Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/82 E. 2022/183 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/82
KARAR NO : 2022/183

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/04/2019
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat ( Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat ) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 15/04/2019 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; 03.01.2019 tarihinde dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı olan … plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığını, yaralanmaya bağlı olarak kalıcı iş göremezlik tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili mahkememize UYAP üzerinden gönderdiği 06/05/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın 2918 sayılı yasanın 97. Md göre usulüne uygun başvurusunun bulunmadığını, başvuruya eklenen raporun son değişikliğe göre erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkındaki yönetmeliği göre düzenlenmediğini, esasa ilişkin olarak … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı olduğunu, aktuerya hesabının TRH 2010 tablosuna göre yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik zararının sigorta teminatı kapsamında bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, davacının kusurunun araştırılmasının gerektiğini, maluliyet yönünden adli tıp kurumundan rapor alınmasını, SGK’dan rücuya tabii ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasının gerektiğini, davalının temerrüdünün oluşmadığını, yasal faiz uygulanması gerektiğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Davacı vekili dava dilekçesinde; Gaziemir Nevvar-Salih İşgören Devlet Hastanesi, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ nde bulunan tedavi evrakları, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın soruşturma dosyası, Kaza ile ilgili tutanaklar, Poliçe, Yemin, Bilirkişi ve Her Türlü Yasal Delil’ e dayanmıştır.
Davalı vekili dava dilekçesinde; … nolu hasar dosyası, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları, Emsal Yargıtay Kararları, Keşif, Bilirkişi incelemesi, Tanık, Yemin, Sair her türlü yasal delil’ e dayanmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Delillerin toplanmasından sonra mahkememizin 07/11/2019 tarihli oturumunda maluliyet oranının tespit edilerek rapor düzenlenmesi için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ na yazı yazılmış, Ege Üniversitesi Adli Tıp Fakültesi Adli Sağlık Kurulu’ nun mahkememize gönderdiği 03/01/2020 havale tarihli raporda dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak, ” … Olay tarihinde yürürlükte olan Engellilik ölçütü Sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’ e ( Resmi Gazete, Mart 2013, 28603 sayı ) göre değerlendirme yapıldığında; …’ de 03/01/2019 tarihindeki trafik kazasına bağlı yaralanmaları nedeniyle kalıcı fonksiyon kaybı meydana gelmediği, dolayısıyla sakatlık oranının % 0 ( sıfır ) olduğu kanaatine varıldığı, tıbbi iyileşme süresinin maksilla kırığı nedeniyle 3 ay olarak kabulünün uygun olacağı, mahkeme dosyası içerisinde yer alan evrakın incelemesi sonucu; şahsın ayak kemiğinde kırık olup olmadığının net olarak anlaşılamadığı, bu nedenle şahsın kaza sonrası tedavi gördüğü hastanelerden ( Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi ve İzmir Katip Çelebi üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ) şahsa ait görüntülemelerini ( X-ray, BT ) içeren CD’ nin Anabilim Dalımıza gönderilmesi halinde varsa olaya bağlı ayak kemik kırığı nedeniyle arızası da dikkate alınarak tekrar hesaplama yapılabileceği … ” bildirilmiştir.
Davacı vekili 23/01/2020 tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; davacının tedavi gördüğü Gaziemir Nevval Salih İşgören Devlet Hastanesi’nden ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden şahsa ait görüntülemeleri içeren (X-ray, BT) CD’ nin gönderilmesi için müzekkere yazılmasına ve CD’nin dosyaya alınmasından sonra da dosyanın yeniden Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’na gönderilerek maluliyet hususunda yeniden hesaplama yaptırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili rapora karşı beyanda bulunmamıştır.
Mahkememizin 23/01/2020 tarihli oturumunda; ” Davacı vekilinin 23.01.2020 tarihli rapora beyan dilekçesinin sonuç kısmında belirtiği şekilde Gaziemir Nevvar Salih İşgören Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve İzmir Katip Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesine müzekkereye yazılarak davacıya ait (X-ray, BT) içerir CD’nin gönderilmesi için müzekkere yazılmasına, müzekkere geldiğinde celse arasında gün müsait olduğunda Ege Üni. Tıp Fak. Hastanesine tekrar müzekkere yazılmasına ” karar verildiği, müzekkere cevaplarının geldiği anlaşıldığından mahkememizin 06/03/2020 tarihli ara kararı doğrultusunda yeniden Ege Üniversitesi Adli Tıp Fakültesi Adli Sağlık Kurulu’ na yazı yazılarak rapor düzenlenmesi istenilmiş, Ege Üniversitesi Adli Tıp Fakültesi Adli Sağlık Kurulu’ nun 30/04/2020 tarihli raporunda; Mahkeme dosyasına eklenen İzmir Katip Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ nin CD’ si incelenmiş ve PA Akciğer Grafisi, Maksillofasyal BT ve kafa grafileri olduğu, alt ekstremiteye yönelik görüntüleme tetkiki olmadığının görüldüğü, Gaziemir Nevvar Salih İşgören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ ne ait CD’ de ise; ayak grafilerinin olduğu ve EÜTF Radyoloji Anabilim Dalınca değerlendirilmesi sonucunda her hangi bir travmatik patoloji izlenmediğinin anlaşıldığı, dolayısıyla incelenen evrakta 12/11/1948 doğumlu …’ de yürürken baston ihtiyacı olmasını destekleyecek travmatik bir bulguya rastlanılmadığı, bu bulgulara dayanılarak olay tarihinde yürürlükte olan Engellilik Ölçütü Sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’ e ( Resmi Gazete, Mart 2013, 28603 sayı ) göre değerlendirme yapıldığında; …’ de 03/01/2019 tarihindeki trafik kazasına bağlı yaralanmaları nedeniyle kalıcı fonksiyon kaybı meydana gelmediği, dolayısıyla sakatlık oranının % 0 ( sıfır ) olduğu kanaatine varıldığı, tıbbi iyileşme süresinin 3 ( üç ) ay olarak kabulünün uygun olacağını mütalaasına varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 14/05/2020 tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; Dosyanın İstanbul ATK’ ya gönderilerek yeni bir bilirkişi raporu düzenlenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 26/05/2020 tarihli rapora karşı beyan dilekçesinde; Ege Üniversitesi Adli Tıp raporuna göre davacıda sakatlık oranının % 0 ve geçici iş göremezliğinin süresinin 3 ay olduğu tespit edildiğini, dava dilekçesinde; davacı için 100,00-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının talep edildiğini, davacının kaza nedeniyle sürekli sakatlığının mevcut olmaması dolayısıyla davasını ispat edemediğini, müvekkili şirket aleyhine açılmış haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 12/11/2020 tarihli celsesinin 2 nolu bendi gereğince kusur bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, kusur bilirkişi mahkememize ibraz ettiği 29/03/2021 tarihli raporunda dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak; … plakalı kamyonet sürücüsü …’ in yer işaretlerine uymayıp trafiği tehlikeye düşürerek geri manevra yaptığını, mağdur yaya …’ in kaldırım var iken yol içinde yürümüş olduğunu, takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 13/04/2021 tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; kusur raporunu kabul etmediklerini, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 19/04/2021 tarihli rapora beyan dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamı yeterli olduğundan yeni bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiştir.
Mahkememizin 03/06/2021 tarihli celsesinde; dosya kusur bilirkişisine tevdi edilerek davalı vekilinin itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenilmesi istenilmiş, alınan 14/06/2021 tarihli ek kusur bilirkişisi raporunda; ” … Davacı ve davalı vekilleri tarafından raporda kusur oranlarının bildirilmemesi nedeni ile ek rapor talep edildiği, Bilirkişi Daire Başkanlığı tarafından Bilirkişinin Uyacağı Rehber İlkeler ve Bilirkişi Raporlarında Bulunması Gereken Standartlar Başlığında 07.09.2020 tarihinde 32 maddelik bir talimat yayımlandığı, bu talimatın 27. maddesinde açıkça belirtilen kusurun tespiti – normatif bir değerlendirmeyle mümkün olduğu ve sadece hakimin yetkisinde bulunduğu, bilirkişinin münhasıran hakimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda ( asli-tali kusurlu-kusursuz yüzdelik kusur oranı ) herhangi hir değerlendirme yapamayacağı, aksi yöndeki tutumun bilirkişilik görevinin sınırlarını aşmayı ve hakimin yerine geçmeye ifade edeceği’ nin belirtildiğini, yine bu hususun İzmir Bilirkişilik Bölge Kurulu tarafından da bildirilmiş olduğunu, Bu gerekçe ile tebliğ gününden itibaren raporlarda kusur dağılımı yapılmadığını, bu hali ile oransal değerlendirmeyi mahkeme yapacağından oransal tespit yapılamadığını belirtmiştir.
Davacı vekilinin ek rapora karşı beyanda bulunarak adli tıp kurumu ihtisas dairesinden rapor alınmasını talep ettiği, davalı tarafın ek rapora karşı beyanda bulunmadığı görüldü.
Dosya kapsamı itibariyle alınan bilirkişi raporları yeterli görüldüğünden yeni bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmedi.
Mahkememizin 30/09/2021 tarihli duruşma ara kararı ile; ” Dosyanın kalemce 7 nolu celsenin 3 nolu ara kararı gereğince sigorta bilirkişisi ve aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek … plakalı araç sürücüsü …’ in % 90 kusurlu davacı yaya …’ in % 10 kusurlu olduğu kabul edilerek rapor düzenlenmesinin istenilmesine ” karar verilmiştir.
Alınan 11/10/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda; 03.01.2019 tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde; … plakalı araç sürücüsü …’ in kazanın meydana gelmesinde % 90 oranında, davacı yaya …’ in % 10 oranında kusurlu olduğu, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Kurulunun 829 sayılı 30.04.2020 tarihli raporunda, davacının iyileşme süresinin 3 ay olduğu, kalıcı maluliyetinin bulunmadığının belirtildiğini, Davacı geçici iş göremezlik tazminatının sigortalı … plakalı araç sürücüsünün % 90 kusur oranına göre 4.938,35-TL olarak hesaplandığı, hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası teminatı kapsamında bulunduğu, Hesaplanan tazminatın 13.02.2019 tarihinde muaccel hale geldiği, temerrüt faizinin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, hukuki durum ve delillerin takdirin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin 27/10/2021 tarihli dilekçesi ile rapora karşı beyanda bulunduğu ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, davacı vekilinin rapora karşı beyan vermediği görülmüştür.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; 03.01.2019 tarihinde dava dışı sürücü …’ in sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı olan … plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığı, yaralanmaya bağlı olarak 100,00-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, alınan bilirkişi raporlarına göre meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün % 90 oranında kusurlu olduğu, davacının % 10 kusurlu olduğu, alınan sağlık kurulu raporuna göre, davacının maluliyetinin olmadığı, geçici iş göremezlik durumunun mevcut olduğu, açmış olduğu davada maluliyet zararının talep edildiği, maluliyetin mevcut olmaması sebebiyle talep edilebilecek tazminat bulunmadığından davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Alınması lazım gelen 87,70-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL’ nin mahsubu ile bakiye 43,30-TL’ nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen kısım üzerinden hesaplanan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL’ nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-HMK’ nin 333. md. gereğince davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)