Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/365 E. 2021/388 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/365
KARAR NO : 2021/388

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2016
KARAR TARİHİ : 20/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA: Davacılar vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davacı …’ün, diğer davacı şirketin sahibi olduğunu, müvekkili …’ın cari hesap dökümünden de anlaşılacağı üzere diğer davacı müvekkil şirketten olan alacakları için … Bankası … Şubesi, … seri nolu, 27.300,00 TL bedelli ve 23/02/2016 ödeme tarihli çeki şirket adına keşide ettiğini, müvekkili …’ın şahsına kredinin teminatı olarak bankaya ibraz etmek için çeki ciro edip, kendi uhdesinde tuttuğunu, bu esnada çekin kaybolması üzerine haksız icra takibi ile karşılaşmamak adına önlem alarak İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyası ile çek iptal davası açarak ve teminatını da yatırarak ödeme yasağı kararı aldığını, dava konusu yapılan çek ile ilgili olarak müvekkili davacılar hakkında girişilen herhangi bir icra takibi bulunmadığından ve dolayısıyla herhangi bir şüpheli de tespit edilemediğinden savcılığa şikayette bulunulmadığını, ancak 16/03/2016 tarihinde İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında düzenlenen ödeme emrinin müvekkillerine tebliğ edildiğini ve kaybolan çekin davalı … tarafından icra takibine konu yapıldığını, borçlu olarak da davacı müvekkillerinin gösterildiğini, bunun üzerine davalılar hakkında kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçundan İzmir CBS’ye şikayette bulunulduğunu, yapılan şikayet ile davalılar hakkında … Soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, müvekkillerinin davalıları tanımadığını, ticari ya da adi borç ilişkisinin bulunmadığını bu nedenle icra takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeniyle çekte yazılı miktar olan 30.163,51 TL’nin %20’si üzerinden kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davalı müvekkilinin, diğer davalı …’dan olan alacağına mahsuben almış olduğu dava konusu çek hakkında açılan işbu davanın gerek davanın usuli şartları taşımaması, gerekse davalı müvekkilin iyiniyetli olması sebebiyle reddi gerektiğini, davaya konu çekin … elindeyken kaybedildiğinin iddia edildiği, hal böyle iken, iş bu davada çek keşidecisi olan ….’nin davacı sıfatının bulunmadığını, bu sebeple davanın, bu davacı yönünden husumet sebebiyle reddi gerektiğini, davalı müvekkilinin yetkili hamil olup, dava konusu çeki iyiniyetle iktisap ettiğini, davalı müvekkilinin, yukarıda da belirtildiği üzere, diğer davalı …’dan olan alacağına mahsuben teslim aldığı ve davacılar tarafından ödeme yasağı koydurulan çeki iktisabında iyiniyetli olup, çekin iyi niyetli hamili olduğunu, davacı …’ün, işbu çekin rızası hilafına elinden çıktığı ve elinde bulunduran şahsın kötüniyetli ve iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiğini, İzmir … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde, borçlular arasında gösterilen …’ın kimlik bilgileri ve adresinin ellerinde mevcut olduğunu, bu kişiye icra emri içerir tebligat gönderilmemesinin sebebinin, takip açılmadan evvel yapılan gayriresmi araştırma sonucu, …’ın piyasaya ciddi miktarda borçlandığının öğrenilmiş olduğunu ve alacağına biran önce kavuşmak isteyen müvekkilinin batak durumdaki borçluya tebligat yapma gereği duymadığını, davacıların iddiasının aksine, davalı müvekkilin kendisinden önceki ciranta olan diğer davalının kimlik bilgilerini ve adresini gizleme gibi bir amacı olmayıp, diğer davalı …’ın T.C.Kimlik Numarası … olup, bilinen adresinin de … Mah. … Sok. No:… D:… …/İzmir olduğunu, davaya konu çek üzerindeki imzaların inkar edilmediğini, buna karşın davaya konu çekin, cirolanmış şekilde seyahatler sırasında kaybolduğu ifade edilmişse de, nerede ve ne zaman kaybedildiği hususunda hiçbir somut açıklama yapılmadığını belirterek, İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerine konulan İhtiyati Tedbir Kararının, açılan iş bu dava haksız ve kötüniyetli olduğundan kaldırılmasına, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacıların haksız ve kötüniyetli olarak işbu davayı açmış olmaları sebebiyle, davalı müvekkil lehine, takip çıkışı üzerinden %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ve eklerinin davalı …’a usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiği halde davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER :Davacılar iddiasını ispata yönelik olarak; müvekkili …’ün …’den alacaklı olduğuna dair 22/06/2016 tarihli ve … tarafından tanzim edilmiş yazı, çek sureti, İzmir … ATM tarafından çek ile ilgili verilen ödeme yasağı, takip dosyası, bilirkişi, tanık, ticari defter ve kayıtlar ile yasal delilere dayandığı görülmüştür.
Davalı … vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; İzmir … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası, Yargıtay kararları, tanık, bilirkişi ve sunumu mümkün her türlü yasal delillere dayandığı görülmüştür.
İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde ; alacaklı … tarafından, borçlular …, … Ve … aleyhine 23.02.2016 keşide tarihli 27.300,00 TL bedelli çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 15.02.2016 tarihinde 27.300,00 TL asıl alacak, 133,51 TL işlemiş faiz, 2.730,00 TL çek tazminatı olmak üzere toplam 30.163,51 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı görülmüştür.
İzmir … Asliye Ceza Mahemesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; katılanların … ve …, sanıkların … ve … olduğu, 15/03/2016 suç tarihli ve kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçundan açılan kamu davasında mahkemece yapılan yargılama neticesinde, sanık …’ın kaybolmuş eşya hakkında tasarruf suçunu işlemediğinden CMK 223/2-b maddesi gereğince beraatine, sanık …’ın ise sabit olan kaybolmuş eşyayı ele geçirip iade etmeksizin ve yertkili mercileri haberdar etmeksizin malik gibi tasarrufta bulunmak suçundan TCK’nın 160/1 maddesi gereğince adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık … hakkında verilen kararın istinaf yolu kapalı olduğundan 04/03/2020 tarihinde, sanık … hakkında verilen kararın ise istinaf incelemesinden geçerek 19/11/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME: Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava; İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı taraflar İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında takibe konulan 23.02.2016 keşide tarihli 27.300,00 TL bedelli çekin rıza dışında elden çıktığını, davalılarla aralarında ticari ilişki bulunmadığından davalılara borçlu olmadıklarının tespitini talep ettikleri, davalı … ise dava konusu çeki diğer davalı …’dan alacağına mahsuben aldığını, yetkili hamil olduğunu, dava konusu çeki iyiniyetle iktisap ettiğini, çek keşidecisi olan ….’nin davacı sıfatının bulunmadığını savunmuş, davalı … ise davaya cevap vermemiştir.
Dava konusu 23.02.2016 keşide tarihli 27.300,00 TL bedelli çekin keşidecisinin davacı …., lehdarının davacı … olduğu, davacı …’den sonraki cirantanın davalı … olduğu, davalı …’dan sonraki cirantanın davalı … olduğu, davalı … tarafından çekin bankaya ibraz edildiği, banka tarafından İzmir … ATM’nin … Esas sayılı kararı ile TTK 757/1 maddesi uyarınca ödeme yasağı konulduğundan çekin işleme konulmadığı ve karşılığının bulunmadığının belirtildiği, davalı … tarafından İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında keşideci …., lehdar … ve ciranta … aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 15.02.2016 tarihinde 27.300,00 TL asıl alacak, 133,51 TL işlemiş faiz, 2.730,00 TL çek tazminatı olmak üzere toplam 30.163,51 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı görülmüş, davalı … tarafından davacı ….’nin davacı sıfatının bulunmadığı savunulmuş ise de, keşideci olan davacı ….’nin davalı hamil …’a karşı borçlu olmadığının tespitine ilişkin iş bu davayı açmakta hukuki yararı olduğu görülmüştür.
6102 sayılı TTK’nın 792/1 maddesine göre çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür düzenlemesi bulunmaktadır.
İzmir … Asliye Ceza Mahemesinin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde, davalı …’ın kaybolmuş eşya hakkında tasarruf suçunu işlemediğinden CMK 223/2-b maddesi gereğince beraatine, davalı …’ın ise sabit olan kaybolmuş eşyayı ele geçirip iade etmeksizin ve yetkili mercileri haberdar etmeksizin malik gibi tasarrufta bulunmak suçundan TCK’nın 160/1 maddesi gereğince adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık … hakkında verilen kararın istinaf yolu kapalı olduğundan 04/03/2020 tarihinde, sanık … hakkında verilen kararın ise istinaf incelemesinden geçerek 19/11/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Somut olayda yetkili hamil davalı …’ın yargılandığı kesinleşmiş ceza dosyasında dava konusu çeki aralarındaki hukuki ilişkiden doğan alacaktan kaynaklı olarak davalı …’dan aldığı ve atılı suçu işlemediği sabit olduğundan beraatine karar verildiği, keşideci ve lehdar olan davacılar tarafından düzgün ciro silsilesine göre yetkili hamil olan davalı …’ın çeki kötü niyetle iktisap ettiği veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğunu dosyaya sunulan delillerle ispatlanamadığı, davacıların hamil ile aralarında ticari ilişki bulunmadığından ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yaptırılmadığı, davacıların yemin deliline dayanmadıklarından yemin teklif etme hakları hatırlatılmadığı böylece tüm dosya kapsamından davalı … aleyhine açılan menfi tespit davasını davacıların ispatlayamadıklarından bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiş, davalı …’ın mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararı nedeniyle alacağına geç kavuşması söz konusu olduğundan, takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine karar verilmiş, davalı ciranta …’ın ise kesinleşmiş ceza dosyasında kaybedilen çeki bir şekilde bulduğu ve ilgili mercilere ve sahibine haber vermeksizin malikmiş gibi tasarrufta bulunduğunun tespit edildiği, ceza dosyasında tespit edilen maddi olgu ile Mahkememizin bağlı olduğu, böylece davalı …’ın çeki kötüniyetle iktisap ettiği ispatlandığından davacıların davalı … aleyhine açtığı davanın kabulüne, davacıların İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konulan 23.02.2016 keşide tarihli, 27.300,00TL bedelli çek nedeniyle davalı …’a borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacının davalı … aleyhine açtığı menfi tespit davasının REDDİNE,
Davalı …’ın mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararı nedeniyle alacağına geç kavuşması söz konusu olduğundan, takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 5.460,00TL tazminatın davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davalı yararına takdir olunan 4.095,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
2-Davacının davalı … aleyhine açtığı davanın kabulüne, davacının İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konulan 23.02.2016 keşide tarihli, 27.300,00TL bedelli çek nedeniyle davalı …’a BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Alınması gereken 1.864,86-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 455,82-TL’den mahsubu ile bakiye 1.409,04-TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafın yapılan 455,82 TL peşin harç, 221,00 TL davetiye ve posta gideri olmak üzere toplam 676,82 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine.
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davacı yararına takdir olunan 4.095,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine.
HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacılar vekilinin ve davalı …’ın yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.20/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır