Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/126 E. 2021/628 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/126
KARAR NO : 2021/628

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2020
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili banka ile davalı şirket arasında imzalanan kredi sözleşmeleri gereğince kredi tahsis edildiğini, diğer davalı …’nın söz konusu kredilere müteselsil kefil olduğunu, firmanın kendisine kullandırılan kredi hesapları, sözleşme hükümleri uyarınca kat edildiğini, kredi müşterisi şirket ve kefillerine Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi uyarınca muaccel alacağın tamamının ferileri ile beraber ödenmesi hususunda ihtarnameler gönderildiğini ancak borcun ödenmediğini, davalılar hakkında İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalıların takipte yetkiye, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, arabulucuk şartının yerine getirilmesini teminen takibin İzmir İcra Müdürlüğünde açılmış olması ve takibe dayanak kredi sözleşmesinde yetkili yerin İzmir İcra ve Mahkemeleri olduğu belirtilmiş olduğundan, İzmir Adalet Komisyonuna başvurulduğunu, ancak davalıların arabulucunun yetkisine itiraz ettiğini, yetki itirazının karara bağlanmasını teminen dosyasının İzmir Sulh hukuk mahkemesine gönderildiğini, İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesinin … E., … K. Sayılı kararı ile Arabulucunun yetkisinin Akhisar olduğuna kesin olarak karar verildiğini, sonrasında Akhisar Arabuluculuk bürosuna başvuru yapmak zorunda kaldıklarını, davaya bakmaya Mahkememizin yetkili bulunduğundan davalının takibe ve icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın giderilmesini teminen iş bu davanın açıldığını, davalının takibin açıldığı yere ilişkin yetki itirazının yerinde olmadığını, zira takibe dayanak kredi sözleşmesinde yetkili yerin İzmir Mahkemeleri olduğunu, davalının yetki itirazının reddini talep ettiklerini, müvekkilinin mevcut alacağının bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, takipten itibaren işleyecek faiz oranının taraflar arasındaki sözleşmeye ve yasalara uygun olduğunu, takip konusu alacağın likid ve muayyen olduğunu, açıklanan nedenlerle davalılar tarafından yapılan itirazın 136.389,00- TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin 136.389,00- TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte talep edilen oranlarda işleyecek faiz, BSMV takip masrafı ve vekalet ücreti yönünden devamı ile yetkiye yaptığı itirazın iptaline, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; alacaklının, takibi ve iş bu davayı açmış olduğu İcra Müdürlüğü ile mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili icra dairesinin Akhisar İcra Dairesi ile yetkili mahkemenin Akhisar Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, buu sebeple yetki itirazında bulunduklarını, takibin ve davanın açıldığı tarihteki borçlunun ikametgâhı sayılan yerin Akhisar olduğunu ve Akhisar İcra Dairesi ile Akhisar Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılması gerektiğini, esasa ilişkin beyanlarında borcu kabul etmediklerini, takibe konu asıl alacağın, masraf olmak üzere tüm esasına, faiz taleplerine ve oranlarına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, asıl borçlu müvekkili … A.Ş.’nin takip talebinde belirtilmiş olan tutarda davacı bankaya borcu bulunmadığını, davacı bankaca talep edilen faiz oran ve başlangıç tarihlerinin hatalı olduğunu, diğer davalı müvekkili …’nın da dava konusu kredi sözleşmesini kefil olarak imzaladığını, faiz oranının da yasal sınırların üzerinde olduğunu, zira müvekkillerinin tacir olmadığı gibi, kredi sözleşmesinin de tarafı olmadıklarını, kredi sözleşmesinin şartlarından bağımsız olarak sadece “ödeme”ye kefalet hükmü mevcut olduğunu, kefiller yönünden faiz oranının yasal şartlara göre belirlenmesi gerektiğini, ayrıca kefaletin geçerli olabilmesi için bedelin üst sınırının, yine sürenin üst sınırının belirlenmiş olması, eş rızasının bulunması gibi yasal koşulların gerçekleşmiş olması gerektiğini, bu hususa ayrıca itiraz ettiklerini, kefaletlerin geçerli olmadığını, öncelikle kefaletin yasal şartları yönünden değerlendirilmesi gerektiğini, bu nedenlerle hem İcra Dairesinin hem de Mahkemenin yetkisine itiraz ile yetki itirazlarıının kabulüne, davanın ve takibin yetkisizliğine, takibin yetkili Akhisar İcra Dairesine, davanın Akhisar Asliye Ticaret (Hukuk) Mahkemesine gönderilmesine, davanın tümüyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER : Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; kredi ve rehin sözleşmesi, ihtarnameler, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ve münderecatı, müvekkili banka defter ve kayıtları, gerektiğinde müvekkili Banka defter ve kayıtları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi, keşif, tanık, İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı kararı, 12.02.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağı aslı vesair her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; Vergi kayıtları, ticari defterler, ihtarname örnekleri, icra dosyası, kredi sözleşmeleri, kefaret sözleşmeleri, hesap bilgileri ve diğer işlemlerini gösterir tüm belgeler, gerek görülmesi halinde tanık, yemin delili ve bilirkişi incelemesine dayandığı görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine 136.389.63-TL asıl alacak, 8.610.03-TL işlemiş temerrüt faizi 26.02.2019-21.03.2019 % 58.80 430.51-TL BSMV, 1.831.78-TL masraf, 485.00-TL ihtiyati haciz vek. ücr. olmak üzere toplam 147.746.95-TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %58.80 temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, icra giderleri ve avukatlık ücretinden tahsilinde tekerrür olmamak üzere ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulara 02/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 05/04/2019 tarihli dilekçe ile yetkili icra dairesinin Akhisar İcra Dairesi olduğunu, borcu kabul etmediklerini, bu nedenle borca, faize, faiz oranı ve ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiği, itiraz üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, davacı banka ile davalı …. A.Ş arasında genel kredi sözleşmesinin yapılıp yapılmadığı, diğer davalı …’nın müteselsil kefaletine dair kefalet sözleşmesinin olup olmadığı, kefalet sözleşmesinin geçerli olup olmadığı, geçerli ise davacı bankanın, ne miktarda kredi sağladığı, sağlanan bu kredinin geri ödenip ödenmediği, ödenmemiş ise takip tarihi itibariyle ödenmesi gereken bakiye borç miktarı hususunda dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması hususunda dosyanın konusunda bankacı bilirkişi …’e tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından 06/05/2021 tarihli düzenlenen raporda ; 21.03.2019 Takip tarihi itibariyle136.389.63-TL Asıl alacak, 3.875.88-TL İşlemiş faiz , 193.80-TL Faizin % 5 gider vergisi , 1,831.78-TL Masraf, 485.00-TL İht. Hac. Vek üc. , 142.776.09-TL Toplam banka alacağı tespit edildiği, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 136.389.63-TL asıl alacağa yıllık % 58.80 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
DEĞERLENDİRME : Dava; bankacılık genel kredi sözleşmesinden doğan alacağa dair başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davalılar vekili tarafından mahkememizin ve icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de, icra takibi ve davaya dayanak olan 25.04.2018 tarihli Genel Nakdi, Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinin 13.4. maddesinde İzmir İcra Müdürlüğü ve Mahkemelerinin yetkili olacağının kabul edildiği, genel kredi sözleşmesinin tacirler arasında düzenlenmiş ticari nitelikte sözleşme olduğundan HMK’nun 17. maddesi uyarınca bu sözleşmedeki yetki şartı geçerli olduğu, kefaletin fer’iliği ilkesi ve 6102 sayılı TTK’nın 7. maddesindeki ticari teselsül karinesi uyarınca genel kredi sözleşmesindeki yetki şartı sözleşmenin müteselsil kefili olan davalı …’yı da bağlayacağından HMK’nın 17. Maddesi uyarınca icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine yapılan itirazının reddine karar verimiştir.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı banka ile davalı … A.Ş.arasında 25.04.2018 düzenleme tarihli 3.000.000.-TL limitli Genel Nakdi, Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeyi davalı … 3.000.000-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, 6098 sayılı TBK’nun kefalet hükümleri doğrultusunda kefalet tarihi, kefalet limiti ve kefalet türü el yazısı ile yazıldığı, davalı …’nın asıl borçlu şirketin ortağı ve şirketi temsile yetkili olduğundan 6098 sayılı TBK 584. Maddesine eklenen fıkra ile şirket ortaklarından eş muvafakati alınması kaldırıldığından kefaletin geçerli olduğu, Genel Nakdi, Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesine istinaden davacı banka tarafından davalı asıl borçlu şirkete iskonto-iştira kredileri kullandırıldığı, kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine kredi hesapları kat edilerek davalılara ihtarname keşide edilerek 13.03.2019 tarihinde davalıların temerrüde düşürüldüğü, dosyada mevcut denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre 21.03.2019 takip tarihi itibariyle 136.389.63-TL Asıl alacak, 3.875.88-TL İşlemiş faiz , 193.80-TL Faizin % 5 gider vergisi , 1,831.78-TL Masraf, 485.00-TL İhtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 142.776.09-TL banka alacağı tespit edildiğinin belirtildiği, davalı … A.Ş’nin asıl borçlu sıfatıyla, davalı …’nın tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu olduğu, davaya konu kullandırılan kredilerin ticari nitelikte olduğu, TTK’nın 8/1.maddesinde, ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceğinin hükme bağlandığı, TTK’nın 9.maddesinde ticari işlerde kanuni anapara ile temerrüt faizi hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup bu hali ile TBK’nın 88 ve 120.maddeleri hükümlerinin ticari işlerde uygulanmayacağının kabulü gerektiğinden davacı bankanın sözleşmede belirtilen oranda akdi ve temerrüt faizi talep edilebileceğinden, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 136.389.63-TL asıl alacağa yıllık % 58.80 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulüne, davalıların İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine vaki itirazlarının kısmen iptaline,136.389,63 TL asıl alacak, 3.875,88 TL işlemiş faiz, 193,80 TL faizin %5 gider vergisi, 1.831,78TL masraf ve 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 142.776,09–TL’nin asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %58.80 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 oranındaki BSMV si ile birlikte ve tahsilde tekerrüre yol açmamak koşulu ile davalılardan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, talep edilen asıl alacak likit olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur..
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
2-Davalıların İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine vaki itirazlarının KISMEN İPTALİNE,
136.389,63 TL asıl alacak, 3.875,88 TL işlemiş faiz, 193,80 TL faizin %5 gider vergisi, 1.831,78TL masraf ve 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 142.776,09–TL’nin asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %58.80 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 oranındaki BSMV si ile birlikte ve tahsilde tekerrüre yol açmamak koşulu ile davalılardan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
Fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,
3-Hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatı olan 27.277,92 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 9.753,03-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 1.590,46-TL’nin mahsubu ile bakiye 8.162,57-TL ‘nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvuru harcı,1.590,46-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı, 743,00-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.395,66‬-TL’nin davanın kabul oranı nazara alınarak 2.314,92 -TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davanın kabul red oranı nazara alınarak 1.275,51-TL’sinin davalılardan , bakiye 44,48- TL’sinin ise davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 17.513,73-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır