Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/500 E. 2022/853 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/500
KARAR NO : 2022/853

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Müvekkilinin sebze alım satım işi yapan bir firma olduğunu, Serik’ten temin ettiği sebzeleri satmak için İzmir haline getirmek maksadıyla davalılardan … Nakliyat’a ait … plakalı kamyonu kiraladığını, 06.04.2018 günü saat 21.00 civarı diğer davalı …’ın sevk ve idaresindeki kamyon ile nakliyat yapılırken kamyonun kasasının yerinden koptuğunu ve müvekkilin kasa içerisinde bulunan sebzelerin kasaları yola saçılarak büyük zarar gördüğünü, müvekkilin Antalya’dan satın aldığı 17.939 kilo ağırlığındaki ürünlerin toplam bedelinin 29.000 TL civarında olduğunu, Antalya Serik Hal Müdürlüğü’nden 06.04.2018 tarihinde … plakalı kamyonla çıkış yaptığını, ürünler İzmir’e sevk edilirken meydana gelen kaza nedeniyle müvekkile ait sebzelerin yaklaşık 4.227 kilosu tamamen zarar görerek kullanılmaz hale geldiğini, zayi olan ürünlerin müvekkile olan zararının 10.000 TL kadar olduğunu, kaza sonrası kamyon kullanılmaz hale geldiğinden, bu ürünlerin Serik’ten İzmir’e sevki için ambalajlanıp kasalara konulması nedeniyle de müvekkil tarafından ciddi bir masraf yapıldığını, müvekkil tekrar kamyon, şoför ve getirilecek ürünlerin ambalajlanıp işini yapmak üzere işçi tuttuğunu, kaza nedeniyle müvekkilin mükerrer şekilde yapmak zorunda kaldığı bu masraflar toplamı 1.800 TL olduğunu, ürünlerin gerek kazada zedelenmiş ve büyük bir kısmının telef olması gerekse sebze piyasasının değişmiş ve satım tarihlerinde bedellerin düşmüş olması nedeniyle müvekkilin bu satımdan da zarar ettiğini, müvekkilin kaza nedeniyle zarara uğradığı, kaza tespit tutanağı ile sabit olup bu hususta bir çekişme olmadığını, yargılama aşamasında müvekkilin hakkının elde edilmesinin zorlaşacağı ve gecikme nedeniyle ciddi bir zarara uğrayacağını, davalılardan … Nakliyat ile iletişime geçildiğinde ürünleri satın alacaklarını ve böylece de zararı gidereceklerini söylemelerine rağmen müvekkilin zararının giderilmediğini, davalı … Nakliyat’ın müvekkilin zararını gidermek noktasında hiçbir olumlu çabası olmadığı gibi aksine müvekkili oyaladığını, diğer davalı ise zararın kendisinden kaynaklanmadığını ve ayrıca zararı karşılayacak maddi gücünün bulunmadığını belirttiğini, davalı … Nakliyat adına kayıtlı … plakalı kamyon kaydı üstüne, davalılar adına kayıtlı tespit edilecek diğer araçların kaydı üstüne, davalılar adına kayıtlı gayrimenkul kayıtları üstüne, başkalarına devir ve temlikinin önlenmesi için teminatsız olarak ve karar kesinleşinceye kadar ihtiyati tedbir konulmasını, müvekkilin şimdilik tespit edilen zararının 17.033 TL olduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 17.033 TL’nin olay tarihi olan 06.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tazminine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili 21/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava dilekçesinde şimdilik kaydıyla talep ettikleri belirsiz alacak mahiyetindeki taleplerinin belirlenebilir hale gelmiş olması sebebiyle, talep edilen 17.033,00-TLlik taleplerinin 20.264,72 TL ‘ye yükseltmiştir.
Davacı vekili 26/09/2022 tarihli dilekçesi ile zayi olan ürün zararı için 10.000,00 TL, kaza sonrası borsadaki düşüş sebebiyle yaşanan zarar için 500,00 TL olmak üzere toplam 10.500,00 TL olan maddi zararın her iki alacak kaleminin birlikte hesaplandığı 16.06.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre 18.464,72 TL ıslah edildiği, yani 7.964,72 TL arttırıldığını, zayi olan kasa zararı için 4.733,00 TL yönünden ıslah edilmediğini, kaza sebebiyle yapılmak zorunda kalınan nakliye, işçilik vb. Masraflar için 1.800,00 TL olarak açılan davada hesap yapılmadığından ıslah edilmediğini, ürünlerin Antalya -Serik’ten İzmir haline taşınması için sözlü anlaşma yapıldığını, zaten Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Hal Kayıt Sistemine 06.04.2018 de bildirimi yapılan ürünler aynı gün kamyonla yola çıktığını, aynı gün kaza olduğunu belirtmiştir.
CEVAP : Davalılar … Nakliyat Ambarcılık Dep.ve Tem. Hiz. Ltd. Şti.ne ve …’a dava dilekçesi, ekleri ve duruşma günü usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde yasal süresi içerisinde davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; faturalar ve sevk irsaliyeleri, cari hesap dökümleri ile alış ve satış takip kayıtları, muhasebe kayıtları, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı kayıtları, Hal Müdürlüğü kayıtları, vergi dairesi kayıtları, fotoğraflar, tanık, bilirkişi incelemesi, keşif delillerine dayandığı görülmüştür.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde talep ettiği ihtiyati tedbir talebinin Mahkememizce ara kararla reddine karar verilmiştir.
… plakalı aracın trafik kaydı getirtildiğinde kamyon-açık kasa modelli aracın davalı … Nakliyat Ambarcılık Dep.ve Tem. Hiz. Ltd. Şti. Adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Bucak İlçe Jandarma Komutanlığı’nın 10.04.2019 tarihli yazı cevabında 06.04.2018 tarihinde Burdur İli Bucak İlçe Jandarma Komutanlığı sorumluluk sahasında bulunana ….-… (Isparta-Antalya) karayolunun … kilometresinde meydana gelen tek araçlı maddi hasarlı trafik kazası sonrasında araç üstünde bulunan yükün yola düşmüş olduğu, bahse konu aracın kaskosu bulunmadığından ve yaralanma olayı meydana gelmemiş olmasından dolayı trafik kazası tespit tutanağı tanzim edilmediği, sorumluluk sahasının Bucak İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı Kocaaliler Jandarma Karakol Komutanlığı bölgesinde olmasından dolayı karakol asayiş ve trafik ekiplerince yola düşen malzemelerin tespiti amacıyla tanzim edilen tespit tutanağı ve yüke ait sevk irsaliyesinin Mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Davacı tanıkları dinlenmiştir.
Davacı tanığı … beyanında; “Ben davacı şirkette 6-7 yıldan beri çalışıyorum, bana sormuş olduğunuz 2018 yılı Nisan ayında çalıştığım şirketin Antalya Serik’ten s atın alıp, İzmir’e naklini yaptırdığı ürünlerin nakliyatı yapan şirkete ait aracın kaza yapması sebebiyle, çalıştığım şirkete getirilen ürünlerin, araca yüklenen ürünlerin yarısından biraz fazla olduğu, bu ürünlerin de yaş sebze olması sebebiyle hasarlandığı, bu nedenle hasarlı bu ürünlerin gerçek fiyatının çok altında bir fiyatla piyasaya satılmasına sebep olduğunu boşaltma yaptığımız sırada fark ettik, diğer ürünlerin ise yolda kaldığı ve bu nedenle zayi olduğunu fotoğraflardan tespit ettik, taşımayı yapan şirkete ait aracın kaza yapması sebebiyle kazanın bildirilmesine müteakiben ürünü getirmesi için başka bir şirket ile anlaşma yapılıp, kaza yerine İzmir’e getirtilmesi sağlanmıştır, bu nakliyatı yapan şirkete ne kadar ödeme yapıldığını bilmiyorum ancak şirket muhasebesinde bu hususlar kayıtlıdır, ürünler dışında kaza sebebiyle ürünlerin konulduğu kasaların da büyük oranda hasarlandığını gördük, bunların tümünü de fotoğraf çekmek suretiyle kayıt altına aldırdık, bilgim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı tanığı … beyanında ; “Davaya konu kazanın yaşandığı gün akşam üzeri 18:00 gibi halde … plakalı kamyona salatalık, biber , portakal , biraz domates yüklemesi yaptık, daha sonra akşam 19:30 da davalılardan … beni arayarak Isparta yolu üzerindeki Karacaören mevkiinde kamyonun devrildiğini kasanın koptuğunu, daha sonra diğer tanık … ile birlikte kaza mahalline gittik, kaza mahalline gittiğimizde yaklaşık 5-6 ton ürün telef olduğunu gördük, bu ürünlerin çoğu salatalıkdı, kaza yerinde başka bir nakliyat kamyonuna yaklaşık 10 ton kadar kullanılabilir durumdaki sebzeleri yükledik ve bunlar yola çıktı ” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı tanığı … beyanında; “Davaya konu kazanın yaşandığı gün akşam 20:00-21:00 gibi diğer tanık … beni arayarak davaya konu kazanın yaşandığını söyledi, daha sonra diğer tanık ile birlikte 6-7 Suriye’liyi vatandaşı yanımıza alarak kazanın yaşandığı Isparta yolu üzerindeki Karacaören mevkiine geldik, burada kamyonun kasanın koptuğunu, gördük, kaza mahalline gittiğimizde araçtaki ürünlerin yaklaşık %20-25 inin telef olduğunu gördük, kaza yerinde başka bir nakliyat kamyonuna yaklaşık 10 ton kadar kullanılabilir durumdaki sebzeleri yükledik ve bunlar yola çıktı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili tarafından … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısına davanın ihbar edilmesi talebinde bulunması üzerine dava ZMMS sigortacısı … A.Ş’ye ihbar edilmiştir.
İzmir Kamyoncular ve Kamyonetçiler Esnafı Odası’nın 30.04.2021 tarihli yazısında Serik İzmir arası kamyonla taşıma fiyatı 1.500,00 TL ile 2.000,00 TL arasında olabileceği, verilen rakamın yükün ağırlığına göre değişim gösterebileceği belirtilmiştir.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davacı ile davalılar arasında ticari ilişki olup olmadığı, bu ilişki kapsamında davacıya ait ürünlerin taşınması işlemini davalı şirketin üstlenip üstlenmediği, taşıma sırasında davacıya ait ürünlerin bulunduğu kamyonun kaza geçirip geçirmediği, kaza esnasında aracın davalı … tarafından kullanılıp kullanılmadığı, kaza sebebi ile davacıya ait ürünlerde hasar oluşup oluşmadığı, iş bu nedenle davacının zarar uğrayıp uğramadığı, var ise davacının oluşan zarar miktarı ile taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında iş bu miktardan davalıların sorumlu olup olmadığı var ise sorumlu oldukları miktarı gösterir dava dosyası kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınması hususunda dosya konusunda uzman SMMM bilirkişisi …, Ziraat Mühendisi … ile teknik bilirkişi …’den oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 27/12/2019 tarihli düzenlenen raporda ; Tarafların ticari defter ve kayıtları ile dava dosyası içeriğinde inceleme yapılmış; davacı ile davalılar arasında ticari ilişki olup olmadığı hususunda; mal sahibi olan davacı … Ltd. Şti. tarafından mallarının taşıttırılması sırasında düzenlemek zorunda olduğu ve malın Antalya’dan İzmir’e sevkini gösterir 06/04/2018 tarihli, …-… seri numaralı sevk irsaliyesinin bulunduğu, Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hali Serik Şubesi’nden 06/04/2018 tarihinde … plakalı araç ile, … çıkış nolu imzasız hal çıkış kağıdının olduğu, çıkışa konu ürünlerin künye numaraları, ürün adı, ürün cinsi ve ürün türlerinin yazılı olduğu ancak kilogram cinsinden miktarlarının yazılı olmadığı görülmüştür. Söz konusu imzasız belge içeriği ürün cinslerinin davaya konu ürünlerle aynı olduğu fakat bahsettiğimiz üzere kilogram cinsinden ağırlıklarının olmadığı görülmüştür. … plakalı aracın davalı … Nakliyat Limited Şirketi adına kayıtlı olduğu bilgisi dava dosyası içeriğinde mevcuttur. Bunun yanı sıra malın taşıyıcısı davalı … Nakliyat Limited Şirketi’nin düzenlemek zorunda olduğu taşıma irsaliyesinin olmadığı dava dosyasından tespit edilmiştir. Malların taşıyıcısı olduğu iddia edilen … Nakliyat Limited Şirketi’nin taşıma sonrası malın teslimi ile düzenlemek zorunda olduğu fatura da, mal teslim edilemediğinden düzenlenmemiştir. Davalı … Nakliyat Limited Şirketi’nin resmi defterleri incelendiğinde de davacı adına düzenlenmiş faturanın olmadığı tespit edilmiştir. Yukarıda bahsedildiği üzere fatura, irsaliye ve imzasız hal çıkış kağıdı ile ilgili açıklamaların dışında taraflar arasında ticari ilişkiyi ispatlayıcı taşıma sözleşmesi, taşıma irsaliyesi, fatura, proforma, mail yazışması ya da teklif mektubunun olmadığı görülmüştür. Davacının dava dilekçesinde belirttiği, kaza sonrası kalan malların tekrar kamyon tutularak toplatılmasına ve izmire nakliyesine ilişkin olan 1800 TL masrafla ilgili olarak; davacı tarafla iletişim kurulup fatura ya da belge istenmesine rağmen raporun teslim edildiği güne kadar bir fatura ya da belge sunulmamıştır. Taşıma sırasında kamyonun kaza geçirip geçirmediği; kaza esnasında aracın … tarafından kullanılıp kullanılmadığı hususunda yapılan inceleme neticesinde 10.04.2019 tarihli Bucak İlçe Jandarma Komutanlığından gelen yazıda; trafik kaza tespit tutanağının tutulmadığı ve 06.04.2018 tarihli Davalı …, … ve … imzasını taşıyan kaza tutanağında; … karayolunun … km’sinde … plakalı aracın kasasının kopması neticesinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında toplam 17939 kg yükün taşınmakta olduğu ancak ne kadarının kullanılamaz hale geldiğinin tespit edilemediği belirtilmiştir. 06.04.2018 tarihli tutanakta aracın … tarafında kullanıldığına ilişkin bir bilgiye yer verilmemiştir. Davacı tarafından taşımaya konu yükün 17939kg’ın sadece 4227KG’ının ziyaa uğradığı iddia edilmiş olup; heyetimizce bu konuda detaylı bir inceleme yapılması mümkün olmamıştır. 4227 kg’lık yükün hangi sebzelerden oluştuğu ve ziyaa uğrayan sebzelerin 06.04.2018 tarihinde ki değerine ilişkin herhangi inceleme yapılması mümkün olmamıştır. Bununla birlikte ziyaa uğradığı iddia olunan 330 adet kasanın da toplam ağırlığının 571 KG olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılması mümkündür. Zarara uğrayan yükün brüt ağırlığının 4.227kg + 571kg= 4789 KG olduğu ve davacının gerçek zarar miktarının 17.033,00-TL olduğu ve 06.04.2018 tarihli tek taraflı trafik kazasında … plakalı aracın davalı … sevk ve idaresinde olduğunun KABUL EDİLMESİ DURUMUNDA ;
Bu doğrultuda zararın hesabında 8,33ÖÇH/KG hesabının yapılması gerekli olup; zarar gören emtianın bürüt ağırlığının ağırlığı 4.789 kg olduğu mahkeme tarafından benimsenir ise;
Davalı Taşıma şirketinden talep edilebilecek miktar 06.04.2018 tarihi itibariyle 1 SDR = 5,8746TL² dikkate alınarak;
4789KG * 8,33SDR = 39.967,34 ÖÇH * 5,8746= 234.792,13-TL hesaplandığında sınırlı sorumlu davalı … Limited Şirketi taşıyıcı şirketinden talep edilebilecek zarar üst sınırının 39.967,34 ÖÇH — 234.792,13TL olabileceği,
Hasara uğrayan eşya sebebi ile Davacı … gerçek zararının 17.033-TL olduğu davacı tarafından beyan edildiği dikkate alındığında talep edilebilecek tazminat miktarının sınırlı sorumluluk miktarının altında kalan gerçek zarar ile 17.033TL sınırlı olabileceği;
Dava dosyasında yer alan iddia kapsamında yer alan bilgi ve belgeler heyetimiz bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya ait yükün, davalı …’a ait araçla taşınması sırasında meydana gelen tek taraflı kaza sonucunda hasarlandığı, DAVACI … şirketinin, talep edebileceği tazminat miktarının sınırlı sorumluluk miktarının altında kalan gerçek zararı 17.033,00TL olduğu ve davalı … ile davalı …’ın müteselsil sorumlu olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin itirazlarını karşılar mahiyette, dosya kapsamına uygun denetime ve hüküm kurmaya elverişli ek rapor aldırılması hususunda dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 12/06/2020 tarihli ek raporda; Zarara uğrayan yükün brüt ağırlığının 4.227kg + 571 kg = 4789 KG olduğu ve davacının gerçek zarar miktarının 17.033,00TL olduğu ve 06.04.2018 tarihli tek taraflı trafik kazasında … plakalı aracın davalı … sevk ve idaresinde olduğunun KABUL EDİLMESİ DURUMUNDA, Bu doğrultuda zararın hesabında 8,33ÖÇH/KG hesabının yapılması gerekli olup; zarar gören emtianın bürüt ağırlığının ağırlığı 4.789kg olduğu mahkeme tarafından benimsenir ise; davalı Taşıma şirketinden talep edilebilecek miktar 06.04.2018 tarihi itibariyle 1 SDR= 5,8746-TL dikkate alınarak 4789KG * 8,33SDR = 39.967,34 ÖÇH * 5,8746= 234.792,13TL hesaplandığında sınırlı sorumlu davalı … Limited Şirketi taşıyıcı şirketinden talep edilebilecek zarar üst sınırının 39.967,34 ÖÇH — 234.792,13TL olabileceği , hasara uğrayan eşya sebebi ile Davacı … gerçek zararının 17.033,00-TL olduğu davacı tarafından beyan edildiği dikkate alındığında talep edilebilecek tazminat miktarının sınırlı sorumluluk miktarının altında kalan gerçek zarar ile 17.033,00-TL sınırlı olabileceği; dava dosyasında yer alan iddia kapsamında yer alan bilgi ve belgeler heyetimiz bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya ait yükün, davalı …’a ait araçla taşınması sırasında meydana gelen tek taraflı kaza sonucunda hasarlandığı, davacı … şirketinin, talep edebileceği tazminat miktarının sınırlı sorumluluk miktarının altında kalan gerçek zararı 17.033,00TL olduğu ve davalı … ile davalı …’ın müteselsil sorumlu olduğu yönündeki kök raporda yer alan sonuç ve kanaatin geçerliliğini koruduğu sonuç ve kanaatine vardıkları rapor edilmiştir.
Davacı tarafından satın alınan ürün ile satılan ürünler kıyaslanarak borsadaki fiyatlardan kaynaklanan düşme olup olmadığı, davacının bu hususta uğradığı zarar bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise miktarı hususunda ek rapor alınması hususunda dosya önceki SMMM bilirkişisi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 16/06/2021 tarihli 1.ek raporda ; Davacı tarafça sunulan alış ve satış faturaları üzerinden; davacının zararına yönelik yapılan incelemede; davacının 17.989 kg olarak satın aldığı malı 15.216 kg olarak sattığı,Buradan yola çıkarak 2.773 kg malın hasar gördüğü,30.018,12 TL olarak satın aldığı malı 11.668,93 TL olarak satmak suretiyle, değer düşüklüğü de dahil olmak üzere toplam 18.464,72 TL zararının olduğu, Davacı beyanındaki alış ve satış faturalarına göre ek inceleme neticesinde tespit edildiği rapor edilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 16/06/2021 tarihli ek raporda mahkememizce istenen borsadaki fiyatlardan kaynaklanan düşme olup olmadığı hususu araştırılmaksızın rapor düzenlendiği anlaşılmakla, bu hususta gerekli araştırma yapılarak ve ayrıca davalı vekilinin rapora itirazlarının da değerlendirilerek rapor düzenlenmesi için dosyanın önceki bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 08/10/2021 tarihli 2.ek raporda ;
Önceki raporda belirtilen satış faturalarına göre değerlendirmelere ek olarak, borsa fiyatlarına göre değerlendirme yapılmıştır.
Borsa fiyatı olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait http://eislem.izmir.bel.tr/halfiyatlari.aspx. web sitesinde yayımlanan “ortalama” fiyat alınmıştır.
http://eislem.izmir.bel.tr/halfiyatlari.aspx. web sitesindeki fiyatlara göre satış yapılması durumunda 17.989 kg toplam ürünün bedelinin 37.145,00 TL olacağı,
Bu sefer Borsa fiyatlarına göre yapılan değerlendirmede, 30.018,12 TL olarak satın aldığı malı borsa fiyatı ile değerlemesinin 37.145,00 TL olduğu ve bu bedelle değerlemesi halinde davacının 7.126,88 TL kar elde etmiş olacağı, ancak kaza sonrası malların 11.553,40 TL’ye satıldığı için 25.591,60 TL zararın olduğu,
Borsa fiyatlarına göre; toplam 25.591,60 TL (Borsa fiyatları:37.145,00 TL – Kaza yapan araçta kalan malların satış bedeli:11.553,40 TL) zararının olduğu, bu zarara davacının elde edeceği kar tutarının da dahil olduğu, ek inceleme neticesinde tespit edildiği rapor edilmiştir.
08/10/2021 tarihli ek raporun Mahkememizce istenen borsadaki fiyatlardan kaynaklanan düşüş olup olmadığı hususunda istenen şekilde tespit edilmediği anlaşılmakla, 06/04/2018 tarihindeki borsa fiyatları ile 07/04/2018 tarihindeki borsa fiyatları karşılaştırılarak, fiyatlar arasında düşüş olup olmadığının tespit edilmesi, ayrıca taraf vekillerinin ek rapora itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişi …’a tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 13/05/2022 tarihli 3.ek raporda;
08/10/2021 tarihli ek raporumda; borsa fiyatı olarak 07/04/2018 tarihi ele alınmış olup bu sefer 06/04/2018 tarihli borsa fiyatlarıyla değerlendirme tarafımdan istenmiş olup yapılan incelemede borsa fiyatlarının her iki tarihte de aynı olduğu görülmüştür. Dolayısıyla 08/10/2021 tarihli raporumda belirttiğim sonuç ve değerlendirmeler 06/04/2018 tarihli borsa fiyatları için de aynıdır.
Yani; davacının satın aldığı ürünlerin bedelinin 30.018,12 TL olduğu, davacının satın aldığı bu ürünleri kaza sonrası, eksik ve düşük fiyatlarla 11.553,40 TL tutara sattığı ve 18.464,72 TL zararının olduğu, hem 06/04/2018 hem de 07/04/2018 tarihli borsa fiyatlarıyla satış yapması durumunda ise, davacının 25.591,60 TL zararının oluştuğu,
Davacı itirazlarına yönelik; 4.733,00 TL tutarlı kasanın kullanılamaz hale geldiği iddiasına ilişkin dava dosyasında değerlendirme / tespit yapacak düzeyde belge ya da fatura olmadığından değerlendirme ya da hesaplama yapılmamıştır. 1.800,00 TL nakliye ve işçilik giderine ilişkin 27/12/2019 tarihli kök raporumuzdaki değerlendirme şu şekildedir; “kaza sonrası kalan malların tekrar kamyon tutularak toplatılmasına ve izmire nakliyesine ilişkin olan 1800 TL masrafla ilgili olarak; davacı tarafla iletişim kurulup fatura ya da belge istenmesine rağmen raporun teslim edildiği güne kadar bir fatura ya da belge sunulmamıştır.” Dolayısıyla bu husustaki takdir sayın mahkemenindir şeklinde rapor edilmiştir.
Davalı vekili tarafından ek rapora itiraz edilerek, dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdi talep edilmiş ise de, düzenlenen rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde talebin reddine karar verilmiştir.
DEĞERLENDİRME :Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Dava, davacıya ait yaş sebze emtiasının, davalı şirket ile ifa yardımcısı (şöför) olan diğer davalının taşıması sırasında hasara uğraması nedeniyle, davacının uğradığı maddi zararın tahsili istemine ilişkindir.
Davacının Antalya – Serik’ten temin ettiği yaş sebzenin İzmir haline taşınması için davalı şirkete ait … plakalı kamyona yüklendiği, davalı … tarafından kullanılan kamyonun 06.04.2018 tarihinde saat 21.00 sıralarında Burdur İli Bucak İlçe Jandarma Komutanlığı sorumluluk sahasında bulunana …-… (Isparta-Antalya) karayolunun … Kilometresine geldiğinde kamyonun kasasının yerinden koparak yola düşmesi neticesinde araçta yüklü olan 9260 kg silor salatalık, 400 kg kıl sivri biber, 314 kg patlıcan, 400 kg salatalık, 800 kg topan patlıcan,740 kg kabak, 1515 kg kapya biber, 140 kg bakla, 770 kg sivri biberin araç kasasından yola dökülerek zarar gördüğü, meydana gelen kaza neticesinde yaralanma meydana gelmediğinden trafik kazası tespit tutanağı tanzim edilmediği ancak Bucak İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı Kocaaliler Jandarma Karakol Komutanlığı karakol asayiş ve trafik ekipleri tarafından 06.04.2018 tarihli tespit tutanağının düzenlendiği,
Davacı taraf meydana gelen kaza nedeniyle taşınan 17.939kg olan yükün 4.227kg’lık kısmının ziya uğradığı, 152 adet 2 kglik ve 178 adet 1,5 kg lık kasaların ziyaa uğradığı, davacının yükün İzmir’e nakliyesi için 1800TL ikame nakliye bedeli ödediğini ve borsadaki fiyatların düşmesi nedeniyle sağlam ürünlerin satışından dolayı davacının şimdilik 500TL zarara uğradığını iddia ederek uğradığı zararın tazminini davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın 856/2 maddesine göre, taşıma senedi düzenlenmemiş olsa bile, tarafların karşılıklı ve birbirine uygun iradeleri ile taşıma sözleşmesi kurulur. Eşyanın taşıyıcıya teslimi, taşıma sözleşmesinin varlığına karinedir.
6102 sayılı TTK’nın 875. Maddesine göre taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.
6102 sayılı TTK’nın 879 maddesine göre, taşıyıcı kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.
6102 sayılı TTK’nın 880 maddesine göre, taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır.
6102 sayılı TTK’nın 881 maddesine göre, taşıyıcı, eşyanın zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 inci madde uyarınca ödenmesi gereken tazminattan başka, zararın saptanması için yapılması zorunlu olan giderleri de tazminle yükümlüdür.
6102 sayılı TTK’nın 882 maddesine göre, gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır.
Somut olayda davacıya ait yaş sebze emtiası yükünün davalı şirkete ait araçla taşınması sırasında meydana gelen tek taraflı kaza sonucunda hasarlandığı, 16.06.2021 tarihli hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacı tarafça 17.989 kg sebzenin 30.018,12 TL’ye satın alındığı, kazadan sonra yükün 2.773 kilogramının zayi olduğundan kalan 15.216 kg sebze emtiasının davacı tarafça 11.553,40 TL’ye satıldığından davacının zararının değer düşüklüğü ile birlikte 30.018,12TL-11.553,40 TL =18.464,72TL olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Taşıyıcı davalı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından sorumludur. Taşıyan davalının bir çekincesi bulunmadığından eşyanın taşıyıcı davalı tarafından teslim alındığı sırada, dış görünüşü bakımından iyi durumda bulunduğuna karine teşkil ettiği,hasarın emtianın davalı taşıyanın aracına yüklendikten sonra taşıma sırasında meydana geldiğinden sorumluluk davalı taşıyana ait olup, ziya halinin kendisinin en yüksek özeni göstermiş olmasına rağmen kaçınamayacağı ve neticelerini önleyemeyeceği sebeplerden meydana geldiğini ispat etmesi halinde sorumluluktan kurtulabilceği, ancak bu yönde davalı taşıyanın herhangi bir delil ibraz etmediği, davalı taşıyıcı, davacının gerçek zararından sorumlu olup; davacının gerçek zararı miktarı yukarıda açıklandığı gibi hasara uğrayan gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutarı ile sınırlıdır. Davalı taşıyıcının 6102 sayılı TTK’nın 882. maddesi uyarınca sorumlu olduğu üst sınırı belirlenerek, gerçek zarar miktarı bu miktarın altında ise gerçek zarar miktarına, üstünde ise anılan yasa maddesi uyarınca belirlenen miktara hükmedilmesi gerekir. Bu doğrultuda zararın hesabında 8,33 ÖÇH/KG hesabının yapılması gerekli olup; Mahkememizce yapılan hesaplamada davacının toplam 17.989kg yaş sebze emtiasının 15.216 kg’nı kazadan sonra İzmir halinde sattığından 2.773 kg’sının hasar gördüğü, 06.04.2018 tarihi itibariyle 1 SDR = 5,8746TL olduğu dikkate alındığında (2.773 kg x 8,33SDR =23.099,09 ÖÇH, 23.099,09 ÖÇH x 5,8746=135.697,91TL) talep edilebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. TTK m. 882 gereğince üst sorumluluk sınırı 23.099,09 ÖÇH’dir. Hasara uğrayan eşya sebebi ile davacı gerçek zararının 18.464,72 TL olduğundan talep edilebilecek tazminat miktarının sınırlı sorumluluk miktarı kapsamında kalan gerçek zarar ile 18.464,72 TL sınırlı olduğu, davacı tarafça 152 adet ve 178 adet olmak üzere toplam 330 adet kasanın kullanılamaz hale geldiğinden bahisle 4.733TL zarara uğradığı beyan edilmiş ise de, tüm dosya kapsamından sözkonusu kasaların ne kadarının kullanılamaz hale geldiğine dair tespit yapılamadığı gibi buna dair belge de dosyaya sunulmadığından davacının bu zarar kalemi yönünden iddiasını ispatlayamadığı, davacının kaza nedeniyle yükün İzmir’e nakliyesi için 1.800,00 TL nakliye ücreti ödemek zorunda kaldığını beyan ettiği ve buna dair belge sunamamış ise de, kaza mahallinden yükün İzmir’e nakliyesi yapıldığından dolayı davacının emsal taşıma ücretini talep edebileceği, emsal taşıma ücretinin yükün ağırlığına göre değişim göstermekle birlikte 1.500,00 TL ile 2.000,00 TL arasında olabileceğinden davacı tarafça talep edilen 1.800,00 TL nakliye ücretinden davalıların sorumlu olduğu, davalı …’ın ise taşıma ilişkisinde Yargıtay 11 HD’nin 2016/12972 Esas ve 2018/4073 Karar sayılı emsal kararında da belirtildiği üzere, ifa yardımcısının sorumluluğu hükümlerine göre 6098 sayılı TBK 49 maddesi kapsamında sorumlu olduğu, 06.04.2018 tarihli jandarma tarafından düzenlenen tespit tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre sözkonusu araçta teknik bir arıza olduğuna dair tespit yapılmadığı gibi bu hususta davalılar tarafından herhangi bir delil de sunulmadığından davalı sürücü …’ın hasarın doğmasında kusuru bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının 22.06.2021 tarihinde ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde talep edilen 10.000TL yükte meydana gelen zarar- ziyan ve 500,00 TL borsadaki fiyatların düşmesi nedeniyle sağlam ürünlerin satışındaki zarar talebi olan 15.000,00 TL’yi 18.464,72 TL’ye yükselttiği, davalı şirket tarafından ıslaha yönelik zamanaşımı savunmasında bulunduğu, 6102 sayılı TTK’nın 855. Maddesine göre zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu, bu sürenin eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren başlayacağı, eşya tamamen zayi olmuş ise zamanaşımı süresi eşyanın teslimi gereken tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, TTK 873’e göre süre kararlaştırılmadığında şartlar dikkate alındığında özenli bir taşıyıcıya tanınabilecek makul sürede teslim etmekle yükümlü olduğu,somut olayda taraflar arasında taşıma süresi kararlaştırılmadığından Antalya/Serik ile İzmir Büyükşehir Belediyesi Hali arasındaki 490 km mesafeye göre eşyanın makul süre olan 07.04.2018 tarihinde teslim edilmesi gerektiğinden 07.04.2019 tarihinde ıslahla arttırılan kısım yönünden 1 yıllık zaman aşımı süresi gerçekleştiğinden davalı şirketin zaman aşımı savunmasının yerinde olduğu, buna göre davalı şirketin dava dilekçesinde talep edilen ziya uğrayan yük miktarı 10.000,00 TL, sağlam ürünlerin satışındaki borsa fiyatlarının düşmesi nedeniyle 500,00 TL ve yükün İzmir’e nakliyesi için yapılan 1.800,00 TL olmak üzere toplam 12.300,00 TL ile sorumlu olduğu, davalı …’ın zamanaşımı savunmasında bulunmadığından meydana gelen ve ıslahla arttırılan yükün ziya uğraması nedeniyle (borsadaki fiyatların düşmesi de dahil) 18.464,72 TL ve yükün İzmir’e nakliyesi için yapılan 1.800,00 TL olmak üzere toplam 20.264,72 TL’den sorumlu olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulüne, 20.264,72 TL maddi tazminatın (davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. şirketi bu miktarın 12.300,00 TL’lik kısmı ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla), 06.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacısının davasının KISMEN KABULÜNE,
20.264,72 TL maddi tazminatın (davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. şirketi bu miktarın 12.300,00 TL’lik kısmı ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla), 06.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.384,28-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 290,89 peşin harç ile 140,13 TL ıslah harcı’nın mahsubu ile bakiye 953,26‬-TL ‘nin davalılardan (davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. Şirketi 578,53 TL’si ile sorumlu olmak kaydıyla) alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 35,90-TL başvuru harcı,290,89 peşin harç, 140,13 TL ıslah harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 2.642,20-TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.114,32‬-TL’nin (davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. Şirketi 1.890,08-TL ile sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan( davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. Şirketi 5.583,48-TL ile sorumlu olmak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Nakliyat Ambarcılık Depoculuk ve Temizlik Hizmetleri Ltd. Şirketi’ne verilmesine,
6- Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 04/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 Sayılı Yasanın 5.ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.