Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/550 E. 2021/330 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/309 Esas
KARAR NO : 2021/177

DAVA : Maddi tazminat
DAVA TARİHİ : 14/03/2016
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 14/03/2016 tarihli dava dilekçesi ile, davalının maliki bulunduğu … plakalı araç ile davalı şirkete ZMMS sigortalı … plakalı aracın maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı iddiası ile hasar ihbarında bulunulduğu, kazanın tarafları arasında düzenlenen anlaşılmalı tutanağın ekte sunulduğunu, hasar dosyası kapsamında sigorta tazminatının ilk müracaat eden davalıya ödendiğini, tazminatın aracın ağır hasarlı olması nedeni ile 31.500,00 TL araç değerinden 19100 hurda değeri düşülerek ve aracın hurdası davalıda bırakılarak 31500-19100=12400 TL olarak ödendiğini, davalının ibraz ettiği çekici faturası üzerine de ayrıca 100 TL çekici ücreti ödendiğini, böylelikle toplam ödeme tutarının 12500,00 TL ye ulaştığını, ihbar edilen kazanın çok araçlı olması nedeni ile kazaya karışan dava dışı … plakalı aracın da sonradan hasar başvurusunda bulunması üzerine dosyaya yapılan detaylı incelemede kazanın tutanakta anlatıldığı ve ihbar edildiği şekilde oluşup oluşmayacağı konusunda tereddüt oluştuğunu, bu nedenle davacı şirket tarafından detaylı teknik inceleme yaptırılarak rapor alındığını, hasar ve meydana gelen zararların uyumsuz olduğunu, kazanın 3 araçlı bir kaza olduğunu, sigortalı … plakalı aracın çarptığı aracın çarpmanın etkisi ile park halindeki bir araca çarpmış gibi gösterildiğini, davalı … plakalı araçın tutanaktaki gibi kavşakta hareketine devam ederse, sigortalı aracın çarpmanın olduğu noktada bekleyip, mağdur araç geçtikten sonra yoluna devam ederek karşı köşe kaldırımına çarpmasının söz konusu olmayacağını, böyle bir hareketin fizik kurlalarını uygun olmadığını, kazanın gerçeği yansıtmadığını, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle 12500,00 TL tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 27/04/2015 fazla ödeme tarihinden itibaren işyeleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahlisini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından verilen 18/04/2016 tarihli yanıt dilekçesi ile, davacının varsayıma dayanan ve altı teknik olarak doldurulmadan, tahmine dayanarak düzenlenmiş inceleme raporunu dayanak göstererek davayı gerekçeklendirdiğini, kazaya karışan tüm araçlarda meydana gelen hasar miktarının hasarlanan parçaların ve parçalardaki hasarların birbirlerine göre değişkenlik göstermesinin olağan olduğunu, zira iki aracın birbirlerine göre çarpma açısı, çarpma hızı ve şiddeti araçların şasi mukavemeti, frenleme nedeniyle araçların burun kısmının dik eksende aşağı yol hizasına doğru eğilmesi, yolun durumu, sürücülerin kaza esnasında kaza sebebiyle telaşa kapılarak verdikleri tepkiler gibi sebepler kazaya karışan araçlar arasındaki hasar dengesizliğinin başlıca sebepleri olabileceğini, araçların çarpışma sonrası durdukları pozisyonun baz alınarak kaza hakkında fikir edinmenin pek sağlıklı bir yöntem olmadığını, davacı yanın rizikonun ihbar edilen yerden farklı bir şekilde oluştuğunu aracın sigorta teminat dışında ve başka yerde hasarlanıp olay yerine getirildiğinin soyut iddialarla değil somut delillerle kanıtlanması gerektiğini, davacı tarafından sigortalanan aracın sürücüsü ve kazaya karışan diğer araç sürücülerinin kazanın oluşumunu, kazanın meydana geldiği yeri ve zamanı ile kaza sonrası araçların durumunu tutanak altına alarak bu tutanağın karşılıklı olarak imzalandığını, taraflarca imzalanan bu tutanağın trafik zabıtasınca düzenlenen trafik kaza tespit tutanağı hükmünde olup aksi ispat edilinceye kadar geçerli resmi belge niteliğinde olduğunu, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana aidiyetine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dava 02/04/2015 tarihinde meydana gelen davacı … tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile davacıya ait … plakalı aracın ve dava dışı … plakalı araçların karıştığı, trafik kazasında davacı şirket tarafından davalıya ait araçta oluşan hasar bedeli ödendikten sonra kazanın meydana geliş şeklinin şüpheli olduğu ve buna göre davalıya yapılan ödemenin iadesi gerektiği iddiası ile davalı aleyhine açılan tazminat davasıdır.
Dava konusu 02/04/2015 tarihli kazaya karışan … plakalı araç ile … plakalı araçların trafik kayıtları celp edilerek dosya içerisine konmuştur.
Meydana gelen kazaya ilişkin taraflaca tutulan maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağının dava dilekçesine ekli olduğu, her üç araç sürücüsünün beyanlarının tutanakta bulunduğu ve birlikte imzaladıkları görülmüştür.
… plakalı araç için davacı şirket nezdinde düzenlenen ve kaza tarihini de kapsayan … nolu ZMMS poliçesi ve davalıya ait … plakalı araç için dava konusu kaza nedeniyle düzenlenen hasar dosyası celp edilerek dosyamız içerisine alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinde … plakalı aracın tramer kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Dava konusu 02/04/2015 tarihli kazaya karışan … plakalı araç maliki tarafından İzmir … Tüketici Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında aracın kasko sigortacısı şirket aleyhine dava açıldığı beyan edilmiş, bunun üzerine dosya incelenmek üzere istenilmiş, yapılan incelemesinde; davacı … plakalı araç malikinin söz konusu kazaya dayalı olarak araçta oluşan hasarın kasko sigortası sözleşmesi hükümlerine göre tazminini istediği ve yapılan yargılama sonucunda … karar numaralı kararı ile davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … esas, … karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, bozma gerekçesinde; “…mahkemece hasar ve kazanın uyumsuz olduğu iddia edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, davalı tarafından kazanın teminat dahilinde olmadığı ileri sürüldüğünden olaydaki ispat külfeti mevcut durumun aksini iddia eden sigortacı üzerinde bulunmaktadır. Davalı sigortacı bu savunmasını soyut iddialarla değil somut delillerle kanıtlamalıdır. Yukarıda açıklandığı gibi teminat dışı bir rizikoyu teminat içinde gösterdiğine ve ispat yükünün değiştiğine dair somut bir delil bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece ispat yükümünün davalı … şirketinde olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken…” şeklinde açıklamada bulunulduğu, Dosyanın, … esas numarasını aldığı ve yapılan yargılama sonucunda, … karar sayılı kararı ile, davalı … şirketinin hasarın sigorta teminat kapsamında kalmadığı iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, kararın Yargıtay … Hukuk Dairesinin … esas, … karar sayılı ilamı ile, onandığı ve kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davanın niteliği gereği davacı … şirketinin dava konusu 02/04/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalıya ait araçta oluşan hasarın teminat kapsamında kalmadığı hususunu ispatlaması halinde, davalıya ödenen bedelin iadesini isteyebileceği kuralı dikkate alınarak davacı … şirketine delillerini sunması ve bildirmesi konusunda mahkememizce süre verilmiş ancak, dava dilekçesine ekli kaza tespit tutanağında olayın oluşuna ilişkin beyanların aksini gösterir maddi delillin dosyaya sunulmadığı görülmüştür.
Kaldı ki, aynı kazaya karışan … plakalı aracın kasko sigorta poliçesini düzenleyen şirketin dava dosyamızda davacı olan şirket olduğu, İzmir … Tüketici Mahkemesinin … esas, … karar sayılı dosyasından anlaşılmış, aynı kazaya ilişkin görülen yargılamada kazanın tutanakta gösterilen oluş şeklinin aksinin ispatlanamadığı bu nedenle de dosyamız davacısı sigorta şirketinin kendi sigortalısına kasko poliçesi kapsamında ödeme yapması gerektiğine hükmedildiği görülmüştür.
İzmir … Tüketici Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada dosyamız davacısı şirketin davalı sıfatı ile yer aldığı ve dava dosyasında, kazanın oluş şekline ilişkin iddia ettiği hususu ispat külfetinin yerine getirilmesi konusunda işlem yapıldığı, dosyamız davacısı şirket tarafından bu hususun ispatlanamaması nedeniyle, dava dosyasında davanın kabulüne karar verildiği görülmekle, ispat yükü noktasında mahkememiz nezdinde görülen davada aynı şekilde davacı … şirketinin dava konusu kazada olayın oluş şeklinin TTK md 1409/2 uyarınca, rizikonun teminat dışı kaldığı hususunun davacı şirket üzerinde olduğu ve yapılan yargılamada, bu iddianın ispatlanamadığı anlaşıldığı ve verilen kararın kesinleştiği görülmekle dava dosyamız yönünden verilen kararın güçlü delil niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, 02/04/2015 tarihinde meydana gelen kazada davacı … tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile … plakalı aracın ve dava dışı … plakalı araçların çarpıştıkları bu kaza nedeniyle davalıya ait … plakalı araçta oluşan hasar bedelinin davacı … tarafından davalıya ödendiği, meydana gelen kazanın kaza tespit tutanağında gösterilen şekilde olmadığı iddiası ile davalıya ödenen hasar bedelinin iadesi istemi ile mahkememiz nezdinde iş bu davanın açıldığı, davacı tarafından TTK md 1409/2 hükmü uyarınca, araçta oluşan hasarın teminat dışı kaldığı iddiasında bulunulmuş olması nedeniyle bu iddiasını ispatla mükellef olduğu, kazanın tutanakta gösterilen şekilde olmadığının ispatı noktasında mahkememizde kanaat uyandırır nitelikte herhangi bir delillin ileri sürülmediği, İzmir … Tüketici Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada davacı şirketin kasko sigortacısı sıfatı ile davalı olduğu ve aynı kazaya ilişkin 3. Araç maliki tarafından açılan davada aynı şekilde iddiasını ispatlayamadığı ve kasko sigortacısı sıfatı ile söz konusu araçtaki hasarın tazmini konusunda hüküm kurulduğu ve verilen hükmün kesinleştiği, kesinleşen hükme dayanak dosyada yapılan yargılamanın ve toplanan delillerin mahkememiz yönünden de güçlü delil niteliğinde olduğu ve bu haliyle davacının davasını ispatlayamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalıya ait araçta oluşan hasarın ayrıca mahkememizde incelenmesini gerektirir herhangi bir husus olmadığı anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile bakiye 154,17 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara iadesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/03/2021

Yazman …
e-imza

Yargıç …
e-imza