Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1215 E. 2022/996 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1215
KARAR NO : 2022/996

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2018
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
KARARIN YAZILMA
TARİHİ : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Davalı …’ın, İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığını, yapılan takibin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilin takibe konu bir borcu olmadığını, takibe konu senetleri de düzenlemediğini, müvekkil takip konusu senetlerdeki yazı ve imzaların kendisine ait olmaması, bu senetleri kendisinin düzenlememesi, davalıya karşı böyle bir borcu bulunmamasına binaen, senetlerde lehtar görünen … hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na ”Sahte senetler tanzim edip kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik” iddiası ile suç duyurusunda bulunduğunu ve bunun üzerine dava sonucunda; resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına karar verildiğini, açılan kamu davasının İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla görüldüğünü ve mahkemenin 27.11.2017 tarihli … Karar sayılı kararında ”sanık …’ın 19.03.2012 tarihinde … Kordon Şubesi ile genel kredi sözleşmesi yaptığını, 20.03.2012 tarihinde limit arttırım talep ettiğini, işlek(rotatif) kredi kullanmak amacıyla katılan … ve müşteki …’yı borçlu, kendisini lehtar olarak gösteren toplam 11 adet sahte bono düzenleyerek teminat olarak …’a verdiğini, …’ın cevabi yazısı uyarınca her bir senet ibrazında firmaya ayrı kredi ödemesi yapıldığını, müşteki … ve katılan …’in banka tarafından icra takibi başlatılması üzerine sahte senetlerden haberdar oldukları anlaşılmıştır” şeklinde belirtildiğini, ceza yargılamasına konu olan ve takip borçlusu müvekkil … olan; 01.10.2012 tanzim tarihli, 30.03.2013 vade tarihli, 17.600,00-TL, 12.10.2012 tanzim tarihli, 25.04.2013 vade tarihli, 10.000,00-TL, 01.12.2012 tanzim tarihli, 30.05.2013 vade tarihli, 7.000,00-TL, 21.12.2012 tanzim tarihli, 20.06.2013 vade tarihli, 13.000,00-TL bedelli senetlerin sahte olduğunu, müvekkile ait olmadığını, dolayısıyla müvekkile ait bir borcunda bulunmadığının yargı kararıyla kesinleştiğini, söz konusu takip nedeniyle mağdur olan müvekkilin daha fazla hak kaybına uğramaması için aleyhine yürütülen haksız ve yersiz takibin teminatsız ve ivedilikle durdurulmasını, takip borçlusu görünen davacının borçlu olmadığının tespiti ile açılan takibin iptaline, kötü niyetle takibe devam ettiği sabit olan davalı taraf aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili banka tarafından 30.03.2013 vade tarihli, 01.10.2012 tanzim tarihli, 17.600,00-TL. tutarlı, 25.04.2013 vade tarihli 10.000,00-TL. tutarlı, 12.10.2012 tanzim tarihli, 30.05.2013 vade tarihli, 7.000,00-TL tutarlı, 01.12.2012 tanzim tarihli, 20.06.2013 vade tarihli, 13.000,00-TL. tutarlı, 21.12.2012 tanzim tarihli 4 adet senet bedellerinin ödenmemesi üzerine İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, kambiyo senetlerine ilişkin icra takibi yoluyla icra işlemi başlatıldığını, müvekkilinin kendisine verilen senetlerdeki imzanın davacıya ait olup olmadığını inceleme yükümlülüğünün bulunmadığını, senetlerin ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından ödememe protestolarının düzenlendiğini, davacı tarafça ödemememe protestolarına karşı itirazda bulunulmadığını, davacının İzmir 11.İcra Müdürlüğü’nün
… Esas sayılı dosyasında takibe itiraz etmediğini, davalı bankanın hukukun kendisine tanıdığı haklardan yararlanarak alacağını takibe koyduğunundan ne takibin açılmasında ne de ikamesinde herhangi bir kötü niyeti ve kusuru bulunmadığını, davacının haksız ve kötüniyetli olarak iş bu davayı açtığını ,davalı bankanın maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek, davanın reddine, tedbir talebinin reddine, davacı tarafın %20 icra inkar tazminatına ve %10 para cezasına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacıya tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, İzmir 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı delillerine dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası dosyası, ödeme protestoları, bilirkişi, tanık delillerine dayandığı görülmüştür.
İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … (eski esas )… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı … Bankası T.A.O. tarafından, borçlu … aleyhine 01.10.2012 tanzim tarihli, 30.03.2013 vade tarihli, 17.600,00-TL, 12.10.2012 tanzim tarihli, 25.04.2013 vade tarihli, 10.000,00-TL, 01.12.2012 tanzim tarihli, 30.05.2013 vade tarihli, 7.000,00-TL, 21.12.2012 tanzim tarihli, 20.06.2013 vade tarihli, 13.000,00-TL bedelli senetlere dayalı 47.600,00 TL asıl alacak, 2.977,48 TL işlemiş reeskont faizi,142,80 TL %0,3 komisyon olmak üzere toplam 50.720,28 TL alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 21.11.2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; İzmir CBS tarafından … İddianame nolu iddianame ile müşteki …’in 01.10.2012 tanzim tarihli, 30.03.2013 vade tarihli, 17.600,00-TL, 12.10.2012 tanzim tarihli, 25.04.2013 vade tarihli, 10.000,00-TL, 01.12.2012 tanzim tarihli, 30.05.2013 vade tarihli, 7.000,00-TL, 21.12.2012 tanzim tarihli, 20.06.2013 vade tarihli, 13.000,00-TL bedelli senetleri şüpheli …’ın sahte olarak düzenlediği iddiasıyla şikayetçi olduğu, şüpheli …’ın 17.600,00 TL bedelli ve 10.000,00 TL bedelli iki senedin sahte olarak düzenlendiği, diğer iki senedi sahte olarak düzenlemediğini belirttiği, şüphelinin iki senedi sahte olarak düzenlediğini ikrar ettiği, bu nedenle diğer senetlerle ilgili imza incelemesi yaptırılmadığı, şüphelinin birden fazla senet düzenlemesi nedeniyle TCK’nun 43. Maddesinin uygulanacağı, şüphelinin birden fazla senet düzenleyerek … Bankasına verip kredi çekmesi nedeniyle banka dolandırıcılığı suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı, Mahkeme tarafından yapılan yargılama neticesinde … Esas, … Karar ve 27/11/2017 tarihli ilamı ile sanık …’ın zincirleme şeklinde nitelikli dolandırıcılık suçundan ve zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, verilen kararın istinaf denetiminden geçerek 10.04.2018 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ile davacı aleyhine başlatılan icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesinin talep edildiği, Mahkememizin 31/10/2018 tarihli ara kararı ile İİK’nın 72/3 maddesine göre takipten sonra açılan menfi tespit davasında, tedbiren takibin durdurulamayacağı gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacının huzurda imza örneklerinin temini hususunda HMK 211/1-a maddesi uyarınca isticvap davetiyesi çıkarıldığı, davacının 10/09/2019 tarihinde yazı ve imza örneklerinin alındığı görülmüştür.
Davacının davaya ve takibe konu bonoların tanzim tarihi ve öncesinde düzenlenmiş davacıya ait imza örneklerini içerir belge asılları dosyaya getirtilmiştir.
Davacı tarafça İzmir 11.İcra Müd. … Esas sayılı takibin tamamı üzerinden borçlu olmadığının tespiti talep edildiğinden takip çıkışı olan 50.720,28 TL üzerinden yatırılması gereken eksik harç tamamlanmıştır.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği belge ve kayıtların dosyaya teminine müteakiben, uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden, dosyanın konusunda uzman grafoloji uzmanı …’a tevdii ile tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, İzmir 11.İcra Müd. … Esas sayılı takip dosyasına konu bonolardaki davacı adına atfen atılı imzaların, davacı eli ürünü olup olmadığına dair dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor alınmasının talep edildiği, bilirkişi … tarafından dosyaya sunulan 21/02/2020 tarihli raporda; dava konusu dört adet senedin, ön yüzü sağ alt kısmına borçlu (keşideci) adına atılmış itiraz olunan ikişer adetten toplam sekiz adet imzanın, mukayeseye esas belgeleri içerisinde bulunan mevcut tatbike medar imzalarına atfen davacı … elinden çıkmadığı rapor edilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazına binaen, İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu bonolardaki davacı adına atfen atılı imzaların davacının eli ürünü olup olmadığına dair rapor aldırılması için dosyanın İstanbul ATK Fizik İnceleme Dairesine gönderildiği, ATK Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 28/09/2022 tarihli raporda; inceleme konusu 4 adet senetlerdeki borçluya atfen atılı imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında, tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla … eli ürünü olmadığı rapor edilmiştir.
Davalı vekili tarafından bu rapora itiraz edilerek grafoloji uzmanı, el yazısı ve imza incelemeleri mürekkep analizleri uzmanlarından oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan yeniden rapor alınması talebinde bulunmuş ise de, ATK Fizik İhts. Dairesi tarafından düzenlenen rapordaki tespitler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde talebin reddine karar verilmiştir.
DEĞERLENDİRME :Dava; kambiyo senedinden ve takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı tarafça davalı banka tarafından İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen lehdarı … olan 4 adet bononun davacı tarafından keşide edilmediğini, bonolar altındaki imzanın davacıya ait olmadığını, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında sözkonusu bonoların lehdar … tarafından sahte olarak düzenlendiğinin tespit edildiğini belirterek kambiyo senedinden ve takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemini talep ve dava ettiği,
Davalı taraf ise bahsi geçen senetlerin ödenmemesi üzerine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, davalı bankanın kendisine verilen senetlerdeki imzanın davacıya ait olup olmadığını inceleme yükümlülüğünün bulunmadığını, senetlerin ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından ödememe protestolarının düzenlendiğini, davacı tarafça ödemememe protestolarına karşı itirazda bulunulmadığını, davacının İzmir 11.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe itiraz etmediğini, davalı bankanın hukukun kendisine tanıdığı haklardan yararlanarak alacağını takibe koyduğunundan kötü niyeti ve kusuru bulunmadığını savunduğu,
Davacı keşideci …’in 01.10.2012 tanzim tarihli, 30.03.2013 vade tarihli, 17.600,00-TL, 12.10.2012 tanzim tarihli, 25.04.2013 vade tarihli, 10.000,00-TL, 01.12.2012 tanzim tarihli, 30.05.2013 vade tarihli, 7.000,00-TL, 21.12.2012 tanzim tarihli, 20.06.2013 vade tarihli, 13.000,00-TL bedelli bonoları dava dışı …’ın sahte olarak düzenlediği iddiasıyla şikayetçi olması üzerine İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde sanık …’ın 30.03.2013 vade tarihli 17.600,00 TL bedelli ve 25.04.2013 tarihli 10.000,00 TL bedelli iki senedi sahte olarak düzenlendiği, diğer iki senedi sahte olarak düzenlemediğini savunduğu, sanığın iki senedi sahte olarak düzenlediğini ikrar ettiğinden bahisle diğer iki senetle ilgili imza incelemesi yaptırılmadığı ve sanığın birden fazla senet düzenleyerek … Bankasına verip kredi çekmesi nedeniyle banka dolandırıcılığı suçunu işlediğinden bahisle zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık ve zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, verilen kararın istinaf denetiminden geçerek 10.04.2018 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü,
Ceza yargılamasında dava dışı sanık …’ın 30.03.2013 vade tarihli 17.600,00 TL bedelli ve 25.04.2013 tarihli 10.000,00 TL bedelli iki senedi sahte olarak düzenlendiğini, diğer iki senedi sahte olarak düzenlemediğini belirtmesi üzerine imza incelemesi yaptırılmadığından mahkememizce dava ve takibe konu 4 adet bono üzerinde bulunan imzanın keşideci davacıya ait olup olmadığı hususunda rapor aldırıldığı, bilirkişi … tarafından düzenlenen 21/02/2020 tarihli raporda ve İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 28/09/2022 tarihli raporda inceleme konusu 4 adet bonodaki keşideci imzasının davacının eli ürünü olmadığının rapor edildiği, böylece davacı tarafça dava ve takibe konu edilen 4 adet bonodaki keşideci imzasının davacıya ait olmadığının ispatlandığından davacının davasının kabulüne karar verilerek İzmir 11.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında takibe konulan 01.10.2012 keşide tarihli 30.03.2013 vade tarihli 17.600,00 TL bedelli bono, 12.10.2012 keşide tarihli 25.04.2013 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bono, 01.12.2012 keşide tarihli 30.05.2013 vade tarihli 7.000,00 TL bedelli bono, 21.12.2012 keşide tarihli 20.06.2013 vade tarihli 13.000,00 TL bedelli bono ile ilgili olarak davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, davacı tarafça davalı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davalı banka tarafından davalıdan kredi kullanan dava dışı …’ın sözkonusu bonoları bankaya verip kredi çekmesi nedeniyle iktisap ettiği, davalı bankanın sözkonusu bonoların ödenmemesi üzerine 2013 yılında icra takibi başlattığı, bonolardaki imzanın keşideci davacıya ait olmadığından bahisle açılan kamu davasının ise 2016 yılında açıldığı, dolayısıyla davalı bankanın bonoların sahte olduğunu bilebilecek durumda olmadığından kötü niyet tazminatı isteminin yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/47 Esas ve 2022/4008 Karar sayılı emsal kararında da belirtildiği üzere, 6219 sayılı … Bankası Türk Anonim Ortaklığı Kanunu’na 696 sayılı KHK ile eklenen geçici 5. maddesi gereğince; sermayesindeki kamu payı % 50’nin altına düşünceye kadar, kredi alacaklarının tahsili amacıyla “banka tarafından açılmış veya açılacak dava veya takiplerde” 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2’nci, 23’üncü ve 29’uncu maddeleri gereğince harçtan muaftır. Oysa eldeki davada … davalı olup, davacı sıfatı bulunmamaktadır. Bu hale göre banka tarafından kredi alacaklarının tahsili amacıyla açılmış veya açılacak dava ve takip bulunmadığından davalı bankanın sözü geçen kanun hükmündeki muafiyetten yararlanamayacağından davalı bankanın harçtan muaf olmadığı anlaşılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
Davacının, İzmir 11.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında takibe konulan 01.10.2012 keşide tarihli 30.03.2013 vade tarihli 17.600,00 TL bedelli bono, 12.10.2012 keşide tarihli 25.04.2013 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bono, 01.12.2012 keşide tarihli 30.05.2013 vade tarihli 7.000,00 TL bedelli bono, 21.12.2012 keşide tarihli 20.06.2013 vade tarihli 13.000,00 TL bedelli bono ile ilgili olarak davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Davacının kötü niyet tazminatı isteminin yasal şartları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gereken 3.464,70-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 853,88 TL ve 12,29 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.598,53 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 853,88-TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı,12,29 TL tamamlama harcı, 3.695,50 TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.602,77-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.03/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.