Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/549 E. 2022/751 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/549
KARAR NO : 2022/751

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/09/2020
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 30/09/2020 tarihli dava dilekçesi ile; Davacı şirketin elektrik malzemeleri satışı yapan bir şirket olduğunu, davalı şirketin ise … ürünleri üretip satan şirket olduğunu, davacı şirketten çeşitli elektrik malzemeleri satın aldığını,davalı şirket ile davacı şirket arasında uzun yıllardır süregelen bir ticari ilişkinin bulunduğunu, bu süreçte davalı şirket tarafından 33.305,28 TL tutarında mal satın alındığını, rakamın karşılığında ise 20.162,92 TL ödeme yapıldığını, fakat aradaki ticari ilişkin son aylarına davalı şirket tarafından ödeme yapılmadığını, davalı şirketin aldığı malların bedellerini ödememesi üzerine davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden İcra takibi başlatıldığını, fakat başlatılan iş bu icra takibine borçlu tarafından 02.10.2019 tarihinde herhangi borcunun olmadığı, borcun aslı ve faiz miktarına ve tüm fer’ilere itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, itiraz dilekçesinde yer alan hususların gerçeğe dayalı olmadığını, soyut iddialar olduğunu davalı şirkete davacı şirket tarafından ticari ilişkiden doğan cari hesaba dayalı olarak ödeme emrinde belirtilen borca konu malların teslim edildiğini, bu husus tarafların ticari defter ve kayıtlarından da tespit edilebileceğini, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden açılan icra takibinin devamına karar verilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirket vekilinin 09/11/2020 tarihli yanıt dilekçesi ile; Kabul anlamına gelmemek üzere, dava konusu bedelin zamanaşımına uğradığını, davacı ile davalı şirket arasında herhangi bir sözleşme olmadığını, davacı tarafça alacağa ilişkin hiçbir belgenin sunulmadığını, alacağın kanıtlanmadığını, davacı şirket tarafından dosyaya davacının varlığı iddia edilen satış işlemine konu fatura yahut malın teslimine ilişkin teslim evrakı vs. belge sunulmadığını, dolayısıyla davacı iddiasını ispata yönelik yasal delil bildirilmediğini, öncelikle borç ilişkisinin kanıtlanmasının gerektiğini, davalı şirketin borca itiraz konusunda kötü niyetli olmadığını, alacağın likit olmadığını yargılamayı gerektirdiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, davacının alacaklı olduğu kanaatine ulaşılsa dahi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı takip dosyası; Alacaklısının dosyamız davacısı borçlusunun dosyamız davalısı şirket olduğu, 13.142,36 TL asıl alacak, 1.671,06 TL işlemiş faiz, olmak üzere toplam 14.813,42 TL toplam cari alacak üzerinden takibin başlatıldığı, davalı şirket vekili tarafından borca 02/10/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile icra takibine borcun aslına uygulanması talep edilen faiz türüne ve oranına, takibin dayanağı olarak gösterilen faturalara ve fatura içeriklerine, icra vekalet ücretine, takip masraflarına ve bütün ferileri ile birlikte tamamına itiraz ettiklerini, 11/12/2019 tarihli karar ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Taraf defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere dosyanın SMMM bilirkişisine tevdi edildiği, 30/06/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; Davacı şirket tarafından takip konusu yapılan 13.142,36 TL alacağın inceleme yapılan davacı kayıtlarında tespit edildiği, davalı kayıtlarında ise davalının davacı tarafa takip tarihi itibari ile 13.143,08 TL borçlu olduğu tespit edildiği, taraf defterlerinde borç alacak bakiyesinin 0.72 kuruş haricinde uyumlu olduğu, sonuç itibari ile davacı tarafın davalı taraftan 13.142,36 TL alacak kaydının bulunduğu bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği görülmüştür.
Yargılama devam ederken davacı şirket vekilinin 31/08/2022 tarihli beyan dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirdikleri, davalı şirketten vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, dosyanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı şirket vekili tarafından dosyaya sunulan 02/09/2022 tarihli beyan dilekçesi davacı vekilinin feragat beyanından bahisle vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; Davacı şirket ile davalı şirket arasında cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine davalı şirket tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulması sebebi ile itirazın iptali istemi ile iş bu davanın açıldığı, taraf defterleri üzerinde SMMM bilirkişisi tarafından yapılan incelmede davacı şirketin davalı şirketten 13.142,36 TL alacağının tespit edildiği, yargılama devam ederken davacı vekili tarafından 31/08/2022 tarihli feragat beyanını içerir dilekçesini dosyaya sunulduğu, akabinden davalı vekili tarafından 02/09/2022 tarihli beyan dilekçesi ile davacı vekilinin feragat beyanından bahisle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı, dosya içinde ki vekaletname de davadan feragat yetkisinin olduğu, bu hali ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile bakiye 1.026,20 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça vekalet ücreti talebinin olmadığı açıkça beyan edilmiş olmakla, davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının davacıya ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/09/2022

Yazman …
e-imzalıdır

Yargıç …
e-imza