Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/390 E. 2021/260 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/390 Esas
KARAR NO : 2021/260

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2019
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 01/08/2019 tarihli dava dilekçesi ile, davacı banka ile davalı …Dekorasyon Yapıştırıcı Makine İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında akdedilen sözleşmeler gereği kredi kulandırıldığını, davalılar … ve …’ın ise borçtan müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğunu, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın, Kahramanmaraş …. Noterliğinin 13/12/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kat edilerek borcun ödenmesinin ihtar olunduğunu, borcun ödenmemesi üzerine, davalılar hakkında izmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçluların 05/07/2019 tarihli dilekçe ile takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiğini, TTK md 5/A da “Ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartıdır” şeklinde hükmedildiğini, yasa gereği Arabulucuya başvurulduğunu, yapılan görüşmeler sonucunda herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, 31/07/2019 tarihli uzlaşmama tutanağının düzenlendiğini, bu sebeple huzurdaki davayı açma zaruretinin doğduğunu, huzurdaki davaya konu icra takibinin borçluların imzaladığı kredi sözleşmesine dayandığını ve alacağın miktarı, faiz ve diğer ferilerinde davacı banka kayıtları ile sabit olduğunu, kredi sözleşmesi metninde temerrüt halinde uygulanacak olan faiz oranın ne şekilde hesaplanacağının açıkça belirlendiğini, borçlu hakkında yapılan icra takibinde, talep olunan faiz ve oranı kredi sözleşmesi ile banka uygulamasına uygun olduğunu, davalıların itirazlarının, mesnetsiz olduğundan itirazın iptali amacı ile mahkemeye müracaat edilmesinin zaruri olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulüne, davalı borçluların itirazlarının iptali ile takibin devamına, takibe haksız olarak itiraz eden davalı borçluların %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, davalılar tarafından herhangi bir yanıt verilmediği ve davalıların dava dosyamızda temsil edilmedikleri anlaşılmıştır.
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının Mahkememiz dosyasına celp edildiği, dosyanın yapılan incelemesinde; Alacaklısının davacı sigorta şirketi olduğu, borçlularının davalı şirket ve davalılar … ve … olduğu, 19.336,87 TL asıl alacak 14.701,32 TL işlemiş ticari faiz, 474,31 TL ihtarat masrafı, 735,07 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 35.247,57 TL alacak üzerinden takibin başlatıldığı, davalı şirket ve davalılar vekili tarafından 05/07/2019 tarihinden takibe, borca ve sair ferilerine itiraz edildiği, 05/07/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava davacı …A.Ş. tarafından asıl borçlu firma …ne kullandırılan kredinin ödenmediği iddiasıyla, davalı şirket ve kefil oldukları ileri sürülen davalı gerçek kişiler adına başlatılan icra takibe itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka davalı şirket arasında imzalanan ve diğer davalı gerçek kişilerin müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davacı banka Karabağlar şubesi nezdinde düzenlenen 16/06/2014 tarihli 500.000,00 TL kredi limitli kredi genel sözleşmesinin ve kefarete ilişkin belgelerin dava dilekçesine ekli olarak dosyaya sunulduğu, davalılara hitaben keşide edilen 13/12/2017 tarihli … yevmiye nolu Kahramanmaraş …. Noterliğinin ihtarnamesinin ve ihtarnamenin tebliğine ilişkin belgelerin yine dilekçe ekinde olduğu anlaşılmıştır.
Dosyanın, icra takibine konu edilen alacağın davalılardan tahsili istemi yönünden koşulların incelenmesi ve hesaplanması hususunda rapor düzenlenmesi amacıyla bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından 18/02/2020 tarihli raporun düzenlendiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, davalıların İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 16.466,84 TL asıl alacak, 5.214,50 TL faiz, 260,72 TL BSMV ve 474,31 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 22.416,37 TL üzerinden iptalinin gerekeceği, toplam alacağın 16.466,46 TL olan asıl alacak kısmına takip tarihi olan 21/06/2019 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık %50 temerrüt faizinin ve faizin %5 gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesi gerekeceğini, bankaca icra takibinde asıl alacak, faiz başlıkları altında talep edilen tutarlar ile bilirkişi tarafından icra takibinde talep edilebileceği hesaplanan asıl alacak ve faiz tutarları arasındaki farkların rapor içeriğinde açıklandığını, buna göre takdirin mahkemede olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin itiraz ettiği hususlar ve talebi dikkate alınarak dosyasının icra takibine konu alacak yönünden talep edilen hususlarda rapor düzenlenmesi amacıyla yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği ve dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdii edildiği, bilirkişi tarafından 13/01/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, davacı bankanın … Şubesi tarafından davalı asıl borçlu … Aks. Dek. Yap. Mak. İnş. San. Tic. Ltd. Şti ne sözleşme öncesi bilgilendirme formu ve 16/06/2014 düzenleme tarihli 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, Sözleşme Öncesi Bilgilendirme formu ve sözleşmeyi Davalılar … ve … 500.000,00 TL kefalet limitli olarak müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, 6098 Sayılı TBK kefalet hükümleri doğrultusunda kefalet tarihi, kefalet türü ve kefalet limiti el yazısı ile yazıldığı, sözleşmeye istinaden davalı şirkete ticari kredi kullandırıldığı, kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine kredi hesabı kat edilerek ihtarnamenin keşide edildiği ve davalıların 20/12/2017 tarihinde temerrüde düştüğü, ihtar sonrası krediye toplam 53.500,00 TL tahsilat sağlandığı, riskin devam etmesi üzerine davalılar aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine başlandığını, davalıların borcun tamamına, faiz ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, açılan itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan inceleme ve hesaplamalar sonucunda, 21/06/2019 takip tarihi itibariyle 16.644,84 TL asıl alacak, 14.300,27 TL işlemiş tem. Faizi, 715,01 TL faizin %5 gider vergisi, 474,31 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 31.956,43 TL banka alacağının tespit edildiği, davacı bankanın takip talebinde 19.336,87 TL asıl alacak, 14.701,32 TL işlemiş faiz, 745,07 TL faizin %5 gider vergisi ve 474,31 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 35.247,57 TL nakdi alacağı olduğu, davacının dava dilekçesinde 30.000,00 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin devamını talep ettiği, talebe bağlı kalındığında 30.000,00 TL nin alacak kaleminin arasındaki dağılımının ise 16.466,84 TL asıl alacak, 12.437,00 TL işlemiş temerrüt faizi, 621,85 TL faizlerin %5 gider vergisi, 474,31 ihtar masrafı olmak üzere toplam 30.000,00 TL banka alacağından davalı … nin asıl borçlu sıfatıyla davalılar … ve …’ın tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluklarının bulunduğunun değerlendirildiği, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 16.644,84 TL asıl alacağa sözleşme hükümleri gereği yıllık %50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisini uygulama talep yetkisinin bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından beyan dilekçesinin dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; Davacı banka ile davalılardan … Ltd. Şti. Arasında 16/06/2014 tarihli 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalılar … ve …’ın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladıkları, sözleşme ekinde kefalete ilişkin taahhüt beyanının usulüne uygun şekilde davalılardan alındığı ve davalıların mevcut sözleşme uyarınca kefil sıfatının doğduğunun kabulü gerektiği görülmüştür. Davalı şirkete kullandırılan krediye ilişkin yapılan incelemede kullandırılan kredi karşılığında davalı tarafından yapılan ödemelerin belli bir tarihten sonra yerine getirilmemesi üzerine davacı banka tarafından hesabın kat edildiği ve gerek davalı şirkete gerekse davalı kefillere hesap kat ihtarının tebliğ edildiği, tebliğlerin usulüne uygun olduğu ve bu şekilde davalıların temerrüdünün oluştuğunun kabulü gerektiği görülmüştür. Davalı tarafından kullanılan kredinin ödemelerinde bakiye bedelin ve ferilerinin tespiti ile icra takibine konu edilen bedelin davalılardan talep edilebilecek bedel olup olmadığının tespiti için Mahkememizce davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılmış ve düzenlenen 13/01/2021 tarihli son bilirkişi raporuna göre takip tarihi itibari ile davalıların 16.466,84 TL asıl alacak, 14.300,27 TL işlemiş faiz, 715,01 TL faizin %5 gider vergisi ve 474,31 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 31.956,43 TL alacağın tespit edildiği, dava dilekçesinde 30.000,00 TL üzerinden talepte bulunulduğu dikkate alınarak taleple bağlı kalındığında alacak kalemlerinin ayrıca gösterildiği ve buna göre 16.466,84 TL asıl alacak, 12.437,00 TL işlemiş faiz, 621,85 TL faizlerin %5 gider vergisi, 474,31 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 30.000,00 TL nakdi alacağın davacı banka yönünden doğduğunun kabulü gerektiği, düzenlenen bilirkişi raporundan anlaşılmış, raporun dosyadaki verilere uygun ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu görülmüştür, davacı tarafça takip tarihinden itibaren belirlenen asıl alacağa yıllık %50 oranında temerrüd faizi ve faizin %5 gider vergisinin davalı taraflardan sözleşme hükümlerine göre talep etme hakkının olduğu tespit edilmiştir. Davalılar tarafından kefil sıfatına ilişkin herhangi bir itirazda bulunulmamış olmakla birlikte yapılan incelemede davalı … ve …’ın kredi sözleşmesi imzalanması sırasında usulüne uygun şekilde bilgilendirildikleri, kefalet limitinin gösterildiği ve kendi beyanlarının sözleşme ekinde mevcut olduğu, kefalet iradesinin usulüne uygun şekilde sözleşmeye aktarıldığı ve buna göre TBK hükümleri uyarınca kefaletin sonuçlarından sorumlu olacakları, bu hali ile davacı tarafın icra takibine konu ettiği alacak içinde dava dilekçesinde gösterilen 30.000,00 TL alacak kalemlerinin bilirkişi raporunda gösterilen şekilde olması sureti ile davalılardan tahsili isteminde davacı tarafın haklı olduğu, bu bedel üzerinden itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesi gerektiği görülmüştür. Davalılar ile davacı banka arasında sözleşmenin var olduğu ve buna göre talep edilebilecek bedelin hesaplanabilir nitelikte ve likit olduğunun kabulü gerektiği, buna göre icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalıların itirazının iptaline,
Takibin 16.466,84 TL asıl alacak, 12.437,00 TL işlemiş temerrüt faizi, 621,85 TL faizlerin %5 gider vergisi, 474,31 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 30.000,00 TL alacak üzerinden devamına,
Davacı bankanın takip tarihinden itibaren 16.644,84 TL asıl alacağa sözleşme hükümleri gereği yıllık %50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmasını talep yetkisi bulunduğuna,
Tahsilde tekerrür edilmemesine,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 2.049,30 TL harçtan, peşin alınan 44.40 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.004,90 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 95,20 TL başvuru harcı, 1.050,00 TL Bilirkişi ücreti, 381,50 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 1.526,70 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/03/2021

Yazman … Yargıç …
e-imza e-imza