Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/458 E. 2021/414 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/458
KARAR NO : 2021/414

DAVA : Alacak (Çatmadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2016
KARAR TARİHİ : 26/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … IMO numaralı Panama Bayraklı … Gemisi Donatanına … Gemi Kaptanı … vekilinin 31.03.2016 harç tarihli dilekçesiyle; Müvekkilinin kaptanı bulunduğu … gemisinin … Limanından yüklemiş olduğu proje yükünün Mısır’ın … Limanına tahliyesi için sefer yapmakta iken yerel saat ile 04:15 sularında Yunanistan’ın … Adası açıklarında karşı tarafa ait donatanı …’ya ait … Gemisinin çatmasına maruz kaldığını, müvekkilinin … Gemisinin deniz seyir ve emniyetine aykırı olarak hareket ettiğini fark ederek gemiyi VHF 16. kanaldan defalarca aramasına rağmen çağrılarına hiçbir cevap alamadığını, karşı tarafı çağırmaya sesli ve görüntülü olarak uyarmaya devam ettiğini, tüm denizde Çatmayı Önleme Kurallarına uygun olarak yapmış olduğu uyarılara rağmen karşı tarafa ait geminin AİS kapalı şekilde seyretmekte olduğunu, sancak manevra yapmak yerine ters manevra yaparak müvekkilinin kaptanı olduğu gemi üzerine dümen kırdığını ve tam baş bodoslamadan geminin iskele bordosuna çarptığını, Mahkemenin … D.İş sayılı dosyasında bu durumun tespit edildiğini, gemisinin iskele bordasında ve güvertede yaklaşık 3 m. göçük ile … tank ambar perdesinde yaklaşık 10 cm yırtılma gözlendiğini, … şirketi tarafından gemi iskele bordasında ve güvertede 3.5 Metrelik bölgede çökme olduğunun tespit edildiğini, geminin tamiri için mutlaka tersane girmesi gerektiğinin bildirildiği, geminin klas müessesesi olan … tarafından 26.02.2016 tarihinde yapılan tespitte geminin yüklü halde tamirine ve sefere izin verilmediğinden, geminin yükünün başka bir gemiye transfer edilmesine karar verildiğini, … Limanında gerçekleştirilen geçici tamir masrafının 4.500,00 USD ve ayrıca … Liman masraflarının da 15.422,00 TL olduğunu, geminin 113550 kg proje yükünü … … gemisine transfer edildiğini ve bunun için 9.890,88 USD ödendiğini, geminin tamirleri için … bölgesine gönderildiğini, Çanakkale … geçiş ve … Tersaneye giriş masrafı için acente ücreti 3.066,00 USD’nin daha ödendiğini, geminin tamir bedelinin 105.750,00 USD ve 33 gün süreceğinin belirtilmesi ile toplam tamir ve kontrol ücretlerinin 42.042,00 USD olarak ek masrafında yapıldığını, geminin bu 33 günlük tamir süresi dışında geçirdiği idari tahkikat ve diğer süreler ile birlikte 58 gün kaybının bulunduğunu, geminin günlük kira bedelinin 2.177,00 USD olması nedeniyle toplam 122.786,00 USD beklemeden dolayı zarara uğradığını, müvekkilinin gemi işletme teknisyenine hasar tespiti ve tamire nezaret etmesi için ödemiş olduğu hizmet bedelinin
7.000,00 USD ve ekstra klas gözetim ücreti 6.856,62 EURO ve ekstra masraf 4.769,10 TL olmak üzere tüm zararlarının 309.451,79 USD olduğunu, bu zararın tümünden davalı geminin donatanının sorumlu olduğundan TTK m.1320/1-e ve TTK m.1322 uyarınca kanunu rehin hakkının doğduğunu, bu kapsamda İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında ihtiyati haciz talep ettiklerini ve bu taleplerinin kabul edildiğini, davalı donatana ait geminin üzerindeki ihtiyati haczin 197.984,60 USD bedelli teminat mektubu üzerine kaydırıldığını, ihtiyati haciz başvurusu sırasında tahmini zararlarının 179.986,00 USD olarak belirtilmiş ise de geminin yüklü olarak tamire izin verilmemesi yük transferi ve tersaneye girdiğinde oluşan zararın daha büyük olduğunun tespiti ile müvekkillerinin uğradığı zararın 309.451,79 USD olarak belirlendiğini, davalının herhangi bir mal varlığının bulunmadığını, bu nedenle sadece teminatın davadan elde edilecek sonuç için önem taşıdığını, dava değeri oranında teminat miktarının arttırılmasını istediklerini, belirterek 309.451,79 USD alacağı çatma tarihinden itibaren fiili ödeme gününe dek işleyecek faizi ile birlikte tahsiline ve gemi üzerine kanun rehin hakkı tesisini Mahkememizce verilmiş olan … D.İş sayılı dosyada ihtiyati haciz kararının devamına ve teminatın arttırılmasını talep etmiştir.
Davalı … IMO Numaralı Panama Bayraklı … … gemisi Donatanı …’ya … Gemi Kaptanı … vekilinin 26.10.2017 tarihli ve 27.11.2017 tarihli cevap dilekçesinde; davacının dava dilekçesine ekli olarak sunması gerekli delillerini dosyaya sunmadığını, davada Türk Mahkemelerinin yetkili olmadığını, Çatma hadisesinin Yunanistan’ın … Adası açıklarında gerçekleştiğini, davacı tarafın gemisinin ve müvekkilin gemisinin Panama bayraklı olduğunu, Türk Mahkemelerinin yetkisinin bulunmadığını, MÖHUK kuralları gereğince m.40 da yer alan Türk Mahkemelerinin milletlerarası yetkisinin 3 hukukun yer itibariyle yetki kurallarının belirleyeceği, haksız fiilde de HMK m.16 ya göre haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiğini, yahut gelme ihtimalinin bulunduğu, yada zarar görenin yerleşim yeri Mahkemesinin yetkili olduğunu, çatma yeri Yunanistan’da olduğundan Yunanistan … Adası Mahkemelerinin veya zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi olan Panama Mahkemelerinin yetkili olacağını, Türk Mahkemelerinin yetkisinin bulunmadığını, ayrıca bu uyuşmazlıkta Türk Hukukunun uygulanamayacağını, MÖHUK m.34/a ‘ya göre haksız fiillere öncelikle haksız fiilin gerçekleştiği ülke hukukunun uygulanması gerektiği, haksız fiilin Yunanistan kara sularında gerçekleştiğinden Yunan Hukukunun uygulanması gerektiğini, Yunanistan Mahkemeleri yetkili olmasa dahi Türk Mahkemelerinin yetkili olamayacağını, iki geminin de Panama bayraklı olduğunu, bu nedenle müşterek milli hukukun daha sıkı ilişki içerisinde bulunması nedeniyle Panama Hukuku uyarınca yetkili mahkemenin tespiti gerektiğini, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, davaya konu çatma hadisesinin davacıya ait geminin Denizde Çatmayı Önleme Tüzüğüne aykırı hareket neticesinde kazanın meydana geldiğini, 30.03.2016 tarihli tespit raporunda tüm kusurun müvekkiline ait olduğu iddia edilmiş ise de, bu iddianın yerinde olmadığını, Milletler Arası Denizcilik Örgütü tarafından 20.10.1972 tarihinde “Denizde Çatmaların Önlenmesine İlişkin Milletler Arası Kurallar Hakkındaki Sözleşme” “…” ‘in kabul edildiğini, Türkiye’nin de bu sözleşme ile denizde çatmayı önleme tüzüğünü yürürlüğe koyduğunu, … … ile müvekkile ait … … gemisinin Panama bayraklı olması ve Panamanın da …’i kabul etmiş olması nedeniyle …’in uygulanması gerektiğini, tespit raporunun delil olması imkanının bulunmadığını bu rapora itiraz edildiğini, gerçek zararın belirlenebilmesi için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, … gemisi mürettebatının çelişkili ifadelerde bulunduğunu, çatma hadisesinin vuku bulduğu saatin beyanlar arasında çeliştiğini, müvekkilin uğramış olduğu zararın davacının kusurundan meydana geldiğini, AİS cihazının çalışmıyor olmasının mümkün olmadığını, davacıya ait geminin 2. kaptanın radar yerine AİS cihazı üzerinden seyir yapmaya çalışmasının ve köprü üstü hakimiyetinden çalışması nedeniyle görevini yapamadığını, DÇÖT Kural 14 ve 15 gereğince sancağa manevra yapmasına rağmen bunun yeterli olmadığı iddia edilmiş ise de DÇÖT Kural 8/a,b,c,d,e gereğince emniyetli geçiş mesafesini bırakmak için tedbir almadığı ve çatma hadisesinin bundan dolayı meydana geldiğini, iddia olunan zarar kalemlerinin aşırı ve fahiş olduğunu belirterek davanın yetki yönünden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin ve onun yerine halef olarak katılan … AŞ vekilinin 25.12.2017 ve 09.01.2018 tarihli beyan dilekçelerinde; davanın çözümünde mahkemenin yetkili olduğunu, HMK m.16’ya göre haksız fiilden doğan bu davada Yunanistan’ın … adası açıklarında çatma meydana gelmiş olsa da her iki geminin … Limanına gidilmesinin davalı tarafça teklif edildiğini, gemilerin …’ye getirildiğini, ancak davalının gemisini Aliağa’ya demirlediğini, TTK m.1098 uyarınca kazadan sonra varılan ilk limanın İzmir Limanı sınırlarında yetkili mahkeme olduğunu, TTK m.1292 uyarınca … D.İş sayılı dosyada delil tespiti başvurusunda bulunulduğunu ve bu delil tespitinin yapıldığını, MÖHUK m.34/2 uyarınca uyuşmazlık halinde Türk Mahkemelerinin yetkili olduğu ve uygulanacak Hukukun Türk Hukuku olduğunu, … Esas sayılı dosyada deniz raporu düzenlendiğini, bu raporda; tercüman olarak görev yapan …’nin davalı şirketin vekili olarak görev alan … Hukuk Bürosunda stajyer olarak çalıştığını, deniz raporunun dosyadan çıkartılmasını istediklerini, … gemisinin %100 kusurlu olarak çatmayı meydana getirdiğini, AİS cihazını kapattığını, Denizde Can Emniyeti Uluslar Arası Sözleşmesi … gemiye monteli seyir sistemleri ve ekipmanlarının bulundurulması gereği m. 19 /2,4 fıkralarında yer aldığı üzere AİS ile donatılı olan geminin çalışır vaziyette olunması gerektiğini, AİS’in deniz araçlarının takip edilmesini sağlayan bir sistem olduğunu, VTS istasyonlarının gemiler hakkında detaylı bilgiler veren AİS ekranları üzerinden gemileri takip edebildikleri, AİS cihazının radar yerine geçmediğini, gemilerin kimlik bilgisini, rota ve hızlarını bu sistemin verdiğini, müvekkiline ait geminin çatmayı önlemek için gereken tüm önlemleri aldığını, çatmaya engel olamadığını, geçiş üstünlüğünün müvekkiline ait gemide bulunduğunu, … gemisinin %100 kusurlu olarak çatmaya sebebiyet verdiğini ve oluşan zararlardan sorumlu olduğunu belirterek taleplerini tekrar etmiş, müvekkili lehine gemi alacaklısı hakkı tanınmasına ve gemi üzerine kanuni rehin hakkı tesisine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı donatan vekilinin 18.01.2018 tarihli davacı ve halef … Sigorta AŞ vekiline karşı 16.01.2018 tarihli beyan dilekçesinde; … Sigorta AŞ’nin 123.553,00 USD ödeme yaparak sigortalısı adına halef olduğundan bahisle davaya müdahil olduğunu iddia etmiş ise de, … Sigorta AŞ ‘nin dilekçesinin HMK m.119 da yer alan tüm unsurları taşımadığını, delillerini mahkemeye sunmadığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, … Sigorta AŞ’nin taraf ehliyetinin bulunmadığını, zira sigorta ilişkisine ve ödeme yaptığına ilişkin belgeleri dosyaya sunmadığını, hiçbir kabul anlamına gelmemek kaydı ile çatma nedeniyle yapılan ödemeden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın ve … Sigorta AŞ’nin taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 30.01.2018 tarihli beyan dilekçesi ile cevap süresinin uzatılmasını talep etmesi ile bu süre içerisinde verdiği 07.03.2018 tarihli düplik dilekçesinde; Türk Mahkemelerinin MÖHUK m.40 ve HMK m.16 anlamında yetkilerinin olmadığını, çatma hadisesinin Yunanistan karasularında meydana geldiğini, tarafların Panama’da kayıtlı şirketler olması nedeniyle Yunanistan … Adası veya Panama mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının zararlarının Türkiye de oluştuğunu iddia etmesi nedeniyle geminin tamirinin … da yapılmış olması nedeniyle İstanbul Deniz İhtisas Mahkemesinin yetkili olabileceğini, MÖHUK m.34/a hükümleri uyarınca Yunanistan Hukukunun uygulanacağını, usul yönünden de Denizde Çatmayı Önleme Tüzüğüne aykırı hareket neticesinde zarar meydana geldiğinden talep ve dava haklarını da saklı tutuklarını, AİS cihazının seyir cihazı değil otomatik tanılama cihazı olduğunu, davacıya ait geminin radarı kullanmadığını, AİS sistemini kullandığını, bu nedenle seyir emniyetini ihlal ettiğini, davacının yeterli süre olmasına rağmen rotayı ve hız değişikliği yapmadığını, yapılan masrafların doğru belirtilmediğini ve yersiz masraf yapıldığını, bu masraflara itiraz ettiklerini belirterek davanın yetki ve esas yönünden reddini talep etmiştir.
Halef olarak katıldığını belirten … Sigorta AŞ vekilinin 13.02.2018 tarihli beyan dilekçesinde; … gemisinin donatanı … LTD muvafakatı ile sigortalı … LTD ŞTİ’ne tazminat makbuzu ve ibraname ile 25.05.2016 tarihinde ödeme yaptıklarını ve bu nedenle halef sıfatı ile dava açma haklarının bulunduğunu, bu dilekçeye ekli delil listesinde poliçe, temlik belgesi, teminat makbuzu ve ibranamenin ibraz edildiğini, müvekkilinin taraf ehliyetinin var olduğunu belirterek talepte bulunmuştur.
Dava; Çatma fiiline dayalı olarak açılan tazminat davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … karar sayılı dosyası, İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş Sayılı dosyası, İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …, … D.İş Sayılı dosyası, sigorta kayıtları, bilirkişi incelemesi, deniz raporu incelenmiştir.
Davalı tarafın yetki itirazı değerlendirildiğinde, davacı ile davalı arasındaki haksız fiile dayalı ilişkide davalı tarafın cevap dilekçesinde yer aldığı üzere, MÖHUK m.40 uyarınca yabancılık unsurunun bulunması nedeniyle Türk Mahkemelerinin milletlerarası yetkisinin iç hukukun yer itibariyle yetki kurallarının uygulanması ile belirlenmesi söz konusu olacağından bu halde HMK hükümleri ve HMK m.16 ya göre haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiğini veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi yetkili olduğundan, somut olayda çatmanın Yunanistan … Adası açıklarında olması ve deniz kazasının akabinde tarafların Yunanistan Yerine Türkiye’ye gelmeyi kabul ederek Türk karasularına gelmeleri, yine davacının uğradığını iddia ettiği zararının miktar ve değerinin Türkiye’de belirlenmesi tespitlerin İzmir de yaptırılmış olması ve fakat tüm zararın Türkiye’de belirlenmesi ile delillerin toplanması ve değerlendirilmesi açısından da Türk Mahkemelerinin haksız fiile dayalı bu davada yetkili olduğu kabul edilerek davalı tarafın yetki itirazının reddine karar verilmiş, tefhim ve açık yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyada tüm toplanan deliller ile birlikte bilirkişi incelemesine karar verilmiş ve teknik ve hesap bilirkişisi …, Kaptan bilirkişi … ve Gemi İnşa Mühendisinden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş, gemi inşa mühendisi dışında 2 kişilik heyetten verilen 22.10.2018 tarihli raporda; … … gemisinin 20.02.2016 tarihinde saat 04:05’de … adası açıklarında iken … … isimli geminin kendilerine yaklaştığını farkettiği, VHF aracılığı ile bu geminin uyarıldığı, ancak … … isimli geminin herhangi bir yanıt vermediği, ancak gemilerin temas ettiği, tespitte alınan 30.03.2016 tarihli Raporda Denizde Çatmayı Önleme Tüzüğü Kapsamında … gemisi kaptanının kusurlu olduğu, hasar bedelinin 405.561,60 TL olarak belirlendiği, … … gemisinin kayıtlarında olayın 04:15’de meydana geldiği, geminin tamir sürecinde alınan ekspertiz raporuna göre kazadan sonra geminin … açıklarında demirlediği, daha sonra 07.03.2016 tarihinde İzmir’e doğru hareket ettiği, 11.03.2016 tarihinde İzmir limanında beklediği ve aynı tarihte … tersanesine gittiği, 13.03.2016 tarihinde …’ya vardığı ve tamir işlerine başlandığı, 11.04.2016 tarihinde kızaktan indirildiği ve 16.04.2016 tarihinde rıhtımdan ayrıldığı, geminin tersanede geçirdiği sürenin çekme atma süresinin 1 gün, kızak üzerinde bekleme süresinin 26 gün ve tersane rıhtımında 5 gün olmak üzere toplam 32 gün beklediği, ekspertiz raporuna göre … … gemisinin kaptanının kusurlu olduğu, kaza dolayısıyla müşterek avaryanın 34.950,16 USD, hususi avaryanın ise 149.059,52 USD olduğu, müşterek avaryan paylaşım hesabının ise belirlendiği, Equasis verilerinden … … gemisinin 20.02.2016 tarihinde söküme gönderildiği, kazaya karışan ilgililerin kusur oranının değerlendirilmesiyle gerek hız, gerek gözcülük ve gerekse … geliş durumu açısında değerlendirildiğinde … … gemisinin çatışmadan kaçmak için herhangi bir manevra yapmadığı, davacı … AŞ’nin TTK m. 1472’ye göre sigortalıya ödediği nispette, davalıya karşı talep hakkına sahip olduğu, tekne sigorta sözleşmesi içeriğinde yer alan tekne sigorta poliçesi ile 06.04.2015 – 2016 yılları arasında … gemisinin sigorta konusu olduğu, sigortalının … LTD ŞTİ olması nedeniyle, bu sigortalıya 123.553,00 USD ödendiği, tekne sigorta sözleşmesinin konusunu oluşturan geminin malikinin … LTD ŞTİ, … Denizciliğin ise Ship Manager/Gemi yöneticisi niteliği olduğu, gemi yöneticisinin teminat altına alınabilecek bir menfaatinin bulunmadığı, gemi maliki … LTD ŞTİ’ne karşı davacı sigortacının ödeme yapmadığı için halefiyet iddiasına dayanarak talepte bulunmasının mümkün olmadığı, gemi maliki ve donatanın … LTD’nin aktif taraf sıfatının bulunduğu, ortak kusura göre tazminat hesabının yapılmasında davacıya düşen kusur miktarının %25 olarak belirlendiği ve buna göre 405.561,60 TL x %25 = 101.290,40 TL’nin mahsubu ile KDV hariç 304.171,20 TL olduğu, buna göre … gemisinin kaptanının asli kusurlu, … gemisinin kaptanının ise tali kusurlu olması nedeniyle %25 kusur oranının belirlendiği, kazanın oluşumunda %75 oranında davalının kusurunun bulunduğu, 30.03.2016 tarihli bilirkişi raporuna istinaden zararın 304.171,20 TL olduğu, … Sigorta AŞ’nin ise gemi malikine herhangi bir ödeme yapmadığı için halefiyet iddiasına dayalı olarak talep hakkına sahip olmadığı belirtilmiştir.
Bu rapora karşı … Sigorta AŞ vekilinin 13.11.2018 tarihli itiraz dilekçesinde; müvekkilinin … LTD ŞTİ’ne 123.553,00 USD ödediğini, bilirkişilerin tespitlerinin hatalı olduğunu, … LTD ŞTİ’nin donatan olduğunu, klasörlerin incelenmesi halinde bu durumun tespit edileceğini, ödemenin Gemi maliki … LTD ŞTİ’nin muvafakati ile yapıldığını, geminin malikinin başkası, işleteninin başkası olduğundan tazminatın işleten … LTD ŞTİ’ne ödendiğini, müvekkilin aktif husumetinin bulunduğunu, kazada belirlenen 2/8 oranın da itiraz ettiklerini, ayrıca müvekkil sigorta şirketinin 123.553,00 USD alacağının ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile talep ettiklerini belirterek itirazda bulunmuştur.
Bu rapora karşı Davalı … gemisi donatan vekilinin 13.11.2018 tarihli itiraz dilekçesinde; bilirkişi raporunda 3 kişilik heyet oluşturulmasına rağmen, 2 bilirkişi tarafından inceleme yapıldığını, yeterli inceleme yapılmadığını, 02.05.2015 tarihli ekspertiz raporuna dayanarak bilirkişi raporu hazırlandığını, bilirkişi raporunda belirlenen kusur oranına da itiraz ettiklerini, ayrıca kazanın Yunan karasularında meydana geldiğinden, Türk Mahkemelerinin yetkili olmadığını, çatma olayının Türkiye’de gerçekleşmediğini, … Adasında olduğunu, çatma hadisesinde bulunan gemilerin bayrak devleti olan Panama tarafından Denizde Çatmayı Önlenmesine ilişkin Milletlerarası Sözleşmenin kabul edildiğini ve buna göre (…) bu hükümlerin uygulanacağını, bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayandığını, 8 üzerinden kusur oranının belirlenemeyeceğini, aktif husumet yönünden bilirkişinin tespitinin yerinde olduğunu, halefiyetin oluşmadığını belirterek yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep etmiştir.
Bu rapora karşı davacı … Gemisi donatanı vekilinin 12.11.2018 tarihli itiraz dilekçesinde; kusur oranına ilişkin belirlemeleri kabul etmediklerini ve zararın doğru tespit edilmediğini belirterek Gemi inşa mühendisinin heyete dâhil edilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyetine gemi inşa mühendisi dâhil edilerek tarafların itirazları da değerlendirilerek ek rapor alınmıştır. Bilirkişilerden alınan 23.11.2020 tarihli ek raporda; tarafların itirazları değerlendirilmiş, somut olayda Gün eksperiz firması tarafından hazırlanan rapora göre … … gemisinin toplam 32 gün tersanede geçirdiği, müşterek avaryanın 34.950,16 USD, hususi avaryanın ise 149.059,52 USD olduğu, geminin payının ise 24.493,60 USD olarak hesaplandığı, tazminat miktarının ise 123.553,12 USD olarak belirlendiği, equasis verilerinden … … gemisinin 22.02.2016 tarihinde söküme gönderildiği, kusur oranlarında yapılan itirazların değerlendirilmesinde ortak kusur bulunduğu, aktif taraf sıfatının değerlendirilmesiyle de davacılardan … Sigorta A.Ş. nin sigortacının halefiyetine (TTK m. 1472) dayalı olarak dava açtığı, sigorta himayesinin 06.04.2015 – 2016 yıllarını kapsadığı, … Denizciliğe sigorta sözleşmesi kapsamında 123.553,00 USD ödediği, … Denizciliğin ise malik olmayıp gemi yöneticisi olduğu, bu durumda malik menfaatinin bulunmadığı, gemi yöneticisinin ayrı bir sigorta sözleşmesi yaptırması gerektiği, bu nedenle tekne sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğu, (TTK m. 1408/1) dolayısıyla TTK m. 1472 de ki halefiyet şartının gerçekleşmediği ve aktif taraf sıfatının bulunmadığı, ayrıca gemi maliki … LTD ŞTİ ne temlik karşılığında ödeme yapmadığı için halefiyet iddiasının haksızlığı yanında (TTK m. 1472) alacağın temliki hükümlerine göre (TBK m. 183 ve devamı) de malikin uğradığı zarar hakkında talepte bulunması mümkün olmadığı, temlik ve ibranamenin tarafının … olduğunu, ortak kusura göre tazminat alacağının belirlenmesinde yapılan incelemede hasar tespitinin yapıldığı tarih itibariyle 138.890,95 USD (KDV hariç) = 405.561,60 TL olduğu, somut olayda … gemisinin emniyetli hızda ilerlemediği, etkin gözcülük yapmadığı, kazanın oluşumunda % 25, … gemisinin ise emniyetli hızda ilerlemediği, etkin gözcülük yapmadığı, seyir emniyeti konularında tedbir almadığı, bu nedenle %25 kusurlu olduğu, … gemisinin 104.168,21 USD (KDV hariç) tazminat alacağına sahip olduğu, … Sigortanın ise menfaat yokluğundan talep hakkına sahip olmadığı belirtilmiştir.
Bu rapora karşı davacı vekili 11.12.2020 tarihli beyan dilekçesiyle; müvekkilinin kusurlu olmadığını, herhangi bir kusurunun bulunmadığını, zararların değerlendirilmediğini, yeniden hesaplama yapılmasını talep ettiğini beyan etmiştir.
Bu rapora karşı davalı donatan vekili 12.12.2020 tarihli beyan dilekçesiyle; bilirkişi raporunun yeterli olmadığını, müvekkilinin kusurlu olmadığını, … Sigortanın davasının taraf eksikliği yönünden reddini istediklerini, yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep ettiğini beyan etmiştir.
Bu rapora karşı asli müdahil vekili 28.01.2021 tarihli beyan dilekçesiyle; müvekkili sigorta şirketinin aktif husumeti olmadığına ilişkin tespitine katılmadıklarını, … tarafından muvafakatname verildiğini, bu hususun incelenmediğini, ödemenin gemi donatını / işleteni … Ltd. Şti.’ne yapıldığı, TTK m. 1472 gereğince haklara halef olduklarını, kusur ve hasar oranı bakımından yapılan tespitlere katılmadıklarını, yeni bir bilirkişi raporu alınmasını talep etmişlerdir.
Mahkememizce yapılan incelemeler ve toplanan delillere göre;
… … gemisinin 20.02.2016 tarihinde saat 04:05’de … adası açıklarında iken … … isimli geminin kendilerine yaklaştığını fark ettiği ve VHF aracılığı ile uyardığı, ancak … … isimli geminin herhangi bir yanıt vermediği, gemilerin temas ettiği, tespitte ve bilirkişilerden alınan raporlarda “Denizde Çatmayı Önleme Tüzüğü” Kapsamında … gemisi kaptanının kusurlu olduğu, hasar bedelinin 405.561,60 TL olarak belirlendiği, … … gemisinin kayıtlarında olayın 04:15’de meydana geldiği, geminin tamir sürecinde alınan ekspertiz raporuna göre kazadan sonra geminin … açıklarında demirlediği, daha sonra 07.03.2016 tarihinde İzmir’e doğru hareket ettiği, 11.03.2016 tarihinde İzmir limanında beklediği ve aynı tarihte … tersanesine gittiği, 13.03.2016 tarihinde …’ya vardığı ve tamir işlerine başlandığı, 11.04.2016 tarihinde kızaktan indirildiği ve 16.04.2016 tarihinde rıhtımdan ayrıldığı, geminin tersanede geçirdiği sürenin çekme atma süresinin 1 gün, kızak üzerinde bekleme süresinin 26 gün ve tersane rıhtımında 5 gün olmak üzere toplam 32 gün olduğu, ekspertiz raporuna göre de … … gemisinin kaptanının kusurlu olduğu, kaza dolayısıyla müşterek avaryanın 34.950,16 USD, hususi avaryanın ise 149.059,52 USD olarak belirlendiği, müşterek avaryan paylaşım hesabı yapılmasıyla 123.553,12 USD tazminatın belirlendiği, kazaya karışan ilgililerin kusur oranının değerlendirilmesiyle gerek hız, gerek gözcülük ve gerekse … geliş durumu açısında değerlendirildiğinde … … gemisinin çatışmadan kaçmak için herhangi bir manevra yapmadığı ve 2/8 diğer ğemi olan … … gemisinin ise 6/8 oranında kusurlu olduğu, gemi maliki ve donatanın … LTD’nin aktif taraf sıfatının bulunduğu ve ortak kusura göre tazminat hesabının yapılmasında 405.561,60 TL x %25 = 101.290,40 TL’nin mahsubu ile KDV hariç 304.171,20 TL olduğu, buna göre … gemisinin kaptanının asli kusurlu, … gemisinin kaptanının ise tali kusurlu olması nedeniyle %25 kusur oranının belirlendiği, kazanın oluşumunda %75 oranında davalının kusurunun bulunduğu, bilirkişi raporlarına istinaden tüm zararın 138.890,95 USD olup davacının kusur oranı mahsup edilince kalan alacağının 104.168,21 USD olduğu (KDV hariç) ve bu miktarın davalıdan tahsilinin gerektiği belirlenmiştir.
Asli Müdahil … Sigorta AŞ’nin dosyaya sunduğu beyan ve dava dilekçelerinde 25.12.2017 tarihinde donatan … LTD in müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, 123.553,00 USD ödeyerek … Sigorta olarak donatan adına halef sıfatıyla davaya davalı … gemisi donatanı … ya karşı devam ettiklerini ve bu davalıya karşı davanın kabulünü talep ettiğini, bu miktarın tahsilini talep etmiş, bu miktar üzerinden harç yatırmıştır. Ancak yapılan yargılamada asli müdahil olan … Sigorta A.Ş nin sigortacının halefiyetine (TTK m. 1472) dayalı olarak açtığı, bu davada sigorta himayesinin 06.04.2015 – 2016 yıllarını kapsadığı, … A.Ş. ye sigorta sözleşmesi kapsamında 123.553,00 USD ödediği, Ancak … Denizciliğin malik olmayıp gemi yöneticisi olduğu, bu durumda malik menfaatinin bulunmadığı, gemi yöneticisinin ayrı bir sigorta sözleşmesi yaptırması gerektiği, bu nedenle yapılan tekne sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğu, (TTK m. 1408/1) dolayısıyla TTK m. 1472 de ki halefiyet şartının gerçekleşmediği ve aktif taraf sıfatının bulunmadığı gibi ayrıca gemi maliki … LTD ŞTİ ne temlik karşılığında ödeme yapmadığı için halefiyet iddiasının haksızlığı yanında (TTK m. 1472) alacağın temliki hükümlerine göre (TBK m. 183 ve devamı) de malikin uğradığı zarar hakkında talepte bulunması mümkün olmadığı, temlik ve ibranamenin tarafının … A.Ş. olduğu tespit edildiğinden bu davacı/Asli Müdahilin davalı … LTD ŞTİ ne karşı olan davası da aktif sıfat yokluğundan dolayı reddedilmiştir.
Davacının davasının bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere 104.168,21 USD (KDV hariç) olarak kabul edilmesiyle birlikte yine dava dilekçesinde yer aldığı üzere TTK m. 1320/1-e ye göre gemi alacaklısı hakkına istinaden kanuni rehin hakkı tanımak gerekmiştir.
Mahkememizce davacı/alacaklı … LTD vekilinin Mahkememize ait … D.İş sayılı dosyasıyla usulüne uygun olarak husumet yönelterek talepte bulunduğu, ihtiyati haciz dosyasında ; TTK m. 1320/1-e bendine göre, “…gemide taşınan eşya, konteynerler ve yolcuların eşyalarına gelecek olan ziya veya hasar dışında, geminin işletilmesinin sebep olduğu maddi ziya ve hasardan doğan ve haksız fiile dayanan alacaklar…” nın talep edene gemi alacaklısı hakkı verdiği, TTK m. 1320/3b gereğince; bu alacağın gemi alacaklısı hakkı verip-vermediğinin Türk Hukuku’na göre belirleneceği, bu hakka sahip olana gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tanıdığı ( TTK m. 1321 ), bu hakkın TTK m. 1326/1b’ye göre gemi alacaklısı hakkı doğduğu tarihten itibaren bir (1) yıllık süre içerisinde kullanılması gerektiği, aksi halde bu hakkın düşeceği, alacaklı / ihtiyati haciz talep edenin bu hakkının TTK m. 1326/1- b ye göre doğduğu tarihten itibaren yani, kazanın olduğu 22.02.2016 tarihinden itibaren süresi içerisinde bu hakkın kullanıldığı, yine bu hakka dayalı olarak talep edene sahip olduğu gemi alacaklısı hakkı ile birlikte deniz alacağı için TTK m. 1352’de; 1-a bendine göre ihtiyati haciz hakkı tanıdığı, TTK m. 1352/1-a bendinde yer alan; bendinde “….geminin işletilmesinin sebep olduğu ziya veya hasardan doğan alacağın…” deniz alacağı hakkı doğurduğu da kabul edilerek ve aleyhine ihtiyati haciz talep ettiği tarafın TTK m. 1369 a göre deniz alacağının geminin maliki ve borçlusu olması nedeniyle (TTK m. 1369’a göre; ihtiyati haciz hakkının kullanılabilmesi için 1. fıkra “a” bendine göre; “Deniz alacağı doğduğunda geminin maliki olan kişi, ihtiyati haczin uygulandığı sırada da bu borçtan sorumlu olup, geminin maliki ise; veya…” ve “e” bendine göre; “Alacak 1320 madde uyarınca gemi alacaklısı hakkı veriyorsa” mümkün olup; bunlar dışında ihtiyati haczin verilmesi mümkün değildir). Somut olayda da; ihtiyati haciz talep eden taraf haksız fiile sebebiyet verdiği belirtilen … … gemisi donatanına karşı husumet yönelttiğinden ihtiyati haciz talebi de kabul edilmiş ve bu karar uygulanmıştır. Böylece hem süresinde istenen gemi alacaklısı hakkı ve hem de uygulanan ihtiyati haciz kapsamında kanuni rehin hakkı tanınmıştır.
HÜKÜM: Yukarda Açıklanan Sebeplerle;
1-)Davacı … Ltd.’in davasının KISMEN KABULÜ ile;
Davacının davalı … … gemisi donatanı … Ltd Şti’nden toplam 104.168,21USD – KDV hariç (122.918,49 USD KDV dahil) alacaklı olduğu tespit edilmekle; haksız fiil tarihi olan 20.02.2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca USD cinsi üzerinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanarak fiili ödeme günündeki döviz satış kuru üzerinden -.TL karşılığının davalıdan tahsiline,
Alacağın 6102 sayılı TTK m. 1320/1-e bendi uyarınca gemi alacağı niteliğinde bulunduğu tespit edilmiş olup, bu alacağın doğumu ile ilgili olan … IMO numaralı … … Gemisi üzerinde TTK m. 1320 uyarınca kanuni rehin hakkının bulunduğunun tespiti/tanınmasına ile; alacağın söz konusu kanuni rehin hakkının paraya çevrilerek tahsiline,
Fazlaya ilişkin kısmın reddine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 20.137,52 TL harçtan dava açılışında alınan 14.955,60 TL peşin harcın mahsubu ile eksik alınan 5.181,92 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 29,20 TL ve peşin harç 14.955,60 TL ile yazışma ve tebligat gideri 224,40 TL ve bilirkişi ücreti 10.100,00 TL olmak üzere toplam 25.309,20 TL’nin davanın kabul-red oranına göre 18.460,20 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 29.085,72 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 46.097,63 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile vekili yararına davalıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
2-)Asli müdahil … Sigorta A.Ş nin halefiyete dayalı olarak açtığını belirttiği TTK m. 1472 ye istinaden davalı … … gemisi donatanı …’ya karşı açtığı davanın aktif taraf sıfatı şartları gerçekleşmediğinden davasının reddine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan dava açılışında alınan 7.153,00 TL peşin harcın mahsubu ile fazla alınan 7.093,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 7/2. maddesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile vekili yararına davalıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı ve asli müdahil vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/05/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır