Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/658 E. 2021/779 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/658 Esas
KARAR NO : 2021/779

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/05/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 29/05/2018 tarihli dilekçe ile, davacı tarafından 06/02/2018 tarihinde … takip numarası ile dava dışı …. A.Ş.’ne gönderilen kargonun davalı şirket tarafından taşınması sırasında hasar oluştuğunu, gönderinin taşınması sırasında … kodlu 2 adet enerji ve … güç ölçüm cihazı, … kodlu 1 adet enerji analizörünün kaybolduğunu, ayrıca … kodlu 1 adet fabrikalarda ana dağıtım panolarında büyük enerji hatlarını besleme ve kesme işlerinde kullanılan 1600 ampere kadar kesme kapasitesine sahip şalterlerin dağıldığını, söz konusu gönderinin iadesine ilişkin davalı şirket tarafından davacıya 10/02/2018 tarihine e -posta ile alıcının kargoyu kabul etmediğini, malzemenin dağıldığını, içerisindeki ürünlerin eksik olduğunu, tutanak tutulduğunu bildirilerek gönderinin iadesi gerektiğinin bildirildiğini, davacı şirketin Karşıyaka … Noterliği’nin 25/04/2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının uğradığı zarar için hasar dosyası oluşturulmasının ve 10 iş gün içinde zararların tazminin ödenmesini talep ettiklerini, ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından ihtarnameye yanıt verilmediğini ve herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının eşyayı davacıdan teslim aldıktan sonra kendi kusuru ile bir kısmının kaybolmasına, bir kısmının dağılarak kullanılamaz hale gelmesine sebep olduğunu, davacının alıcı ile de iş ilişkisi içinde olduğunu ve işlerin aksaması nedeniyle zor durumda kaldığını, açıklanan nedenlerle davacının uğradığı zararın taşıma için teslim tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili tarafından verilen 10/07/2018 tarihli yanıt dilekçesi ile, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen kargonun alıcıya teslim edilmek istendiğini ancak alıcı tarafından kargonun teslim alınmadığını, davalı şirketin edimini yerine getirdiğini ve herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, kargoların davalı şirkete teslim edilmeden önceki ve teslim edildikten sonraki hallerinin Mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile kargonun taşıma sırasında hasara uğramadan alıcısına ulaşması için ambalajlama yükümlülüğünün davacıda olduğunu, davalı şirketin kargonun ambalajlanmasında herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen fiyat listesini kabul etmediklerini, davacı tarafından talep edilen hasarların bütün mallara ait olduğunu, davalı şirket tarafından eşyalara hasar verilmiş olsa dahi hasarlı eşyaların bilirkişi vasıtasıyla tespitinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davalı şirketin TTK Md. 82’e göre sınırlı sorumlu olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın reddine, aksi halde 3.841,46 TL olarak sınırlı sorumlu tutulmalarına Mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesinin istendiği görülmüştür.
Dava konusu edilen taşımaya ilişkin davalı şirket nezdinde düzenlenen kayıtlar celp edilerek dosyamız içine alınmış, dava dışı alıcı …. A.Ş.’ne müzekkere yazılarak davalı şirket tarafından taşıması gerçekleştirilen ve şirket tarafından teslim alınmayan ürünlere ilişkin tutulan tutanak var ise gönderilmesinin istendiği, verilen yanıtta kargonun teslim sırasında kontrol edildiğini, ilk etapta fark edilebilecek şekilde hasarlı, ezik kırık parçalanmış veya eksik malzeme içeren gönderilerin kabul edilmediğini, dava konusu ürünlerin teslim esnasında hasarlı ve eksik olduğunun fark edildiğini ve ürünlerin teslim alınmadığını, teslim edilemeyen ürünlere ilişkin herhangi bir tutanak bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Tüm belge ve deliller toplandıktan sonra dosyanın taşıma konusunda uzman bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 21/10/2020 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür. Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde; taşımaya konu ürünlerin paketlenmiş ve tahta palet üzerine monte edilmiş halde davalı şirkete teslim edildiği, ürünlerin altına monte edilen tahta paletin taşıma esnasında ortasından ikiye ayrılarak paletin kırıldığının görüldüğü, bu kırılmanın araç sürücünün ani fren tedbirine başvurması, aracın kazaya karışması veya emtianın taşıma kurallarına ilişkin istiflenmemesi vb. nedenlerle olabileceği, mevcut bilgi ve belgelere istinaden toplam ürün ve hasar bedelinin 10.753,50 TL olduğu, kargo şirketinin hasardan sorumlu olduğu, davalı kargo şirketinin tam zayi ve hasarlı ürünlerin toplam bedeli olarak hesaplanan 5.810,52 TL zarar bedelinden sorumlu olduğu yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçelerinin sunulduğu görülmüş, dosya bu kez bir elektrik mühendisi bilirkişide atanmak sureti ile taşıma konusunda uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdine karar verilmiş, bilirkişilerden ürünlerde oluşan hasarın niteliklerinin, bu hasar nedeni ile çalışabilir durumda olup olmadıklarının, taşıma nedeni ile oluşan zararın ve davacı tarafça dava konusu edilen alacak yönünden talep edilebilecek zarar bedelinin tespiti ve hesaplanması istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 05/05/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; 1 adet “açık tip güç devre kesici” emtiası eşyasında hasar meydana geldiği, “3 adet orta seviye enerji analizörü” eşyasının da tamamen zayi olduğu, sovtaj değerinin bulunmadığı, hasarlı eşyanın tahta paleti üzerinde taşıma esnasında ortadan ikiye ayrılıp kırıldığı, hasarın özensiz taşımadan kaynaklandığı, söz konusu eşyanın teknik usullere uygun şekilde davacı tarafından ambalajlandığı, ambalaj hatasının bulunmadığı, davalı taşıyıcının ürünleri teslim aldığı tarih itibariyle SDR cinsinden davalının sınırlı sorumluluğunun 3.844,882 TL (ikinci el kullanılmış eşya satış değeri 976,50 TL tenzil edilmek suretiyle) 2.868,32 TL ve zayi olan ürün için 61,80 TL olmak üzere toplam 2.930,12 TL olduğu, dava konusu olayla zarara kasten veya pervasızca bir davranışla böyle bir zararın meydana gelmesine sebebiyet verildiği hususunun ispatlanamadığı için davalı taşıyıcının sorumluluğu sınırlama hakkı kaybından söz etmenin mümkün olmadığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı şirket tarafından dava dışı şirkete teslim edilmek üzere davalıya teslim edilen ve taşıması gerçekleştirilmesi istenen 4 adet ürünün 3 adedinin taşıma sırasında kaybolması ve ürünlerden birinin ise hasar görmesi nedeni ile davalı şirketin kaybolan ve zarar gören ürünler nedeni ile davacının uğradığı zarardan sorumlu olduğu gerekçesi ile Mahkememiz nezdinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür. Yapılan incelemede taşımaya konu 3 adet ürünün davalı tarafından teslim alındığı ve dava dışı şirkete teslim edilmediği davalı şirketin de kabulünde olduğu anlaşılmıştır. TTK Md. 879 ve Md. 886’da gösterilen şekilde taşıma meydana gelirken adam çalıştıranın kusuru ve zararın kasten ve pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi bilinci ile işlenmiş bir fiilin veya ihmalin sebep olduğu zarar yönünden taşımayı gerçekleştirenin sorumluluğu kabul edilmiştir. Somut olayımızda davalı şirkete teslim edildiği taraflarca da kabul edilen 4 adet üründen 3’ünün davalının uhdesinde iken kaybolduğu, birinin de kırıldığı tespit edilmiştir. Davalının yürüttüğü iş icabı taşıma sırasında özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini gösterir eylem veya durum Mahkememizce tespit edilememiştir. Buna göre, davalının sorumluluğunun sınırının ortadan kalktığının ve zararın tamamından sorumlu olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Bilirkişi tarafından düzenlenen 21/10/2020 havale tarihli raporda yapılan hesaplamaya göre toplam hasar bedelinin 10.753,50 TL olduğu tespit edilmiştir. Tespit edilen bu bedelin dosyadaki verilere uygun olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar dosyaya sunulan 25/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda sorumluluk sınırının kalmadığı yönünde kanaat bildirilmiş ise de, dava dosyası içeriği ve davalı tarafın işlem ve eylemleri ile davalıya teslim edilen ürün sayısı ile bu ürünlerin üçünün hiç teslim edilmemiş olması, birinin ise kırık teslim edilmek istenmesinin sorumluluğun sınırlandırılmasına ilişkin hüküm içinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle bu rapora itibar edilemeyeceği görülmüştür. 21/10/2020 havale tarihli rapor içeriğinin bu konuda dosyadaki veriler ile uyumlu olduğu yönünde Mahkememizde kanaat oluşmuştur. Davacı tarafça her ne kadar teslim tarihinden itibaren reeskont faizi istenmiş ise de, davalı tarafa hitaben keşide edilen ihtarnamede ayrıca bir 10 günlük sürenin verildiği ancak, bedelin belirtilmediği bu nedenle usulüne uygun bir temerrüd hususunun oluşmadığı anlaşılmakla, tespit edilen zarar bedeline dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Tüm açıklamalar ışığında davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
10.753,50 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan harçtan 734,57 TL peşin alınan 200,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 534,25 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 977,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 241,42 TL başvuru harcı, 1.900,00 TL Bilirkişi ücreti, 173,40 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 2.314,82 TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 2.122,01 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Yazman …
E -imzalıdır

Yargıç …
E -imzalıdır