Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/514 E. 2021/838 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/514
KARAR NO : 2021/838

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Şirketi vekilinin 17.09.2020 harç tarihli dava dilekçesiyle; müvekkil şirketin, ticari ilişki gereği davalı şirkete mal satışı yaptığını, malların davalıya teslim edildiğini ve karşılığında davalı borçlu şirket adına 11 adet toplam tutarı 1.252.861.47-TL fatura düzenlendiğini, davalı şirketin faturaların ödeme vadeleri geçtiği halde ödeme yapmadığını, müteaddit ödeme uyarılarına ve tanınan süreye karşın müvekkil şirketin ödeme alamadığını, müvekkili şirketin 11 adet fatura alacağının İzmir … icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, davalı şirketin haksız, dayanaksız ve kötü niyetli olarak takibe ve borca itiraz ederek takibi durduğunu, zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu, anlaşma sağlanamadığını, dava konusu icra takibinin açılmasının ardından, bugüne kadar çeşitli tarihlerde, davalı borçlu tarafından takibe dayanak faturalara konu bir kısım malın, iade faturası düzenlenerek müvekkil şirkete iade edildiğini, diğer bir kısım fatura borcunun da bir kısım müşteri çeki ile ödendiğini, bu durumun davalı borçlunun takibe itirazındaki kötü niyetini ve ödemeyi geciktirme amacını açıkça ortaya koyduğunu, dava konusu borcun davalı borçlu tarafından ikrar edildiğini, takibe ve davaya konu kalan alacağın 660.219,74-TL olduğunu belirterek davalının, aleyhine başlatılan İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının, takipten sonra yapılan ödemeler düşüldükten sonra kalan alacak miktarı olan 660.219,74-TL için iptali ile takibin devamına, ayrıca %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 06.11.2020 tarihli cevap dilekçesiyle; davalı şirketin dava ve İzmir … icra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takip konusu 1.252.861,48 TL asıl alacak 17.144,94 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığını, zira müvekkilinin dosyaya sundukları … … Şubesi’nin 28.08.2020 vade tarihli … çek numaralı 46.000-TL çek, … Bankası … Şubesi’nin 15.05.2020 vade tarihli … çek numaralı 1.500.000-TL tutarlı çek, … Bankasının … Şubesi’nin 28.01.2020 vade tarihli … çek numaralı 30.000-TL tutarlı çek, … Bankası … Kayseri Şubesi’nin 25.02.2020 vade tarihli … çek numaralı 50.000-TL tutarlı çek, … … Şubesi’nin 05.04.2020 vade tarihli … çek numaralı 65.000-TL tutarlı çek,… Şubesi’nin 28.06.2020 vade tarihli … çek numaralı 46.000-TL tutarlı çek, … Şubesi’nin 28.07.2020 vade tarihli … çek numaralı 48.000-TL tutarlı çek, … Bankası … Şubesi’nin 20.02.2020 vade tarihli … çek numaralı 25.000-TL tutarlı çek, … … Şubesi’nin 05.11.2019 vade tarihli … çek numaralı 250.000-TL tutarlı çeklerle ödeme yaptığını, böylece davacı şirketin müvekkilden 2.060.000-TL tahsilat yaptığını, müvekkilin borcunun sona erdiğini, takip yapabilmesi için davacının kendisine teslim edilen çekleri iade etmesi gerektiğini, davacı şirketin müvekkili şirkete 807.138,53-TL borcu bulunduğunu, davanın kötü niyetli açıldığını, tahsil amaçlı olarak davacıya verilen … / Adana / … Şubesine ait 05.11.2019 keşide tarihli … çek numaralı 250.000-TL meblağlı çek davacı şirket tarafından İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu, davacı şirketin mükerrer tahsilat istediğini, müvekkili şirketin davacıya 46.355,08-TL iade faturası kestiğini ve malları iade ettiğini, davacı şirketin müvekkili şirkete 101.507-TL + %18 KDV + 239.965-TL + %18 KDV prim borcu bulunduğunu, müvekkili şirketin bu alacaklarının borçtan düşülmediğini, davanın bu nedenle reddinin gerektiğini, ayrıca istenen faizinde fahiş olduğunu, bu nedenle davanın reddine ve %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 30.11.2020 tarihli replik dilekçesiyle; müvekkili şirketin, davalı şirkete sattığı mal karşılığı faturalar düzenlendiği ve karşılığında çek alındığını, fatura bedellerinin süresinde ödenmemesi ve çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle alacağın takibe konulduğunu, davalı tarafın toplam borcun bir kısmı mal iadesi ve müşteri çekiyle ödediğini, kalan alacağın takibe konu yapıldığını, davalının takibe itirazının haksız olduğunu, itirazdan sonra ödeme yaptığını, dava tarihine kadar takip bedelinin yarısını ödediğini, davalı tarafın cevap dilekçesinde yer alan çeklerle yaptığı ödemenin borcu sona erdirdiği iddiasının doğru olmadığını, zira davalıyla aralarında protokol / yenileme anlaşması yapmadıklarını, davalının mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, (TBK m. 133) davalının 2.060.000-TL borcundan fazla ödeme yaptığı iddiasının da doğru olmadığını, zira 1.500.00-TL bedelli karşılıksız çıkan teminat çeklerinin bulunduğunu belirterek davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalılar vekilinin 21.12.2020 tarihli düplik dilekçesiyle; davacı tarafında kabul ettiği üzere ödemenin bir kısmının mal iadesi ve bir kısmının müşteri çekiyle yapıldığını, bu çeklerin icra takibinden önce verildiğini, bu çeklerin borçtan düşülerek takip yapması gerekirken fatura bedeli üzerinden icra takibi başlattığını, davacı şirkete verilen … … Şubesi’nin 05.11.2019 vade tarihli 250.000-TL meblağlı çekin icra takibine konu olduğunu, bu halde alacağı 1.252.861.47-TL + 250.000-TL = 1.502.861,47-TL olarak hesapladığını, bu kadar alacağının bulunmadığını, çeklerin borca karşılık verildiğini, tahsil edilen çek bedellerinin fatura borcundan düşüldüğünü, 1.252.861,47-TL takip yapılabilmesi için davacının aldığı tüm çekleri iade etmesi gerektiğini, bu nedenle defterlerin incelenmesiyle durumun ortaya çıkacağını belirterek davanın reddine ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; genel ticari kredi sözleşmelerine istinaden yapılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
Arabuluculuk Tutanağı, Genel Kredi Sözleşmesi, İzmir … icra Müdürlüğü’nün … Esas ve İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalar incelenmiş, bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı sayılı dosyasının incelendiğinde; Takip alacaklısı … Şirketinin, takip borçlusu … aleyhine (1.252.861,47-TL asıl alacak + 17.144,94-TL işlemiş faiz =) 1.270.006,41-TL üzerinden 06.03.2020 tarihinde ilamsız icra takibine geçtiği, ödeme emrinin borçluya 16.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 17.03.2020 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ederek borcun ödendiğinden bahisle takibi 17.03.2020 tarihinde durduğu belirlenmiştir.
İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelendiğinde; Takip alacaklısı … Şirketinin, takip borçluları … ve … aleyhine 05.11.2019 keşide tarihli … seri numaralı 249.770-TL bedelli çeke istinaden kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla 12.03.2020 tarihinde takibe geçtiği, ödeme emrinin borçlular … ve …’ne 16.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlulardan … Ltd. Şti.’nin itirazıyla İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinden … Esas sayılı dosyası üzerinden bu borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
Taraflar arasında arabuluculuk müzakeresinin 11.03.2019 tarihinde yapıldığı ve arabuluculuk görüşmelerinde banka ile borçlunun anlaşamadığına ilişkin tutanak düzenlendiği belirlenmiştir.
Davalı tarafın defter ve kayıtları üzerinde … Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla Bilirkişi SMMM … vasıtasıyla alınan 17.05.2021 tarihli raporda; davalı şirketin defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede 2018 ve 2019yılına ait defter ve kayıtların açılış ve kapanışlarının süresinde yapıldığı, yevmiye defteri üzerinde yapılan incelemede icra takip dayanağını oluşturan 18.04.2019 tarihli 220.375,98 TL bedelli, 28.05.2019 tarihli 750.135,32 TL bedelli, 12.06.2019 tarihli 131.081,99 TL bedelli ve 1.944 TL bedelli, 28.06.2019 tarihli 143.552,31 TL bedelli 10.07.2019 tarihli 9.721,24 TL bedelli 22.07.2019 tarihli 1944 TL ve 20.674,86 TL bedelli, 24.07.2019 tarihli 2898,67 TL bedelli ve 32.784,81 TL bedelli, en son olarak 31.07.2019 tarihli 3.088,75 tl bedelli faturaların defterde kayıtlı olduğu, ancak karşılığında 4.967.846,65 TL kasadan ödeme şeklinde bir kaydın yer aldığı, çekler ile ilgili bir kaydın bulunmadığı, iade edilen mallarla ilgili bir kaydın bulunmadığı, icra dosyasında talep edilen 1.252.861,47 TL asıl alacak, 17.144,94 TL takip öncesi işlemiş faizden davacının toplam 1.270.006,41 TL alacaktan davalıdan 660.0219,74 TL nı talep ettiği, yapılan incelemeye göre davacının davalı ile olan ticari ilişkisinde 4.967.846,65 TL 30.10.2019 tarihli nakit ödemeyi ispatlayamadığı, böyle bir ödemeye ilişkin belgesinin bulunmadığı, 12.03.2020 tarihli KDV dâhil 46.355,08 TL satış faturasının kesildiği, böylece davacı ile olan alacak borç ilişkisinin sıfıra indirildiği, 2020 yılına ait defter ve kayıtların ibraz edilmediği belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekilinin 08.06.2021 tarihli beyan dilekçesinde; davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, nakit ödemenin gerçeğe aykırı kayıt olduğunu beyan etmiştir.
Davalı taraf bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmamıştır.
Mahkememizce davacının defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesiyle yapılan 09.09.2021 tarihli raporda; davacı şirketin 2018, 2019, 2020 yılı defterlerinin incelendiği, mal ve hizmet teslimi ile bedel konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, davacının defterlerinde 4.967.846,65 TL ödemenin yer almadığı, davacının defter ve kayıtlarına göre cari hesap bakiyesinin 06.03.2020 tarihi itibariyle 1.264.377,19 TL olduğu, dava tarihi itibariyle alacağının 660.219,74 TL kaldığı belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekili 24.11.2021 tarihli beyanında; ikinci bilirkişi raporuna karşı bir itirazının olmadığını, 4.967.846,65 TL’lik bir ödemenin kayıtlarda yer almadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan inceleme ve değerlendirmeye göre; davacının ve davalının defter ve kayıtlarının incelenmesiyle davacının dava konusu yapılan 18.04.2019 tarihli 220.375,98 TL bedelli, 28.05.2019 tarihli 750.135,32 TL bedelli, 12.06.2019 tarihli 131.081,99 TL bedelli ve 1.944 TL bedelli, 28.06.2019 tarihli 143.552,31 TL bedelli 10.07.2019 tarihli 9.721,24 TL bedelli 22.07.2019 tarihli 1944 TL ve 20.674,86 TL bedelli, 24.07.2019 tarihli 2898,67 TL bedelli ve 32.784,81 TL bedelli, en son olarak 31.07.2019 tarihli 3.088,75 TL bedelli faturalardan dolayı alacaklı olduğu, 1.318.201,93 TL bedelli faturalardan dolayı davalının nakit ödeme olarak 2018 ve 2019 yıllarında 4.967.846,65 TL ödeme yaptığına ilişkin (nakit ödeme ) kaydının yer aldığı, ancak bu nakit ödemeye ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığı, mevcut durumda davacının lehe olan defter ve kayıtlarında dava tarihi itibariyle 660.219,74 TL alacaklı olduğu, davalının ödeme iddiasını ise ispatlayamadığı, mevcut durum itibariyle davacının HMK m. 222 ye göre davacının defterlerinin lehine delil özelliği taşıdığı, davalının ise defter ve kayıtlarında yer alan ödemelere ilişkin her hangi bir belgenin bulunmadığı, davalının iade faturalarının ise her iki tarafın defter ve kayıtlarında yer almadığı belirlenmiş olmakla; 7251 Sayılı Kanun m. 23 ile değişik m. 222/3f ya göre davacının sahibi lehine delil olan defter ve kayıtları dikkate alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının KABULÜ ile;
Davacının davalı … aleyhine yapmış olduğu İzmir … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan takibe ve talebe bağlı olarak 660.219,74 TL üzerinden takibin devamına,
Davalının itirazının haksız ve alacağın likit olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatı tutarı olan 132.043,95 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Ödemelerin icra müdürlüğünce nazara alınmasına,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 45.099,61 TL harçtan dava açılışında alınan 4.924,88 TL peşin harcın mahsubu ile eksik alınan 40.174,73 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
_____________________________________________________________________________
“…Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması Madde 222/3 İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz…”
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 54,40 TL ve peşin harç 4.924,88 TL ile yazışma ve tebligat gideri 134,00 TL, talimat gideri 638,00 TL ve bilirkişi ücreti 600,00 TL olmak üzere toplam 6.351,28 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 50.060,99 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24.11.2021

Başkan …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Katip …
E-İmzalıdır