Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/519 E. 2021/326 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/519
KARAR NO : 2021/326

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz
DAVA TARİHİ : 18/09/2020
KARAR TARİHİ : 14/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekili 18.09.2020 harç tarihli dava dilekçesiyle; Mersin …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla borçlu/davalı … Ltd. Şti., İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla borçlu/davalı … A.Ş. aleyhine adi takip başlatıldığını, davalı borçluların itiraz ettiklerini, itirazın iptali davası sonucu itirazın kaldırıldığını, davalının alacağının 3.347.092,52 TL olarak belirlendiğini, davalı borçlunun taşınmazına haciz konulduğunu, alacağına mahsuben 2.380.000,00 TL bedelli ihale edildiğini, ihale bedelinin tamamının davalıya ödenmesine karar verildiğini, İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı dosya ile dava açtıklarını, derece kararının iptalini istediklerini, davalı … Ltd. Şti.’nin borçludan gerçekten alacaklı olmadığını, davalı borçlu … A.Ş. ile … Ltd. Şti.’nin … Lojistik Ltd. Şti.’ni kurduklarını, … Ltd. Şti.’nin yetkilerinin … ve … olduklarını ve aynı zamanda … A.Ş.‘nin de yetkilisi olduklarını, davalıların mal kaçırmak amacıyla muvazaalı ve kötü niyetli olarak yüksek miktarda borçlandıklarını, müvekkilinin alacağının tahsilini imkansız hale getirdiklerini, bu nedenle İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ki derece kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Denizcilik Liman İşletmeciliği Nakliyat Turizm İnşaat ve Ticaret A.Ş. vekili 28.01.2021 tarihli cevap dilekçesiyle; diğer davalı … Ltd. Şti. tarafından, müvekkili şirkete karşı İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını ve müvekkili şirketin takibe itiraz ettiğini, itiraz üzerine diğer davalı tarafından müvekkili aleyhine İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını ve davanın reddine karar verildiğini, istinaf incelemesi neticesinde kararın müvekkil şirket aleyhine kaldırıldığı ve dosyanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek … Esas numarasını aldığını, mahkemece 08.03.2017 tarihli kararla davanın kabulüne karar verildiği ve kararın kesinleştiğini, bu karara karşı Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunulmuş ise de başvurunun olumsuz sonuçlandığını, diğer davalı şirketin müvekkili aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasıyla takibe başladığını, müvekkilinin taşınmazını cebri icra yolu ile alacağa mahsuben diğer davalı … Ltd. Şti.’ne satıldığını, İcra Müdürlüğünün işlemine karşı İzmir … İcra Mahkemesi … Esas sayılı dosyasıyla tescilin durdurulmasına dair dava açıldığı ve derdest olduğu, İzmir … İcra Mahkemesi … Esas sayılı dosyasıyla tescilin iptaline ilişkin dava açıldığı ve red kararı verildiği, dosyanın istinaf mahkemesinde olduğunu, davalı şirketle arasında muvazaa olduğu iddiasının hukuki bir dayanağı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin davalı … Denizcilik A.Ş.’ne karşı sunduğu 03.02.2021 tarihli replik dilekçesiyle; davalılar arasında muvazaa olduğu iddiasını tekrarla, alacaklı/ davalı … Ltd. Şti.’nin 17.07.2018 tarihli dilekçesi ile “satış bedelinin satış masraflarını karşılamadığı iddiası vardır. Satış masraflarını borçludan talep etmiyoruz. Böylece, satışın talep edildiği andan, satışın gerçekleştiği ana kadar olan satış masraflarının dosya kapak hesabına dâhil edilmemesine – borçludan talep edilmemesine- karar verilmesini ve bu hususun özellikle ihalenin feshi dosyasına bakan İzmir … İcra Hâkimliğinin … E. sayılı dosyasına iletilmesini” talep ettiğini, ayrıca davalı … Denizcilik A.Ş.’nin genel kurul toplantısını icra kanalıyla tahliye edilen … Plaza K: … D: … …. İZMİR adresinde bulunan taşınmazda gerçekleştirdiğini, davalılar arasında husumet bulunmadığını, ortaklıklarının ve aynı işyerini kullanmaya ettiklerini, davalının aleyhe cevaplarını kabul etmediklerini beyanla davasının kabulünü talep etmiştir.
Davalı … Lojistik İnşaat Tekstil Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. vekili 09.02.2021 tarihli cevap dilekçesiyle; İİK cetvele itiraz m. 142’de (Değişik: 3/7/1940-3890/1 md.) “Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir. Dava basit yargılama usulüyle görülür. İtiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dairse şikâyet yoluyla icra mahkemesine arz olunur.” hükmünün bulunduğunu, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı içerisinde açılmadığını, usulden reddi gerektiğini, müvekkili şirketin alacağını tahsil maksadıyla yapılan icra takibinin kesinleştiğini ve mahcuz gayrimenkulün paraya çevrildiğini, İzmir .. İcra Müdürlüğünce … Esas sayılı dosyası üzerinden 04.06.2018 tarihinde gerçekleştirilen ihalede taşınmazın alacağa mahsuben alacaklı şirkete ihale edildiğini, davacının HMK m. 53 gereğince dava takip yetkisi bulunmadığını, davacının tapu kayıtlarında haczi, şerhi vs. şerhi bulunmadığını, taraf sıfatı bulunmayan davacının davasının husumet nedeniyle de reddinin gerektiğini, 6100 sayılı HMK m. 2/1 gereğince görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, davanın görev yönünden de reddi gerektiğini, muvazaa olduğu ileri sürülen alacağın kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması gerektiğini, ancak müvekkilinin İzmir …. İcra Müdürlüğünün … dosyası ile davacının ise Mersin …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takip açtığını, müvekkiline ait alacağın davacı alacağından çok daha önce açıldığı, davanın bu yönüyle reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davacı vekilinin davalı … Ltd. Şti.’ne karşı sunduğu 13.02.2021 tarihli replik dilekçesiyle; derece kararının 12.09.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davanın tebliğden itibaren de 7 gün içinde açıldığını, davalının davayı takip yetkisi ve husumete ilişkin itirazlarına ilişkin açıklamaları yerinde olmadığını, davanın yetkili ve görevli mahkemede açıldığını, davalıların tacir olduğunu, aradaki borç ilişkisinin ticari alacaktan kaynaklandığını, taraflar arasındaki davalar ve alacak ilişkisi (tasarruf) muvazaalı olsa dahi tasarrufun muvazaalı işlem nedeniyle açılacak olan davaların da ticaret mahkemelerinin görev alanına girdiğini (Yargıtay 23 HD’nin 01.07.2020 tarihli 2016/6214 E – 2020/2386 K sayılı kararı) ve 03.02.2021 tarihli dilekçesindeki beyanlarını tekrarlayarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava; sıra cetveline itiraz davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
Mersin …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ve İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelenmiştir.
Mersin …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; takip alacaklısı …’ın takip borçlusu … Denizcilik A.Ş. ve … Denizcilik aleyhine Mersin … İş Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı 12.02.2018 tarihli karına istinaden kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti vd giderlerden dolayı ilamlı icraya geçtiği, ilamlı icra takibinde borçlulara icra emrinin gönderildiği belirlenmiştir.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Takip alacaklısının … Ltd. Şti.’nin takip borçlusu … Denizcilik A.Ş. aleyhine 24.05.2012 tarihinde örnek-7 ilamsız takip yoluyla sözleşmeye dayalı 1.208.062,00 TL alacak için takibe geçtiği, bu arada yapılan yargılamayla İzmir .. ATM’nin … E – … K sayılı ilamına dayalı yargılama gideri, vekâlet ücreti dâhil 564.353,49 TL üzerinden 06.04.2017 tarihinde mahkemeden alınan karara istinaden ilamların yerine getirilmesine dair örnek-4.5. gereğince icra takibe devam ettiği, borçlu tarafın 01.05.2018 tarihinde ödeme emrini aldığı, icra müdürlüğünün bu alacağı istinaden çeşitli kurum ve kuruluşlara İİK m. 89 gereğince haciz ihbarnamesi gönderdiği, ayrıca menkul ve gayrimenkuller üzerinde haciz uyguladığı, yine İzmir Konak … Mah. … Ada, … Parseldeki taşınmazın satılması için kıymet takdiri yapılmasına karar verildiği, taşınmazın kıymet takdirinin 03.07.2017 tarihinde yapıldığı, kıymet takdirine itiraz için İzmir … İcra HM’nde dava açıldığı, … E sayılı davanın … K sayılı kararla kesin olarak reddedildiği, taşınmazın satışına ilişkin ilanların yapıldığı, 1. ve 2. açık artırımların yapıldığı ve alacaklıya iade edildiği, iadenin feshi için İzmir … İcra HM’nde açılan davanın … E – … K s kararla 09.01.2020 tarihinde süre yönünden ret edildiği belirlenmiştir.
6102 Sayılı TTK m. 4 gereğince mutlak ticari davalar yanında her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olan hususlardan doğan davalar nispi ticari dava olarak tarafların her ikisinin de tacir ve uyuşmazlığın ticari işletme ile ilgili olması halinde uygulanır. Somut olayda da davacı ile davalı arasında her hangi bir ticari ilişki olmadığı, davalı alacaklının alacağının sözleşmeye dayalı olup olmadığı, alacağının bulunup bulunmadığına ilişkindir. Bu halde sıra cetveline itiraz davasında görevli mahkeme HMK m. 2 gereğince İcra Hukuk Mahkemesidir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatları da bu yönde olduğundan genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinin değildir. Şöyle ki borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da bununla birlikte sıraya yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikâyet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın m. 142/son) ileri sürülmelidir. İİK’nın 142/1 maddesinde “Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Bu hükümde yer alan “alakadarlar” ifadesi, sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan ve dava sonucunda etkilenecek olan alacaklıları ifade edecektir. Bu hükümde belirtilen mahal mahkemesinin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve İİK’nın 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekecektir. Yargıtay …. HD’nin 04.06.2013 tarih ve … E., … K. sayılı ve 15.09.2014 tarih ve … E., … K; 15.10.2014 tarih ve … E., … K. sayılı ilamları da bu yöndedir. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan sıra cetveline itiraz davaları için görevli mahkeme (alacağın sıra cetveline göre düşen hissenin miktarına bakılmaksızın ) HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, sh:738)
Somut olayda taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlığın davalı ile borçlu arasındaki ilişkinin muvazaa olup olmadığına dayanmaktadır. 6102 sayılı TTK m. 5 gereğince asliye ticaret ve asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan davanın görevli olarak genel yetkili mahkeme asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle mahkememizce muvazaa nedeniyle sıra cetveli davasında görevsizlik kararı vermek gerekmiştir. Sıra cetvelinin iptali istemini inceleme görevinin İİK’nın 142/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu, gözetilerek mahkememizce HMK m.114/1-c ve 115/2 gereğince davanın usulden reddine kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının sıra cetveline ilişkin olup İİK m. 142 ye göre davanın münhasıran Ticaret Mahkemesinin görev alanına giren bir dava olmadığı, gibi ticari iş niteliği de bulunmadığından davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden (HMK m. 114/1/c) Mahkememizin görevsizliğine ve bu çerçevede davanın gerçekleşmeyecek dava şartı nedeniyle HMK m.115/2. F. Gereği davanın usulden reddine
Kararın kesinleşmesiyle ve talep halinde dosyanın görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin HMK m. 331/2 bent gereği davanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde bu mahkemede karar verilmesine, aksi halde; (HMK m. 20/1-son cümleye göre) davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmemesi halinde Mahkememizce verilecek hükümle; gönderilmesi halinde ise; bu mahkemece verilecek hükmün kesinleşmesiyle (HMK m. 333 gereği) yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran taraflara iadesine
Dair, davalı … Denizcilik A.Ş. vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/04/2021

Başkan …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Katip …
E-İmzalıdır