Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/606 E. 2021/709 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/606
KARAR NO : 2021/709

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2020
KARAR TARİHİ : 07/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; bankanın … Şubesi ile dava dışı … Ltd. Şti arasında Kredi Genel sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye istinaden nakdi ve gayri nakdi krediler kullandırıldığını, davalı … işbu sözleşmeler ile protokollerin tamamını müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, kredilerin geri ödemeleri yerine getirilmediğinden ihtarname keşide edildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmadığından davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyasından icra takibine başlanıldığını, davalının itirazı üzerine takip durdurulduğunu, borçlu şirketin riskinden teminatta bulunan taşınmazla ilgili başlatılan İzmir …. İcra Müdürlüğü …/… E. sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte taşınmazın satışından 105.000-TL 25.07.2011 tarihinde tahsil edildiğini, arabuluculuk görüşmesinden sonuç alınamadığını,davalının itirazlarının iptali ile takibin devamına, % 20‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Dava dilekçesi ve eklerinin davalı tarafa usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; takip dosyası, genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, arabuluculuk tutanakları, banka kayıtları, bilirkişi ve her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı banka tarafından davalı … ve dava dışı borçlular aleyhine genel kredi sözleşmesi ve ihtarnameye dayalı olarak 256.243.07-TL asıl alacak, 44.415.35-TL İşlemiş faiz+BSMV olmak üzere toplam 300.658.42-TL alacağın, takip tarihinden itibaren asıl alacağa %74.10 oranlarda temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, icra giderleri ve ücreti vekaletle birlikte tahsili talepli 25.02.2009 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra dosyası 18.02.2014 tarihinde …/… E. sayısı ile, 18.09.2016 tarihinde …/… ve 28.03.2019 tarihinde …/… E.sayılı dosyasında yenilendiği, davalının 30.05.2019 tarihli itiraz dilekçesi ile alacağın zamanaşımına uğradığını, alacaklı tarafa borcun bulunmadığını, takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını belirterek borca ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas ( eski…/…) sayılı dosyası incelendiğinde; ipotekli taşınmazla ilgili olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sonrası taşınmazın 13.05.2011 tarihinde 105.000-TL’ye satıdığı, 17.11.2011 tarihi itibariyle dosya borcu 701.179.66-TL olarak tespit edildiği, 105.000-TL tahsilat sonrası kalan 645.938.63-TL üzerinden Kesin Rehin Açığı Belgesi alındığı görülmüştür.
Davacı tarafın dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben, davacı banka ile dava dışı … Ltd. Şirketi arasında genel kredi sözleşmesinin yapılıp yapılmadığı, davalının müteselsil kefaletine dair kefalet sözleşmesinin olup olmadığı, davacı bankanın, ne miktarda kredi sağladığı, sağlanan bu kredinin geri ödenip ödenmediği, ödenmemiş ise takip tarihi itibariyle ödenmesi gereken bakiye borç miktarının tespiti hususunda dava dosyası Bankacı Bilirkişi …’e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda dosyaya sunulan 28/06/2021 tarihli raporda; Davacı Banka ile dava dışı … Ltd. Şti arasında 31.10.2006 düzenleme tarihli 462.500.TL limitli Kredi Genel Sözleşmesi akdedilmiş, sözleşme limiti 05.02.2008 tarihinde 62.500-TL artırılarak toplam limit 525.000-TL olmuştur. Davalı … Kredi Genel Sözleşmesinin asıl ve artırılan limitini toplam: 525.000.-TL Kefalet limitli olarak müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamıştır. Kredi Genel Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete ticari krediler kullandırılmış, kredilerin teminatına dava dışı asıl borçlu şirketin borçlarını teminen 400.000-TL bedelle taşınmaz ipoteği alınmıştır. Kredilerin ödenmemesi üzerine kredi hesapları kat edilerek borçlulara ihtarname keşide edilmiş ve davalı sözleşme hükümleri gereği 27.11.2018 tarihinde temerrüde düşmüştür. İhtara rağmen borç ödenmediğinden davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğünün yenilenen …/… E. sayılı dosyasından ilamsız icra takibine başlanmış, davalı borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurmuştur. Açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan incelemeler sonucunda 25.02.2009 Takip Tarihi itibariyle 256.243.07-TL Alacak aslı 40.998.89-TL İşlemiş faiz 2.049.95-TL Faizin % 5 gider vergisi 299.291.91-TL Toplam Banka alacağı tespit edilmiştir. Takip sonrası 21.07.2011 tarihinde ipotekli taşınmazın satışından 105.000.-TL gelen tahsilat kredilere mahsup edilmiştir. Yapılan hesaplama sonucunda tahsilatın tahsilat tarihine kadar işleyen faiz ve gider vergisini dahi karşılamadığı bu nedenle takip tarihi itibariyle talep edilen tutarla bağlı kalındığında 22.10.2020 Dava tarihi itibariyle 256.243.07-TL Alacak aslı 44.415.35-TL İşlemiş faiz+BSMV (42.300.35-TL Faiz+2.115-TL BSMV) 300.658.42-TL Toplam Banka alacağından davalı …’ın tahsilde tekerrür olmamak kaydı müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 256.243.07-TL Ticari krediler asıl alacağına sözleşme hükümleri gereği yıllık % 60 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu şeklinde rapor edildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; bankacılık işleminden doğan alacağa dair başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Davacı banka ile dava dışı … Ltd. Şti arasında 31.10.2006 düzenleme tarihli 462.500.TL limitli Kredi Genel Sözleşmesi yapıldığı, sözleşme limitinin 05.02.2008 tarihinde 62.500-TL artırılarak toplam 525.000-TL olduğu, davalı …’ın Kredi Genel Sözleşmesinin asıl ve artırılan limitini toplam 525.000.-TL kefalet limitli olarak müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile kefaletin türü, limiti ve kefalet tarihi belirtilmek suretiyle müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davalının kefaletin geçerli olduğu, davacı banka tarafından Kredi Genel Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete ticari krediler kullandırıldığı, kredilerin teminatına dava dışı asıl borçlu şirketin borçlarını teminen 400.000-TL bedelle taşınmaz ipoteği alındığı, kredilerin ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından kredi hesaplarının kat edilerek borçlulara ihtarname keşide edildiği ve davalının sözleşme hükümleri gereği 27.11.2018 tarihinde temerrüde düşürüldüğü, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğünün yenilenen …/… E. sayılı dosyasından ilamsız icra takibine başlandığı, davalının borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafça yasal süresi içinde iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı ilamsız icra takibine itirazında takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığını belirtmiş ise de, davacı banka ile dava dışı … Tic. Ltd. Şirketi arasında düzenlenen “Genel Kredi Sözleşmesi” başlıklı sözleşme ticari nitelikte olup davalının bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, bu durumda ticari nitelikteki sözleşmeye kefil olan kişiler hakkında 6102 sayılı Yasa’nın 7. maddede yer alan teselsül karinesi uygulanacağından davalı kefil hakkında sözleşmede kararlaştırılan yetki şartının geçerli olduğu ve yetkili icra dairesinde yapılan geçerli bir takip bulunduğu anlaşıldığından davalının bu itirazının reddine karar verilmiş, yine davalı takibe itirazında alacağın 10 yıllık zamanaşımına uğradığını savunmuş ise de, takibin 25.02.2009 tarihinde başlatıldığı, dosya işlemsiz kaldığından takibin iki kez yenilendiği, icra takibini yenileme işleminin icra takibinin devamını sağlayan işlem olduğundan ve zamanaşımını kestiğinden alacağın zamanaşımına uğramadığı anlaşılmıştır.
Hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, 25.02.2009 takip tarihi itibariyle davacı bankanın 256.243.07-TL asıl alacak, 40.998.89-TL işlemiş faiz, 2.049.95-TL faizin % 5 gider vergisi olmak üzere 299.291.91-TL alacağı tespit edildiği, takip sonrası 21.07.2011 tarihinde ipotekli taşınmazın satışından 105.000.-TL gelen tahsilat kredilere mahsup edildiğinde tahsilatın tahsilat tarihine kadar işleyen faiz ve gider vergisini dahi karşılamadığı bu nedenle takip tarihi itibariyle talep edilen tutarla bağlı kalındığında 256.243.07-TL asıl alacak,44.415.35-TL işlemiş faiz+BSMV (42.300.35-TL Faiz+2.115-TL BSMV) olmak üzere 300.658.42-TL toplam banka alacağından davalı …’ın tahsilde tekerrür olmamak kaydı müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 256.243.07-TL Ticari krediler asıl alacağına sözleşme hükümleri gereği yıllık % 60 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğunun rapor edildiği , bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya göre düzenlenen rapor mahkememizce aynen benimsenerek hüküm kurmaya elverişli bulunmuş olup, sonuç olarak alınan rapor doğrultusunda davalının takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne, davalının İzmir ….İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı icra takibine vaki itirazının iptaline, 256.243,07 TL asıl alacak , 42.300,35 TL işlemiş faiz, 2.115,00 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 300.658,42TL’nin, asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren sözleşme hükümleri gereği yıllık %60 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 oranındaki BSMV si ile birlikte ve tahsilde tekerrüre yol açmamak koşulu ile davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, alacak likit olduğundan hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
2-Davalının İzmir ….İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı icra takibine vaki itirazlarının İPTALİNE,
256.243,07 TL asıl alacak , 42.300,35 TL işlemiş faiz, 2.115,00 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 300.658,42TL’nin, asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren sözleşme hükümleri gereği yıllık %60 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 oranındaki BSMV si ile birlikte ve tahsilde tekerrüre yol açmamak koşulu ile davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatı olan 60.131,68 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı bankanın harçtan muaf olması nedeniyle, başta yatırılmayan ve alınması gereken 20.537,97-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 7,80 TL vekalet harcı, 87,00 tebligat ve posta gideri, 650,00 TL bilirkişi ücreti ve davacı dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendisini vekille temsil ettirdiğinden arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 900,00 TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.644,80TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 29.496,09 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333 maddesi uyarınca davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.07/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.