Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/43 E. 2021/719 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/43
KARAR NO : 2021/719

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 27/04/2015
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
…/… ESAS – …/… KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/07/2005
KARAR TARİHİ : 08/12/2005

BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
…/… ESAS – …/… KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 07/03/2008
KARAR TARİHİ : 14/07/2008

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize verdiği 07/03/2008 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili … İnşaat San. ve Tic. A.Ş.’nin davalı banka Cumhuriyet Şubesinden kredi kullandığını, diğerlerinin ise kefil olduğunu, kredinin geri ödemelerinin müşteri senetleri ile olduğunu, kredi sözleşmesinin ipoteğe bağlı olduğunu, 75.000-TL tutarlı gayrimenkul rehni ile teminat altına alındığını, 2002 yılı sonunda davacı şirket tarafından yapılan ödemeler ve müşteri senetlerinin tahsili ile kredi geri ödemesinin tamamının yapıldığını ancak bankanın senet tahsilatlarının bir kısmını geri ödeme olarak geçmediğini, şirketle ilgisi olmayan gider kalemlerine işleyerek haksız aldığını, karşılıklı yazışma sonrası bir kısım tahsilatların sağlandığını, tam mutabakat olmadığını, 21/03/2003 tarihli ihtara bankanın cevabında bir kısım ödemelerin işlenmiş olmasına rağmen halen bir miktar borçlu bulunduğunun ödeme yapılmaması durumunda kat edilmiş sözleşme uyarınca hukuksal işlemin başlayacağının duyurulduğunu, şirket tarafından 02/04/2003 tarihinde keşide edilen şirketin ihtalat ihracat yapmadığı halde akreditif masrafı adı altında paralar alındığı, EFT masrafı adı altında paralar alındığını ancak bu ihtara cevap verilmediğini, aradan iki yıl geçtikten sonra davalı bankanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyasında bilirkişi incelemesi yaptırdığını ve teminat kapsamı dışında olduğu iddia edilerek 11.683,08-TL tutarında alacağı için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiği, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı uygulandığını, 28/04/2005 günü itibariyle talimatın icra marifeti ile tüm müvekkillerinin ikametgah adreslerinde menkul hacizleri uygulandığını, … … …’ın 6 katlı lüks apartmanın 2.500.000-TL değerinde … A.Ş ve … … …’a ait 45 adet arsaya yaklaşık 1.350.000-TL değerinde ihtiyati haciz ile kayıtlandığını, 11.683,08-TL alacağa karşılık 3,5-4 trilyon tutarında varlığın üzerine haciz konularak tasarruf haklarının kısıtlanması sebebiyle ve alacak ipotekle temin edilmiş olduğunu, müvekkillerin davalı bankaya yukarıda anılan kredi sözleşmesine dair talep edilen şekilde 11.683,08-TL tutarında borçları olmadığının tespitine, alacağın tamamı ve % 40 tutarında fazlasının icra veznesine teminat mektubu olarak yatırılmış olması nedeniyle icra veznesine yatan tutarların davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı bankanın haksız ihtiyati haciz uygulaması nedeniyle müvekkilleri lehine maddi ve manevi tazminat davası açma hakkının saklı tutulmasına, davalı bankanın talep edilen alacağın % 40’ı tutarında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş vekili mahkememize verdiği 27/07/2005 tarihli replik özetle; bankanın kayıtlarının sağlıksız olduğunu, 28/08/2002 tarihli ihtarında 75.407.823.405-TL tutarında borçlu olduğu beyan edilirken 15/11/2002 tarih ve … yev nolu ihtarında yine 28/08/2002 tarihi itibariyle 70.315.605.754-TL borçlu olduğunun belirtildiğini, nitekim ihtiyati haciz kararı veren mahkeme dosyasında bulunan bilirkişi raporunda bile banka tarafından 2 farklı yöntemle hesaplama yapılmış olduğunun beyan edildiğini, banka kayıtları esas alınmak suretiyle yapılan hesaplamada bile borçlu olmadığının anlaşılacağını, şöyleki 09/01/2003 tarihli hesap hareketleri görüntüleme başlıklı eksreye göre davalı banka tarafından 14.750.814.208-TL tutarında borçlu görüldüklerini, ancak aşağıda izah edilecek kalemlerdeki toplam 37.780.000.000-TL tutarındaki tahsilatın hesaba işlenmediğinin görüleceğini, 3 grup halinde gösterilen tahsilat kalemlerinin hesaba işlenmediği halde banka kayıtlarına göre 06/01/2003 tarihi itibariyle borcun 14.750.814.208- TL olduğu kabul edildiğinde toplam tutarın 37.780-TL olan tahislatların hesaba işlenmesi halinde alacaklı olduklarının görüleceğini, bunun dışında 2000 ve 2001 yıllarında bankanın aldığı masraf gelirleri incelendiğinde birçok tahsilatın şirketle ilgili olmayan masraf kalemleri ile eritilmiş olduğunun anlaşılacağını, 19/12/2003 tarihli protokol teklifinin uzlaşma zemini sağlamak amacıyla bankaya verilmiş teklif olduğunu, içeriğinde kayıtsız şartsız borcu kabul eden ifade yer almadığını, her iki tarafa da edimler yükleyen şartlar ihtiva ettiğini ifade etmiştir.
Bir kısım davacılar vekili Av. … … 28.07.2005 tarihli replik layihasında, davalı banka cevabının kabul imkanı bulunmadığını, taraflar arasında mutakabat bulunmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi ile iddialarının subut bulacağını, bankaya verilen senetler konusunda müvekkilinin bilgilendirilmediğini ve açmış oldukları davanın haklı olduğunu bildirmişlerdir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E-…/… K sayılı dosyasında davacı banka vekilinin 15/07/2005 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … … Şubesi kredili müşterisi dava dışı … İnş San A.Ş nin asıl borçlu, …, …, … ve …’ın müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı genel kredi taahhütnamelerine istinaden kendilerine senet üzerine avans/ticari kredi/kefalet mukabili kasa kolaylığı kredisi kullandırıldığını, kredi geri ödemelerinin kesilmesi ve alacaklarının riske girmesi üzerine ihtarname keşide edilerek hesabın kat edildiği ve alacağın 3 gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiğini, ihtara rağmen ödenmeyen alacakları hakkında icra takibine geçildiğini ve borçlunun takibe itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, alacaklarının % 40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E sayılı dosyasında davacı vekilinin 07/03/2008 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirketin davalı bankadan kredi kullandığını, kredi geri ödemelerinde kullanılmak üzere tahsili için davalı bankaya müşteri senetleri verildiğini, davalı bankanın müşteri senetlerinin bir kısmını tahsil ettiği bir kısmını kullanmadan müekkili şirkete verdiğini, ancak tahsil edilen müşteri senetlerinin müekkili şirketin hesabına geçirilmediği gibi müvekkili şirkete de iade edilmediğini, müvekkili şirketin davalı bankadan olan toplam 154.143,92-TL ana para alacağının işlemiş ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak müvekkili şirkete verilmesini talep ve dava etmiştir.
02.04.2008 tarihli ıslah dilekçesi ile; açıklamalarda bulunarak netice olarak 154.143,92-TL alacağın 06.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 08.05.2008 tarihli replik layihasında, davalı bankanın vermiş olduğu cevap ile davalarını ikrar ettiklerini ve diğer açıklamalarda bulunarak banka kayıtlarının sağlıksız ve düzensiz olduğunu bildirmilerdir.
SAVUNMA: Davalı banka vekili …/… esas sayılı dosya için mahkememize verdiği 18/07/2005 tarihli cevap dilekçesinde özetle; kredili müşteri hesabına zaman zaman kısmi ödemeler yapıldığını ancak riskin tamamının kapanmadığını, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda banka defter kayıtlarının esas alınacağını, bu kayıtlarda yapılacak inceleme ile davacıların müvekkili bankaya borçlu olduklarının açıkça tespit edileceğini, davacı borçluların 19/12/2003 tarihli protokol teklifi ile dava konusu borcu ödemek için teklif verdiklerini, 14/05/2004 tarihli dilekçe ile bankaya başvuruda bulunduklarını, ödemeyi talep ve teklif ettiklerini, 30/03/2005 tarihli dilekçe ile kredi borçlarını 04/05/2005 tarihinde defaten ödeyeceklerini beyan ettiklerini, borçlu olmadıklarını iddia etmelerinin hukuken mümkün olmadığını, alacağın tahsili amacıyla gerçekleştirilen haciz işlemlerinin yasal çerçevede ve kanunun müsaade ettiği ölçüde gerçekleştiğini, kredili firma …’ın kredi borcunun teminatı olarak alınan taşınmaz hakkında İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosya ile paraya çevirme işlemleri başlatıldığını, kredi sözleşmesinin kefillerinin diğer davacıların herhangi bir teminatı bulunmayıp bu çerçevede kendileri hakkında ve kefalet borçlarının tahsilini teminen tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi açıldığını, bu dosyadan sadece kefil …’nun ev adresinde 4.500-TL bedelli menkul haczi yapıldığını, ihtiyati haciz talebinde yer alan rakamın davacı borçluların hesabına en son ödeme yapıldığı tarihteki alacak meblağı olup takip talebinde yer alan alacak meblağı ise icra takibin açıldığı tarihteki alacak tutarı olduğunu, davacı borçlulara ait üzerine konulan hacizlerin İzmir … İcra Mahkemesinde açılan davalar sonucunda neredeyse tamamının kaldırıldığını, icra takibi neticesinde satılıp satılmayacağı ve satılırsa ne bedelle satılıp ne kadarının bankaya düşeceği hususunun önceden kestirmenin mümkün olmadığını, borçlulara sadece 1 taşınmaz üzerindeki hacizleri baki kalmak kaydıyla kaldırıldığını ve dosyadan çekilmiş olduğunu, bu nedenle davacı borçluların 4 milyon TL değerindeki mallara haciz konulduğu yada alacaklarının bu bedel kadar teminatlandırıldığı yolundaki beyan ve iddialarının gerçek dışı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuş, dava konusu bedelin % 40’ından az olmamak üzere tazminatın davacıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka vekili 09/08/2005 tarihli düplik dilekçesinde özetle; iddiaların soyut iddilardan ibaret olup yazılı mahiyetteki banka kayıtları karşısında hukuki bir değer ifade etmediğini, ayrıca 25/07/2005 tarihli delil listesinde yer alan ve delil olarak sunulan maddelerin pek çoğunun dava konusu alacağa ve bunun esasına ilişkin olmayıp bir takım yazışma ve iddiaların sunumundan ibaret olduğunu bu itibarla davacının iddialarının ispatı anlamında sunulan deliller mahiyetinde olmaktan öte dava dilekçesinde yer alan soyut iddiaların tekrarı niteliğinde olduğunu, davacının iddialarının ispatının ancak yazılı delil mahiyetindeki banka kayıtları gücündeki belgelerle mümkün olacağını, taraflar arasında imzalanan ve davacıa tarafça da kabul edilen gks hükümleri gereğince kredi ilişkisinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların banka kayıtları esas alınarak çözüleceğini ifade etmiştir.
Davalı banka vekili Mahkememiz dosyası ile birleştirilen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E sayılı dosyasına verdiği cevap dilekçesinde özetle; iddiaların birbirleri ile çelişkili olduğunu, dava dilekçesinde yer alan taleplerin gerçeği yansıtmadığını, hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, davacı şirketin müvekkili bankadan kredi kullandığını, geri ödemelerin durması üzerine Noterden ihtarname keşide edilerek kredi ilişkisinin sona erdirildiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine takibe geçildiğini, davacı şirketin kredi borcunu ödemeyi talep ve teklif ettiğini, davacı şirketin borcunu kabul ve ikrar etmesine rağmen daha sonra borçlu olmadıklarını iddia ettikleri, davacı şirketin kötü niyetli olduğunu, bu nedenle haksız ve kötü niyetli davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Düplik layihasında, davacının replik layihasında ileri sürdükleri hususları kabul etmediklerine, davacının ileri sürdüğü iddiaların delillendirilmediğini, banka defter ve kayıtlarının delil olarak kabul edildiğini, iddealarınnı banka kayıtları ile ispat olunacağını bildirmiştir.
DELİLLER;
Davacı vekili dava dilekçesinde ve 27/07/2005 tarihli delil listesinde; davalı banka ile karşılıklı çekilen ihtarnameler, bilirkişi incelemesi, hesaba işlenmeyen tahsilatlar ile ilgili icra makbuzları, banka kayıtlarında toplam akreditif gideri, toplam eft gideri gibi kalemlere ilişkin banka dekontları, davalı bankanın defter ve belgelerinin incelenmesi, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası, ihtarnameler, kredi geri ödemeye ilişkin makbuzlar, senet tevdi bordroları ve sair hususları delil olarak bildirmiş, bir kısım delillerini ibraz etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve 09/08/2005 tarihli delil listesinde; İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… ve …/… sayılı takip dosyası, davacı tarafça verilen muhtelif tarihli ödeme teklifleri, hesap ekstreleri, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, yemin ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… E sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde dosyamız ile ilgili olduğu anlaşılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Taraf delilleri toplandıktan sonra 25.06.2007 tarihli oturumda, dosyamız ve banka kayıtları üzerinden bankacı bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi … … 09.05.2008 tarihli raporunu ibraz etmiş sonuç itibarıyla raporunda, banka kayıtlarının sağlıklı tutulmadığını, …/… esas sayılı dosya için 11.683,08-TL tutarındaki alacak için ve bu alacaktan dolayı birleşen itirazın iptali davasına konu edilen 33.195,59-TL tutarındaki alacak için davacı şirketin ve müşterek borçlu ve müteselsil kefilleri olan diğer davacıların/davalıların davalı bankaya borçlu olmadıkları aksine davalı bankadan alacaklarının bulunduğunu, 09.05.2008 rapor tarihi itibarıyla davacı şirketin alacaklı duruma geçtiğini, 20.01.2002 tarihi dikkate alınarak 173,022,33-TL ana para kaybından ve 29.674.278,42-TL faiz kaybından dolayı davalı bankadan toplam 29.847.300,75-TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
Davalı … vekili 19.06.2008 havale tarihli rapora beyan dilekçesinde, rapora itirazlarını açıklayarak yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
Davacı … İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili 10.09.2008 havale tarihli rapora beyan dilekçesinde, rapora itirazlarını açıklayarak bankaya verilen senetler ve iade edilen senetler yönünden bilirkişi incelemesinin yapıması gerektiğini bildirmiştir.
Tarafların itirazlarına göre 24.05.2008 tarihli oturumda bilirkişiden ek rapor alınmasına karar vermiş, bilirkişi … … 04.11.2008 tarihli ikinci ek raporunu ibraz etmiş, ek raporunda sonuç itibarıyla 14.01.2008 tarihli raporu ile 09.05.2008 tarihli ek bilirkişi raporunda açıkladığı şekilde davacı şirketce davalı bankaya tevdii bordrolarıyla teslim edilmiş bulunulan ve raporlarında tespiti yapılan senetlerin kayıtlarının girişleri ile tahsil veya iade olunduklarına ilişkin çıkışları için düzenlenmesi gereken muhasebe fişlerinin, bu fişler ekindeki dayanağı belgelerin ve bunların işlendiği yevmiye defteri, defter-i kebir defterinin asıllarının ve belirlenen senetler dışında tespit edilen işlemler için aynı fişler ve kayıtlar ve belgelerin ve ayrıca konu ile ilgili olarak davalı banka müfettiş inceleme değerlendirme ve soruşturma raporlarının dosyaya ibrazının gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece bilirkişinin istemiş olduğu belgeler … T.A.Ş ‘den istenmiştir.
22.01.2009 tarihli oturumda, dosyamız ve birleşen dosyalar ve davalı … T.A.Ş’nin defter ve kayıtlarının bilirkişi heyetince incelemesine karar verilmiş, bilirkişi heyeti 19.01.2010 tarihli raporunu iraz etmiş, raporunda dosyamız ve birleşen dosya yönünden incelemelerini yaparak sonuç itibarıyla; …/… esas sayılı dosyamız yönünden, davacıların davalı bankaya borçlu olmadıkları, menfi tespit taleplerinin yerinde olduğunu, İzmir … ATM …/… esas sayılı dosyası yönünden, davanın açıldığı 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının asıl alacak ve faiz olmak üzere toplam 134.587,74-TL olduğunu, temerrüd faiz oranının % 110 olarak uygulanması gerektiğini, manevi tazminat yönünden takdirin mahkemeye ait olduğunu, İzmir … ATM’nin …/… esas sayılı itirazın iptali dosyasında davacı bankanın alacaklı olmadığını bildirmişlerdir.
… T.A.Ş vekili 04.02.2010 tarihli rapora beyan dilekçesinde, rapora karşı açıklamalarda bulunarak sonuç itibarıyla bilirkişilerden ek rapor alınmasını talep etmiş, bir kısım davacılar vekili Av… … 11.02.2010 havale tarihli rapora itiraz dilekçesinde, diğer davacı … İnş. San. ve Tic.A.Ş vekilinin rapora itirazlarına aynen katıldıklarını, bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davacı … İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili 10.02.2010 havale tarihli dilekçe ile, rapora karşı itiraz beyanlarını açıklayarak sonuç itibarıyla tekrar hesaplamaların yapılması hususunda bilirkişilerden ek rapor alınmasını talep etmiş, 11.02.2010 tarihli oturumda taraf vekillerinin itirazlarına göre bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler 04.05.2010 tarihli ek raporlarını ibraz etmişler, raporlarında sonuç itibarıyla 29.04.2005 tarihinde açılan menfi tespit davası sebebiyle davacı alacağının 144.800,20-TL olduğunu, 04.05.2005 icra takip tarihi itibarıyla davacı alacağının 145.419,59-TL olduğunu, faiz oranı yönünden … T.A.Ş’nin dosyamız davacıları müşterilerine uyguladığı faiz oranının davacı alacakları içinde uygulanması gerektiğini ve buna göre hesaplama yapıldığını bildirmişlerdir.
… T.A.Ş vekili 02.06.2010 tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını belirterek tekrar ek rapor alınması talep etmiş, davacı … İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili 01.06.2010 havale tarihli rapora itiraz dilekçesinde, itirazlarını açıklayarak bilirkişilerin faiz hesaplarına itirazlarının olduğunu, itirazlardan doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasını talep etmiştir.
24.06.2010 tarihli oturumda tekrar bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti 19.01.2011 havale tarihli ek raporlarını ibraz etmiştir, ek raporlarında davacı alacağının yasal faiz ve banka mevduat faizine göre yaptıkları hesaplamaya göre; yasal faiz oranına göre 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının toplam 79.488,99-TL olduğunu, 04.05.2005 icra takip tarihi itibarıyla davacı alacağının 79.701,28-TL olduğunu, banka mevduat faiz oranlarına göre yapılan hesaplamada 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının toplam 144.800,20-TL olduğunu ve % 110 faiz oranı uygulanması gerektiğini bildirmişlerdir.
… T.A.Ş vekilinin 03.02.2011 tarihli rapora beyan dilekçesinde, banka mevduat oranları üzerinden hesaplama yapılmasını, itirazları gereğince ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Bir kısım davacılar vekili Av. … … 28.02.2011 havale tarihli itiraz dilekçesinde, itiraz beyanlarını belirterek yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep etmiştir.
… İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili 2 adet 09.02.2011 tarihli rapora beyan dilekçelerinde, itirazlarını açıklayarak itirazlarının değerlendirilmediğini, müfettiş raporlarının dikkate alındığını ve diğer hususları belirterek bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmasını, olmadığı takdirde bilirkişilerden ek rapor alınmasını talep etmiştir.
14.07.2011 tarihli oturumda, tarafların itirazına göre bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti 21.03.2012 havale tarihli ek raporlarını ibraz etmişler, banka mevduat faiz oranına göre yapılan hesaba göre 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının 29.285,36-TL asıl alacak, 32.544,53-TL faiz alacağı olmak üzere toplam 61.829,89-TL olduğunu, 04.05.2005 icra takip tarihi itibarıyla davacı alacağının 29.285,36-TL asıl alacak, 32.739,77-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 62.025,13-TL alacaklı oluğunu, asıl alacağın değişen mevduat hesabı üzerinden faiz uygulanması gerektiğini bildirmişlerdir.
… İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili Av. … …. 07.05.2012 havale tarihli rapora itiraz beyanında, itirazlarını açıklayarak bilirkişi raporları arasında çelişkinin giderilmesi gerektiğini belirterek yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep etmiş, mahkememizce yeni bilirkişi raporu alınması talebi yerinde görülmemiştir.
… T.A.Ş vekili 09.05.2012 tarihli rapora beyan dilekçesinde, itirazlarını belirterek faiz hesabında BSMV uygulamasını kabul etmediklerini bildirmişlerdir.
18.06.2012 tarihli oturumda, tarafların itirazlarına göre, davacı alacağın hesabında BSMV hesabı yapılarak ve BSMV hesabı olmaksızın hesaplama yapılması için ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler 12.04.2013 tarihli raporlarını ibraz etmişler, raporlarında sonuç olarak, BSMV hesabı yapılmaksızın 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının 27.801,95-TL ana para, 30.471,73-TL temerrüd faiz olmak üzere toplam 58.273,68-TL davacı alacağının olduğunu, asıl alacağın, değişen mevduat faiz oranları uygulanması gerektiğini belirtmiştir. BSMV uygulanarak yapılan hesaplamada 29.04.2005 tarihi itibarıyla davacı alacağının 29.285,36-TL ana para, 32.544-TL temerrüd faizi olmak üzere toplam 61.829,89-TL olduğunu, asıl alacağın değişik mevduat faiz oranları üzerinden faiz uygulanacağını bildirmişlerdir.
… vekili 29.05.2013 tarihli rapora beyan dilekçesinde, rapora itirazlarını bildirmişlerdir.
Davacı … İnş. San. ve Tic.A.Ş vekili 05.06.2013 tarihli rapora itiraz dilekçesinde, önceki itirazlarını tekrar eder nitelikte itirazda bulunarak yeni bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda dosyamız yönünden davanın kabulüne, birleşen İzmir … ATM’nin …/… E.sayılı dosyası yönünden davanın kısmen kabulüne ve birleşen İzmir …ATM dosyası yönünden davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay … HD’nin 19/01/2015 tarih, …/… E. …/… K. Sayılı ilamın ile “…Asıl davada davacılar aleyhlerine icra takibi başlatılmadığını ancak bankanın 11.683,08 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı aldığını ileri sürerek, bu miktar üzerinden harç yatırıp menfi tespit talebinde bulunmuşlardır. Bu durumda mahkemece, dava dilekçesindeki talep çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, dava açıldıktan sonra davalı banka tarafından başlatılan icra takibinin dosya esas numarası belirtilerek, takip ile borçlu olunmadığının tespitine karar verilmiş olması, davacıların bir ıslah talebi de olmadığı gözetildiğinde talep aşımı olup, usul ve yasaya aykırıdır…” gerekçesiyle bozularak gelmiş ve mahkememiz dosyasının yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizin 25/06/2015 tarihli oturumunda Yargıtay … HD’nin 19/01/2015 tarih, …/… E. …/… K. bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 25.06.2015 tarihli, …/… Esas – …/… Karar sayılı gerekçeli kararı ile dosyamız yönünden davanın kabulüne, birleşen İzmir … ATM’nin …/… E.sayılı dosyası yönünden davanın kısmen kabulüne ve birleşen İzmir …ATM dosyası yönünden davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay … HD’nin 15.11.2018 tarih, …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile ”… Asıl dava ve birleşen davaların tarafları arasında yapılan Genel Kredi Sözleşmesi nedeniyle kullandırılan ticari krediden dolayı tarafların herhangi bir alacak borç durumu bulunup bulunmadığı yönündedir. Sözleşmenin asıl borçlusu davalı bankadan değişik tarihlerde kullandığı krediye karşılık çek, bono ve nakit olarak ödemeler yapmıştır. Bilirkişi kurulunun yapmış olduğu inceleme ve hesaplama yöntemi yanlıştır. Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve TBK’nın 100. maddesi gereğince borçlu faiz ve giderleri ödemede gecikmemişse yaptığı kısmi ödemeyi öncelikle ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Ancak gecikmiş ise yapılan kısmi ödeme öncelikle işlemiş faizden mahsup edilir. Yapılması gereken iş kredi veren bankanın kredi alacağının muaccel olduğu tarih tespit edilip şayet ödemede gecikilmişse kredi borçlusu şirket tarafından yapılan kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş faizden, gecikme yok ise ana paradan mahsubu ile hesaplama yapılması gerekir. Bu nedenle her bir ödeme tarihindeki bakiye ve asıl borç miktarı tespit edilmeden mahsupların yapılması doğru değildir.
Mahkemece bankacılık ve muhasebe konusunda 3 kişilik kurulu oluşturularak banka kayıt ve belgeleri yerinde incelenip, bono, çek ve nakit ödemeler tespit edilip yukarıda belirtilen şekilde yapılacak hesaplama sonunda alınacak rapor ile karar verilmesi gerekirken TBK’nın 100. madde hükmüne aykırı olarak yapılan bilirkişi incelemesine dayalı düzenlenen raporun hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile bozularak dosya yeniden mahkememiz esasını almış, mahkememizin 25/06/2019 tarihli oturumunda Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 25.06.2019 tarihli oturumunda bilirkişi incelemesine karar verilmiş, bilirkişiler ibraz ettiği 26.08.2020 havale tarihli raporunda, mahkemenin bir önceki kararında esas alınan 19.01.2010 tarihli bilirkişi heyet raporunda ve 14.02.2013 tarihli ek raporda yer alan hesaplama yöntemine paralel olarak, davalı firma alacağına vadeli mevduat faiz oranı üzerinden ve üçer aylık dönemlerde hesaplanan faiz tutarının ana paraya eklenmesi suretiyle, BSMV hesaplanmaksızın ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin…/… Esas, …/… Karar sayılı 15.11.2018 tarihli bozma ilamında yer alan “…kredi veren bankanın kredi alacağının muaccel olduğu tarih tespit edilip şayet ödemede gecikilmişse kredi borçlusu şirket tarafından yapılan kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş faizden, gecikme yok ise ana paradan mahsubu..” talimatına uygun olarak hesaplama yapılması sonucunda; 2019/43 Esas dava dosyası yönünden, davacıların 29.04.2005 Menfi Tespit dava tarihi itibariyle, davalı bankadan 15.403,68 TL asıl alacak + 16.610,65 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 32.014,33 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, davacıların 29.04.2005 dava tarihi itibariyle davalı … TAŞ firmasına 11.683,08-TL borçlu olmadıkları,
-Birleşerek gelen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi … /… esas ile açılan İtirazı İptali davası yönünden, davacı … İNŞAAT A.Ş. firmasının 04.05.2005 takip tarihi itibariyle takip alacaklısı bankadan 32.115,62 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, İzmir … İcra Müdürlüğünde …/… Esas icra takibinde 04.05.2005 takip tarihi itibariyle … T.A.Ş. nin davalılardan alacaklı olmadığı,
-Birleşerek gelen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi …/… Esas Alacak Davası yönünden, … İNŞAAT A.Ş. firmasının davalı … T.A.Ş. firmasından 15.403,68 TL asıl alacak + 16.610,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.014,33 TL alacaklı olduğu ve 07.03.2008 dava tarihinden itibaren asıl alacağa ticari temerrüt faizi talep edilebileceği, birleşen dosyalardaki tespit edilen tutarlar arasındaki farkın dava tarihlerinin farklı olması ve dava tarihleri itibariyle hesaplama yapılmasından ileri geldiği ve aynı alacağı ihtiva etmesi nedeniyle takdirinin sayın mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Davacılar vekili 09.09.2020 tarihli rapora beyan dilekçesinde ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 04.09.2020 tarihli rapora beyan dilekçesinde ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 11.12.2020 tarihli ara kararı ile taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler ibraz ettiği 02.06.2021 havale tarihli raporunda, birleşerek gelen İzmir … ATM’nin …/… Esas sayılı alacak davası yönünden; … İnşaat AŞ firmasının, davalı … TAŞ firmasından 07.03.2008 dava tarihi itibariyle 15.403,68-TL asıl alacak, 16.610,65-TL işlemiş faiz (29.04.2005 tarihi itibariyle) 12.243,62-TL işlemiş faiz (29.04.2005-07.03.2008 dönemi avans faiz oranı) olmak üzere toplam 44.257,95-TL alacaklı olduğu ve 07.03.2008 dava tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi talep edilebileceği bildirilmiştir.
Davacılar vekili 30.06.2021 tarihli rapora beyan dilekçesinde davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 12.07.2021 tarihli rapora beyan dilekçesinde ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Dosya kapsamı itibariyle alınan raporlar yeterli görüldüğünden yeni bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiştir.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporları ve Yargıtay … H.D.’nin 19.01.2015 tarihli bozma ilamı ve bozma ilamından sonra yapılan yargılamada verilen mahkememiz kararının tekrar Yargıtay … H.D.’nin 15.11.2018 tarihli bozma ilamı gereğince yapılan bilirkişi incelemesi ve alınan raporlara göre;
Dosyamız yönünden; dava tarihi itibariyle davacıların, davalı bankadan 15.403,68-TL asıl alacak, 16.610,65-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.014,33-TL alacaklı olduğu, 29.04.2005 dava tarihi itibariyle davalı … AŞ’ne 11.683,08-TL borçlu olmadıklarının anlaşıldığı, şartlar oluşmadığından davacılar vekilinin % 40 kötü niyet tazminatı isteminin yerinde olmadığı,
Dosyamızla birleşen İzmir … ATM’nin …/… Esas sayılı dosyası yönünden; davacı şirketin dava tarihi itibariyle 15.403,68-TL asıl alacak, 28.854,27-TL toplam faiz alacağı olmak üzere toplam alacağının 44.257,95-TL olduğu, bu miktarın davalı bankadan tahsilinin gerektiği,
Dosyamızla birleşen İzmir … ATM’nin …/… Esas sayılı dosyası yönünden; davalı tarafın 04.05.2005 takip tarihi itibariyle davacı bankadan 32.115,62-TL alacaklı olduğu, davacı bankaya borcunun bulunmadığı anlaşıldığından açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
A-DOSYAMIZ YÖNÜNDEN;
1-Açılan davanın kabulü ile,
Davacıların davalı … T.A.Ş.ne 11.683,08 TL borçlu olmadığının tespitine,
Şartları oluşmadığından davacı vekilinin % 40 kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2-Alınması lazım gelen harç peşin ve ilk karar ile alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduklarından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından bozmadan önce 2.974,62-TL, bozmadan sonra bilirkişi ücreti 2400-TL, 282,2-TL posta gideri olmak üzere toplam 5.656,82-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
B-BİRLEŞEN İZMİR .. ATM nin …/… E SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
15.403,68-TL asıl alacak, 28.854,27-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 44.257,95-TL davacı şirket alacağının dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak davacı şirkete verilmesine,
2-Alınması lazım gelen harç peşin ve ilk karar ile alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 6.553,53-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 14.389,17-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bozmadan önce yapılan 35,30-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdiren 13,35 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
C-BİRLEŞEN İZMİR … ATM nin …/… E SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Subut bulmayan davanın reddine,
2-Alınması lazım gelen 59,30-TL harcın peşin alınan 269,02 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 209,72-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduklarından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.979,33-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2021

Katip …
(E-İMZA)

Hakim …
(E-İMZA)