Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/927 E. 2022/961 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/927 Esas
KARAR NO : 2022/961

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/08/2018
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 07/08/2018 tarihli dava dilekçesi ile; 09.02.2018 tarihinde saat 19:05 sıralarında Muğla ili, Marmaris ilçesi …… mevkiinde davalı…’ün kendisine ait sevk ve idaresindeki… plaka sayılı kamyoneti ile ………. Caddesi’ni takiben… Caddesi istikametine seyir halinde ……….. Caddesi istikametinden yaya geçidinin 6 metre önünden koşarak karşıdan karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması neticesinde ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, iş bu kazanın oluşumunda yaya müteveffa …’a KTK’nın 68/1-b-3 maddesini ihlal ettiği nedeniyle tali kusurlu olduğunu, sürücü davalı…’un ise 52/1-A maddesini ihlal ettiği nedeniyle asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, Müteveffa …’a izafe edilen tali kusurun kabulünün hiçbir surette mümkün olmadığını, zira müteveffa yayanın, yaya kaldırımından geçmekte iken davalının hızını azaltmayışı yayaya yol vermemesi nedeniyle kaza meydan geldiğini, davaya konu kaza nedeniyle Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı …Soruşturma sayılı dosyası üzerinden ceza dosyası açıldığın, yargılamaya devam edildiğini, müteveffa … 09.02.2018 tarihinde uğramış oldu kaza nedeniyle hâyatını kaybederek geride destek sahibi eşi ve çocuklarının kaldığını, Müteveffa … 15.04.1936 doğumlu olduğunu, ölümü ile eşi ve çocukları büyük elem ve üzüntü duyduklarını ve desteğinden yoksun kaldığını, destekten yoksun kalmanın yalnız parasal yardım olarak düşünülemeyeceğini, davacıların bayram günlerinde ailenin babası olmadan kutlama yapmaları, evin her türlü işini yapması, hastalık ve sair sıkıntılarda yardıma koşma görevi maddi destek kapsamında olduğunu, yine yaşlılık ve emeklilik günlerinde eşini kaybeden davacının ve çocukların talepleri son derece yerinde olduğunu, 6100 sayılı Yasa’nın 107 maddesi uyarınca, toplanacak delillere göre ölenin desteğinin (eğer yaşasaydı) alacağı ücret gereğince ileriki yıllarda alabileceği ücret artışlarına göre yapılacak tazminat hesaplama sonuçları üzerinden dava değerini artırmak ve harç tamamlamak üzere belirlenecek destekten yoksun kalma (maddi) tazminat tutarının davalıdan tahsilinin hüküm altına alınmasını, sigorta Şirketinden ise, kazaya karışan…’un sevk ve idaresinde bulunan… plaka sayılı aracın kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan … no’lu Trafik (ZMSS) poliçesini düzenleyen davalı … Sigorta A.Ş. olup, kendisine yapılan başvuru neticesinde bir bedel teklifinde bulunmuş ise de yapılan teklif yerinde görülmeyerek Mahkememize başvurulduğunu, tazminat hesabının yasa ve Yargıtay kararları doğrultusunda yapılarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, manevi tazminata İlişkin aileyi bir arada tutan ve her konuda gerek eşine, gerek çocuklarına bakarak destek olan müteveffanın beklenmedik bir anda hayatını kaybetmesi davacıları derinden etkilendidiğini, gerek kusuru, gerek sürücünün ailesinin bir başsağlığı dileklerinde bulunmaması göz önünde bulundurularak manevi tazminatın da kabulüne karar verilmesi talep ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, davalı gerçek kişi vekilinin 26/02/2019 tarihli yanıt dilekçesi ile; Yetkili Mahkemenin Marmaris Mahkemeleri olduğunu, meydana gelen kazada müteveffanın asli kusurlu olduğunu, davalı gerçek kişinin kusursuz olduğundan bahisle davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Davalı Sigorta Şirketi vekilinin 17/01/2019 tarihli yanıt dilekçesi ile; Davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, yetkili Mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olmadığını, davacı tarafından davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvuruda bulunulmadığını, davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı sigorta şirketinden… plakalı araca ilişkin … nolu ZMSS poliçesi, davacılar için düzenlenen 2617540-1 nolu hasar dosyası, Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı Soruşturma dosyası ile davacılar ve davalı gerçek kişinin SED araştırmasının celp edilerek dosyamız içerisine alınmıştır.
Dava, 09/02/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının desteğini kaybettiği iddiası ile destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile davalı sürücü ve ZMSS sigortacısı davalı sigorta şirketi aleyhine açılan maddi tazminat davası ile davacının murisini kaybetmesi nedeni ile yaşadığı manevi zararın tazmini istemi ile açılan manevi tazminat davasıdır.
Yargılama devam ederken davacı …’ın 16/01/2019 tarihinde vefatı üzerine mirasçaları adına düzenlenen vekaletnamelerin davacı vekili tarafından dosyaya sunulduğu, daha sonrasında mirasçılardan …’nin 09/05/2019 tarihinde ölümü üzerine bu kez Nuray mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesinin dosyaya sunulduğu, … mirasçılarının Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/365 Esas 2019/416 karar sayılı dosyasında muris … mirasını kayıtsız şartsız red beyanında bulundukları, bu beyanın Mahkemece hükme alındığı, kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Buna göre davacı sıfatını … mirasçılarından … ile …’ın taşıdığı, davacılar vekili tarafından her iki davacı tarafından düzenlenen vekaletnamelerin dosyaya sunulduğu, gerek davacı gerekse temsil yetkisinin dosyada varlığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Meydana gelen kazada müteveffa … ile kazaya karışan davalı araç sürücüsünün kusur oranlarının tespiti için dosyanın İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderildiğini, 30/06/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; Davalı sürücü…’ün %85 oranında kusurlu olduğunu, Müteveffa …’ın ise %15 kusurlu olduğu kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Marmaris 2 Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporları ile bu rapora dayanak karar verildiği görülmekle, İstanbul ATK raporu ile Ceza dosyasında alınan rapor arasında fark ve çelişki olduğu görülmekle, dosyanın kusur yönünden rapor düzenlenmek üzere İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli 3 kişiten oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmek üzere İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yönerge yolu ile gönderildiği, 15/02/2022 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; Davalı … Sigorta şirketine sigortalı, … plakalı kamyonetin sürücüsü diğer davalı… olayda %50 oranında kusurlu olduğu, Müteveffa yaya …’ın olayda %50 oranında kusurlu olduğu, Somut olayda bahsi geçenlerin dışında herhangi bir kimseye atfı kabil kusur imkanının bulunmadığı kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Dosyanın müteveffa …’ın ölümü nedeni ile meydana gelen kazada kusur durumları da dikkate alınarak, davacının talep edebileceği zararının hesaplanması ve davalı tarafların sorumluluklarının belirlenmesi için dosyanın Aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, 21/07/2022 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; Hesaplamanın sayın mahkemenizce en son olarak İtü’den aldırılan 15.02.2022 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre davalı tarafa izafe edilen 450 kusur esasına göre yapıldığı, gerçekleşen kaza nedeniyle davacının yoksun kaldığı destekten yoksun kalma tazminatının mirasçılar yönünden … için 1.873,54 TL ve … için 1.873,54 TL olmakla ftoplam 3.747,08 TL olarak hesaplandığı, Hesaplanan 3.747,00 TL. toplam destekten yoksun kalma tazminatından davalılardan…’ün kaza tarihinden itibaren, diğer davalı … Sigorta A.Ş. temerrüt tarihi olarak belirlenen 08.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, hususlarındaki tespit ve değerlendirmeleri kanaatini bildirdiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, raporun düzenlendiği taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin bedel arttırım dilekçesini dosyaya sunduğu harcı tamamladığı, davalılara tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı müteveffa … ile Davalı…’ün Sosyal Ekonomik Durum araştırmasının yapıldığı, buna ilişkin araştırma yanıtlarının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre;09/02/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının desteğini kaybettiği iddiası ile destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile davalı sürücü ve ZMSS sigortacısı davalı sigorta şirketi aleyhine iş bu davanın açıldığı, davacı …’ın yargılama aşamasında ölümü sonrası mirasçılarının davada taraf sıfatı kazanmaları konusunda işlemlerin yapıldığı, davacı mirasçılarından …’nin de ölümü üzerine mirasçılarının mirası kayıtsız şartsız red beyanında bulunmaları nedeni ile dava dosyamızda taraf sıfatlarının kalmadığı, davanın … mirasçılarından … ve … yönünden devamı gerektiği, gerek kusur ve gerekse Aktüer bilirkişiler tarafından düzenlenen raporların hükme esas alınabilir nitelikte olduğu ve buna göre davacıların murisi …’ın ölümü nedeni ile kazada %50 kusurlu olduğunun kabulü ile destekten yoksun kalma zararının her bir davacı için ayrı ayrı 1.873,54 TL olmak üzere toplam 3.747,08 TL olduğu, davalı…’ün kazanın meydana gelmesinde karşı taraf araç sürücüsü ve işleteni olarak %50 kusur oranı dikkat alınarak bu bedelden haksız fiil hükümleri uyarınca sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin ise kazaya karışan ve davalının sürücüsü olduğu aracın ZMS sigorta poliçesini düzenleyen şirket olması nedeni ile TTK, KTK hükümleri uyarınca sorumlu olduğu, hesaplanan zararın düzenlenen poliçe teminat limiti içinde kaldığı, her iki davalının bu zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları gerektiği, davalı…’ün kaza tarihinden itibaren işleyecek faizden, davalı sigorta şirketinin ise 08/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu olmaları gerektiği anlaşılmıştır.
Meydana gelen kaza nedeni ile davacı …’ın eşini kaybetmiş olmasından dolayı manevi zarara uğradığının kabulü gerektiği, tarafların Sosyal Ekonomik Durumları ve kusur oranları dikkate alınarak hükmedilecek manevi tazminatın bir tarafın mahvına neden olmaması gerektiği gibi bir tarafın da zenginleşmesine sebep olmaması gerektiği, ayrıca kazaya karışan tarafların kusur oranları ve hakkaniyet ölçüsünde manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, bu nedenle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın maddi tazminat istemi yönünden KABULÜNE,
3.747,08 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı gerçek kişi… yönünden kaza tarihi olan 09/02/2018 tarihinden itibaren davalı sigorta şirketi yönünden 08/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinin teminat limiti kadar sorumlu olduğu dikkate alınarak müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Manevi tazminat istemi yönünden KISMEN KABULÜNE,
Mahkememizce takdir edilen 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı…’den alınarak davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Maddi tazminat istemi yönünden yargılama giderleri :
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 255,97 TL harç peşin alındığından ayrıca alınmasına yer olmadığına, fazla alındığı belirlenen 1,54 TL karar ve ilam harcının davacı tarafa iadesine,
Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 3.747,08 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 283,61 TL başvuru harcı, 15,00 TL tamamlama harcı, 2.750,00 TL Bilirkişi ücreti, 700,00 ATK faturası, 339,60 tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 4.088,21 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Manevi tazminat istemi yönünden yargılama giderleri :
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 1.366,20 TL karar ve ilam harcın davalı…’den alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı…’den alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı… kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı…’e ödenmesine,
Manevi tazminat istemi yönünden yapılan yazışma gideri bedeli dikkate alındığında bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, Maddi tazminat istemi yönünden kesin yasa yolu kapalı,
Manevi tazminat istemi yönünden kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/10/2022

Yazman …
e-imza

Yargıç…
e-imza