Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/348 E. 2021/578 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/348 Esas
KARAR NO : 2021/578

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/07/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 22/07/2019 tarihli dava dilekçesi ile; Davalı şirketin eski unvanı …. iken 21/11/2018 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği üzere yeni unvanın … olduğunu, davacı şirket ile davalı şirket arasında 30/01/2014 tarihli eser sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmeyi davacı şirketin yüklenici, davalı şirketin ise işveren sıfatı ile imzaladığını, söz konusu sözleşmenin işverenin sağlayacağı hususların düzenlendiği 11. Maddesi 3. Fıkrasında ” İş ile ilgili tüm vergi ve harçların ödemesinin işveren tarafından yapılacağı ” belirtildiğini, İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı Çakabey Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … ihbarname numaralı vergi cezası ihbarnamesinin davacı şirket tarafından 30/01/2014 tarihinde akdedilen eser sözleşmesinden dolayı vergi ziyaına sebebiyet verdiğini, açıklanan nedenlerle 30/01/2014 tarihli eser sözleşmesi gereği sözleşmeden kaynaklanan tüm vergi ve harçların davalı tarafın ödemesinin gerektiğini, davalı şirket tarafından ödemenin yapılmadığı, davacı şirket yetkilisi …’ın kredi kartından 19/04/2019 tarihinde 55.847,78 TL olarak ödemek zorunda kaldığını, söz konusu ödemeye ilişkin İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile takibin başlatıldığı, davalı şirket tarafından süresinde itiraz edildiği, takibin durduğu, açıklanan nedenlerde itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasını talep ve dava ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirket vekilinin dosyaya sunduğu 30/09/2019 tarihli yanıt dilekçesi ile; taraflar arasında imzalandığı kabul edilen 30/01/2014 tarihli sözleşmenin 11/3 hükmünün açık olduğu, madde de iş ile ilgili tüm vergi ve harçların ödemesini yapmak ibaresinin yer aldığını, ancak dava konusu edilen damga vergisinin iş ile ilgili bir vergi olmadığını, iş yapılmasa daha sözleşmenin imzalanmış olması nedeniyle verginin doğduğunu, işin sonradan yapılıp yapılmamasının ya da sözleşmeden farklı yapılmasının bu vergi yönünden önemli olmadığını, davacı şirketin sözleşmeyi imzalayan olduğunu vergi dairesinin davacı şirketten bu nedenle vergiyi talep ettiğini ve davacı tarafından ödendiğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep ettiği görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası dosyamız içine celp edildiği, dosyanın yapılan incelemesinde; Alacaklısının dosyamız davacısı şirket olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı şirket olduğu, 55.847,78 TL alacak üzerinden takibin başlatıldığı, davalı şirket vekilinin 25/06/2019 tarihli dilekçesi ile yetkiye, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettikleri 25/06/2019 tarihli karar ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava, davacı tarafça yapıldığı beyan edilen damga vergisi ödemesine ilişkin kredi kartı ödeme bilgileri … Bankası Genel Müdürlüğünden istenerek dosya içerisine alınmıştır.
Davacı tarafa tebliğ edilen ve İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı Konak Vergi Dairesi müdürlüğü tarafından düzenlenen ceza ihbarnamesi ilgili dayanak belgeler ve ödeme belgeleri İzmir Vergi Dairesi Başkanlığından istenerek dosyamız içerisine alınmıştır. Yazıya ekli belgelerin yapılan incelemesinde, TC Hakimler ve Savcılar Kurulu Baş Müfettişliği tarafından İzmir Vergi Dairesi Başkanlığına hitaben düzenlenen 15/01/2019 tarihli yazıda İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında 30/01/2014 tarihli noter haricinde düzenlenip taraf imzaları bulunan 2.800.000,00 TL bedelli inşaat sözleşmesinde, sözleşme tarihine göre binde 9,48 oranı ile 26.544,00 TL bedelin tahsilinin istendiği, Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından ilgili yazı üzerine dosyamız davacısı şirket hakkında vergi/ceza ihbarnamesi düzenlediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça vergi dairesine ödenen bedelin faiz ve ferileri ile birlikte 55.847,78 TL olduğu beyan edilerek bu bedelin davalıdan tahsili istemi ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dava, davacı tarafça davalı şirket aleyhine İzmir … Asliye ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında dayanılan sözleşme için ödenmesi gereken damga vergisinin tahsili sonrası bu bedelden davalının sorumlu olduğu iddiasıyla davalı aleyhine başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafça Vergi Dairesi nezdinde yapılan ödemeden davalının sorumluluğunda olduğu iddia edilmiştir. Ancak taraflar arasındaki sözleşme hükümleri incelendiğinde, her ne kadar iş ile ilgili vergi ve harçların davalı şirketin yükümlülüğünde olduğu kararlaştırılmış ise de, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin dava konusuna konu edilmesi halini doğrudan üstlenilen edim ile ilgisinin olmadığı, sözleşmenin bizatihi delil olarak kullanılması amacıyla mahkemeye sunulduğu, bu haliyle delil olarak sunan taraf yönünden damga vergisi yükümlülüğünün doğduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Sözleşmenin uyuşmazlığa konu edilerek dava dosyasına delil olarak sunulması halinde dayanılan sözleşmenin geçerliliği yönünden kanunen belirlenen harcın tahsili gereklidir. Sözleşmenin delil olarak davacı tarafından dayanıldığı dikkate alındığında damga vergisinin yatırılması yükümlülüğünün bu durumda davacıda olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Kanunen Vergi Yükümlülüğünün hangi tarafta olduğu konusu doğrudan açıklığa kavuşturulmamış ise de, söz konusu belgeye dayanan tarafın bu belge için yatırılması gereken damga vergisini yatırma konusunda yükümlülüğünü de taşıması gerektiği anlaşılmış davanın reddine karar verilmesi gerektiği görülmüş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre;
Davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile 615,21TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı şirket kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 8.060,21 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Artan gider avansının davacıya ödenmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı Arabuluculuk faaliyeti sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık A.A.Ü.T mad. 16/2-c hükmü uyarınca 750,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/07/2021

Yazman …
e-imza

Yargıç …
e-imza