Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/332 E. 2021/501 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/332
KARAR NO : 2021/501

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 17/06/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 13/03/2018 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının davalı banka ile ticari ilişki kapsamında kredi kullandığını, bununla ilgili olarak taşınmaz ipoteği tesis edildiğini, kredi borcunun ödenmesi için …Bank’tan kredi alındığı, alınan kredinin davalı banka borcunun ödenmesi için kullanıldığı, kredinin kapatılması sebebiyle ipoteğin fekkinin sağlanmasının amaçlandığı, ödeme sebebiyle banka yetkilisinin riskin kalmadığına ilişkin beyan verdiğini, kredi borcunun kapanması için davalı bankaya yapılan ödemenin başka hesaplarda tutulması sebebiyle kredi borcunun kapatılmadığını, bu sebeple ipoteğin kaldırılamadığını, davalının yanlış tasarruf sebebiyle müvekkilinin borçlu gösterildiğini, davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili banka arasında kredi ilişkisi bulunduğunu, davacının kredi erken kapama taahhütnamesi gereğince ödemesi gereken bedeli ödemediğini, erken kapamanın mümkün olmadığını, bu sebeple yapılan ödemenin vadeli mevduatta tutulduğunu, davacı şirket için alınan ipotek haricinde davacı şirket sahibi …’ın bireysel olarak kullandığı kredi için aynı taşınmaza ikinci defe ipotek edilmiştir, müvekkili banka ile hem davacı şirket hem de şirket yetkilisi …’ın kredi ilişkisi olduğunu, ödemenin şirketin kredi borcu için değil …’ın bireysel kredisi için yapıldığını, davacı şirketin borçların kapatılması gerektiği, gönderilen sözde kapama bakiyesinin davacı şirketin bilgi ve izni olmaksızın vadeli mevduat hesabına bağlandığı ve izinsiz işlemler yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, davacı şirketin 30/03/2015 tarihinde kredi kullandığı, 27/10/2015 tarihinde bir miktar para gönderdiği, 2018 tarihine kadar hesaplarını kontrol etmediğini, mevcut durumdan haberdar olmaması ve mevduat hesabını kullanmaya devam etmesi ve bu hesaptan hesap hareketleri yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hesapların aktif olarak kullanıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde; kredi sözleşmesi, Karşıyaka…. Noterliğinin 07/03/2018 tebliğ tarihli ihtarnameleri, …ın …a hitaben düzenlediği yazı, bilirkişi incelemesi, …bank ile yapılan mail yazışmaları, tanık beyanları, …bank hesap kayıtları, müvekkiline ait tüm hesap hareketlerini gösterir hesap hareketleri, İzmir ili Foça ilçesi …. mahallesi … parsel kayıtlı gayrimenkul kayıtları ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Karşıyaka …. Noterliği ihtarnamesi, ticari kredi erken kapama taahhütnamesi, 03/11/2015 tarih ve … yazı nolu ipotek fek yazısı, mevduat rehni sözleşmesi, müvekkili banka tarafından …bank A:Ş’ne hitaben düzenlenen 27/10/2015 tarih ve … sayılı yazı, taksitli kredi ödeme tablosu, müvekkili banka ile davacı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi bankacılık hizmetleri sözleşmesi, bilirkişi incelemesi, tanık beyanları ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İNCELEME VE GERE…
Delillerin toplanmasından sonra mahkememizin 27/12/2018 tarihli oturumunda bilirkişi incelemesine karar verilmiş, bankacı bilirkişi ibraz ettiği 11/06/2019 havale tarihli raporunda dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak, davacı …. Dış Tic Tek Ürün Gıda Tek Koz. Turz Oto İnş Pet ve Kim Ürün San ve Tic Ltd Şti ile davalı bankanın …. Şubesi arasında 30/03/2015 tarihli temel bankacılık hizmetleri ve 3.300.000-TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, dava dışı … sözleşmeyi 3.300.000-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, sözleşmeye istinaden davacı şirkete 1.268.000-TL taksitli ticari kredi, KMH kredisi kullandırıldığı, gayri nakdi krediler açılarak teminat mektupları ve hesabı üzerine çek karnesi verildiği, davacı şirketin davalı bankadan kullandığı 1.268.000-TL taksitli ticari kredinin kapatılması yönünde bankaya herhangi bir talimatının bulunmadığı, 27/10/2015 tarihinde … A.Ş … Şubesinden 1.729.012-TL gönderilen EFT havalesinin davalı bankanın dava dışı … gönderdiği yazıdan da anlaşılacağı üzere kredinin teminatındaki iptallerin fekkine karşılık olduğu ve kredinin ayni teminatının nakdi teminatına dönüştürülmek üzere gönderildiği ve bu aşamada davacı şirket ile davalı banka arasında 1.500.000-TL bedelli mevduat rehni sözleşmesi akdedildiği, dava dışı bankanın kullandırdığı kredilerin teminatına alınacak taşınmaz ipoteklerinin fekki ile ilgili tapu müdürlüklerine talimat gönderildiği, 27/10/2015 tarihinde kredilerin teminatındaki ipoteklerin fekkine karşılık gönderilen 1.726.291,89-TL tutarın, davacı şirketin 27/10/2015 tarihinde davalı banka nezdindeki toplam riskinin karşılığı olduğu ve nakdi teminat olarak rehin edildiği havale şartında taksitli kredinin kapatılmasına karşılık olarak gönderildiğine dair herhangi bir açıklamanın olmadığı, hesaba kaydedilen ve mevduat rehin sözleşmesi ile bloke edilen tutarın vadeli mevduat hesabında değerlendirilerek aylık taksitlerinin tahsil edildiği, vadeli mevduatta değerlendirilmesinden davacı şirketin net 220.452,84-TL faiz geliri elde ettiği, davacı şirketin 27/10/2015 tarihi itibariyle kredilerinin kapatılması halinde taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin 12.1 madde hükmü ve genel kredi sözleşmesine ek olarak taraflar arasında akdedilen erken ödeme taahhütnamesi hükümleri gereği kredinin kalan süresine göre yıllık % 4 oranında erken ödeme komisyonu ödemesi gerektiği, bu tutarın 27/10/2015 tarihinde 230.911,17-TL olarak hesaplandığı, 27/10/2015 tarihinde toplam ödenmesi gereken tutarın 1.745.846,38-TL olması gerekirken davacı şirket tarafından 19.554,49-TL noksanı ile 1.726.291,89-TL gönderildiği ve dolayısıyla kredinin erken kapatılma tutarını karşılamadığı, bloke edilen mevduat rehini ile ilgili olarak genel kredi ve bankacılık hizmetleri sözleşme hükümleri doğrultusunda her ay davacı şirketin … nolu hesabından kredinin aylık taksitlerinin tahsili, vadeli hesaptan aktarılan tutar ve tekrar vadeli hesabın yenilenmesi ve davalı şirket tarafından hesabında sürekli kullanılması ve yapılan işlemleri 3 yıl boyunca hesap ekstresinde görmesine karşın herhangi bir itirazının bulunmadığı, dolayısıyla yapılan işlemlere bir nevi icazet verdiği ve davalı banka tarafından yapılan işlemlerin taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerine uygun olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 10/07/2019 tarihli dilekçesi ile rapora itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; taraflar arasında dönemsel olarak herhangi bir mutabakatın yapılıp yapılmadığı hususunun raporda araştırılmadığından evvel davalı bankanın taraflar arasındaki hesap mutabakatlarını dosyaya sunmasına, akabinde davacı tarafından davalı bankaya 27/10/2015 tarihinde kredi kapaması amacıyla gönderilen tutar için davalı bankanın yetkili müşteri temsilcisine davacı tarafından e-posta ile defalarca talimat verilmesine rağmen davacının bu sarih talimatlarının davalı tarafından dikkate alınmadığı hususunun tespiti açısından dava tarafları arasındaki tüm e-posta yazışmalarının davalı bankadan istenip dosyaya eklenmesine, bu eksiklikler giderildikten sonra dosyanın heyet olarak teşekkül edecek bilirkişi kuruluna tevdi ile itirazları doğrultusunda rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 17/11/2020 tarihli oturumunda 23/05/2019 tarihli rapordan sonra davacı vekilinin rapora itirazları ve …bank’tan gelen kayıt ve belgeler incelenerek ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi ibraz ettiği 26/01/2021 havale tarihli ek raporunda sonuç olarak; kök raporda dava konusu tüm yapılan işlemlerin detaylı olarak verildiği ve yapılan itirazların yeniden değerlendirildiği, kök raporda yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişikliği gerektirecek bir hususun bulunmadığını bildirmiştir.
Davacı vekili 10/02/2021 tarihli ek rapora beyan dilekçesinde sonuç olarak; dosyanın üniversiteden heyet olarak teşekkül edecek bilirkişi kuruluna tevdi ile itirazları doğrultusunda yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, mahkememizin 28/01/2021 tarihli oturumundaki beyanında; ek rapora bir diyeceğinin olmadığını, kök ve ek rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, menfi tespit davasıdır.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporlarına göre; davacının davalı banka ile ticari ilişki kapsamında kredi kullandığını, bununla ilgili olarak taşınmaz ipoteği tesis edildiğini, kredi borcunun ödenmesi için …’tan kredi alındığı, alınan kredinin davalı banka borcunun ödenmesi için kullanıldığı, kredinin kapatılması sebebiyle ipoteğin fekkinin sağlanmasının amaçlandığı, ödeme sebebiyle banka yetkilisinin riskin kalmadığına ilişkin beyan verdiğini, kredi borcunun kapanması için davalı bankaya yapılan ödemenin başka hesaplarda tutulması sebebiyle kredi borcunun kapatılmadığını, bu sebeple ipoteğin kaldırılamadığını, davalının yanlış tasarruf sebebiyle davacının borçlu gösterildiğini, davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitinin talep edildiği, alınan bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin, davalı bankanın kullandırmış olduğu kredi sebebiyle, davalı bankaya oluşan borç miktarının toplam 1.745.846,38-TL olduğu, davacı şirketin göndermiş olduğu paranın 1.726,291,89-TL olduğu, bu miktarın kredinin erken kapatılması tutarını karşılamadığı, davalı bankanın, davacının gönderilen parasının vadeli hesapta tutulmasının kredi sözleşmesine uygun olduğu, davacının gönderdiği paranın karşılığında genel kredi sözleşmesinin teminatını oluşturan ipoteklerin kaldırılması için ilgili tapu sicil müdürlüklerine müzekkereler yazıldığı ve ayrıca paranın gönderilmesinden itibaren 3 yıl boyunca davacı tarafından, davalı banka nezdinde bankacılık işlemlerinin devam etmiş olması karşısında ve davacı tarafından herhangi bir itirazın bulunmadığı, davalı bankanın davacı dışı … ile yaptığı yazışmada, davacının kullanmış olduğu krediler sebebiyle tesis edilen ipotek bedellerinin belirtilerek ipoteğin fekki için gereken bedelin 27.10.2015 tarihi itibariyle 1.729.012-TL olduğunun belirtilmiş olduğu, … AŞ’nin yapmış olduğu havalede ise, kredi kapamasıyla ilgili herhangi bir açıklamanın bulunmadığı, bu durum itibariyle davacının … aracılığıyla göndermiş olduğu 1.729.012-TL’nin ipoteklerin fekki için gönderilmiş olduğu, kredi borcunun erken kapaması için yeterli olmadığı ve banka tarafından bu bedel vadeli hesapta değerlendirilmiş olup, davacının zararının oluşturan eyleminin bulunmadığı ve kredi borcunun devam ettiği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Alınması lazım gelen 59,30-TL harcın peşin alınan 1.586,08-TL’den mahsubu ile fazla yatan 1.526,78-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen kısım üzerinden hesaplanan 12.773,14-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333 md gereğince davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/06/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır