Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/485 E. 2021/213 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/485 Esas
KARAR NO : 2021/213 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2019
KARAR TARİHİ : 12/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari iş ilişkisi mevcut olduğu, bu iş gereği davalının cari hesap borcu 49.187,44-TL iken 08.11.2018 tarihinde borcun 25.437,44-TL kısmı için çek verildiğini, geri kalan 23.437,44-TL olan kısmın ödenmediğini, kalan borcun ödenmemesi üzerine Karşıyaka …Noterliğinin … tarih … no.lu ihtarname ile ödeme yapması konusunun ihtar edildiği, davalı şirketin borcu ödemediğini, işbu tutar için icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından hiçbir sebep gösterilmeksizin 23.7.2019 tarihinde borca itiraz edildiği, itiraz sebebi ile takibin durdurulduğu, davalı şirketin borca itirazı taraflarınca kabul edilmediğinden tüm itirazların iptali ve takibin devamı ile borçlu şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talepli bu dava öncesi arabuluculuk faaliyetine müracaat edildiği, olumlu netice varılamadığı, ancak arabuluculuk sürecinde davalı tarafın birkaç kalıbın müvekkili şirkette kaldığını ifade etmesi üzerine müvekkili tarafından Karşıyaka … Noterliğinin ekte sunulu bulunan … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile iade almaları için süre verildiği, ekte sunulu belgelerle kalıpların da kendilerine iade edilmesine rağmen işbu borcun halen ödenmediği, arz ve izah olunan nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere yapılacak yargılama neticesinde borca haksız ve hukuki dayanaktan uzak olarak yapılan itirazının iptaline, davalı borçlunun borcu sabit olduğundan dolayı %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı-borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Dava dilekçesi ve eklerinin davalı tarafa usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; ihtarname, arabuluculuk tutanakları, takip dosyası, kalıpların iade alınması için keşide edilen ihtarname ve kalıpların iade alınma evrakları, bilirkişi, tanık ve sair her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı … tarafından davalı … aleyhine cari hesap bakiyesine dayalı olarak 18.07.2019 tarihinde 23.437,44-TL Asıl alacak, 168,66-TL İhtar Gideri, 3.030,17-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 26.636,27-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 22.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin 23.07.2019 tarihli dilekçe ile borç tutarına itiraz ettiği ve İzmir … İcra Müdürlüğü tarafından 24.07.2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafın dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, var ise işbu ticari ilişki kapsamında, davacının, davalıya özel üretim kalıp ve döküm işi yapıp yapmadığı, yapmış ise imalatı ve dökümü yapılan iş bu kalıpları davalıya teslim edip etmediği, teslim etmiş ise işbu iş karşılığı hakettiği alacak miktarı ile işbu alacağın tamamının ödenip ödenmediği, ödenmemiş ise takip tarihi itibariyle davalının davacıya ödemesi gereken bakiye alacak miktarının tespiti hususunda dava dosyası SMMM bilikişi …’e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda dosyaya sunulan 09/03/2020 tarihli raporda; davacı …’nin 2017-2018 yıllarına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterlerinin uyumlu olduğu, davacı
…’nin 2019 yılına ait yasal defterlerinin açılış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kapanış onay süresinin henüz gelmediği, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu, davacı yasal defterlerine göre, davalı ….’nin 18.7.2019 icra takip tarihi itibari ile 23.437,44-TL borç bakiyesi bulunduğu, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yazılacak müzekkere ile davalı şirketin Mayıs ve Ekim 2018 dönemi BA Bildirim Formlarının talep edilmesi durumunda icra takibine konu cari hesap bakiyesini oluşturan 29.760,40-TL tutarındaki iki adet faturanın davalının kabulünde olup olmadığının tespitinin mümkün olabileceği, davacı yasal defterlerinin doğru olduğuna yada icra takibine konu faturaların davalının kabulünde olduğuna karar verilmesi durumunda, davacı ….’nin İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden 18.07.2019 icra takip tarihi itibari ile davalı …’nden 23.437,44-TL’si Asıl Alacak 168,66-TL’si İhtar Gideri olmak üzere toplam 23.606,10-TL alacak talep edebileceği, davalının icra takip tarihinden önce temerrüdü söz konusu olmadığından İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden 3.030,17-TL tutarındaki işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı rapor edimiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları doğrultusunda dava dosyası ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde dosyaya sunulan 12/08/2020 tarihli ek raporda; davacı yasal defterlerine göre, davalı şirketin 18/07/2019 icra takip tarihi itibariyle 23.437,44 TL tutarındaki borç bakiyesi bulunduğu, mahkeme tarafından davacı şirketin yasal defterlerinin doğru olduğuna ya da icra takibine konu faturaların davalının kabulünde olduğuna karar verilmesi durumunda, davacı şirketin İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına istinaden 18/07/2019 icra takip tarihi itibariyle davalı şirketten 23.437,44 TL’si asıl alacak, 168,66 TL’si ihtar gideri, 3.014,14 TL işlemiş faiz olmak üzere 26.620,24 TL tutarında alacak talep edebileceği, mahkeme tarafından icra takibine konu 18/05/2018 tarih, … nolu 23.742,40 TL’lik faturanın davalının kabulünde olmadığına karar verilmesi durumunda, davacı şirketin takip dosyasına istinaden 18/07/2019 icra takip tarihi itibariyle davalı şirketten 17.414,44 TL’si asıl alacak, 168,66 TL ihtar gideri, 2.245,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.833,84 TL tutarında alacak talep edebileceği rapor edildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava; cari hesap bakiyesine dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.

Yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap bakiyesine dayalı olarak 18.07.2019 tarihinde 23.437,44-TL Asıl alacak, 168,66-TL İhtar Gideri, 3.030,17-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 26.636,27-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 22.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 23.07.2019 tarihinde “borç tutarına itiraz ettiğini” belirterek ödeme emrine itiraz ettiği ve icra takibinin durduğu, davacı tarafça hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davasının açıldığı,
Davacının 23.437,44-TL tutarındaki icra takibine konu ettiği cari hesap alacağının 29.760,40-TL tutarındaki iki adet faturadan kaynaklandığı, bu faturalardan 18.05.2018 tarih … no.lu 23.742,40-TL’lik fatura muhteviyatının sunulan irsaliyeye göre davalı adına … isimli bir şahıs tarafından teslim alındığı, diğer faturanın 30.10.2018 tarih … no.lu 6.018-TL’lik vade farkı faturası olduğu, BA bildirim formlarına göre 18.05.2018 tarih … no.lu 23.742,40-TL’lik faturanın davalı tarafça ilgili dönem BA Bildirim formu ile beyan edildiği ancak 30.10.2018 tarih … no.lu 6.018’lik vade farkı faturasının davalı tarafça ilgili dönem BA bildirim formu ile beyan edilmediğinin tespit edildiği,
Davacının usulüne uygun olarak tutulmuş ve sahibi lehine delil niteliği bulunan yasal defterlerine göre davalı taraf ile arasında 2017 yılından önce başlayan ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça davalıya 2017-2018 yıllarında çeşitli tarihlerde KDV dahil 143.921,82 TL tutarında 11 adet fatura düzenlendiği, bu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, bu faturalara istinaden davalı tarafça gerek nakit, gerek çek ve gerek banka aracılığı ile toplam 118,338,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, bu ödemelerin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının icra takip tarihi itibariyle cari hesabının 23.437,44 TL borç bakiyesi verdiği, Davalıya ait BA formları incelendiğinde icra takibine konu faturalardan 18.05.2018 tarih … no.lu 23.742,40-TL’lik faturanın davalı tarafça ilgili dönem BA Bildirim formu ile beyan edildiğinin anlaşıldığı, bunun faturaya konu mal ve hizmetin alındığına karine teşkil ettiği, ancak 30.10.2018 tarih … no.lu 6.018’lik vade farkı faturasının davalı tarafça ilgili dönem BA bildirim formu ile beyan edilmediğinden davalının kabulünde olmadığının anlaşıldığı, vade farkı istenebilmesi için taraflar arasında bu konuda yazılı bir sözleşme bulunması veya teamül halini almış fiili bir uygulamanın mevcut olması gerektiği, vade farkı alacağını ihtiva eden bir fatura düzenlenip davalı tarafa tebliğ edilmesi ve süresinde bu faturaya itiraz edilmemiş olması yukarıda belirtilen şartların gerçekleştirilmemesi halinde tek başına vade farkı istenebileceği sonucunu doğurmayacağı, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarına göre tacir olan taraflar arasında vade farkı faturası düzenleme ve tahsiline ilişkin teamülün mevcut olduğunun kabulü için en az iki ya da daha fazla vade farkı faturasının itirazsız ödenmiş olmasının gerektiği, taraflar arasında teamül halini almış fiili bir uygulamanın da mevcut olmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla davalının davacıdan vade farkı alacağı talep edemeyeceği, davalının ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerinde dava konusu 23.742,40-TL’lik faturanın kayıtlı olduğu ve bu faturaya istinaden ödeme yapılmadığı nazara alındığında davacının 18.07.2019 icra takip tarihi itibari ile davalıdan cari hesaba dayalı olarak bakiye alacağının 17.419,44-TL olduğu, davacının Karşıyaka ….Noterliği 09.11.2018 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin 16.11.2018 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, işbu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren iki iş günü içerisinde ödeme yapması gerektiğinden işbu ihtarnameye göre davalının 21.11.2018 tarihinde temerrüde düştüğü, davalının temerrüde düştüğü 21.11.2018 tarihinden 18.07.2019 icra takip tarihine kadar %19,50 avans faiz oranı ile 2.245,74-TL işlemiş faiz talep edebileceği ayrıca 168,66-TL’lik İhtar Gideri ile birlikte davacının toplam 19.833,84-TL’lik alacak talep edebileceği anlaşılmakla davalının icra takibine itirazında kısmen haksız olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, alacak likit olmakla davalının itirazının haksızlığına karar verildiğinden hüküm altına alınan miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine vaki itirazının kısmen iptaline, 17.419,44 TL asıl alacak, 168,66 TL ihtar gideri, 2.245,74TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.833,84 TL alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatı olan 3.966,76 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 1.354,84-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 321,71 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.033,13-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 321,71-TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 320,50-TL tebligat ve posta gideri, 600,00-TL Bilirkişi ücreti, davacı dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendisini vekille temsil ettirdiğinden, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 750,00 TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 2.043,01 TL’nin davanın kabul oranı nazara alınarak 1.521,22 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dava kısmen kabul edildiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davanın kabul ve ret oranına göre 982,88 TL’lik kısmının davalıdan, bakiye 337,12 TL’lik kısmının davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
HMK.nun 333.maddesi uyarınca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 12/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır