Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/486 E. 2023/129 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/486
KARAR NO : 2023/129

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin 10/12/2019 tarihinde davalı ve dava dışı … ile …Turizm Taşımacılık ve Ticaret Ltd. Şti unvanlı bir şirket kurduklarını, ortaklık ana sözleşmesi uyarınca ortakların pay dağılımı ana sermaye 100.000 kabul edilerek … 33, … 33, … 34 pay olmak üzere taahhüt edildiğini, ortaklığın 10/12/2019 tarihinde kurulduğunu, şirketin konusunun yolcu taşımacılığı yapmak üzerine oluşturulduğunu, ortakların ayın sermaye koyma taahhüdü olarak ticari ve binek araçlar olmak üzere her bir ortağın ortaklığa bir adet araç satın almasını öngördüklerini, şirket ana sözleşmesi uyarınca ortakların pay dağılımına ve sermaye koyma yükümlülüğüne göre her bir ortak şirkete boş senet imzalayarak sermaye koyma borcunu senede bağladığını; ancak ortaklığın henüz kurulmadan (tüzel kişilik kazanmadan) önce senetler düzenlendiğinden senedin lehtarı ve pek çok unsuru belirtilmeksizin yalnızca bedel kısmı ile imzaları mevcut halde ortaklığa tevdi edildiğini, ortakların bu senetleri imzalayarak sermaye koyma taahhütlerini bir de senede bağlayarak birbirlerine karşı; ortaklık iradelerini, iyiniyetlerini ve ciddiyetlerini göstermek istediklerini, ortaklığın kurulduğu 10/12/2019 tarihinde diğer ortakların, ortaklığın kuruluş masraflarını müvekkilinden talep ettiklerini, müvekkilinin ortaklık giderleri olduğu söylenen bu paraları birçok kez diğer ortaklara elden verdiğini, ayrıca bu süreçte ortaklık ana sözleşmesine göre her bir ortağın şirkete birer araç alması öngörüldüğünden müvekkilinin bu yükümlülüğü ifa etmek üzere bir araç satın aldığını; bu satın alma esnasında bir arada bulunan ortaklardan ortaklık yetkilisi dava dışı …’ın, aracın ortaklık adına alınmasını engellemek için “imza sirkülerinin yanında olmadığı” ve aracı ortaklığa daha sonra devredeceği gerekçesiyle aracın kendi üzerine yapılmasını istediğini, müvekkilinin de bunu kabul ederek aracı … adına satın aldığını, ancak günler geçmesine rağmen …’ın, aracı ortaklığa devretmemesi üzerine müvekkilinin bu duruma tepki göstererek aracı ortaklık adına almak istediğini, aracın …’dan ortaklığa devredilmesinin farklı anlamlar taşıdığını söylemeyerek …’dan…plakalı aracı ortaklığa devretmiyorsa, eşi … adına tescil etmesini istediğini, …’ın aracı, müvekkilinin eşi olan … adına tescil ettirdiğini, bu olayın sonrasında, ortaklığın kurulurkenki sözlerin yerine, sürekli müvekkilden para istenerek diğer ortakların ortaklığın gereğini yerine getirmemesi, hatta müvekkilinin de ortaklığa ödediği paraların elden istenmesi ve böylece kayıt altına alınmasının engellenmesi gibi gelişen bazı hileli olayların da yaşanması müvekkilinin dolandırılmaya çalışıldığını anlamasına neden olduğundan, müvekkilinin ortaklıktan 07/01/2020 tarihli Torbalı 3. Noterliği’nin ……… yevmiye nolu işlemi ile paylarını devretmek suretiyle ayrıldığını, müvekkilinin ortaklıktan ayrılırken, 16/12/2019 tarihinde elden ödediği 20.000,00 TL’den ortaklığa ait tüm masrafların hesaplanarak payına düşen miktarın mahsup edilmek suretiyle bakiyesinin kendisine iadesini istediğini, bu talebi muhasebe yetkilisi ve diğer ortaklar tarafından kabul edilmediğini, bunun üzerine davalı …, müvekkilinin ortaklığa sermaye koyma borcuna istinaden verdiği senet olduğu düşünülen senedin üzerini doldurmak suretiyle icra takibine konu edildiğini, ancak müvekkilinin ne ayrıldığı …Ltd. Şti’ye, ne de davalı …’ye herhangi bir borcu olduğunu, bedelsiz ve sonradan üzeri doldurulmak suretiyle takibe konulması nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın … sayılı dosyasından davalı … ile dava dışı … hakkında dolandırıcılık ve resmi evraka sahtecilik suçlarından suç duyurusunda bulunulmuş olup, soruşturmanın halen devam ettiğini, davacı evrakta sahtecilik yaparak bedelsiz senedi takibe koyduğundan, huzurdaki davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, bu nedenle de haksız takibin devam etmesini önlemek bakımından takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, takibe konu senetten dolayı müvekkilinin davalıya bir borcu olmadığını, davalının müvekkilinden alacağını ispatlaması gerektiğini belirterek, davanın kabulü ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olarak icra takibi açmış olması sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; açık senedin taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu iddia eden davacının bu iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, Yargıtay içtihatlarına göre bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu yolundaki iddianın davacı keşideci tarafından yazılı delille kanıtlanması gerektiğinin belirtildiğini, senede karşı ileri sürülen her türlü iddia ve def’inin senetle ispatı gerektiğini belirterek, davanın reddine, davacı aleyhine takip konusu miktarın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; …Ltd. Şirketinin kuruluşuna dair anasözleşmesi ve diğer evraklar, …Ltd. Şirketine ait ticaret sicil kayıtları ve ticari defter ve kayıtları, takip dosyası, davacının … adına aldığı…plakalı araç ve araçla ilgili devir belgesi ile trafik tescil kayıtları, bilirkişi, tanık, yemin delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; takip dosyasında takibe konulan senet, Yargıtay içtihatları delillere dayandığı görülmüştür.
İzmir 4. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından, borçlu … aleyhine 33.000,00 TL bedelli 10.12.2019 tanzim tarihli 10.01.2020 vade tarihli bonoya dayalı olarak 33.000,00 TL asıl alacak ve 111,88 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.111,88 TL alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 24/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; İzmir CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasında yapılan soruşturma neticesinde, müştekisi …, şüphelileri … ve … olduğu, suçun bedelsiz senedi kullanma, resmi belgede sahtecilik suçu, suç tarihi ve yerinin 23/01/2020 İzmir olduğu, hazırlanan iddianame neticesinde açılan davanın İzmir 20. ASCM’nin…… Esas sayılı dosyasına açıldığı, mahkeme tarafından yapılan yargılama neticesinde verilen … Esas, … Karar ve 28/10/2021 tarihli ilam ile dava konusu 33.000,00 TL’lik senedin borç miktarı ve borçlu hanesinin bizzat katılan tarafından imzalanıp borç miktarının bilindiği, yazılı belgeye karşı yine yazılı delil ile ispatının söz konusu olduğu, katılanın bu anlamda kabule değer bir belge ibraz edemediğinden bahisle sanıkların atılı suçu işlediklerine dair yeterli delil elde edilememesi nedeniyle CMK 223/2-e hükmü uyarınca ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, verilen kararın istinaf kararı ile 22/09/2022 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünden …Turizm Taşımacılık ve Ticaret Limited şirketinin kayıtları getirtildiğinde şirketin temsilcisinin ve hissedarının … olduğu görülmüştür.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğünden…plakalı aracın trafik kayıtları getirtildiğinde aracın 13.12.2019 tarihinde … adına tescil edildiği, daha sonra 07.09.2020 tarihinde online satış senedine istinaden … adına 07 AND 338plaka sayıya nakil gittiğinden tescil kayıtlarının silindiği görülmüştür.
Dava ve takibe konu bono incelendiğinde keşidecinin …, lehdarın … olduğu, düzenleme tarihinin 10.12.2019 , ödeme tarihinin 10.01.2020 olduğu, senet bedelinin 33.000,00 TL olduğu, senette malen veya nakden kaydının bulunmadığı görülmüştür.
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir yoluyla İzmir 4. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasındaki takibin teminatsız olarak bu mümkün değilse uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması talebinde bulunması üzerine Mahkememizce icra takibinden sonra başlatılan menfi tespit davasında İİK’nın 72/3 maddesine göre, ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, ancak borçlunun gecikmeden doğan zararı karşılamak ve 33.111,88 TL alacağın %15’i miktarındaki 4.966,782 TL nakit veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu verildiği takdirde ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verildiği, davacı tarafça teminatın yatırılması üzerine 28.12.2020 tarihinde gereğinin yerine getirilmesi hususunda icra müdürlüğüne müzekkere yazıldığı görülmüştür.
Davacı vekili tanık dinletme talebinde bulunmuş ise de, HMK. 200 vd. maddeleri dikkate alındığında yazılı delil ile kanıtlanması gerektiğinden ve davalının açık muvafakatı bulunmadığından tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından taraflar arasında şirket kurulması dışında alacak ve borç ilişkisi bulunmadığı, bu ilişkinin ispatı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması talep edilmiş ise de, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kambiyo senedi olan bonodan kaynaklandığı ve tüm dosya kapsamındaki deliller birlikte değerlendirilerek bilirkişi incelemesi yapılması talebin reddine karar verilmiştir.
Davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı anlaşıldığından davacıya davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatıldığı ancak davacı tarafından davalıya yemin teklifinde bulunulmadığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; kambiyo senedi olan bonoya dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
6102 sayılı TTK’nın 778/2-f maddesi yollamasıyla bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 680. maddesi gereğince, bononun keşideci tarafından bazı unsurları eksik olarak düzenlenmesi ve bu eksikliklerin bonoyu elinde bulunduran kişi tarafından doldurulması mümkündür.
Menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü davalı (alacaklı) tarafa aittir. Ancak, dava konusu somut olayda menfi tespit davasını açan davacı borçlu senetteki imzayı inkar etmemekte, senedin bedel kısmı ve imza dışındaki kısımlarının sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu iddia etmiştir. Senet metninde senedin ihdas nedeni yazılı değildir. İmzası ikrar edilmiş senet karşısında davacı keşideci olarak imzalayıp verdiği bononun sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasını kanuni delillerle (senet,yemin) ispatlamak zorundadır.
Somut olayda, davacı yan, iddiasını ispat için, …Turizm Taşımacılık ve Ticaret Ltd, şirketinin ticari defter ve kayıtlarına, tanık deliline ve davalının yargılandığı ceza davası münderecatına delil olarak dayanmıştır. Ceza mahkemesince davalının bedelsiz senedi kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçundan beraatine karar verildiği, beraat kararının istinaf kararıyla kesinleştiği görülmüştür. Dolayısıyla eldeki davada, tespit ettiği maddi vakıalar itibariyle hukuk mahkemesini bağlayıcı nitelikte olan bir ceza mahkemesi kararı bulunmaktadır.
Bono, bağımsız borç ikrarını içeren bir senet olmakla, illetten mücerret olduğu, bu nedenle bir illete bağlı olması gerekmediği ve kural olarak ispat yükü senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu ileri süren tarafa ait olduğundan bu durumda ispat külfeti davacıda olup, davacının iddiasını kanuni delillerle (senet,yemin) ispatlaması gerektiği ancak davacı yanca yazılı belge ibraz edilemediği, davacının iddiasını kanuni delillerle (senet,yemin) ispatlaması gerektiğinden tanık dinlenmesi talebi ve …Turizm Taşımacılık ve Ticaret Ltd. şirketinin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması talebi reddedilmiş, davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığından davalıya Mahkememizce yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatıldığı, ancak davacı tarafça davalıya yemin teklif edilmediği, sonuç olarak davacı borçlu olmadığını usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığından davasının reddine karar verilmiş, davalının mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararı nedeniyle alacağına geç kavuşması söz konusu olduğundan, takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından, İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konulan 10.12.2019 keşide tarihli, 10.01.2020 vade tarihli, 33.000,00 TL bedelli bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasının REDDİNE,
2-Davalının, mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararı nedeniyle alacağına geç kavuşması söz konusu olduğundan, takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcının davacı tarafça yatırılan 565,47- TL peşin harcın mahsubu ile kalan 385,57-TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Dava reddolduğundan davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
7-Dava reddolduğundan; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
16/02/2023

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.