Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1239 E. 2021/214 K. 22.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1239 Esas
KARAR NO : 2021/214

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ : 08/03/2021

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 24/10/2018 tarihli dava dilekçesi ile, 26/02/2016 tarihinde saat:10:20 sıralarında …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracı ile … Cad No:… önüne park etmek istediği sırada geri geri manevra yaparken aracının sağ arka kısımları ile yolun karşısına geçmek isteyen …’a çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’ın asli davacının ise tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazaya ilişkin İzmir … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden kovuşturma yapıldığını, davacının uğramış olduğu kaza nedeniyle vücudunun bir çok yerinin hasar gördüğünü, kırıklar oluştuğunu ve operasyonlar geçirdiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın ZMMS poliçesini düzenleyenin davalı sigorta şirketinin kaza nedeniyle meydana gelen maddi tazminat, tedavi giderleri, bakım giderleri ve diğer sair harcamalardan sorumluluğunun tartışmasız olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 500,00 TL beden gücü, (geçici iş göremezlik) 500,00 TL beden gücü (kalıcı iş göremezlik ve sabit izlerden kaynaklanan), 500,00 TL bakıcı ve bakım gideri, 500,00 TL tedaviye bağlı giderlerden oluşan maddi tazminatın davalı sigorta şirketi için 10/10/2018 tarihinden, davalı sürücü için 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile 70.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği, davalı sigorta şirketi vekili tarafından verilen 27/11/2018 tarihli yanıt dilekçesi ile, davaya konu kaza tarihi 26/06/2016 olup kaza tarihi itibari ile de davalı şirketin kazaya karışan aracın sigortalısı olduğunun belli olduğu, davacıların tazminat yükümlüsünü öğrendikleri tarihin 26/02/2016 olduğu ve 2 yıllık zamanaşımı süresinin 26/02/2018 tarihinde dolduğunu, davanın kazaya karışan her iki araç malikinin de ticari işletmesiyle ilgisi olmayan dolayısıyla “ticari iş” niteliğinde olmayan bir trafik kazasından kaynaklandığını, davacı ile davalı şirket arasında da bir sözleşme olmadığını olayın haksız fiile dayandığı dikkate alındığında davanın Asliye ticaret mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülmesi gerektiğini, HMK nın 6. Maddesi gereği yetkili mahkemenin davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, 26/02/2016 tarihinde davalı şirkete ZMMS ile sigortalı … plakalı araç ile aracın sürücüsünün … Cad. No:… e park etmek istediği sırada yaya konumunda bulunan davacıya çarptığı iddiası ile talep edilen geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve tedavi ve yol giderlerine ilişkin tazminat talepli olduğunu, davacı tarafından ileri sürülen ithamların soyut iddiadan öteye gidemediğinden, davalı açısından davacının talebinin reddinin gerektiğini, kusur yönünden bilirkişi incelemesi, iş göremezlik ile ilgili inceleme yapılmasını, yargılama aşamasında davacının SGK dan herhangi bir ödeme alıp almadığının araştırılması ve belirlenecek tazminat tutarından düşünlmesini,davanın öncelikle dava şartı ve görev yönünden reddini, talep yerinde görülmezse kusur yönünden yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu esastan reddine karar verilemsini yargılama gider ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …’a dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalı tarafça süresinde herhangi bir yanıt verilmediği, yargılamanın aşamalarında davalının kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşılmıştır.
Dava, 26/02/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaya olan davacının bedensel zararının davacıya çarptığı iddia edilen araç sürücüsü ve aracın ZMS Sigorta Poliçesini düzenleyen davalı şirketten tazmini ile yaralanma nedeni ile davacıda oluştuğu iddia edilen manevi zararın davalı sürücüden tahsili istemi ile açılan tazminat davasıdır.
Meydana gelen kazaya ilişkin İzmir … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine alındığı görülmüştür.
Kazaya karışan … plakalı araç için düzenlenen ZMS Sigorta Poliçesinin ve davacı için düzenlenen hasar dosyasının dosyamıza celp edildiği anlaşılmış, yapılan incelemesinde düzenlenen poliçenin kaza tarihini kapsadığı ve teminat limitinin 290.000,00 TL olduğu görülmüştür.
Davacıya dava konusu kaza nedeni ile iadeye tabi ödeme yapılıp yapılmadığı hususunda yapılan yazışma sonucunda SGK tarafından verilen yanıta göre herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Dosyanın meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespiti için kusur bilirkişisine tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 24/06/2019 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüş, raporun yapılan incelemesinde davacı …’un KTK 68/1-b maddesini ihlal etmesi nedeni ile %15 oranında tali kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın KTK 67. Maddeyi ihlal etmesi nedeni ile %85 oranında asli kusurlu olduğu yönünde kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacının tedavisine ilişkin kayıtlar ilgili sağlık birimlerinden celp edilmiş ve bedensel olarak iş göremezlik süresi ile kalıcı iş göremezlik oranını tespitinin ve bakıcı ve bakım ihtiyacı olup olmadığının belirlenmesi için dosyanın Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na tevdi edildiği, ancak davacının muayene için hazır olmadığından dosyanın iade edildiği anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken davacı vekilinin vekillikten istifa dilekçesini dosyaya sunduğu, davacı asile çekilme dilekçesinin 17/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 08/12/2020 tarihli duruşmadan davacının haberdar edildiği anlaşılmış, davacının 08/12/2020 tarihli duruşmaya katılmadığı bu nedenle dava dosyasının HMK md.150/1 uyarınca işlemden kaldırıldığı görülmüştür.
Dosyanın işlemden kaldırıldığı 08/12/2020 tarihinden itibaren taraflarca dosyanın işleme konulması yönünde herhangi başvuruda bulunulmadığı, HMK mad. 150/4 uyarınca, belirlenen 3 aylık süre içerisinde dava dosyasının yenilenmediği, bu nedenle HMK mad. 150/5 uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın 08/03/2021 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Maddi tazminat ve manevi tazminat istemleri yönünden peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 172,32 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden, vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunun A.A.Ü.T mad.7 uyarınca 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine ödenmesine,
Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, maddi ve manevi tazminat istemleri ayrı değerlendirilmek sureti ile vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunun A.A.Ü.T mad.7 uyarınca 6.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair karar, maddi tazminat istemi yönünden kesin yasa yolu kapalı olmak üzere, manevi tazminat istemi yönünden kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda açıkça okundu.08/03/2021

Yazman … Yargıç …
e-imza e-imza