafından kesilen reklamasyon faturalarının haklılığını ortaya koyduğunu, söz konusu ürünlerin hatalı olduğu konusunda ütü-paket aşamasında inceleme yapıldığını ve davacının hatanın kendisinden kaynaklandığını sözlü olarak kabul ettiğini, reklamasyonun satılan bir malın kalitesindeki bozukluktan dolayı karşı firmanın malı iade etmeyerek telafi edici bir fatura kesmesi olduğunu, dava konusu olayda da müvekkilinin bu yönde hareket ederek sunulu üretim analiz raporlarında belirtilen barajları aşan değerlerde davacı şahsa karşı reklamasyon faturası düzenlendiğini, davacı tarafın da müvekkili tarafından düzenlenen bu reklamasyon faturalarına itiraz ettiğini, müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını bu sebeple müvekkili aleyhinde icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini, davacının müvekkili aleyhinde haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, bu sebeplerle öncelikle usulsüz tebligata ilişkin itirazın kabulüne, dava dilekçesinin müvekkiline tebliğinin 02.03.2021 tarihi olarak esas alınmasına, davacı tarafından ikame edilen işbu haksız davanın reddine, davacı aleyhinde %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına talep ettiği görülmüştür.

DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası, Fason Sözleşmesi, davalı tarafından gönderilen faturalar, Bornova 2.Noterliği 25.11.2019 tarihli ……….. Yevmiye Numaralı ihtarnamesi, 13.01.2020 Tarihli Arabuluculuk Tutanağı Aslı, tanık, keşif, bilirkişi incelemesi, tarafların ticari defter ve kayıtları, banka kayıtları ve yemin delillerine dayandığı görülmüştür.
Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğünün …….. esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı … tarafından borçlu ….ve Tic.A.Ş. aleyhine cari hesap bakiyesinin tahsili için 29.430,52-TL asıl alacak, 44,15-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.474,67-TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 12.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirket vekilinin 12.12.2019 tarihli itiraz dilekçesi ile dosyada alacaklı konumda olan şahsa karşı herhangi bir borcu bulunmadığı, bu nedenle asıl alacağa, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesinin talep edildiği, borçlunun itirazı üzerine Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğü tarafından 27.12.2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı gerçek kişinin tacir araştırmasının yapılması için İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne azılan yazıya verilen cevapta davacının tacir kaydına rastlanmadığının bildirildiği, Şirinyer Vergi Dairesi’ne yazılan yazıya verilen 04.03.2021 tarihli yazı cevapta ise davacının 2019 ve 2020 yıllarında bilanço usulüne(1. Sınıf tüccar olduğu) ve gerçek usule tabiolduğu tabi olduğu, 2019 yılı brüt satışlarının 697.351,48 TL, 2020 yılı brüt satışlarının ise 17.035.876,16 TL olduğu bildirilmiştir.
Davalı tarafa dosyada mevcut “Fason Sözleşme Formu” ibareli sözleşmenin fotokopileri eklenerek HMK’nun 171/1. maddesi uyarınca gönderilen belgelerdeki vakıalar hakkında şirketi temsile yetkili kişinin imza sirküleri ile birlikte duruşmada hazır bulunması gerektiği, yetkili temsilcinin geçerli bir özrü olmaksızın isticvap için tayin olunan gün ve saatte mahkemeye bizzat gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu vakıaları, sözleşme altında işyerinize ait kaşe üzerinde bulunan imzanın yetkili temsilciye ait olduğunu ikrar etmiş sayılacağına ilişkin isticvap davetiyesi çıkarıldığı, davalı şirket yetkilisinin 29/04/2021 tarihli celsesinde isticvap için hazır bulunduğu, davalı şirket yetkilisi …’ın duruşmada alınan beyanında : “Davalı şirket yetkilisi beyanında; ben davalı şirketin yetkili temsilcisiyim. Tarafıma göstermiş olduğunuz dosyada mevcut olan fason sözleşmelerini inceledim. Söz konusu fason sözleşmeleri altındaki …A.Ş. Kaşesi ve imzası firmamıza aittir. Firmamızın davacı ile arasında ticari ilişki bulunmaktadır. Firmamız diktirmek istediği pantolonların kesimini yapıp davacıya gönderir. Davacı da bizim istediğimiz şekilde fason sözleşmesi kapsamında dikimi yapar ve ardından firmamıza faturayı gönderirdi. Dava konusu olayda, davacı dikimini yaptığı pantolonları gönderdiğinde, pantolonlarda patlak denilen dikim hatalarının olduğunu tespit ettik. Bu durumu hemen telefonla davacıya bildirdik. Davacı taraf gelip malları kontrol etti. Patlak denilen dikim hataları olduğunu kabul etti. Biz de bunun üzerine tekstil sektöründeki uygulama gereği davacıya reklamasyon faturaları ve iade faturaları düzenledik ve davacı tarafa gönderdik. Davacı taraf bu faturaları kabul ettiğini belirtince biz de ayıplı bu pantolonlara yönelik herhangi bir resmi kayıt yapmadık. Delil tespitinde bulunmadık ve bu eldeki malları imha ettik. Ardından davacı taraf bizim gönderdiğimiz iade faturalarını bize noter aracılığıyla iade edince biz de duruma anlam veremedik ve ürünler ayıplı olduğu için davacının talep ettiği miktarı ödememek için icra takibine itiraz ettik.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekili, davalıya gönderilen dava dilekçesinin tebliğine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu beyan etmiş ise de, dosyada mevcut olan tebliğ mazbatası incelendiğinde tebligatın usulüne uygun olduğu anlaşılmakla bu husustaki talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin tanık dinlenmesi talebi, tanıkla ispatı istenen hususlar dikkate alınarak Mahkememizce reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin tanık dinletme talebine, davacının muvafakat etmediğinden Mahkememizce davalının tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiştir.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, var ise bu ilişki kapsamında davacı şirketin, davalıya hizmet sunumunda bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise hizmet bedelinin davalı tarafça ödenip ödenmediği, davalı tarafça takip tarihi itibariyle davacıya ödenmesi gereken bakiye borç bulunup bulunmadığı, var ise miktarı dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması hususunda dosyanın konusunda uzman SMMM bilirkişisi Murat Çabuk ile tekstil mühendisi Erkan Döner’den oluşan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 04/10/2021 tarihli düzenlenen raporda ; dava dosyasında mevcut bilgi, belgeler bütününde yapılan araştırma ve incelemeler sonucu;
– Davalı …A.Ş.’ye ait defter ve beratları davalı firma ile iletişime geçilerek davalı vekilinin dava dosyasına sunduğu adrese gidilerek temin edilmiş ve elektronik ortamda incelendiği,
-…A.Ş.’nin 2019 hesap dönemlerinde e-defter mükellefi olduğu, tüm dönemlere ait yasal defter beratlarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtlarının uyumlu olduğu,
-Davalının resmi defter kayıtlarına göre; davacıya olan borç tutarının 0,00 TL (sıfır) olarak tespit edildiği, söz konusu alacak tutarına konu fatura ve diğer belgelerin resmi defterlere kaydedildiği,
-Taraflar arasında imzalanmış fason sözleşmenin olduğunun tespit edildiği,
Teknik açıdan yapılan değerlendirmemize istinaden;
-Yapılan tespit ziyaretimizde bahse konu olan tüm modellere ait tüm ürünler tek tek incelenmiş, iddia olunan hataların dikim hatası olduğu kanaati oluştuğu,
-Bahse konu yapılmış olan incelemeler her bir model için tek tek yapılmış olup, tespit edilen hatalardan farklı örnek görselleri dava dosyasında bulunması açısından harici disk içinde dosya eki olarak teslim edildiği,
-Bazı hatalar bariz olarak dikim sonrasında gözükebilse de bahse konu benzeri ürünlerde birçok hatanın ise dikim faaliyetinden sonra gerçekleşen ve ayrı bir fason işletmede görülen “yıkama işçiliği” sonrasında açığa çıktığı anlaşılmaktadır. Bu benzeri işlerde olağan bir durum olup, ürün tesliminden yaklaşık 2 ay sonrasında son kalite kontrollerin gerçekleştirilmesi ve hataların tespitinin doğal sebebidir.
-Sözleşmeye konu dikim işçilik bedelleri 2019 yılı için makul seviyededir.
-Fatura edilen birim fiyatlar (pantolon maliyeti, birim adet satış fiyatı, işçilik giderleri vb.) 2019 yılı için piyasa ortalamasına uygun ve kabul edilebilir seviyededir.
-Ürünlere ait yapılan işlemler göz önünde bulundurularak iddiaya konu faturalar ve içeriklerinin tekstil mühendisliği tekniği ve ticari teamüller açısından değerlendirildiğinde olağan dışı bir durum görülmediği rapor edilmiştir.
Mahkememizin 23/09/2021 tarihli celsesinde davalı vekili; “daha önce ikinci celsede dava konusu edilen malların imha edildiğine dair beyanda bulunmuş isek de, müvekkilimiz yapmış olduğu araştırmada söz konusu malların kendi deposunda bulunduğunu tespit etmiştir. Bu nedenle bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesi talep olunur” şeklinde beyanda bulunduğu, davacı vekilinin ise;” 06/05/2021 tarihli dilekçemizde davalı tarafın mahkemeniz huzurunda talep ettikleri dava konusu malların yerinde inceleme yapılmasına yönelik itirazlarımızı belirtmiştik. Davalı taraf daha önceki celsede söz konusu malları imha ettiğini belirttikten sonra, şuanda bu malların bulunduğunu iddia ederek, mahkemeyi yanıltmak amacıyla savunmasını genişletmeye yönelik iddialarda bulunmaktadır. Bu iddiaları kabul etmiyoruz. Bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesine veya keşif yapılmasına muvafakatimiz bulunmamaktadır ” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 04/10/2021 tarihli raporun Mahkememizce bilirkişilere yerinde inceleme yetkisi verilmemesine rağmen, yerinde inceleme yapılarak düzenlendiği, davacı defterlerinin ve dosyaya temin edilen BA-BS formları incelenmeksizin düzenlendiği anlaşılmakla, davacı ve davalı defterleri incelenerek, dosyada mevcut fason sözleşme formları, kalite analiz raporları, BA-BS formları da değerlendirilmek suretiyle dosya üzerinden tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda inceleme yapılarak, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, varsa bu ilişki kapsamında davacı şirketin davalıya hizmet sunumunda bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise hizmet bedelinin davalı tarafça ödenip ödenmediği, davalı tarafça takip tarihi itibariyle davacıya ödenmesi gereken bakiye borç bulunup bulunmadığı, varsa miktarı hususunda, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor aldırılması hususunda dosyanın SMMM Bilirkişisi Fatma Kirkit ile tekstil mühendisi Atilla Yıldırım’dan oluşan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 25/03/2022 tarihli düzenlenen raporda; İcra dosyası, dava dosyası ve tarafların 2019 yılına ait yasal defterleri ile muhasebe belgeleri üzerinde yapılan mali ve teknik incelemeler sonucunda,
-Davacı …’ın 2019 yılına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, ödemelerin yasal defterlere intikal ettirilmemiş olması sebebi ile bu yönden muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulmamış olduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu,
-Davalı …Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.’nin 2019 yılına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu,
-Davacı … ile davalı …Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. arasında 10.07.2019 tarihli bir adet Fason Sözleşmesi akdedildiği,
-Davacı yasal defterlerine göre, davalı ….ve Tic.Ltd.Şti.’nin 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile 87.171,12-TL tutarında borç bakiyesi bulunduğu,
-Davacı yanca işbu borç bakiyesinin 31.12.2019 tarihinde yani tahsilat açıklaması ile kapatılmış olduğu,
-Davalı yasal defterlerine göre, davacı …’ın 11.12.2019 icra takip tarihi herhangi bir borç yada alacak bakiyesi bulunmadığı,
-Yapılan incelemelerde 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile tarafların yasal defterleri arasında davacı aleyhine 87.171,12-TL tutarında bir fark bulunduğu, işbu farkın nedeni konusunda yapılan inceleme ve değerlendirmeler raporun Tarafların Yasal Defterleri Arasındaki farklar başlıklı F bölümünde ayrıntısı ile açıklanmaya çalışıldığı,
-Taraflar arasında düzenlenen fason sözleşmesine istinaden davacı … tarafından 2019 yılında çeşitli tarihlerde kdv dahil 90.S68,62-TL tutarında toplam yedi adet fatura düzenlendiği, işbu faturaların tamamının davalı şirketin yasal defterlerinde kayıt altına alındığı,
-Davalı …Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. tarafından işbu faturalara istinaden banka aracılığı ile toplam 52.011,92-TL tutarında ödeme yapıldığı, işbu ödemelerin 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile davacı yanca yasal defterlerine intikal ettirilmemiş olduğu,
-Ancak işbu raporun Tarafların Yasal Defterleri Arasındaki farklar başlıklı F bölümünde davalı yanca yapılan ödemeler yönünden alt başlığı altında ayrıntısı ile belirtilen tüm bilgi ve belgeler ışığında 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile davalı yanca 52.011.92-TL tutarında ödeme yapıldığının kabul edilebileceği ,
-Davalı …Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti tarafından 2019 yılında çeşitli tarihlerde 38.556,70-TL tutarında toplam 18 adet fatura düzenlendiği, davacı yanca işbu faturalardan 3.397,50- TL tutarındaki dört adedinin yasal defterlerinde kayıt altına alındığı,
-Ancak işbu raporun tarafların yasal defterleri arasındaki farklar başlıklı F bölümünde davalı yanca düzenlenen faturalar yönünden alt başlığı altında ayrıntısı ile belirtilen tüm bilgi ve belgeler ışığında 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile davalı yanca düzenlenen 38.556,70-TL tutarındaki 18 adet faturadan 9.126,18-TL tutarındaki 11 adedinin davacının kabulünde olduğunun kabul edilebileceği,
-Yine işbu raporun Tarafların Yasal Defterleri Arasındaki farklar başlıklı F bölümünde davalı yanca düzenlenen faturalar yönünden alt başlığı altında ayrıntısı ile belirtilen tüm bilgi ve belgeler ışığında davacının kabulünde olmayan 29.430,52 TL tutarında fason işçilik, iplik temizleme, fiyat farkı ve reklamasyon şeklinde düzenlenmiş bulunan yedi adet fatura bedelinden kimin sorumlu olacağı hususunun yapılacak teknik inceleme neticesinde ortaya çıkabileceğinin değerlendirildiği,
-Bu durumda icra dosyası, dava dosyası ve tarafların 2019 yılı yasal defter ve belgeleri üzerinde yapılan mali incelemeler sonucunda gerek Tarafların Yasal Defterleri Arasındaki farklar başlıklı F bölümünde gerekse yukarıda ayrıntısı ile belirtilmeye çalışıldığı üzere 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile tarafların yasal defterleri arasındaki farkın 29.430,52 TL olarak kabul edilebileceği,
-Tüm bu hususlar ışığında taraflar arasında akdedilen 10.07.2019 tarihli fason sözleşmesine istinaden davacı yanca verilen hizmetin ayıplı olup olmadığı, davalı yanca düzenlenen ve davacı yanın kabulünde olmayan 29.430,52 TL tutarındaki fason işçilik, iplik temizleme, fiyat farkı ve reklamasyon şeklinde düzenlenmiş bulunan yedi adet fatura bedelinden davacının sorumlu olup olmadığı, davacının işbu davaya esas Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile alacak talep edip edemeyeceği, var ise talep edebileceği alacak miktarının ne olduğu hususunun yapılacak teknik inceleme neticesinde ortaya çıkabileceği,
-Heyetçe yapılan teknik inceleme neticesinde takdiri Mahkemeye ait olmak üzere, dosya üzerinde ve 04.10.2021 tarihli Bilirkişi raporu ekindeki Flaş bellekten yaptığım incelemelere göre, dikim hatası olarak değerlendirilen 443 adet pantolonun 1/3 oranında 147 adetinin dikiş hasından kaynaklana bileceği 2/3 oranında 296 adetinin yıkama hatası olacağı kanaatinde olunduğu, bu durumda raporun teknik inceleme bölümündeki tabloda da görüldüğü gibi …’ın alacağına denk gelen iplik temizleme ve fason işçilik giderleri de dahil kesilen toplam 29.430,42 TL iade faturaların 1/3 oranına denk gelen 9.810,14 TL olması gerektiği, 2/3 oranındaki 18.620,28 TL nin davacı tarafa ödenmesi gerektiği,
-Tüm hususlar ışığında heyetçe yapılan incelemeler neticesinde davacı …’ın işbu davaya esas Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile davalı …Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.’nden 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile 18.620,28-TL asıl alacak talep edebileceği, takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davalının temerrüdü söz konusu olmadığından işbu davaya esas Karşıyaka 2.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 11.12.2019 icra takip tarihi itibari ile işlemiş faiz talebinin yerinde olmayacağı rapor edilmiştir.
Davacı vekili rapora itiraz ederek, ek rapor alınmasını talep etmiş ise de Mahkememizin 21/06/2022 tarihli celsesinde, düzenlenen rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ek rapor alınması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
Her ne kadar davalı vekili tarafından dava konusu malların belirli bir kısmının halen davalı deposunda bulunduğundan bahisle mallar üzerinde uzman bilirkişiler tarafından yerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesi talep edilmiş ise de, dosyaya sunulan kalite analiz raporları, son bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapordaki tespitler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; cari hesap bakiyesinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Tacir olan davacı ile davalı şirket arasında 10.07.2019 tarihinde fason sözleşmesi yapıldığı, davacı tarafça davalı ile yapılan iş bu sözleşme kapsamında cari hesap bakiyesinden kaynaklanan alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça davacının verdiği hizmetin ayıplı olduğunun savunulduğu, ancak davalı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen ürünlere dair delil tespiti yaptırılmadığı, davalı şirket yetkilisinin Mahkememiz huzurunda alınan beyanında söz konusu ayıplı ürünlerin imha edildiğinin belirtildikten sonra sözkonusu ürünlerin davalıya ait depoda bulunduğuna yönelik beyanda bulunulmuş ise de, dosyada mevcut kalite analiz raporları üzerinde ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan denetime ve hüküm kurmaya elverişli 25.03.2022 tarihli bilirkişi raporunda, taraf ticari defterleri arasındaki farkın davalı tarafça düzenlenen ve davacının kabulünde olmayan 29.430,52 TL tutarındaki fason işçilik, iplik temizleme, fiyat farkı ve reklamasyon şeklinde düzenlenmiş bulunan yedi adet fatura bedelinden kaynaklandığının tespit edildiği, tekstil mühendisi bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde davalı tarafça dikim hatası olarak değerlendirilen 443 adet pantolonun 1/3 oranında 147 adetinin dikiş hasından kaynaklanabileceği, 2/3 oranında 296 adetinin yıkama hatasından kaynaklanabileceğinin belirtildiği, bu durumda davacının eser sözleşmesi kapsamında dikim hatası olarak değerlendirilen ayıplı ürünlerden sorumlu olduğu, eser sözleşmesi kapsamında olmayan yıkama hatasından davacının sorumluluğunun bulunmadığı, davalının reklamasyon faturası düzenleyerek süresinde ayıp ihbarında bulunduğu davacının ayıp nedeniyle davalı tarafça iplik temizleme ve fason işçilik giderleri de dahil kesilen toplam 29.430,42 TL iade faturaların 1/3 oranına denk gelen 9.810,14 TL’sinden sorumlu olduğu,davacı tarafın eser sözleşmesi kapsamında sözkonusu faturanın 2/3 oranındaki 18.620,28 TL’sini yaptığı iş karşılığında davalıdan talep edilebileceği, davacının eser sözleşmesi kapsamında davacının davalıdan cari hesap bakiyesinden kaynaklanan 18.620,28 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne, davalının, Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, 18.620,28 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, alacak likit olmakla davalının itirazının haksızlığına karar verildiğinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Davalının, Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, 18.620,28 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 3.724,05 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Alınması gereken 1.271,95-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 355,23-TL’nin mahsubu ile bakiye 916,72-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 7,80-TL vekalet suret harcı, 2.677,20-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.685‬,00-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 1.698,53-TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 54,40-TL başvurma harcı, 355,23-TL peşin harç olmak üzere toplam 2.108,16‬-TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin 835,03 TL’sinin davada haksız çıkan davalıdan, 484,96 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/06/2022

Katip …
e-imza

Hakim ..
e-imza