Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/278 E. 2022/111 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/278
KARAR NO : 2022/111

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/06/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 28/06/2019 tarihli dava dilekçesi ile, 12/02/2019 tarihinde davacı şirketin maliki olduğu dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile dava dışı …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza üzerine davacı şirket tarafından araç zararının tespiti için İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, alınan rapora göre, araçta 36.367,39 TL parça, 4.100,00 TL işçilik olmak üzere toplamda 47.751,52 TL KDV dahil zarar meydana geldiğinin tespit edildiğini, davacıya ait aracın davalı tarafından … no’lu poliçe ile kaskolu olduğunu, tespite konu zararın tamamından davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, hasar tazminatının tahsili için davalı sigorta şirketine 19/03/2019 tarihli dilekçe ile müracaat edildiği, başvurunun davalı şirkete 22/03/2019 günü tebliğ edildiğini ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile halen tazmin edilmeyen toplam 47.751,52 TL’den ileride ıslah edilmek üzere şimdilik 2.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan T.C. Merkez Bankası avans faizi oranına göre temerrüt faizi ile bilikte davacıya ödenmesine, tespit dosyasında yapılan toplam 1.345,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan T.C. Merkez Bankası avans faizi oranına göre temerrüt faizi ile bilikte davacıya ödenmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından Mahkememize verilen yanıt dilekçesi ile, dava konusu edilen meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından kazaya ilişkin olarak Kasko Sigortası Genel Şartları gereğince hasar ihbarında bulunulmadığını, sigortalının rizikonunun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren en geç 5 gün içinde sigortacıya bildirimde bulunması gerektiğini, yapılan tespit neticesinde alınan bilirkişi raporu değerlendirildiğinde kazanın oluşumu ile hasarların uyumsuz olduğunun taraflarınca belirlendiğini, gerçek zararın belirlenmesi için dosyanın ATK’na gönderilmesini talep ettiklerini, tespitin davalının yokluğunda yapıldığını bu nedenle tespit giderlerinden davalının herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, zarara uğradığı iddia edilen aracın tramer kayıtlarının celp edilerek kazanın hasar ile örtüşüp örtüşmediğinin belirlenmesinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesinin istendiği görülmüştür.
Dava, 12/02/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı şirkete ait araçta oluşan hasar bedelinin kendi aracının kasko sigortacısı olan davalı şirketten tahsili istemi ile açılan tazminat davasıdır.
Kaza tarihi itibariyle … plakalı araca ait trafik kayıtları, davalı sigorta şirketinden kaza tarihi itibariyle … plakalı araca ilişkin Kasko poliçesi ve hasar dosyası, davacıya ait … plakalı aracın tramer kaydı ve İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.iş sayılı tespit dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmıştır.
İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.iş sayılı tespit dosyasında düzenlenen 07/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda, aracın önden hasarlı olup çamurluklarında hasar bulunmadığı, ön tampon demirinin kaza sonrası orjinal halinde olmadığı, sonradan gelişi güzel bir ve çok uzun bir cıvata ile tutturulduğu, sonradan takılmış durumda olduğu, ön tampon demirinin çok paslı ve muhtelif yerlerinden hasarlı olduğu, ön tampon klima ve motor radyatörünün hasarlı olduğu, sağ ve sol far ayaklarının kırık olduğu, sürücü, yolcu, emniyet kemerinin gerdiği hava yastıklarının patlamış olduğu hususunun tespit edildiği, sol şase kolunda hasar ve eğilme tespit edilmediği, ön tampon demirinin çok paslı ve hasarlı olduğunun görüldüğü, ön şase kollarına sonradan uyduruk, gelişi güzel tutturulması, kaza sonrası orjinal halinin korunmaması ve kaza sonrası orjinal hali ile olmaması nedeni ile tampon demirinin önceden hasarlı olduğu yada başka bir harici tampon demiri olduğu görüş ve kanaatinin oluştuğu, dava konusu aracın 29/11/2018 tarihli kazada 36.367,39 TL hasar bedeli + 4.100,00 TL yedek parça ve işçilik bedeli olmak üzere toplam 40.467,39 TL + KDV olmak üzere toplam 47.751,52 TL hasarlı olduğu yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Raporun davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından süresinde rapora itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Tüm belge ve deliller celp edildikten sonra dosya, meydana gelen kazada davacıya ait aracın hasarı ile kazanın uyumlu olup olmadığı, davalı şirkete hasar ihbarı yönünden usulüne uygun işlem yapılıp yapılmadığı, sonuç itibari ile davacıya ait araçta oluşan hasardan davalı sigorta şirketinin kasko poliçesi hükümlerine göre sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise hasarın miktarının belirlenmesi için 1 makine mühendisi bilirkişi ve 1 sigorta bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından düzenlenen 12/12/2019 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, davacıya ait … plakalı aracın 06/02/2019-06/02/2021 tarihleri arasında davalı
… Sigorta nezdinde Ticari Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, 12/02/2019 tarihinde … plakalı araç ile karıştığı trafik kazası nedeni ile oluştuğu iddia edilen hasarın bu kaza ile uyumlu olmadığı, bu nedenle davacının “Kasko Sigortası Genel Şartları Md. B1.5 uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini yerine getirip getirmediğinin ve sigorta dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminatı içinde kalmış gibi ihbar etmiş olup olmadığının” takdirinin Mahkemeye bırakıldığı, Mahkeme tarafından davacının kanıtladığının kabulünde dahi davalı sigorta şirketinin sadece 12/02/2019 tarihli kaza ile sınırlı olarak davacıya ait araçta meydana gelen hasar miktarından sorumlu olacağı ancak dosya kapsamında kaza anı fotoğrafı vb. delil bulunmadığı için hasarın tespit edilmeye elverişli olmadığı yönünde kanat bildirildiği görülmüştür.
Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilen hususlar ile dosyadaki kayıt ve veriler dikkate alınarak çelişkinin giderilmesi ve nihai rapor düzenlenmesi için dosyanın 2 akademisyen otomotiv bilirkişisi ile öncesinde rapor düzenleyen sigorta bilirkişisine birlikte tevdine karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 05/05/2020 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, 12/02/2019 tarihinde … plakalı araç ile karıştığı trafik kazası nedeni ile oluştuğu iddia edilen hasarın bu kaza ile uyumlu olmadığı, bu nedenle karıştığı trafik kazası nedeni ile oluştuğu iddia edilen hasarın bu kaza ile uyumlu olmadığı, bu nedenle davacının “Kasko Sigortası Genel Şartları Md. B1.5 uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini yerine getirip getirmediğinin ve sigorta dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminatı içinde kalmış gibi ihbar etmiş olup olmadığının” takdirinin Mahkemeye bırakıldığı, Poliçe Genel Şartları Md. B.1.5’in olaya uygulanmasına karar verilmesi durumunda ispat külfetinin yer değiştirip sigortalıya geçtiğinin kabulü gerekeceği ancak dosya içinde buna dair herhangi bir olgu tespit edilemediği için değerlendirme yapılamadığı, davacının davasını kanıtladığının kabulü halinde ise davalının temerrüde düştüğü 07/05/2019 tarihinde itibaren pert-total uygulaması yapıldıktan sora bulunan 30.000,00 TL bedel kadar sorumlu olduğu, araçta mevcut olan ağır hasarın başka bir şekilde ve zamanda olduğu, davacı tarafından her ne kadar İzmir 3 ATM …/… Esas sayılı dosyasında aynı kaza nedeni ile kazaya karışan … plakalı diğer araç ile ilgili olarak hazırlanan raporun ibraz edildiği görülmüş ise de o aracın hasarının kaza ile uyumlu olmasının dava konusu araçta aynı kaza nedeni ile meydana gelen hasardan farklı değerlendirilmesi gerektiği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüş, davacıya ait aracın karıştığı iddia edilen kazaya ilişkin karşı taraf araç maliki tarafından İzmir 3 ATM nezdinde dava açıldığı beyan edilmekle, İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmıştır.
Dosya, 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasında dava konusu edilen trafik kazasının Mahkememiz dosyasında davaya konu aracın ve davaya konu kazanın dayanak alındığı görülmekle, gerek 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama ve düzenlene raporlar birlikte değerlendirilmek gerekse tespit dosyasında alınan rapor ve dava dosyamızda düzenlenen raporlar birlikte değerlendirilmek sureti ile meydana gelen kazada oluştuğu beyan edilen hasarın kaza ile uyumlu olup olmadığı, uyumlu ise araçta oluşan hasarlı kısımlar ve hasar durumu ayrıntılı şekilde açıklanması için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği, İstanbul ATK tarafından düzenlenen 21/01/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, dava konusu … plakalı aracın 2016 model B segment olarak tarif edilen Ford marka Fiesta Trend 1.5 TDCi 75 HP tipinde olduğu, çarptığı … plakalı aracın SUV olarak tabir edilen yerden yüksek bir araç olduğu, arkadan çarpma olayında davacının aracının yere daha alçak olması ve davacı tarafından frenleme yapıldığı iddiası üzerine yüksekliğin ön kısımda biraz daha azalacağı, bu şartlar altında aracın ön kısmının üst bölgelerinde daha yoğun hasarın olmasının bekleneceği, ancak hasar fotoğraflarında alt tamponun alt kısmının plastik aksamının çok hasar aldığı, meydana gelen trafik kazası ile davacıya ait araçta oluşan hasarların uyumlu olmadığı, Mahkemece kabulü halinde araçta meydana gelen hasar miktarının 12.625,47 TL olduğu yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulduğu ve dosyanın İTÜ nezdinde Karayolları Fen Heyetine tevdi edilerek yeniden inceleme yapılmasını talep ettikleri görülmüştür.
Dosya bu kez meydana gelen kaza ile araçtaki hasarın birlikte değerlendirilmesi ve rapor düzenlenmesi için İstanbul Teknik Üniversitesi Karayolları Fen Heyetinden seçilecek 3 uzman bilirkişiye tevdi edilmek üzere yönerge yolu ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmiş, Mahkeme tarafından dosyanın bilirkişilere tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından 09/07/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve dosyamızın Mahkememize iade edildiği görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, davacıya ait dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracı ile Çiğli istikametine seyri esnasında havanın yağışlı ve ıslak olması nedeniyle aracın kontrolden çıkarak dava dışı …’in sevk ve idaresinde … plakalı araca arka kısmından çarptığı, … plakalı Ford Fiesta marka aracın sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK Md. 84 hükmü “arkadan çarpma” uyarınca kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, tespit dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda “Aracın önden hasarlı olup çamurluklarında hasar bulunmadığı, ön tampon demiri kaza sonrası orijinal halinde değil, sonradan gelişi güzel yeni bir ve çok uzun bir cıvata ile tutturulmuş, sonradan takılmış durumda ön tampon demiri çok paslı, tampon demiri muhtelif yerlerinden hasarlı olduğu, ön lampon demiri çok paslı ve hasarlı olduğunun görüldüğü, ön şase kollarına sonradan uyduruk gelişi güzel tutturulması, kaza sonrası orijinal halı korunmaması ve kaza sonrası orijinal hali ile olmaması nedeniyle tampon demirinin önceden hasarlı olduğu ya da başka bir harici tampon demiri olduğu” görüş ve kanaatinin heyet tarafından da kabul gördüğü, davanın kabulü halinde davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasarın %18 KDV dahil 12.625,47 TL olabileceği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, 12/02/2019 tarihinde davacı şirkete ait … plakalı araç ile dava dışı …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacı şirkete ait araçta oluşan hasar bedelinin kendi aracının kasko sigortacısı olan davalı şirketten tahsili istemi ile iş bu davanın açıldığı, davalı tarafça meydana gelen hasarın kaza ile uyumlu olmadığının belirtildiği ve davanın reddinin istendiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılamada dava konusu araç ile ilgili yapılan tüm incelemelerde araçtaki hasarın iddia edilen şekilde belirtilen kaza ile uyumlu olmadığı hususunun ısrarla bilirkişi raporlarında belirtildiği, davacının Kasko Sigorta Poliçesi Genel Şartları B.I-5 hükümleri uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar yükümlülüğü altında olduğu, davacıya ait araçtaki hasarlı kısımların bulunduğu yer ile tanımlanan kazanın birbiri ile örtüşmediği dikkate alındığında davalı sigorta şirketi yönünden riziko teminatı yükümlülüğünün doğmadığı, davacının araçta oluşan hasarın tanımlanan kazada oluştuğunu ispatlaması gerektiği, ancak alınan tüm teknik bilirkişi raporlarında dava konusu aracın karıştığı 12.02.2019 tarihli kaza tutanağı ve karşı taraf aracın hasarlı bölgeleri ve davacıya ait aracın hasarlı bölgelerindeki yapılan tespitler birlikte değerlendirildiğinde davacının dava konusu kaza ile davacıya ait araçta iddia edilen hasarın oluştuğu iddiasını ispatlayamadığı bu hali ile davalıya karşı yükümlülüğünü yerine getirmediğinin kabulü gerektiği ve davanın açıklanan nedenlerle reddine karar verilmesi gerektiği, her ne kadar kısa kararda hükmün yasa yolu açık olarak gösterildiği anlaşılmış ise de dava değeri dikkate alındığında verilen kararın kesin olduğu, ancak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği kuralı dikkate alınarak hükümde bu konuda herhangi bir değişikliğe gidilmediği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre 5.100,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davalı Arabuluculuk faaliyeti sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık A.A.Ü.T mad. 16/2-c hükmü uyarınca 700,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2022

Yazman …
(e-imzalıdır)

Yargıç …
(e-imzalıdır)