Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/477 Esas
KARAR NO : 2021/383

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 20/05/2021

Mahkememizde görülen Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 04/09/2020 tarihli dava dilekçesi ile; Davacı şirketin ortaklar pay defterinin şirket merkezinde yaşanan hırsızlık nedeni ile 03/09/2020 tarihinde zayi olduğunu, 6102 Sayılı TTK mad. 82 uyarınca yasal süresi içinde zayi belgesi verilmesi için Mahkememize başvuruda bulunulduğunun beyan edildiği, bu nedenlerle zayi belgesi verilmesi konusunda karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davacı vekiline zayi belgesi düzenlenmesi istenen ticari defterlerin tasdik bilgilerini sunması için süre verildiği, davacı vekili tarafından bulunulan beyan üzerine İzmir … Noterliğine yazı yazıldığı ve yazı yanıtının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin 11/12/2020 tarihli dilekçesinde davacı şirketin unvanın 25/12/2015 tarihinde değiştirildiğini, bu nedenle tasdik kayıtlarında farklı isim görüldüğünü beyan ettiği görülmüş, unvan değişikliğine ilişkin Ticaret Sicil Gazetesinin dilekçe ekinde olduğu ve davacı şirketin ortaklar pay defteri onayında gösterilen şirket olduğu anlaşılmıştır.
Davacı şirket yetkilisinin 03/09/2020 tarihinde … Polis Karakoluna verdiği ifadede şirket pay defterini kontrol ettiğinde yerinde olmadığını gördüğünü, şüphe duyduğu herhangi bir durum olmadığını, defteri kaybetmiş veya çaldırmış olabileceğini beyan ettiği görülmüştür.
Dosyada yapılan incelemeye göre; Davacı şirkete ait ortaklık pay defterinin çalındığı veya kaybolduğu gerekçesi ile zayi belgesi düzenlenmesi isteminde bulunulduğu, davacının zayi sebebi olarak bildirdiği net bir maddi vakıanın söz konusu olmadığı, TTK mad. 82/7’de geçen sebeplerin açıklandığı, ancak doğrudan doğruya dava konusu defterin herhangi bir olaya istinaden davacının uhdesinden çıktığını gösterir bir delilin bulunmadığı, sebebin hangi olaya dayandırılırsa dayandırılsın iddianın samimi ve inandırıcı olması ve hayatın olağan akışına aykırı olmaması gerektiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ve İzmir BAM 11. Hukuk Dairesinin yerleşik kararlarının bu yönde olduğu, davacı şirkete ait defterlerin özenle saklanması gerektiği, bu özenle saklandığı halde kaybedildiği veya çalındığı hususunun ispatlanamadığı bu nedenle de davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile 4,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının davacıya ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/05/2021

Yazman …
e-imza

Yargıç …
e-imza