Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/546 E. 2021/199 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/546
KARAR NO : 2021/199

DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesine Dayalı)
DAVA TARİHİ : 29/09/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … A.Ş. vekilinin 29.09.2020 harç tarihli dava dilekçesiyle; Müvekkili bankayla davalı … Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya kredi kullandırdığı, davalının kullandığı kredileri ödemeyince 25.08.2020 hesap kat ihtarnamesiyle borçluya gönderildiğini, İzmir … ATM’nin …. Esas sayılı dosyasıyla davalı hakkında mühlet kararı verildiği, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla kambiyo senetleri özgü ilamsız takibe başlandığını, borçlu şirketin İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasıyla konkordato tasdiki talebinde bulunduğunu ve projenin tasdikine karar verildiğini, müvekkili bankanın alacak kaydının konkordato komiserine bildirildiğini, komiserin eksik inceleme raporuna göre karar verdiği, müvekkili banka alacağının ipotek ile teminatlandırılmış olmasına rağmen adi alacak olarak kaydedildiğini, alacağın 2.877.000,00 TL olduğunu, yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle müvekkili bankanın hak kaybına uğradığını, gayri nakit ve diğer ferilerden kaynaklanan alacakların hariç olmak üzere müvekkili bankanın güncel alacağının 3.324.453,00 TL olup, çek yapraklarından kaynaklı gayri nakit alacağının 53.560,00 TL olduğunu, ancak İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyası kapsamında müvekkili banka alacağının 2.877.000,00 TL olarak belirlendiğini, müvekkilinin geri kalan alacağının çekişmeli hale geldiğini, bu halde 500.813,00 TL alacağın çekişmeli olduğunu, müvekkili bankanın bu alacakların ipotekle teminat altına alınmış olup, 6.502.000,00 TL limitli ipotek tesis edildiğini, ancak konkordato talepli davanın ikamesinden önce ipotek yükü ile birlikte borçlu şirketin taşınmazları 3. kişilere devrettiğini, mahkeme tarafından müvekkilin alacağının adi alacak olarak kabul edildiğini, müvekkilinin 16.02.2020 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurduğunu, bu arada eksik hesaplanan müvekkilin alacağı için arabuluculuk bürosuna başvurularak anlaşma yapılamadığına dair tutanak düzenlendiğini belirterek 447.453,00 TL nakit ve 53.360,00 TL gayri nakit olmak üzere toplam 500.813,00 TL nakdi ve gayri nakdi alacağın tespitiyle konkordato kapsamında kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekilinin 09.11.2020 tarihli cevap dilekçesiyle; İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … ve … Esas sayılı dosyalarıyla davacı bankanın müvekkili hakkında takip yaptığını, müvekkili şirket hakkında konkordato davası bulunduğu İzmir … ATM’nin … Esas sayılı davada alacak kayıtlarının istendiği, konkordato tasdikine ve hangi alacağın hangi şartlarda verileceğine karar verildiği, davacının talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu kararın istinaf edildiğini, BAM ve Yargıtay’ın görev alanında bulunan konularda mahkemenin karar veremeyeceğini, konkordato dosyasına alacakların bizzat alacaklılar tarafından yazdırıldığını, mahkemece hüküm altına alınmayan bu kısmın davacının iddiasına göre ihtilaflı olarak istinaf sebebi edildiğini, istinaf sonucunun beklenmesi gerektiğini, ayrıca gayri nakit alacak olarak talep edilen miktarlardan da alacağın muaccel olmadığının açık olduğunu, 62.919,85 TL müvekkilin hesabına giren paraya bankanın el koyduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; genel kredi sözleşmesine dayalı olarak davacı bankanın yapmış olduğu takibe itirazın iptali davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir
İzmir 1 ATM’nin … Esas sayılı dosyası ve genel kredi sözleşmeleri incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı konkordato mühletini talep eden … Ltd. Şti, …. ve …’ın 07.02.2018 harç tarihli dava dilekçesiyle İİK m. 85 vd hükümlerine göre müvekkili şirketin 13 adet şubesi bulunan market zinciri olduğunu, davacılardan ….’ın ve ….’ın bankalara karşı şahsi kefaletleri bulunduğundan HMK m. 166 gereğince müşterek başvuru yaptığını, toplam 13 adet mağaza, 200 civarında çalışan kişinin bulunduğu şirketin döviz fiyatlarındaki artış nedeniyle borçlarını ödeyememe tehlikesi altına girdiğinde 1-5 yıllık süre içerisinde kesinti yapılmadan borcun tamamının ödeneceği iddiasıyla İİK m. 285 vd göre tedbir kararı verilerek öncelikle geçici daha sonra kesin mühlet kararıyla tedbiren İİK’nun 206. maddesinde düzenlenen 1. sırada yazılı alacaklar için haciz yoluyla yapılan ya da yapılacak takipler hariç olmak üzere, konkordato talep eden müvekkil firma ve diğer müvekkiller aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmamasına ve yapılmış olan takiplerin durdurulmasını, taşınır-taşınmaz veya ticari işletme rehni ile temin edilen alacaklar nedeniyle yapılacak ya da yapılmış takiplerde ise, muhafaza tedbirleri alınmasının ve rehinli malın satışının önlenmesine; rehinle temin edilmiş mallar bakımından bir muhafaza tedbiri uygulanmışsa, bu muhafaza tedbirlerinin kaldırılmasını, İİK’nun 206. maddesinde düzenlenen 1. sırada yazılı alacaklar hariç diğer alacaklarla ilgili yapılmış takiplerle ilgili muhafaza tedbiri yapılmış ise, üzerindeki hacizler baki kalmak kaydıyla, muhafazalarının kaldırılarak müvekkil firma ve diğer alacaklılara yediemin olarak teslimini, İİK’nun 206. maddesinde düzenlenen 1. sırada yazılı alacaklar için haciz yoluyla yapılan ya da yapılacak takipler hariç olmak üzere, konkordato talep eden müvekkil firma ve diğer alacaklılar aleyhine ihtiyati haciz uygulanmamasını, mühlet içerisinde, üçüncü kişilerde bulunan banka teminat mektuplarının nakde dönüştürülmesinin; alacaklılar tarafından gerçekleştirilebilecek takas ve mahsup işlemlerinin ve banka hesaplarına konulabilecek blokajların engellenmesini, keşide tarihi mühletten sonraki bir zamana denk gelen çeklerin konkordato mühleti içerisinde ödenmesi mümkün olmadığından söz konusu çeklerin “karşılıksızdır” işlemine tabi tutulmamasına ve konkordato talep eden müvekkil firma ve diğer alacaklılar nam ve hesabına komiser denetiminde açılacak banka hesapları ile var olan banka hesaplarının koruma altına alınarak işbu hesaplara haciz konulamayacağı yönünde tedbir kararı verilmesine, ayrıca tensiben konkordato ön projesi ve diğer belgeler dikkate alınarak derhal 3 ay süreyle geçici mühlet verilmesi, ayrıca konkordatonun başarıya ulaşıp ulaşmayacağının değerlendirilmesi için 3 adet geçici konkordato komiserinin değerlendirilmesi, 6183 sayılı AATÜHK Kanunu gereğince yapılan takiplerde dahil olmak üzere takip yapılmaması, başlamış takiplerin durması, ihtiyati haciz kararı alınmaması ve alınmış ise uygulanmaması, faiz işlemesinin durması, davacıların mevcut ve açılabilecek TL ve yabancı cinsten mevduat hesaplarına mahsup / takas işleminin uygulanmaması, İİK m. 288/2 gereğince bu kararın Ticaret Sicil Gazetesi ve Basın İlan Kurumunda ilan edilmesine, ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına, ikinci aşamada ise geçici mühlet içinde İİK m. 289/2 gereğince komiserin alacaklılarla konkordato yapılabilmesi için bir yıl süre ile ve gerektiğinde altı ay uzatılmak kaydıyla kesin mühlet verilmesine, İİK m. 284 vd kesin mühlet kararların uygulanması, üçüncü aşamada kesin mühlet işinde İİK m. 305 vd uyarınca konkordato projesinin tasdiki yönünde karar verilmesini talep ettiği, mahkeme tarafından talep edenin ön projesi ve diğer kayıt ve belgeleri incelenerek mahkemece 11.12.2018 tarihli tensip kararıyla 7101 sayılı yasanın 15. Maddesi ile değişik İKK m. 287/1. gereğince “…” , [….] TC Kimlik numaralı “…” ve [….] TC Kimlik numaralı “…” hakkında 10.12.2018 tarihinden itibaren başlamak üzere geçici mühlet kararı verildiği, …. ‘ın […. T.C. Kimlik Numaralı] geçici konkordato komiseri olarak görevlendirildiği, konkordatonun ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmesine ve çeşitli kurum ve kuruluşlara bildirilmesine karar verildiği, yine İİK m. 297/2-f gereğince haller de dahil olmak üzere mal varlıklarının muhafazası için tüm tedbirlerin alınmasına, bu kapsamda davacıların mahkememizin izni dışında mühlet kararından itibaren rehin etmesinin kefil olmasının taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devretmesinin, takyit etmesinin ve ivazsız tasarruflarda bulunmasının tedbiren önlenmesine, aksi halde yapılan işlemin HÜKÜMSÜZ olmasına, tedbir ve haciz kararlarının uygulanmamasına, rehinli malların satışının tedbiren önlenmesine, ve diğer tedbir kararlarının uygulanmasına karar verildiği, bu arada … A.Ş.’nin asli müdahil olarak davaya müdahil olduğu, mahkeme tarafından 13.11.2019 tarihinde bilirkişi raporu alındığı, taşınmazların değerlerinin tespit edildiği, yine geçici mühlette görev yapan komiserin 11.03.2020 tarihinde ek tensip kararı yapılarak İİK m. 304 gereğince konkordato hakkında karar verilmek üzere yargılamaya başlandığı, konkordato tasdiki şartlarının oluşup oluşmadığı yönünden İİK m. 305 gereğince karar verildiği, 07.03.2019 tarihli duruşmada davacı şirket hakkında bir yıl süreyle İİK m. 289/3 gereğince kesin mühlet kararı verildiği, 11.12.2018 tarihli tensip ara kararlarının devamına hüküm verildiği, daha sonra mahkemece yapılan yargılama sonucunda 25.06.2020 tarihli kararla İİK m. 305 vd gereğince borçlu … Ltd. Şti.’nden yapılan konkordato talebinin kabulüyle İİK m. 306 gereğince tasdikine 2021 yılı Haziran ayından başlamak üzere 60 ay vadede konkordatoya bağlı adi borçların tamamının taksitler halinde ödemesine ve İİK m. 308/h gereğince rehinli alacaklar arasında borç yapılandırması yapılmadığına karar verildiği, kararda davacı …A.Ş. yönünden ise verilen karar … A.Ş. vekili tarafından 13.07.2020 tarihli dilekçeyle konkordato kesin mühlet kararının müvekkili bankanın rehinli alacağının adi alacak olarak kabul edilmesi nedeniyle istinaf sebebi olarak gösterildiği ve İİK m. 302/6 gereğince alacağın rehinli alacak sıfatıyla değerlendirilmesi gerektiğinden müvekkili bankanın alacağına ilişkin kararın İİK m. 308/c-3 gereğince “İİK m. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz.” rehinle temin edilmiş olması sebebiyle tasdik kararının kaldırılmasını talep ettiği, dosyanın istinafta (BAM … HD’de) bulunduğu belirlenmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde davanın İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasında devam edip, hakkında mühlet kararı verilen borçlu … Ltd. Şti.’nden olan alacağının ipotekli alacak olmasına rağmen ipotekli olarak değerlendirilmemesi, adi alacak olarak kabul edilmesinden dolayı bankanın alacağının 3.324.453,00 TL iken 2.877.000,00 TL olarak belirtildiği ve böylece arada 447.453‬,00 TL nakit + 53.360,00 TL gayri nakit toplam 500.813,00 TL’den alacaklı olduğunu belirterek bu alacağın konkordato kapsamında kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacının bu talebinin İİK m. 308/b gereğince değerlendirilmesi gerektiği talebinde belirtilmiş olup, İİK m. 308/b gereğince “Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler” hükmüne istinaden talepte bulunmuştur. Bu davanın çekişmeli nitelikle alacak olarak kabul edilmesi durumunda görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu, uygulamada tartışmalı olmakla beraber davacının talebinin alacağının bulunup, itiraza uğramış olan alacağının kaydedilmesine ilişkin değildir. Zira davacı dilekçesinde alacağının ipotekli iken ipotekli taşınmazların konkordato başvurusundan 3 gün önce davalı şirket tarafından 3. kişilere temlik edilmesi neticesinde alacağın ipotekli alacak olarak kabul edilmemesinden kaynaklandığını ve bu nedenle İzmir … ATM’nin vermiş olduğu kararın yanlış tespitlere dayandığından bahisle bu kararın 13.07.2020 tarihinde istinaf edildiğini ve alacağın rehinli alacak olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Davacının talebi mahkemenin vermiş olduğu kararın tartışılarak bu karar içerisinde ipotekli olarak kabul edilmeyen alacağın bu niteliğinin belirlenmesidir. Davacının mahkememize yapmış olduğu başvuruda da aynı karardan bahsedilerek konkordato komiserinin bu tespitine dayalı olarak yapılan talebinin değerlendirilmesi ve müvekkili bankanın nakit ve gayri nakit alacaklarının kayıt ve kabulünü talep etmiştir.
Sonuç olarak bu davaların konkordato kararını veren mahkeme tarafından görülmesi ve istinaf tabi olan talebin neticelenmesiyle davacının alacağının ipotekli alacak olup olmadığı, bu alacak kapsamında kalan alacağının 2.877.000,00 TL mi yoksa nakit ve gayri nakit alacak dahil 3.377.813,00 TL mi olduğu konusunda karar vermesi gerekmektedir. Zira kanun koyucunun amacı konkordato kapsamında kalan alacakların niteliklerini, bu niteliklere bağlı olarak doğurduğu hakların ve sağladığı imkanlardan davacı alacaklarının faydalanmasını sağlamaktır. Bu davaların konkordato kararı vermeyen ve alacakların niteliği ile alacaklıların haklarını belirlemeyen konkordato davalarına bakan mahkeme dışında bir mahkeme tarafından belirlenmesi halinde konkordato kararının uygulanmasının çekişmeli hale gelmesi ve şartlarının değiştirilmesinin de kararı veren mahkeme dışında başka mahkemeler tarafından etkilenmesi söz konusu olacaktır. Bu nedenle gerek İİK m. 308/b-2’de yer aldığı üzere “Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir.” karar vermesi veya yasa yolu tamamlandıktan sonra davacının talebini red veya kabul etmesi söz konusu olacaktır. Bu nedenle mahkememizin görev alanına girmeyen, aynı zamanda HMK m. 114/1-ı gereğince “Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması” derdestlik kapsamında kalıp kalmadığının değerlendirilmesi de bu mahkemece yapılması gerekmektedir. Bu nedenle mahkememizce davada görevsizlik kararı verilerek gerek derdestlik gerek konkordato komiserinin tespitleri ve davalının alacağının ipotekli alacak olup olmadığı, bu alacağın ipotekli alacak olmaması durumunda davacının alacağının niteliği ve hangi haklara sahip olarak adi alacaklı sıfatıyla borçludan olan alacağını tahsil edebileceği konusunda yetkili ve görevli İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesince karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının konkordato kesin mühlet kararı kapsamında alacağının ipotekli alacak kapsamında kalıp kalmadığı ve hukuki niteliğinin belirlenmesi ve mevcut alacağın kararı veren mahkeme tarafından belirlenerek daha önceden istinaf yoluna da gidildiği gözetilerek derdestlik durumunun da kararı veren mahkemece tespiti gerektiğinden bu davanın İİK m. 308/b gereğince konkordato kararını veren mahkemeye yapılacak talep ile görülmesi gerektiğinden Mahkememizin görevsizliğine ve bu çerçevede davanın gerçekleşmeyecek dava şartı nedeniyle HMK m. 115/2f gereği davanın usulden reddine,
Kararın kesinleşmesiyle ve talep halinde dosyanın görevli İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin HMK m. 331/2 bent gereği davanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde bu mahkemede karar verilmesine, aksi halde; (HMK m. 20/1-son cümle’ye göre) davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmemesi halinde Mahkememizce verilecek hükümle; gönderilmesi halinde ise; bu mahkemece verilecek hükmün kesinleşmesiyle (HMK m. 333 gereği) yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10.03.2021

Başkan …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Katip …
E-İmzalıdır