Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/516 E. 2021/868 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/516
KARAR NO : 2021/868

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Dava dışı sürücü … idaresinde bulunan ve davalı … İç ve Dış Tiç. Ltd. Şti. adına … Sigorta AŞ. (…Sigorta A.Ş.) nezdinde … sayılı Z.M.S.(Trafik) poliçesiyle sigortalı … plakalı araç ile 28.12.2019 tarihinde müvekkiline ait park halindeki …plakalı araca asli tam kusurlu çarparak müvekkilin aracının hasarına sebebiyet verdiğini, söz konusu kaza neticesinde müvekkilinin …plakalı aracında meydana gelen değer kaybının tespiti için eksper …’dan değer kaybı tespit raporu alındığını, eksper raporunda müvekkilinin aracında 1.600 TL değer kaybı tespit edildiğini, ekspere bu hizmet bedeli olarak 319,57-TL KDV dahil ödeme yapıldığını, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı ve ikame araç bedeli zararı sayın mahkemece gerçekleştirilecek bilirkişi incelemesiyle netlik kazanacağınI,2918 sayılı yasanın 97- (Değişik:14.04.2016- 6704/5 md.) maddesi gereğince müvekkilinin zararlarının tazmini için …Sigorta A.Ş. ye 28.02.2020 tarihinde yapılan başvuru 02.03.2020 tarihinde tebellüğ edilmesine rağmen davalı sigorta tarafından her hangi bir ödeme yapılmadığını, ardından dava şartı arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu, ancak anlaşma sağlanmadığını, müvekkilinin zararlarının tahsili için iş bu davayı ikame etme zorunluluğu hasıl olduğunu, somut olayda davacı aracının hasarlandığının, tamir gördüğü süre zarfında davacı yanca kullanılamadığının sabit olduğunu, iş bu davada alacağın taraflar arasında belirsiz ve çekişmeli olması nedeniyle değer kaybı ve araç mahrumiyet zararı taleplerinin bilirkişi marifetiyle tespiti gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taleplerini HMK’nun 107.maddesi uyarınca arttırmak üzere şimdilik 100 TL değer kabı tazminatının ve 319,57 TL eksper hizmet bedelinin davalı …Sigorta A.Ş. den ve davalı … İç ve Dış Tiç. Ltd. Şti. den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 100-TL ikame araç bedelinin … İç ve Dış Tiç. Ltd. Şti. den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili 21/06/2021 tarihli HMK’nun 107/2 maddesine göre sunduğu bedel arttırım dilekçesi ile 1.600,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’dan, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … Sigorta A.Ş.’den temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile teminat limitleri dahilinde müştereken ve müteselsilen tahsiline, 600,00 TL araç ikame bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’ten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … Sigorta A.Ş. vekili 09.02.2021 tarihli süresinde sunulmayan cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde 19.11.2019/2020 tarihleri arasında … İç ve Dış Tiç. Ltd. Şti. adına … sayılı Z.M.S.(Trafik) poliçesiyle araç başına maddi hasarda azami 39.000-TL limitle sigortalı olduğunu,03.09.2020 tarihli 10152 sayılı … Ticaret sicili gazetesiyle …Sigorta A.Ş. nin yeni ünvanı … Sigorta A.Ş. olarak ilan olunduğunu, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak açılması usul hukuku kurallarına aykırı olduğunu, kaza tespit tutanağında müvekkil şirkete sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek kusur raporu alınmasını talep ettiklerini talep edilen kazanç kaybı, ekspertiz ücreti ve araç mahrumiyet zararı gibi zararların tümü trafik poliçesi teminatı dışında olduğunu sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarı maddi teminat limitinin %15 ini aşamayacağını davacı tarafın talepleri fahiş olduğunu ayrıca davacı aracının daha önce kazaya karışıp karışmadığını Tramerden sorulması gerektiğini şayet bir tazminata hükmedilecekse kıymet kazanma tenzili uygulanması gerektiğini müvekkil şirketten dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren bir faiz talep edilemeyeceğini belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’ye usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edildiği halde davaya cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu ve hizmet bedeli faturası, hasarlı araca ait fotoğraflar, ruhsat ve ehliyet sureti hasar dosyası, sigorta poliçesi, bilirkişi, keşif, tanık, yemin delillerine dayandığı görülmüştür.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; trafik poliçesi, trafik sigortası genel şartları, ceza dosyası, bilirkişi raporu, hasar dosyası, kaza tespit tutanağı, tanık ve yemin deliline dayandığı görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, kazanın meydana geliş şekli, dosyadaki bilgi ve belgeler, olaya ilişkin fotoğraflar değerlendirilmek suretiyle kazada sürücülerin yüzdelik kusur oranları, davacı taraf aracında kazadan dolayı değer kaybı oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı, davacının dava tarihinden önce sigorta şirketine zararın tazmini hususunda müracaatta bulunup bulunmadığı, var ise bu müracaattan dolayı davacıya yapılan ödeme miktarı, araç ikame bedeli ve ekspertiz ücretinin miktarı ile davacı ve davalı tarafın iddia ve savunmaları dikkate alınarak dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması için dosyanın Trafik Bilirkişisi … ile Otomotiv-Hasar Uzmanı…’a tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme sonucunda dosyaya sunulan 07/06/2021 tarihli raporda; Davalı … Sigorta A.Ş. (…Sigorta A.Ş.)nezdinde 19.11.2019/2020 tarihleri arasında davalı … İç ve Dış Tiç. Ltd. Şti. adına … sayılı Z.M.S.(Trafik) poliçesiyle sigortalı … plakalı 2016 model İsuzu marka kapalı plastik kasa kamyonet sürücüsü …’ın kurallara aykırı etken davranış faktörlerinin kazanın oluşumunda etken olduğu, Davacı … adına kayıtlı …plakalı 2014 model Opel Astra marka otomobil, olay mahalli yolun sağ kenarında nizami park halinde olduğundan kazanın oluşumunda etkenliği olmadığı, dava konusu … plaka sayılı aracın 28/12/2019 tarihli kazası nedeniyle 14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekinde belirtilen hesaplama tablosuna bağlı kalınarak değer kaybı formülü ile hesaplama yapılmış ve dava konusu aracın vaki olay nedeniyle 1.614,63 TL değer kaybı hesap edilmiştir. Ancak Yargıtay kararları doğrultusunda ve yapılan araştırmalar sonrasında dava konusu … plaka sayılı araçta 1.600 TL değer kaybı meydana geldiği, davacının dava açılmadan önce 02/03/2020 tarihinde davalı …Sigorta Şirketine 28/12/2019 tarihli kaza nedeniyle … plaka sayılı araçta oluşan değer kaybı zararı, ekspertiz ücreti tazmini talebi ile başvuruda bulunduğu, işbu kaza nedeniyle davacı veya vekiline davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmadığı, dava konusu …plaka sayılı aracın 28/12/2019 tarihindeki kazasına bağlı olarak oluşan hasarları (arka tampon sökme/takma, arka bagaj kapağı doğrultma/boyama montaj/demontaj, stop lambası değişimi,) nedeniyle serviste kaldığı 4 iş günü içerisinde onarımının tamamlanmasının mümkün olacağı, bu süre zarfında aracın serviste kalacağı sebebiyle ikame araç temin edilmesinin mümkün olduğu ve muadil araca ödenmesi gereken bedelin kaza tarihi baz alındığında piyasa koşulları ve rent a car firmalarının (kısa süreli kiralama) kaza tarihindeki benzer segment araçlar için günlük KDV dahil 150,00 x 4 = 600 TL. ikame araç bedeli olacağı rapor edilmiştir.
DEĞERLENDİRME :Dava; trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı, araç ikame bedeli ve ekspertiz ücreti istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği, iptal kararının gerekçesinde; ” Motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı, işletenin hukuki sorumluluğu haksız fiilden doğan sorumluluk niteliği taşıdığı için tazminat borcunun kapsamının 6098 sy TBK’na göre belirlendiği, işletenin söz konusu tazminat borcunun dolayıyla zarar gören üçüncü kişilerin tazminat alacaklarının teminat altına alınması amacıyla öngörülmüş olan zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin tazminat borcunun kapsamının ise Genel Şartlara göre belirlendiği, bu durumun tazminatın kapsamının farklılaşmasına yol açtığı, bunun nedeninin ise idarenin düzenleyici işlemi niteliğindeki tazminat hesaplamasını düzenleyen kurallarında, 6098 sy TBK’nun gerçek zararın tazminini öngören kurallarından ayrılan hükümlere yer vermiş olmasından kaynaklandığı, Anayasa’nın 48. maddesinde sözleşme özgürlüğünün güvence altına alındığı, bu özgürlüğün sözleşme yapıp yapmama serbestsinin yanı sıra yapılan sözleşmelere dışarıdan müdahale yasağını da içerdiği, sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklanan borcunun kapsamının 2918 sy Kanun çerçevesinde hazırlanan GŞ’a göre belirleneceği, bu kuralların sözleşmeden doğan borcun kapsamını belirlemek suretiyle Anayasa’nın 48. Maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünü sınırladığı, Anayasa’nın 13. Maddesi uyarınca temel hak ve özgürlüklere sınırlama getiren düzenlemelerin öncelikle kanunla yapılması gerektiği, sözleşme özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp, kanuni düzenlemelerin keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve örgörülebilir nitelikte olması gerektiği, kanunun bu niteliklere sahip olmasının esasen Anayasa’nın 2. Maddesinde güvence altına alınan hukuk devleti ilkesinin de bir gereği olduğu, 2918 sy KTK’nun 90. Maddesinde sigorta şirketinin ZMMS sözleşmesinden doğan sorumluluğunun kapsamı düzenlenmemiş olup, bu kapsamın idarenin düzenleyici nitelikte işlemi olan Genel Şartlara göre belirlenmesinin öngörülmesi ile borcun kapsamının tespiti hususunda temel çerçeve ve ilkelerin kanunlarla belirlenmeyerek idareye geniş bir takdir yetkisinin tanındığı, bu itibarla sözleşmenin içeriğine yönelik sınırlama öngören kuralların kanunilik ölçütü yönünden Anayasanın 13. ve 48. Maddelerine aykırı olduğu, Anayasa’nın 17. Maddesinde yaşama hakkı ve kişilerin maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkının, 35. Maddesinde mülkiyet hakkının güvence altına alındığı, Anayasanın 5. Maddesinde insanın maddi ve manevi varlığını geliştirebilmesi için gerekli şartları hazırlamanın devletin temel amaç ve görevleri arasında sayıldığı, motorlu araç işletilmesine bağlı olarak kişilerin uğrayabileceği destekten yoksun kalma, bedensel zarar, eşya zararı ve manevi zararın Anayasa’nın 17. ve 35. Maddelerinde düzenlenen hakların ihlali sonucunda ortaya çıkan zarar niteliğinde olduğu, dolayısıyla karayolunda motorlu taşıt işletilmesini düzenleyen kuralları belirlemenin ve motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararın tazmin edilmesini güvence altına almanın da devletin görevleri kapsamında olduğu, ZMMS kapsamında sigorta şirketinin bu zararlardan dolayı sorumlu tutulmuş olmasının, zarar gören kişinin Anayasa’nın 17. ve 35. Maddesinde düzenlenen haklarının Anayasa’nın 5. Maddesiyle bağlantılı olarak korunmasının amaçlandığını gösterdiği, sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının idarenin düzenleyici nitelikteki işlemi ile belirlenmesinin zarar gören üçüncü kişi ve işleten aleyhine, sigorta şirketi lehine menfaat dengesinin bozulmasına yol açacağı… ” belirtilerek bu nedenlerle 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’nın 5., 13., 17., 35. Ve 48. Maddelerine aykırı olması nedeniyle iptallerine karar verildiği görülmüştür.
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, birçok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnalarının bulunduğu, yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması, benzer şekilde uygulanması gereken bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmesi hallerinde, usulü kazanılmış hakka göre değil, İBK’na veya geçmişe etkili yeni kanuna ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebileceği (HGK’nın 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 E., 19 K.; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 E., 2010/54 K), dolayısıyla bilirkişi raporları alındıktan ve bu raporlar nedeniyle taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış hakka göre değil sonra Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilmesi gerektiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/824 esas, 2020/1025 karar sayılı, 2019/3373 esas, 2020/1022 karar sayılı emsal kararlarında da belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı değer kaybı zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabl edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
6100 sayılı HMK’nin belirsiz alacak davasını düzenleyen 107. maddesinde” (1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. (2) Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir.” hükmüne yer verildiği, bu hükme göre belirsiz alacak davasının alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkansız olduğu hallerde belirsiz alacak davası açılabileceği anlaşıldığından davalı sigorta vekilinin davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağına yönelik itirazına itibar edilmemiştir.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde; 28.12.2019 günü saat 15:30 sıralarında, davalı sigorta şirketi tarafından trafik poliçesi ile sigortalanan davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’ne ait dava dışı sürücü … idaresindeki … plakalı kamyonetin İzmir-Bayraklı ilçesi Mansuroğlu mahallesinde kurtuluş caddesini takiben Haşim İşcan caddesi istikametine doğru seyrederken no:9 önüne geldiğinde seyrine göre sağ tarafında park halinde bulunan davacı …’a ait …plakalı hususi otomobilin sağ arka kısımlarına çarpıp kaza yerinden ayrıldığı, dosyada mevcut denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre dava dışı …’ın idaresindeki … plakalı kapalı kasa kamyonet ile gündüz iki yönlü trafik akımının çalıştığı yolda dikkatini gereği gibi yola ve seyir yönüne verip, aracının hızını mahal şartlarına uyarlayarak müteyakkız bir şekilde yaklaşması, önünde görüş alanı içinde düz yolda seyrine göre yolun sağ kenarında nizami olarak park halinde bulunan davacı …’a ait …plakalı otomobile dikkat ederek bu otomobilin arka tarafından uygun mesafeden geçmesi gerekirken; sürücülerin trafik düzen ve güvenliği açısından uymak zorunda oldukları bu hususlara gerekli önem ve özeni göstermediği ve aracının hızını mahal şartlarına uyarlamamak suretiyle mevcut seyir hızıyla olay mahalline yaklaşması sonucu, seyrine göre sağa kontrolsüz doğrultu değiştirerek, yolun sağ kenarında nizami olarak park halinde bulunan …plakalı davacı aracına çarpmasıyla neticelenen kazanın meydana gelmesine, 2918 sayılı yasanın diğer sürücü kusurlarından 52/B (sürücüler hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar.) ile sürücü asli kusurlarından 84/L (Park için ayrılmış yerlerde veya taşıt yolu dışında kurallara uygun olarak park edilmiş araçlara çarpma) ve 84/F (Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma) kurallarını ihlal ettiği, davacı …’a ait …plakalı otomobil olay mahalli yolun sağ kenarında nizami park halinde olması nedeniyle kazanın oluşumunda etkenliği olmadığının rapor edildiği, böylece gerçekleşen kazada, bilirkişi raporunda açıklanan gerekçelerle davalı sigorta şirketi tarafından trafik poliçesi ile sigortalanan davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’ne ait aracı kullanan dava dışı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, değer kaybının, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedeli arasındaki fark olduğu, davacıya ait aracın alınan bilirkişi raporu uyarınca kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değerinin 120.000,00 TL, kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedelinin 118.400,00 TL olduğu, buna göre dava konusu araçta (120.000,00 TL -118.400,00 TL) = 1.600,00TL lik değer kaybı meydana geldiği, davacının aracının hasarının 4 iş gününde tamiri mümkün olup, bu durumda onarım süresince toplam ikame araç bedelinin (4 gün x 150 TL) 600,00 TL olduğu, davalı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin malik sıfatıyla KTK.nun 85.maddesi uyarınca gerçekleşen zarardan sorumlu olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan değer kaybı zararından sorumlu olduğu, davadan önce davalı sigorta şirketine 02.03.2020 tarihinde davacı tarafça başvuru yapıldığı, davalı sigorta şirketi tarafından 8 iş günü içinde ödeme yapılmadığından temerrüt tarihinin 12.03.2020 olduğu, davalı araç malikinin ihtar ve ihbara gerek olmaksızın haksız fiilin gerçekleştiği 28.12.2019 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacının değer kaybı bedeli isteğinin kabulü ile, 1.600,00 TL değer kaybı bedelinin, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüde düştüğü 12.03.2020 tarihinden, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 28.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının ikame araç bedeli isteğinin kabulü ile, 600,00 TL ikame araç bedelinin kaza tarihi olan 28.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafça sarf edilen ve faturası dosyaya sunulan 319,57 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının değer kaybı bedeli isteğinin KABULÜ ile,
1.600,00 TL değer kaybı bedelinin, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüde düştüğü 12.03.2020 tarihinden, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 28.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Davacının ikame araç bedeli isteğinin KABULÜ ile,
600,00 TL ikame araç bedelinin kaza tarihi olan 28.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
3- Ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
4- Alınması gereken 150,28 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL ile bedel arttırım harcı olan 35,00 TL olmak üzere toplam 89,40 TL harcın mahsubu ile kalan 60,88 TL karar ve ilam harcının (davalı sigorta şirketi, hakkındaki kabul edilen tazminat miktarı dikkate alınarak bu miktar harcın 47,27 TL’lik kısmı ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40 TL peşin harç, 35,00 TL tamamlama harcı, 7,80 TL vekalet ücreti, 111,60 TL davetiye ve posta gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 319,57 ekspertiz ücreti, davacı dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendisini vekille temsil ettirdiğinden, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 900,00 TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 2.682,77-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 2.200,00-TL vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketi, hakkındaki kabul edilen tazminat miktarı dikkate alınarak bu miktarın 1.600,00 TL’lik kısmı ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava konusunun miktar ve değeri istinaf sınırının altında olması nedeniyle kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.25/11/2021

Katip ….
e-imza

Hakim ….
e-imza