Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/29 E. 2021/262 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/29 Esas
KARAR NO : 2021/262

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 08/01/2018 tarihli dava dilekçesi ile, davacı firma ile davalı firma arasında, taahhüt sözleşmesinin yapıldığını, sözleşme çerçevesinde davacı firmanın üzerine düşen edimi yerine getirerek mutfak malzemelerini teslim ettiğini ve montajını gerçekleştirdiği, ticari alışverişe istinaden faturaların kesildiğini, borçlu şirket tarafından fatura bedellerinin ödenmemesi sebebiyle aleyhlerinde İzmir …. İcra Müdürlüğünde … esas nolu icra takibinin başlatıldığını, takibe ilişkin ödeme emrinin 25/09/2017 tarihinde davalı borçlu şirkete tebliğ edildiğini, 27/09/2017 tarihinde borçlu vekili tarafından verilen dilekçe ile borca ve ferilerine süresi içerisinde itiraz edildiğini, itiraz doğrultusunda takibin durdurulduğunu, davalı/borçlu şirket yetkililerince yapılmış olan itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı ile davalı arasındaki alışverişin uzun zamandır devam eden bir ticari ilişki olduğunu, davalı borçlu şirketin ticarete konu malları teslim alarak faturaları imzaladıklarının aşikar olduğunu, davalının takibe konu borcu ödediğine dair dosyaya herhangi bir belge ibraz etmediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulüne karar verilmesini ve İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas nolu takip dosyasına yaptığı haksız hukuka aykırı itirazın iptalini, takibin icra dosyasında yazılı bulunan işleyecek yasal faizi ile birlikte devamını, kötü niyetli itiraz nedeniyle takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf aleyhine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalı şirkete tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili tarafından verilen 28/02/2018 tarihli cevap dilekçesi ile, davacı şirket tarafından 12/04/2016 tarihli 257129 sıra numaralı fatura içeriğinde gösterilen emtianın taraflarına gönderildiğini ve fatura bedeli olan 90.834,00 TL si 60.000,00 TL lik çek ve ve 19/04/2016 tarihli 30.000,00 TL havale ile ödendiğini, bunun dışında davalı şirketin defterlerinde, davacı şirket ile ilgili hiçbir kayıdın olmadığını, ödemesi yapılan fatura kapsamındaki malzeme ve emtia dışında davalı şirkete hiçbir malzeme gönderilmediğini ve teslim edilmediğini, davacı şirketin belirtilen fatura muhteviyatı dışındaki emtiayı davalı şirkete süresi içerisinde teslim etmediğini, bunun üzerine yüklendiği yurt işinde iş planının gerisinde kalmak istemeyen davalı şirketin eksik ve hiç teslim edilmeyen emtiayı başka firmalardan temin ederek çalışmasına devam ettiğini, sözleşme gereği davacı şirketin yüklendiği, davalıya teslim edilmeyen yada eksik teslim edilen malzemelerin ekte sunulan faturalarla başka firmalardan temin edildiğini ve davalı şirket … şantiyesinde üstlendiği işi tamamladığını, dava dilekçesinin ekinde davaya konu faturalar ve varsa irsaliyelerin bahsi geçen tutanağın taraflarına tebliğ edilmediğini, fatura muhteviyatlarını kabul etmediklerini dosyaya eğer sevk irsaliyesi ya da irsaliyeleri sunulduysa, kabul edilen ve bedeli ödenen 12/04/2016 tarihli faturanın muhteviyatı dışındaki tüm fatura ve irsaliyeleri kabul etmediklerini, dosyaya sunulan faturalar, varsa irsaliye ve irsaliyeler ile bahsedilen tutanak hususundaki itiraz haklarını saklı tuttuklarını, davacı tarafın davalıya yukarıda belirtilen 12/04/2016 tarihli faturadaki mallar dışında davalı ya herhangi bir ürün teslim etmemesi ve buna rağmen icra takibi başlatması davacı tarafın kötü niyetini ortaya koyduğunu, İİK m 67/2 uyarınca davacı tarafın kötü niyet tazminatı ödemesi gerektiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın reddini ve kötü niyet tazminatı ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının Mahkememiz dosyasına celp edildiği, dosyanın yapılan incelemesinde; Alacaklısının davacı şirketi olduğu, borçlunun davalı şirket olduğu, 58.587,70 TL asıl alacak üzerinden genel haciz yolu ile takibin başlatıldığı, davalı şirket tarafından 27/09/2017 tarihinden takibe, borca ve ferilerine itiraz edildiği, 20/12/2017 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava, davacı şirket davalı şirket arasında düzenlenen sözleşme uyarınca, ödenmeyen fatura borcuna karşı başlatılan icra takibe itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında varlığı beyan edilen 06/04/2016 tarihli taahhüt sözleşmesi başlıklı belgenin dava dilekçesine ekli olduğu, ayrıca icra takibine dayanak olarak gösterilen 2 adet fatura ile 29/04/2016 tarihli tutanağın bulunduğu görülmüştür. Davalı şirketin yanıt dilekçesi ile dava dilekçesine ekli 06/04/2016 tarihli sözleşmenin varlığını kabul ettiği görülmüştür.
Dosyanın davacı defterleri ve dosyadaki mevcut kayıtlar da incelenmek sureti ile taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalıya melzemelerin teslimi hususunun mevcut kayıtlara göre tespit edilip edilemediği, mazlemelerin tamamının teslim edilip edilmediği, bunlara ilişkin düzenlenen kayıt ve belgelerin olup olmadığı, davacı tarafça iddia edilen alacağın doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarı ve ferilerenin hesaplanması hususlarında rapor düzenlenmesi amacıyla dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği bilirkişi tarafından 30/07/2018 tarihli raporun düzenlendiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, davacı tarafın 2016 yılı yasal defterlerinin 6762 sayılı TTK nın 66. 69, 70, 82 gereği ticari defterlerin ispat kuvveti bakımından açılış tasdikine sahip olduğu, bu yönüyle sahibi lehine delil sayılması gerektiğine dair nihai takdir yetkisinin mahkemeye ait olduğu, davacı şirketin davalı şirkete 29/12/2016 takip tarihinde, asıl alacak bakiyesi olan 58.587,70 TL asıl alacak için İzmir …. İcra müdürlüğünün … esas sayı ile ödeme emri gönderdiği, takip dayanağının 26/04/2016 tarihli fatura no:… 29.140,00 TL olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalıya 25/09/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının takibe 27/09/2017 tarihinde itiraz ettiği, takibin durduğu, takipten sonra herhangi bir ödemenin davalı tarafından yapılmadığı, icra takip tarihinden önce ETTK madde /YTTK 94. Madde gereği mevcut bakiye için taraflar arasında imzalı kaşeli bir cari hesap mutabakatı olmadığı, iki tarafın da tacir sayıldığı ve aralarında fiili bir cari hesap ilişkisi bulunduğu, ETTK 92 madde YTTK 94 madde yerine getirilmediğinden, davacının davalıyı takip tarihinden önce temerrüde düşürmediği, dava ve takip konusu cari hesap muavin kayıtlarındaki işlemlerin davacı yasal defter kayıtlarına genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve VUK usulüne uygun olarak kaydedildiği, davacı taraf ticari defterleri üzerinden bakıldığında, davacı tarafından icra takibine konu edilen alacağın doğduğu, takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 58.587,30 TL alacağı olduğunu, takip talebinin 58.587,70 tl olduğu, vergi dairesine verilen onay BA-BS formları açısından yapılan incelemede, Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği gereği aylık dönemlere ilişkin mal veya hizmet alışları ile mal veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000,00 TL olarak belirlenmiş olduğu, takip ve dava konusu faturaların hadler dahilinde davacı BA-BS formlarına dahil edildiğinin görüldüğü, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalıya malzemelerin teslimi hususunun dava dosyasında taraflar arasında yapılan mevcut tutanağa göre 67 adet olarak dava konusu faturalar ve irsaliyeler üzerinden de 67 adet olarak tespit edildiği, malzemelerin tamamının teslim edildiğine dayanak belgeye dosya kapsamında rastlanılmadığı, davacı alacak talebinin teslim edilen 67 adet mutfak mazlemesine ilişkin fatura alacağı olduğu, davalı tarafından eksik teslim edildiği iddia edilen kayıt ve belgelere dava dosyası kapsamında rastlanılmadığı, davacı tarafça iddia edilen 58.587,30 TL lik alacağın takip tarihi itibariyle doğrduğu, sonuç ve kanaatini bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından dosyaya beyan dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Dosyanın davalı defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere yönerge yoluyla Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, 15/04/2019 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, davalı tarafından 12/04/2016 tarihinde davacı firmadan toplam altı adet makine ile soğuk oda ve cihazlarının KDV dahil 90.834,00 TL den satın alındığı, bu tutar için 06/04/2016 tarihinde 60.000,00 TL lik çek verildiği, 19/04/2016 tarihinde 30.000,00 TL lik havale yapıldığı, 31/12/2016 tarihi itibariyle alacaklı firmaya 834,00 TL borçlu bulunulduğu, davacı tarafından düzenlenmiş sevk irsaliyeleri ve faturaların mal malzeme alış belgeleri arasında rastlanmadığı, mal malzeme alış yevmiye kaydının ve davalı firmanın 57.753,70 TL borçlandırıldığı, kaydının yapılmadığı, 26/04/2016 tarih ve … numaralı iki adet faturada yazılı KDV dahil 57.753,70 TL lik malzemenin teslim edilmediği ve davalı şirketin borcunun olmadığı, 12/04/2016 tarihli fatura ile ilgili 31/12/2016 ve 31/12/2017 tarihlerinde davacı – alacaklı şirkete olan borç tutarının 834,00 TL olduğu, sevk irsaliyesinde ve 29/04/2016 tarihli tutanakta adı soyadı yazılı ve imazsı bulunan …’ın davalı şirketin … 750 yataklı yurt inşaatında 2016 Nisan döneminde çalışmadığı, davalı şirketin … 750 yataklı yurt inşaatı şantiye sorumlusunun … olduğu sonuç ve kanaatini bildirdiği görülmüştür.
Davalı şirket defterlerinin incelenmesine ilişkin dökümler Mahkememizce incelenmiş davalı şirketin bilirkişi raporuna ekli Yevmiye Defteri suretlerinde yapılan incelemede dava dışı … Mühendislik Mimarlık İnş. San. Tic. Ltd. Şti’nin davalı şirket ile aralarında ticari ilişkinin olduğu ve bu ilişkinin sözleşmeye konu inşaatta taşeron sıfatı ile bulunduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu edilen faturalar içeriğindeki malzemelerin teslimine ilişkin düzenlenen irsaliyeli faturalarda … adının olduğu ve irsaliyelerde 67 adet ürünün davalı firmaya bu imza ile teslim edildiği anlaşılmış, davalı şirket nezdinde belirtilen tarihlerde … adında bir çalışanın varlığının tespit edilmediği gelen yazı yanıtlarından anlaşılmıştır.
Davalı şirket … Üniv. … Kampüsü içinde 750 Yataklı Yurt İnşaatı yapımını üstlendiği işte davacı şirketten bir kısım ürünlerin alımı yönünde 06/04/2016 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmenin eki olan listede davacı tarafından davalıya teslim edilecek ürün cinsleri ve adetlerinin gösterildiği, daha sonrasında icra takibine konu edilen faturalarda gösterilen ürün adedinin 67 adet olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirkete hitaben düzenlenen 26/04/2016 tarihli … nolu sevk irsaliyesi ve aynı tarihli … nolu sevk irsaliyesinde toplam 67 adet ürünün davalı tarafa teslim edildiği ve bu teslim edilen ürünler yönünden takibe dayanak faturaların düzenlendiği tespit edilmiştir.
Davalı tarafça her ne kadar …’ın davalı şirket bünyesinde çalışmadığı belirtilmiş ise de davalı şirketin yapımını üstlendiği inşaat alanında aynı zamanda dava dışı … Mühendislik Mimarlık İnş. San. Tic. Ltd. Şti’nin alt taşeron olarak çalıştığı ve …’ın bu şirkette SGK’lı çalışan olduğu SGK kayıtlarında tespit edilmiştir. Bu süreç içinde dava dışı taşeron şirket çalışanı …’ın davacı tarafından inşaat alanına getirilen ürünlerin teslimi sırasında sevk irsaliyelerini imzaladığını kabul ettiği dava dosyası içeriğinde yönerge Mahkemesinde verdiği ifade ve beyanı ile tespit edilmiştir. …’ın davacı tarafça dava dilekçesine ekli olarak sunulan 29/04/2016 tarihli tutanaktaki imzayı kabul etmediği görülmüştür. Her ne kadar söz konusu tutanaktaki imza kabul edilmemiş ise de her iki sevk irsaliyesinde gösterilen ürünlerin tutanaktaki sayı ile uyuştuğu ve irsaliyenin içeriğindeki ürünlerin bu hali ile teslim edildiğinin kabulü gerektiği, davalı şirket nezdinde SGK’lı olarak çalışmıyor olsa dahi davalı şirketin üstlendiği iş dahilinde taşeron olarak bulunan şirket çalışanı olduğu tespit edilmiş olmakla, takibe dayanak faturadaki ürünlerin davalı tarafa teslim edildiğinin kabul gerektiği anlaşılmıştır.
Dava konusu icra takibine dayanak faturaların davalı şirket tarafından bağlı olduğu Vergi Dairesi olan Maltepe Vergi Dairesine beyan edildiği görülmüştür. Davacı tarafça yemin deliline dayanıldığı görülmekle davacı tarafından bu konuda beyanda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Dosyada yapılan incelemeye göre; Taraflar arasında 06/04/2016 tarihli sözleşmenin kabul edildiği, bu sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya teslim edilecek günler ve imalatların açıklandığı, davacı tarafından davalı tarafa teslim edilecek ürünlerin ekli listede açıklandığı, davacı tarafça davalıya teslimi gereken 91 adet mutfak malzemesinin 67 adedinin geldiği ve gelen malzemelerin davacı tarafça montajının yapıldığı ve teslim edildiği hususunun iddia edildiği anlaşılmıştır. Davacı şirket tarafından davalı şirkete bu teslimat öncesinde 12/04/2016 tarihli, 90.834,00 TL bedelli bir faturanın düzenlendiği ve bu fatura içeriğindeki ürünlerin davalı şirket tarafından teslim alındığının davalı tarafçada kabul edildiği tespit edilmiştir. Söz konusu faturanın davacı defterlerinde de aynı şekilde mevcut olduğu, davalı şirketin bu fatura bedeline istinaden 60.000,00 TL bedelli çek ve 30.000,00 TL bedelli havale sureti ile bu bedelin ödendiği taraflarca kabul edilmiştir. Bu faturaya istinaden 834,00 TL bakiye alacak tespit edilmiştir.
İcra takibine konu faturaların ise … ve … seri nolu oldukları görülmüştür. Davalı tarafından davaya yanıt dilekçesinde yapılan ödemelerin açıklandığı ve bunun haricinde herhangi bir fatura veya ürünün teslim alınmadığı beyan edilmiştir. Davacı tarafça davalıya teslim edildiği beyan edilen ürünlerin 67 kalem olduğu, buna ilişkin tutulan tutanağın ve irsaliyenin mevcut olduğu beyan edilmiş, irsaliyelerin yapılan incelmesinde de ürünlerin kayıtlı olduğu irsaliyeli faturanın … tarafından imzalandığı ve …’ın yönerge yolu ile alınan beyanında irsaliyelerdeki imzanın kendisine ait olduğunu kabul ettiği, ayrıca davalı şirket nezdinde çalıştığını beyan ettiği görülmüştür. Davacı tarafından teslimi üstlenilen ürün ve hizmetin ne kadarının teslim edildiğine dair açıklamanın bulunduğu tutanaktaki imzanın … tarafından kabul edilmediği anlaşılmıştır. Bu incelemeye göre, davacı tarafın dayandığı faturalarda gösterilen ürünlerin davalı şirkete ait şantiyeye teslim edildiğinin kabulü gerektiği, davacının bu konuda düzenlediği faturalar ile istem arasında uyumun mevcut olduğu, davalı şirketin ödemeye ilişkin olarak bulunduğu beyanların ilk teslimata ilişkin olduğu, sonraki teslimat yönünden ise herhangi bir ödeme kaydının davacı ve davalı defterlerinde tespit edilemediği, bu hali ile davalı tarafın icra takibine konu edilen alacak yönünden itirazında haksız olduğu, davalı tarafın kendisine teslim edildiği tespit edilen ürünlere ilişkin ilgili kayıtların defterlerinde olmaması halinin teslime ilişkin husus kabul edilmiş olmakla sonuca etkili olmayacağı, bu hali ile davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği ayrıca alacağın niteliği itibari ile likit olduğunun kabulü ve icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının iptaline,
Takibin 58.587,70 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İcra İnkar Tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 4.02,12 TL harçtan peşin alınan 707,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.294,52 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 8.416,40 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 748,70 TL başvuru harcı, 850,00 TL Bilirkişi ücreti, 290,20 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 1.888,90 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/03/2021

Yazman …
e -imzalıdır

Yargıç
e -imzalıdır