Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/470 E. 2022/1226 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/470
KARAR NO : 2022/1226
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14.12.2010
KARAR TARİHİ : 22.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09.01.2023

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Gıda Gemi Söküm İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili 13.12.2010 harç tarihli … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki dava dilekçesiyle; müvekkilinin İzmir … Gemi Söküm Bölgesi … parselde mevcut iskelenin sahibi olduğunu, davalı … Gemi Dönüşüm Ltd Şti’nin müvekkilinin sahibi olduğu sahanın önüne bir duba koyduğunu, dubayı kaldırmadığını, müvekkilinin gemilerinin yolunu tıkadığını ve geçişi zorlaştırdığını, 01.09.2010 tarihinde müvekkili şirkete ait … isimli geminin bu dubaya çarpmasıyla gemide delik oluştuğunu ve hasara uğradığını, bu konuda … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, ayrıca müvekkili şirkete ait iskele kazıklarına da zarar verdiğini, beş adet kazığın tamamen devrilip, altıncı kazığın da devrilmek üzere olduğunu, bu konuda … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, müvekkilinin … isimli gemideki hasar nedeniyle ve iskeledeki rıhtım perdesinin hasar gören kısmında altı adet kazığın hasar görmesi de değerlendirilerek toplam 106.135 TL zararın oluştuğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … Gemi Dönüşüm Ltd. Şti. vekili 07.01.2011 tarihli cevap dilekçesinde; davacının … … Gemi Söküm Bölgesi … parseldeki iskelenin ruhsatı olmadığını, ruhsatsız iskelenin önüne duba bağlanmadığını, … İsimli geminin geniş ve büyük olması nedeniyle karaya çıkarken iskeleye zarar verdiğini, bu hasar kaynağının müvekkiline ait duba olmadığını, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyadaki tespiti kabul etmediklerini, ruhsatsız iskelenin İmar Kanunu’na aykırı bir yapı olduğunu, yıkılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili 07.03.2011 tarihli replik dilekçesiyle; müvekkiline ait iskelenin ruhsatsız olmadığını, yasal olarak kiracı olduğunu, TOKİ’den kiraladığını, 20 yıllık kira sözleşmesinin olduğunu, bu iskelede gemi söküm işi ile iştigal ettiğini, bu sırada zorunlu inşaatlar yapma hakkına sahip olduğunu belirterek; davanın kabulünü talep etmiştir.
Dava; davacının taşınmazında davalının maliki olduğu geminin yapmış olduğu zararın tazminine ilişkin tazminat davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin
… E. sayılı dosyaları incelenmiş, bilirkişi incelemesi yapılmış ve değerlendirilmiştir.
Mahkemece 28.04.2011 tarihinde keşif yapılarak, taraf tanıkları dinlenmiş ve bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Dinlenen davacı tanıkları; davalı … Gemi Dönüşüm Ltd Şti gemisinin yanaştırılırken zararın meydana geldiğini beyan etmişlerdir.
Dinlenen davalı tanıkları ise; daha önce … isimli geminin yanaştırılması sırasında davacıya ait 1-2 direğe davalı şirketin zarar verdiğini, bu zarardan sonra duba yanaştırılması sırasında herhangi bir zarar olup-olmadığını bilmediklerini, dubanın iki parça halinde geldiğini, bir ay kadar iskelede kaldığını beyan etmişlerdir.
Bilirkişiler ise 15.06.2011 tarihli raporlarında; davacıya ait … parselde davalı şirket tarafından kesmek ve satmak amacıyla bir duba konduğunu, dubanın deniz alanını daraltması nedeniyle gemilerin havuza girerken dubaya çarptığını, ayrıca dubanın davacı şirkete ait iskele kazıklarına da zarar verdiğini, böylece zarar miktarının 118.756,00 TL olduğunu, iskelede meydana gelen hasarın da bu miktarla giderilebileceğini belirtmişlerdir.
Taraflar bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmuşlardır.
Tarafların beyanı üzerine bilirkişilerden 13.12.2011 tarihli ek rapor alınmış, kazıkların 2004 yılında yapıldığı ve altı yıllık oldukları gözetilerek; zararın her yıl için %2,5 oranında yıpranma payı düşülmesiyle; altı yıl için 17.813,40 TL’nin mahsup edilmesiyle 100.942,60 TL olduğunu belirtmişlerdir.
Davalı taraf 17.10.2011 tarihli dilekçesiyle davanın Deniz İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi yönünde talepte bulunmuştur.
Davacı taraf davasını ıslah etmiş 29.12.2011 harç tarihli ıslah dilekçesiyle toplam 50.000,00 TL’lik talebini geminin uğramış olduğu zarar 10.000,00 TL ve iskelenin uğramış olduğu zarar 100.942,60 TL olmak üzere toplam 110.942,60 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkemece davalı tarafın itirazı gözetilerek davanın deniz ticaretinden kaynaklanmış bir dava olduğu görüşü ile İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devrine karar verilmiş ve dosya mahkemenin … E. sırasına kayıtlanmıştır.
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davanın bina veya imal olunan şey malikinin kusurundan doğan tazminat davası olması gözetilerek; Genel Mahkemelerde görülmesi gerekli davalardan olduğu belirtilerek; … E. – … K. Sayılı 20.12.2012 tarihli karar ile görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar davalı tarafça temyiz edilmekle; Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin … E. – … K. sayılı 06.06.2014 tarihinde Mahkememiz hükmü bozulmuştur. Bozma gerekçesinde “…Dava, davalıya ait dubanın davacıya ait gemi ve iskele kazıklarına zarar verdiği iddiası ile açılan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin … … Gemi Söküm Bölgesinde gemi söküm iskelesinin bulunduğunu, davalının müvekkilinin sahibi olduğu sahanın önüne bir duba koyduğunu ve dubayı kaldırmadığını, dubanın müvekkilinin gemilerinin yolunu tıkadığını ve geçişi zorlaştırdığını, 01.09.2010 tarihinde müvekkili şirkete ait … isimli geminin bu dubaya çarpmasıyla gemide delik oluştuğunu, ayrıca müvekkili şirkete ait iskele kazıklarına da zarar verdiğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın niteliği itibarı ile BK’nın 58. maddesinde (TBK’nın 69. maddesi) yer alan bir bina veya imal olunan şeyin malikinin o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazasındaki kusurdan doğan bir tazminat davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik ile dosyanın … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Gerek 6762 sayılı TTK gerekse 6102 sayılı TTK’nın 4. maddelerinde, bu kanunlardan doğacak uyuşmazlıklar ticari dava olarak nitelenmiş olup, 6762 sayılı TTK’nun 4. maddesine 2004 yılında eklenen son fıkra ile denizcilik ihtisas mahkemelerinin kurulması imkanı tanınmıştır. Bu hali ile dava tarihi itibari ile yürürlükte olan 6762 sayılı Yasa çerçevesinde, aynı yasanın 4. kitabından kaynaklanan uyuşmazlıkların ihtisas mahkemelerince bakılıp sonuçlandırılması zorunludur.
Yapılan bu açıklamadan sonra somut uyuşmazlığa gelindiğinde, davaya konu uyuşmazlığın gemi söküm faaliyeti ile uğraşan davanın tarafları arasında meydana geldiği, mahkemece taraflar arasındaki çekişmesinin bina veya imal olunan şeyin malikinin kusursuz sorumluluğu ilkesinden hareketle sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Ancak, dosya kapsamından davacı tarafça kıyıya çekilen geminin davalıya ait dubaya çarpması sonucunda gemide ve davacıya ait iskelede zarar oluştuğu iddiasının ileri sürüldüğü göz önüne alındığında, eldeki uyuşmazlığın doğrudan borçlar hukuku disiplini içinde yer alan, bina veya imal olunan şeyin malikinin kusursuz sorumluluğu kavramı dahilinde çözümlenmesi yerine, öncelikle davacı tarafından çekilen geminin TTK anlamında gemi niteliğinde olup olmadığı, oluşan hasarın kaynağının çatma fiili olup olmadığı gibi hususların ihtisas mahkemesi tarafından incelenip tartışılması gerekmektedir. O halde, mahkemece Ulaştırma Bakanlığı tarafından yayımlanan Gemi Söküm Yönetmeliği de dikkate alınmak suretiyle, sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.” hükmü yer almıştır.
Mahkememizce bozmaya 16.10.2014 tarihinde uyulmuştur.
Bozma gereğince davacı tarafça kıyıya çekilen geminin davalıya ait dubaya çarpması sonucunda gemide ve davacıya ait iskelede zarar oluştuğu iddiasının ileri sürüldüğü göz önüne alınarak; çekilen vasıtanın gemi olup-olmadığı ve çatma fiili olup-olmadığı hususlarında Gemi Söküm Yönetmeliği de dikkate alınarak inceleme yapılmıştır.
Buna göre; zarar gördüğü belirtilen vasıtanın gemi olduğu ve bu çatma nedeniyle söküme konu olan gemide meydana gelen hasar ve altı adet kazığın betonu ve rıhtım başlık betonunun hasarlanmasından doğan zarar olduğu tespit edilmiştir.
Söküme gelen … isimli geminin 4 nolu ambar kısmında meydana gelen hasarın çelik parça ile kapatılıp, ambardaki suyun basılması ile geminin yüzer duruma getirilerek karaya çekilmesi işleminin ve ayrıca hasar gören kazıkların çakılması, kazık içi demirlerin döşenmesi ve betonun yapılması, parçalanan rıhtım perdesi başlık betonlarının kırılarak temizlenmesi işlemleri için ayrı ayrı talepte bulunduğu, geminin masrafı için 10.000,00 TL, iskele tamiri için ise 96.135,00 TL talep ettiği, bunların her ikisinin toplamının 106.135,00 TL olup; dilekçesinde 50.000,00 TL maddi tazminat talebinin olduğu, daha sonra talebini bilirkişi ek raporundan sonra 29.12.2011 harç tarihli ıslah dilekçesiyle 10.000,00 TL … isimli gemide dubanın mevcudiyeti ve kusuru nedeniyle meydana gelen hasarın giderilmesi için yapılan gider ve iskelede meydana gelen zarar için de 100.942,60 TL talepte bulunmuştur. Ancak; bilirkişilerin 15.06.2011 tarihli asıl ve 13.12.2011 tarihli ek raporlarında gemide meydana gelen hasarın giderilmesi için 10.000,00 TL’lik masraf ve altı adet kazıkta meydana gelen hasarın giderilmesi için de 100.942,60 TL’lik masrafın olabileceği belirtilmiştir.
… Liman Başkanlığı’nın 26.03.2012 tarihli … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazmış olduğu cevabi yazıda; 01.09.2010 tarihinde davalı şirket … Gemi Geri Dönüşüm Ltd Şti’ne ait davacı şirket … Ltd Şti havuzu önünde bulunan dubanın davacıya ait … isimli geminin karaya vurma işine engel olma ve dubaya çarpmasına ilişkin herhangi bir şikâyet olmadığını bildirdiği belirlenmiştir.
Gemi Mühendisi ve İnşaat Mühendisi vasıtasıyla yapılan keşifle söz konusu dubanın davacıya ait geminin yanaşmasına engel olup olmadığı, engel olması halinde meydana gelen zararın iskelede zararın oluşup oluşmadığı varsa zarar miktarı konusunda rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişilerle keşif yapılarak 05.10.2015 tarihinde rapor alınmıştır. Bu raporda; … Sulh Hukuk Mahkemesinin … sayılı değişik iş dosyası ve bozma kapsamında gerekli olan değerlendirmeler yapılmış, TTK m. 931/1. bende göre; gemi söküm bölgesine gelen gemilerin henüz suda yüzme özelliği bulunduğundan gemi vasfını taşıdığı, davalıya ait iskelenin Gemi Söküm Yönetmeliği 7/7 m. göre; gemi sökümcüsünün gemi söküm bölgesinde yapacağı yapılaşmaların imar planında belirtilen yerde mevcut araziden optimum bir şekilde yararlanmayı mümkün kılan ve idare tarafından uygun görülen yerleşme düzenine göre yapılacağı, iskelenin idareden izin alınmadan yapılmasının değerlendirilmesindeyse gemi söküm bölgesindeki parsellerin mülkiyetinin TOKİ’ye ait olması, yapılan tüm bina ve yapıların inşaat ruhsatından yoksun olduğu, burada işleticiler tarafından gemi söküm parselinde inşa edilen şantiye, ofis, kantar vs. yapıların yasal imar mevzuatı kapsamında inşa edilmediği, Gemi Söküm Yönetmeliği 7. maddenin 1. bendinde yer aldığı üzere; söküm izni verilen gemilerin söküm yapılacak tesis önüne komşu tesislere çapariz (manevraya veya işi engellemeyecek şekilde) vermeyecek şekilde baştankara veya kıçtankara edilebileceği, davacının işlettiği İzmir ili, … ilçesi, Gemi Söküm Bölgesi … parselde faaliyette bulunduğu, iskelenin önüne davalı şirket tarafından duba getirildiği, davalının bu dubayı kesme işlemini sürekli ertelediği, bu nedenle davalı şirket parseli önünde durmasıyla gemilerin geçiş yolunu tıkadığı ve geçişi zorlaştırdığı, davacı şirkete ait gemilerin havuza girmesi sırasında dubanın mevcut alanı daraltması sebebiyle gemilerin dubaya çarptığı, 01.09.2010 tarihinde davacı şirkete ait … isimli geminin karaya vurması işlemine engel olduğu, davacının … parsel üzerinde, davalının faaliyet gösterdiği … parsel sınırı arasında davacının yaptığı iskeleye zarar verildiği, tüm kazıkların yıkıldığı ve geri dolgusunun boşaldığı, en az 20 adet beton kazığın yıkılmasından dolayı 6 adedinin dava konusu edildiği, davacının bu kazıklardan 6 adedinin zararını istediğinden 2010 yılı fiyatlarına göre kazık çakılması kazıkların eklenmesi işlerinin foraj işlemi içinde olduğundan mükerrer hesaplama yapılmaması gerektiği, bu nedenle … Sulh HUkuk Mahkemesi … D.İş sayılı dosyasındaki hesaplamada belirlenen miktarın değerlendirilmesiyle işin maliyetinin 102.029,27 TL olduğu, bu kazıkların %15 yıpranma payı mahsup edilmesiyle yeniden yapım maliyetinin 86.824,88 TL olarak hesaplandığını, gemi söküm yönetmeliğine göre söküme getirilen gemide meydana gelen hasarın (40X70 ebadında delik oluşmasının) tamirinin gerekmediği, deliğin kapatılma işleminin kesilecek gemi için gereksiz olduğu, hakkaniyet indiriminin mahkemece kararlaştırılması gerektiği belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekilinin 23.10.2015 tarihli beyan dilekçesinde; bilirkişi raporunda belirtilen gemide meydana gelen hasar dışındaki kapsamlara itirazların olmadığını, geminin sökülecek olmasının gemide meydana gelen hasarın giderilmesine engel olamayacağının, 28.11.2011 tarihli ıslah dilekçesinin dikkate alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekiliyse 04.11.2015 tarihli beyan dilekçesinde; müvekkile ait dubanın … isimli geminin geçişine engel olmadığı, bu geminin dubadan önce baştankara olduğu, hurda olan geminin tamir edilmesi için 10.000,00 TL talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu, kaldıki böyle bir tamirin yapılmadığını, bilirkişi raporunda belirtilen yeniden yapım maliyeti olan 86.824,88 TL yi kabul etmediklerini, ek rapor alınmasına ve İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyanın sonucunun beklenmesini talep etmiştir.
Davacı tarafın talepleri değerlendirilmiş, mahkememizce alınan bu bilirkişi raporlarında toplam 6 adet kazığın zarar gördüğü, bu 6 adet kazığın hasar gördüğünü tespit etmeleri, bu hasar nedeniyle iskelenin altında bulunan dolgu sahasının boşaldığının belirlenmesi ve bu zarar kapsamında davacının talep edebileceği tazminat miktarının %15 yıpranma payı düşüldükten sonra 86.824,88 TL olduğu, tespit edilmiştir. Taraflar arasında daha önce mahkememizde yargılaması yapılan ve halen devam eden dosyalarda bilirkişiler tarafından 17/20 sayısında kazığın zarar gördüğü tespit edilmiş olup bu konuda davacının açmış olduğu davalarda mahkememizde görülmekte olan … E … K sayılı dosyada 3 adet, … E sayılı dosyada 6 adet ve derdest dosyamız olan … E (İzmir (Kapatılan) 6. Asliye Ticaret Mahkemesi … E) sayılı dosyada ise 6 adet kazık bedelini talep etmiş olmakla bu sayının toplamının 15 olup, 17/20 kazık sayısının altında kaldığından derdest dosyadaki kazık sayısına göre bilirkişi raporunda belirlenen zarar değeri olan 86.824,88 TL den önceki yıllarda belirtilen kazıkların bulunduğu yerde çok sayıda geminin yanaşmış
bulunması nedeniyle Mahkemece Borçlar Kanunu m. 41 ve 43 (TBK m. 49 ve 51) gereğince taktiren %35 hakkaniyet indirimi yapılarak davacının zararının 56.436,17 TL olarak hesaplanmasıyla bu miktardan davacının talep miktarı olan (28.12.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle arttırılmış olan) 100.942,60 TL’nin altında kaldığından, zarar tarihi olan 01.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacının talep etmiş olduğu geminin yüzdürülmesi ve karaya çekilerek kesilmesi işlemi için çelik parçayla geminin (… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında bilirkişilerin tespit etmiş olduğu) iskele 4 nolu ambar su kesimi hizasında yaklaşık 1×1 metre göçük içerisinde 0,4×0,7 biçimsiz delik oluştuğu ve deniz sularının ambara dolduğu tespit edilmekle mahkememizce alınan bilirkişilerin 05.10.2015 tarihli raporlarında; geminin yeniden onarımına gerek olmadığı belirtilmişse de geminin kesim için kesim alanına yanaştırılması baştankara/ kıçtankara yapılması mutlaka bu tamiratı zorunlu kıldığından hem değişik iş dosyasında ve hem de bozmadan önce alınan 07.06.2011 ve 01.12.2011 tarihli raporlarda 10.000,00 TL onarım masrafının münasip görülmesiyle mahkememizce bu tazminat miktarı da uygun görülerek kabul edilmiş ve 56.436,17-TL’nin zarar gören kazık yapılması işi bedeli ve 10.000,00 TL zarara uğrayan ve kesim alanına yanaştırılması gerekli geminin onarım masrafı toplamı 66.436,17 TL’nin 01.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Bu karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin … Esas … Karar ve 13.11.2017 tarihli kararıyla bozulmuştur. Bozma gerekçesinde;
“…1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, davalıya ait dubanın davacıya ait gemi ve iskele kazıklarına zarar verdiği iddiası ile açılan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalıya ait dubanın davacının iskele kazıklarına zarar verdiği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı vekili, davalının müvekkilinin sahibi olduğu sahanın önüne bir duba koyduğunu ve 01.09.2010 tarihinde müvekkili şirkete ait … isimli geminin bu dubaya çarpmasıyla gemide delik oluştuğunu, ayrıca müvekkili şirkete ait iskele kazıklarına da zarar verdiğini ileri sürerek işbu davayı açmış, tespit dosyasında ve yargılama aşamasında dubanın iskeleye çarpması sonucu iskele kazıklarının kırıldığını beyan etmiştir. Davalı vekili, müvekkiline ait dubanın kendi sahasında bağlı olduğunu ve davacıya zarar vermediğini, davacıya ait iskele kazıklarına davacının kendi gemilerinin zarar verdiğini savunmuştur.
Dosya kapsamında bulunan … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş. dosyasında, 02.09.2010 tarihinde yapılan keşif sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davalıya ait dubanın davacıya ait iskelede durmasının davacının gemilerine zarar verme potansiyelini oluşturduğu, iskelede devrilen ve devrilmek üzere olan kazıkların tespit edildiği belirtilmiş, ancak dubanın iskele kazıklarına nasıl zarar verdiği veya dubanın iskele kazıklarına zarar verip vermediği belirtilmemiş ve dubanın konumuyla ilgili fotoğraflarda rapora eklenmemiştir. Ayrıca, dosya kapsamında bulunan 15.06.2011 ve 05.10.2015 tarihli bilirkişi raporları da, keşif tarihlerinde davalıya ait dubanın kaldırılmış olması sebebiyle … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş. dosyası gözetilerek hazırlanmış ve bilirkişi raporlarında davalıya ait dubanın davacının iskele kazıklarına nasıl zarar verdiği hususu tartışılmadan ihtimale dayalı olarak rapor düzenlenmiştir.
Bu durumda, mahkemece yukarıda belirtilen hususlar gözetilip, davalıya ait dubanın davacı kullanımındaki iskele kazıklarına zarar verip vermediği, zarar vermiş ise zararın nasıl oluştuğu, davalının eylemi ile zarar arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususları araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve ihtimale dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir….” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma kararına istinaden davalı vekilinin karar düzeltme talebi nedeniyle dosya Yargıtay 11. HD. nin … E. … K. sayılı 12.09.2019 tarihli kararıyla düzeltilerek bozmada ki sonuç bölümünde “davacı yararına bozulmasına” bozulması kısmı değiştirilerek “davalı yararına” olarak düzeltilmiştir.
Yargıtay 11. HD nin bozma kararı kapsamında davalı yararına yapılan bozmaya göre davalıya ait dubanın davacı kullanımında ki iskele kazıklarına zarar verip vermediği, zarar vermiş ise zararın nasıl oluştuğu, davalının eylemiyle zarar arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılarak karar verilmesi gerektiğinden bilirkişilerden bu konuda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler …, …, … seçilerek bilirkişilerden birinci ön rapor alınmıştır. 25.06.2020 tarihli bu raporda; … isimli gemiye yanaştıran kılavuzluk teşkilatı ve Gemi Sökümcüleri Derneğinden somut bilgi, resim ve görüntülerin ibraz edilmesini istemişlerdir.
Mahkememizce bilirkişilerin belirttiği hususlara ilişkin olarak … Liman Başkanlığı kılavuzluk teşkilatı ve Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneğinden bu geminin dubaya çarpması olayına ilişkin fotoğraf bilgi ve resimler istenmiştir.
Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneğinin 04.08.2022 tarihli müzekkere cevabında davaya konu olan davacıya ait … nolu parselde bulunan taşınmaza … isimli geminin yanaşması sırasında … isimli yüzer dubanın geçici parsel ihlali durumunda bulunmasının etkili olduğu, … isimli geminin baştan kara olması faaliyetinde dubanın sınır ihlaline bağlı olarak zarar gördüğü, söküm işlemleri tamamlanana kadar dubanın parselleri ihlal ettiğine ilişkin bilgi verilmiştir.
… Liman Başkanlığı ise müzekkere cevabında bu olaya ilişkin herhangi bir bilgi, belge ve resim bulunmadığı görülmüştür.
… isimli geminin baştan kara edilmesini … Kılavuzluk firmasının yaptığı, belirlendiğinden bu firmaya yazılan müzekkereye 25.03.2021 tarihinde verilen cevapta herhangi bir bilgi, belge ve resim bulunmadığının bildirildiği belirlenmiştir.
Toplanan tüm belgeler ile birlikte dosya yeniden bilirkişilere verilmiş ve bilirkişilerden 07.01.2022 tarihli ikinci ön rapor alınmıştır. Bu raporda; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin bozma kararında yer alan illiyet bağına ilişkin araştırmalar yapılması amacıyla, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporu, dosyadaki tanık beyanları, … liman Başkanlığından gelen yazı cevapları, değerlendirilerek dubanın İskeleye zarar vermesi anına ilişkin herhangi bir fotoğraf veya video kaydı bulunmadığı, ancak Gemi Söküm Yönetmeliği m. 7/1’e göre “Söküm izni verilen gemilerin, söküm yapılacak tesis önüne komşu tesislere çapariz vermeyecek şekilde başta kara veya kıçtankara edilebilirler. Lok veya Dok’a alınabilirler.” Hükmünde yer aldığı üzere komşu tesislere çapariz vermeyecek şekilde yanaştırılması gerektiğinden dubanın sert hava koşullarında rüzgârın etkisiyle iskeleye çarparak zarar verebileceği belirlenerek; bu olaya ilişkin olarak … Liman Başkanlığından ve Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneğinden ve davacıdan 2010 yılında davacıya ait parsele yanaştırılan tüm gemilerin listesini istenmesini talep etmişlerdir.
Bilirkişilerin talebi üzerine gerekli müzekkereler yazılarak toplanan tüm delillere göre bilirkişilerden 07.07.2022 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bu raporda; … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ve içindeki deliller … Liman Başkanlığından gelen kayıtlar … Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan tespitler incelenerek 01.09.2010 tarihinde meydana gelen … gemisinin davalıya ait dubaya çarptığı tarihte davacı ve davalının tesislerin deniz alanında bulunan gemilerin tespiti ile bu tarihlerde davacının deniz alanına 3 adet gemi yanaştırıldığı, bu gemilerin oluşturduğu deniz cephe uzunluğunun 47 metre olup, davacıya ait tesisin kullanılabilir Deniz Cephe alanının 100 metre olduğu, davalının deniz alanına 9 adet gemi yanaştırıldığı, söz konusu gemilerin oluşturduğu deniz cephe uzunluğunun 125 metre olup, davalıya ait fiziki deniz cephe uzunluğunun ise 50 metre olduğundan davalının yanaştırdığı gemilerin Gemi Söküm Yönetmeliği m. 7/1 bendine aykırı olarak çapariz verecek şekilde yanaştırıldığı, davalının deniz cephesinin kapasitesinin çok üstünde baştankara edildiği, baştankara edilen yetersiz deniz cephesi olması nedeniyle davacıya ait deniz alanına çapariz verdiği, kötü hava koşullarında bu gemilerin davalıya ait iskeleye çarpabileceği, davalıya ait … gemisinin yanaşması sırasında bu iskeleye zarar verdiğinin davalı tarafından da kabul edildiğini, iskelelerine verdiği zararın dolayısıyla davalının deniz cephesinin üstünde gemiyi baştan kara etmesinin bu gemilerin sert hava ve rüzgar etkisi ile iskeleye çarpması ve davacıya ait deniz alanını daraltması nedeniyle bu zararlarda davalının illiyet bağının oluştuğu, oluşan zarar miktarının ise olay tarihi olan 01.09.2010 tarihi itibari ile 86.824,88 TL olduğu belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekili 01.08.2022 tarihli beyan dilekçesinde; rapordaki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini ancak davalının dubasını zarara sebebiyet verdiğini ve illiyet bağının tespit edildiğini, belirterek ek rapor alınması talebi olmaksızın davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Bu rapora karşı davalı vekilinin 14.07.2022 tarihli beyan dilekçesinde; bilirkişilerin tespitlerini kabul etmediklerini, davacı tarafın baştan kara yaptıkları gemilerin de tespitini istediklerini … isimli geminin iskeleye verdiği zararın müvekkiline ait dubayla kamufle edilmeye çalışıldığını, belirterek yeni bir heyetten rapor alınmasını ya da ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Gemi Dönüşüm Demir Çelik San Tic Ltd Şti vekili Av…. 22.11.2022 tarihli dilekçesiyle vekillikten çekildiğini beyan etmiş, vekillikten çekilme dilekçesi ve duruşma gün ve saati davalı şirkete tebliğ edilmiş ise de duruşmaya iştirak etmemiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve yapılan incelemelere göre;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin … Esas – … K sayılı 13.11.2017 tarihli bozma kararında yer aldığı üzere davaya konu somut olayda davalının dubasını zarara sebebiyet verip vermediği, davacının iskele kazıklarının zarar görmesinde bu dubanın çapariz verip, davacıya ait gemilerin iskeleye yanaşmasına engel olup olmadığı, buna ilişkin fotoğrafların bulunup bulunmadığı, gerekli tüm ilgili kurumlardan yazılan müzekkereler ve toplanan tüm delillerle incelenmiş bilirkişilerden 2 adet ön ve 1 adette asıl rapor alınarak davalının dubasının zarara sebebiyet verip vermediği, incelenmiştir. Yapılan incelemede bilirkişilerden alınan 07.07.2022 tarihli raporda davalıya ait … isimli geminin yanaşma sırasında iskeleye zarar verdiğinin belirlendiği, … isimli davalıya ait yüzer dubanın 14.03.2010 tarihinde … nolu parselde baştan kara edildiği, ancak söküm işlemlerine başlanılmadığı, davacı ile davalı tesislerinde söküm tarihi itibari ile yanaşık olan gemilerin uzunlukları değerlendirildiğinde, davacının deniz alanına 3 adet gemi yanaştırıldığında ve bu gemilerin deniz cephe uzunluğunun 47 metre olup, davacının deniz cephe alanının tesiste 100 metre ile sınırlı olduğu, davalının deniz alanına ise … isimli duba hesaba katılmadığı halde 9 adet gemi yanaştırıldığı, söz konusu gemilerin deniz cephe uzunluğunun 125 metre olduğu, ancak davalının fiziki deniz cephe uzunluğunun aslında 50 metre olması nedeniyle bu gemilerin davacıya ait tesise çapariz verdiği, zira davalının kendi tesisinde deniz kapasitesinin çok üstünde gemiyi baştan kara ettiği, yapılan tespitlerinde bu durumu ispatladığı, bu nedenle davacının iskelesinde meydana gelen zararda davalının gemilerinin / dubasının çapariz vermesinden kaynaklı hasarın oluştuğu, belirlenmiştir.
Buna göre mahkememizce Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin Bozma kararında yer alan inceleme yapılmakla, zararın kaynağının davalıya ait dubanın çapariz vermesinden kaynaklı olduğu tespit edilmiş olup, yine bilirkişi raporunda yapılan incelemeyle alınan bilirkişi raporlarında bu kazıkların bulunduğu iskelenin altındaki dolgu sahasının iskelenin zarar görmesi nedeniyle boşaldığı ve zararın oluştuğu, davacıya ait olan ve zarar gördüğü belirtilen 6 adet kazığın zarar görmesi nedeniyle davacının zararının %15 yıpranma payı düşüldükten sonra 86.824,88 TL olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında daha önce mahkememizde yargılaması yapılan ve halen devam eden dosyalarda bilirkişiler tarafından 17/20 sayısında kazığın zarar gördüğü tespit edilmiş olup bu konuda davacının açmış olduğu davalarda mahkememizde görülmekte olan … E … K sayılı dosyada 3 adet, … E sayılı dosyada 6 adet ve derdest dosyamız olan 2… E (İzmir (Kapatılan) 6. Asliye Ticaret Mahkemesi … E) sayılı dosyada ise 6 adet kazık bedelini talep etmiş olmakla bu sayının toplamının 15 olup, 17/20 kazık sayısının altında kaldığından derdest dosyadaki kazık sayısına göre bilirkişi raporunda belirlenen zarar değeri olan 86.824,88 TL den önceki yıllarda belirtilen kazıkların bulunduğu yerde çok sayıda geminin yanaşmış bulunması nedeniyle Türk Borçlar Kanunu m. 41 ve 43 (TBK m. 49 ve 51) gereğince taktiren %35 hakkaniyet indirimi yapılarak davacının zararının 56.436,17 TL olarak hesaplanmıştır. Bu miktarın davacının talep miktarı olan (28.12.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle arttırılmış olan) 100.942,60 TL’nin altında kaldığından, zarar tarihi olan 01.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacının talep etmiş olduğu geminin yüzdürülmesi ve karaya çekilerek kesilmesi işlemi için çelik parçayla geminin (… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında bilirkişilerin tespit etmiş olduğu) iskele 4 nolu ambar su kesimi hizasında yaklaşık 1×1 metre göçük içerisinde 0,4×0,7 biçimsiz delik oluştuğu ve deniz sularının ambara dolduğu tespit edilmekle geminin kesim için kesim alanına yanaştırılması baştankara/ kıçtankara yapılması mutlaka bu tamiratı zorunlu kıldığından hem değişik iş dosyasında ve hem de bozmadan önce alınan 07.06.2011 ve 01.12.2011 tarihli raporlarda 10.000,00 TL onarım masrafının münasip görülmesiyle mahkememizce bu tazminat miktarı da uygun görülerek kabul edilmiş ve davacının 56.436,17 TL zarar gören kazıklar nedeniyle yapım işi bedeli ve 10.000 TL bedeli baştan kara yapılması için onarım bedeli toplamı olan 66.463,17 TL’nin 01.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
56.436,17 TL’nin zarar gören kazık yapılması işi bedeli ve 10.000,00 TL zarara uğrayan ve kesim alanına yanaştırılması gerekli geminin onarım masrafı toplamı 66.436,17 TL’nin 01.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
Harçlar kanunu gereği alınması gereken 4.538,26 TL harçtan dava dosyamıza dava açılırken dava değeri üzerinden nispi olarak yatırılan 742,50 TL harç ile ıslah ile yatırılan 756,50 TL harcın (toplam 1.499,00 TL) mahsubu ile bakiye 3.039,26 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Yargılama gideri olarak davacı tarafından bozmadan önce yapılan 17,15 TL başvurma harcı, 742,50 TL peşin harç, 756,50 TL ıslah harcı, 129,20 TL keşif harcı, tebligat / müzekkere / posta masrafı 186,00 TL, bilirkişi ücreti 600,00 TL ile bozmadan sonra yapılan keşif harcı 177,50 TL, bilirkişi ücreti 1.000,00, keşif araç ücreti 400,00 TL, tebligat / müzekkere / posta masrafı 44,00 TL ile bozmadan sonra yapılan tebligat / müzekkere / posta masrafı 188,00 TL ve bilirkişi ücreti 1.100,00 TL olmak üzere toplam 5.340,85 TL masrafın taraflar arasındaki kabul-ret oranına göre paylaştırılarak 4.326,17‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yargılama gideri olarak yapılan tebligat / müzekkere / posta masrafı 405,75 TL’nin davanın kabul-red oranına göre 162,70 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
Kabul edilen miktar üzerinden yürürlükte bulunan AAÜT 13/1. maddesine göre hesaplanan 10.629,76 TL’nin davalıdan tahsili ile vekili lehine davacıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22.12.2022

Katip
E-İmzalıdır

Hakim
E-İmzalıdır