Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1109 E. 2022/1214 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1109 Esas
KARAR NO : 2022/1214
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/09/2015
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/12/2022
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 11/09/2015 tarihli dava dilekçesi ile, davacının üyesi olduğu davalı kooperatiften 26/08/2014 tarihinde istifa ederek ayrıldığını, istifa tarihinde davacıya elden 50.000,00 TL nakit ödeme yapıldığını, sonrasında 12/02/2015 tarihinde 1.000,00 TL ödeme daha yapıldığını, 07/04/2015 tarihli genel kuruldan sonra bakiyenin tümü ödenmesi gerekirken 05/06/2015 tarihinde 1.970,00 TL daha ödendiğini ve kooperatif ödemelerini durdurduğunu, kooperatifin temerrüde düşmesi üzerine aleyhine 52.630,00 TL bakiye alacak yönünden İzmir 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe süresinde itiraz edildiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, kooperatif yönetim kurulu tarafından davacıya verilen 26/08/2014 tarihli yazıda, bakiye 52.000,00 TL’nin 31/12/2014 ve 25/06/2014 tarihinde genel kurul kararına göre hesaplanarak ödeneceğinin yazılı olduğunu, genel kurul kararının 28/06/2012 tarihli olduğunu, bu kurulda 4. Madde de kooperatif aidat alacaklarının tahsilinde 6. Madde ile de üyelere borçlarının ödenmesinde aylık %5 faiz uygulanmasının kararlaştırıldığını, kooperatifin yazılı belge ile ödeme taahhüdünde bulunmasına rağmen icra takibine itiraz etmesinin kötüniyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı kooperatif vekili tarafından verilen yanıt dilekçesi ile, davacının İzmir ili dışında yaşaması nedeniyle kooperatif üyeliğinin ilk gününden bu yana tüm işlemlerinin ve taleplerinin davacının babası … tarafından yapıldığını, davalı kooperatifin üyeyi değil daha çok babasını tanıdığını, davacının Trabzon 3.
Noterliği’nin 03/06/2014 tarih … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile babası …’yu vekil tayin ettiğini, bunun davalı kooperatife bildirildiğini, davacının belirttiği ödemelerin gerçeği yansıtmadığını, 26/08/2014 tarihinde vekaletname ile istifa eden davacının babası dava dışı …’ya 52.630,00 TL elden ödeme yapıldığını, 26/08/2014 tarihinde T.C. Ziraat Bankası Gediz Şubesi’nden dava dışı baba adına 50.000,00 TL ödeme yapıldığını, 13/01/2014 tarihinde Akbank Buca Şubesi’nden 565,00 TL, 17/02/2014 tarihinde Akbank Buca/Meydan Şubesi’nden 565,00 TL, 08/05/2014 tarihinde Akbank Yeni Toptancı Hali Şubesi’nden 564,00 TL, 12/02/2015 tarihinde Ziraat Bankası A.Ş. ATM’sinden 1.000,00 TL, 05/06/2015 tarihinde Akbank Hasan Tahsin Buca Şubesi’ne 1.970,00 TL dava dışı … adına ödemeler yapıldığını, davalı kooperatifin herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının 2009 yılından beri davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 03/06/2014 tarihinde babasını vekil tayin ettiğini noter evrakı ile kooperatife bildirdiğini, ilgili vekaletnameye dayanarak 26/08/2014 tarihinde de istifa talebinin ibraz edildiğini, vekil …’nun istifa dilekçesinde 52.60,00 TL’yi elden aldığını açıkça beyan ettiğini, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddinin istendiği görülmüştür.
İzmir 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde alacaklının dosyamız davacısı olduğu, borçlunun dosyamız davalısı kooperatif olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine 52.630,00 TL asıl alacak ve 7.335,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.965,00 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresinde borca, takibe ve tüm ferilerine itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava, davacının davalı kooperatif üyesiyken 26/08/2014 tarihinde istifa ederek kooperatiften ayrılmasından sonra kendisine iade edilmesi gerektiği iddia edilen bakiye alacağının davalı kooperatif tarafından ödenmediği iddiası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 09/08/2016 tarihli dilekçesi ile, açılan dava sonrasında davalı kooperatif tarafından 20/10/2016 tarihli 20.000,00 TL bedelli çekin borca mahsuben kendilerine verildiğini, bu haliyle davalının borcunu kabul ettiğini, ancak bakiye alacak yönünden davaya devam ettikleri yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı kooperatiften davacı ile ilgili kayıtlar ve 31/12/2004 ve 25/06/2014 tarihli genel kurullarda alınan kararlara ait örnekler ve karar defterleri ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmıştır.
Davalı kooperatiften hangi banka nezdinde hesapları olduğu ve davacıya yapıldığı iddia edilen ödemelere ilişkin işlemlerin yapıldığı beyan edilen banka bilgilerinin bildirilmesinin istendiği, bildirilen banka şubelerinden davalı kooperatife ait hesaplardan davacı …’ya yapılan ödemelere ilişkin kayıtların celp edilerek dosyamız içine alındığı görülmüştür.
Tüm belge ve kayıtlar toplandıktan sonra, kooperatif kayıtları üzerinde inceleme yapılması ve davacının kooperatiften ayrılma iradesini gösterdiği tarihe kadar kooperatife yapmış olduğu ödeme miktarının, ayrılma iradesini bildirdiği tarihte iade almaya hak kazandığı bedelin, davalı kooperatif tarafından dava tarihine kadar davacıya yapılan ödemeler var ise bu ödemelerin miktarlarının ve davacının vekili ile davalı kooperatif arasında imzalanan tutanak ve belgelerin kooperatif kayıtlarında gösterilip gösterilmediğinin ve karşılığının olup olmadığının belirlenmesi için dosya kooperatif bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 13/09/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, dosyaya sunulan belge fotokopileri, taraf beyanları, karar defterleri ve üye kayıt defterleri üzerinde yapılan incelemelere göre, davacının davalı kooperatifte ortak olduğu dönemde yatırmış olduğu aidatlar toplamının 112.656,00.TL olduğu, dosyaya sunulan belgelere göre, davalının yaptığı 54.664 00.TL’lık banka ödemesi ve 52.630.00.TL’lık davacı tarafça kabul edilmeyen ödeme beyanının kabulü halinde davalı tarafın davacıya 28.08.2015 takip tarihi itibariyle ödemiş olabileceği azami tutarın 107.294 00.TL olabileceği, davacının 52.630,00.TL’lık bu ödemenin kendisine yapılmadığıyla ilgili iddiasının doğru olma ihtimalinin ciddiye alınmasının yerinde olabileceği kanaati oluşmuş ise de nihai karara varabilmek için Savcılık soruşturmasının akıbetinin beklenmesinin ve kooperatifin muhasebe defter ve kayıtlarının SMMM Bilirkişi tarafından tetkikinin yerinde olacağı, takip konusu alacağa uygulanabilecek faizin yıllık %9 yasal faiz oranında olabileceği ve davacı alacağının davada tartışma konusu olan 52.630,00 TL’lik istifa dilekçesinin altına derc olunan tahsilat beyanının geçerli olup olmadığının tespiti için her iki ihtimale göre hesaplanmasında fayda bulunduğu ve bu hesaplamalara göre davacının alacağının, toplam 52.630,00 TL iadenin yapıldığının kabul edilmesi halinde, 112.656,00 TL davacı tarafın ödemesi, 107.294,00 TL takip tarihi itibariyle kooperatifin iadesi olmak üzere bakiye asıl alacağın 5.414,43 TL olacağı, işlemiş faizin 112,15 TL olacağı, 52.630,00 TL iadenin yapılmadığının kabul edilmesi halinde, 112.656,00 TL davacının ödemesi, 54.664,00 TL takip tarihi itibariyle kooperatifin iadesi olmak üzere asıl alacağın 58.451,00 TL, işlemiş faizin 1.210,70 TL olacağı, iki ihtimalin kabulü halinde davacının asıl alacak bakımından 52.630,00 TL’lik talebi ile bağlı olacağı, alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olduğu yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, taraf vekilleri tarafından rapora karşı beyan dilekçelerinin sunulduğu görülmüştür.
Davalı kooperatif yönünden davacıya ödeme yapıldığı iddia edildiğinden yapılan ödemelere ilişkin tüm belgelerin ve davacı vekili tarafından beyan edilen Genel Gider Payı yönünden yapılan ödemelerin ve yapılması gerektiği iddia edilen ödemeler var ise bu ödemelerin tespiti ve hesaplanmadığı, ayrıca davacı tarafından yatırıldığı konusunda ihtilaf bulunmayan bedeller de dikkate alınarak davacının iddia ettiği alacak miktarının hesaplanması ve davalı tarafından yargılama aşamasında yapıldığı iddia edilen 20.000,00 TL’lik ödemenin hangi gerekçe ile ne şekilde yapıldığı hususunun belirlenmesi ve hesaplanması için dosyanın rapor düzenleyen kooperatif bilirkişisi ile SMMM bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişiler tarafından düzenlenen 16/02/2018 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, davanın, kooperatiften istifa eden ortağın; kooperatifte ortaklığı devam ederken yatırmış olduğu aidat alacaklarının tahsiline ilişkin açtığı icra takibine, davalı kooperatifin borcunun bulunmadığına dair itirazı üzerine, kooperatife karşı açılmış olan itirazın iptali davası olduğu, davalının yasal defter ve dayanağı belgeleri ile dosya kapsamında yapılan incelemeler, davacı tarafın dava dosyası içeriğine sunmuş olduğu belgeler ve beyan dilekçelerine göre oluşturulmuş olan cari hesap tablosu ve davalı tarafın resmi defter ve belgeleri üzerinden yapılan incelemeler ve resmi defter belge ve kayıtlarında olmayan dosya içerisine sunmuş olduğu beyan dilekçeleri ve bu beyanlarına istinaden sunmuş olduğu belgeler üzerinde yapılmış olan incelemelerde, taraflar arasında farklılıklar olduğu ve davalı tarafından sunulmuş olan belgelerden davacının hesabına işlenebilecek belgeler olduğu, bu belgelerin tutarlarının toplamı davacı tarafın hesaplarına kaydedildikten sonra davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olmayabileceği, davacının 52.630,00.TL’lık ödemenin kendisine yapılmadığıyla ilgili iddiasıyla ilgili belirttiği konularla ilgili Savcılık soruşturmasının akıbetinin beklenip beklenmeyeceği hususunun Mahkemenin takdirine bırakıldığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, taraf vekillerinin rapora karşı beyan dilekçeleri sundukları görülmüştür.
Davalı kooperatife ait defter ve kayıtların İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının içinde bulunduğunun bildirildiği görülmekle, defter ve kayıtların celbi için yazışmaların yapıldığı görülmüştür.
Davalı vekiline 26/08/2014 tarihli davacının babası Nayim Koyuncu tarafından imzalandığı beyan edilen belge aslını dosyaya sunması için kesin süre verildiği, davalı kooperatif vekili tarafından belgenin sunulduğu görülmüştür.
Belge dosyaya alındıktan sonra belge üzerinde yazılı olan ilk iki satırdan sonra 4 satırın sonradan eklenip eklenmediğinin, bu konuda yazı yaşı tespiti mümkün ise ilk iki satır ile sonraki 4 satır arasında yaş farkının olup olmadığının tespiti için dosya Jandarma Kriminal Laboratuvarı’na gönderildiği, kriminal tarafından düzenlenen 08/07/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, belge üzerinde fiziki, optik, karakteristik inceleme ve araştırmalar yapıldığı, söz konusu belge üzerinde tüm el yazıları ve altında bulunan imzada aynı cins mavi mürekkepli kalem kullanıldığı, söz konusu el yazılarının bir kaligrafide olduğu, el yazılarının ilk iki satıra göre satır hizası ve satırlar arası mesafe yönünden farklılıklar gösterdiğini ancak tüm el yazılarının bir kaligrafide olması, kalem baskı izlerinin birbiri ile benzerlik göstermesi ve aynı cinsi mavi mürekkepli kalem kullanılması nedeniyle söz konusu el yazılarının sonradan eklenip eklenmediği hususunda tespitte bulunmanın mümkün olmadığı, belgenin saklanma koşulu, ısı, ışık, nem gibi faktörlerin inceleme kriterlerini doğrudan etkilediğini, bu değişkenliklerin mürekkep yaşı tayini ile ilgili net ve bilimsel sonuçlar ortaya konulmasının zorlaştırdığını, bu nedenle mürekkep ve yazı yaşının tayinine yönelik laboratuvarda inceleme yapılamadığını, bu kapsamda inceleme konusu belge üzerinde yazı yaşı hususunda bir inceleme yapılmasının mümkün olmadığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği görülmüştür.
Dava dosyasının geldiği aşama dikkate alınarak, davacı tarafça yapıldığı ve davacı tarafından kabul edilen ödeme ve davacının ortaklıktan çıkması sonrası davacı tarafından talep edilen bedelin davalı kooperatif tarafından davacıya ödendiğini gösterir kayıtlar ile yapılan ödemeler var ise miktarlarının belirlenmesi ve bakiye alacak var ise hesaplanması için dosyada öncesinde rapor düzenleyen SMMM bilirkişi ile kooperatif bilirkişisine dosya yeniden tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından düzenlenen 31/05/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde, dosya içeriğinde sunulu ödeme belgeleri dikkate alınarak davacı ödemeleri ile davalı ticari defter cari hesap özeti ve dosya içeriğinde sunulu ödeme belgeleri incelendiğinde davacı tarafın sunduğu 118.156,00 TL ödeme ile davalı kayıtlarında davacı tarafından yapılan toplam ödemenin 119.906,00 TL olduğu taraflar arasında 1.750,00 TL fark olduğu hesaplandığı, Takip tarihi itibari ile davalı kooperatifin davacı tarafa ödeme belgesi sunulu olmayan 12.000,00 TL ödemenin mahsup edilmesinden sonra 118.212,00 TL borç kaydının olduğu, takip tarihinden sonra dosya içeriğinde sunulu tüm ödeme belgelerinin toplamının 125.600,00 TL olarak hesaplandığı, davalı kooperatifin davacı …’ya 7.388,00 TL fazla ödeme yaptığı, davacının davalı kooperatiften alacağının kalmadığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından 20/12/2022 tarihli duruşmada, dava dilekçesinde ilk paragrafta 50.000,00 TL bedelin elden davacıya ödendiği şeklinde yazılan cümlenin sehven yazıldığı ve maddi hata olarak değerlendirilmesinin talep edildiği, 50.000,00 TL ödemenin banka aracılığıyla hesaba yatırıldığı, davalı tarafından iddia edilen şekilde aynı gün ayrıca bir ödeme yapılmadığı yönünde beyanda bulunduğu, beyanını imzası ile tasdik ettiği görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının davalı kooperatifin üyeliğinden ayrılmasından sonra kooperatif üyeliği devam ederken yatırmış olduğu bakiye aidat bedellerinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesi üzerine Mahkememizde itirazın iptali istemi ile iş bu dava açılmıştır.
Davacının davalı kooperatif nezdinde üye iken kooperatiften 26/08/2014 tarihinde vekili aracılığıyla istifa ettiği görülmüştür.
Davacının davalı kooperatife üye olduğu tarih olan 31/07/2009 tarihinden istifa tarihine kadar yapmış olduğu ödemelerin kendisine iadesi konusunda davalı kooperatif ile anlaştıkları tarafların kabulündedir. Ancak davacı tarafından 26/08/2014 tarihinde verilen istifa dilekçesi sonrasında davacıya 31/12/2014 tarihinde 2506/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul kararına göre hesaplama yapılarak 52.000,00 TL ödeneceği hususunun kooperatifin de kaşesinin bulunduğu bir belge ile belgelendirildiği ve bu belgenin davacının uhdesinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı kooperatif vekili tarafından dosyaya sunulan ve üzerinde ” … Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kuruluna Kooperatifimizin 09/06/2009 tarihinden itibaren üyesiyim. Maddi nedenlerden dolayı istifa ediyorum. Gereğinin yapılmasını arz ederim. 03/06/2014 tarihinde No:… no’lu Trabzon 3. Noterliği’nden alınan vekaletnameye göre (7. Kat 30 no’lu Daire) istifa ettiğim 26/08/2014 tarihinde SS … Konut Yapı Kooperatifinden kalan alacağımın 52.630,00 TL tamamını elden aldım. 26/08/2014 … imza ” yazılarının bulunduğu, belgenin dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce belge üzerinde yazı yaşı incelemesi yapılması istenmiştir. Zira davacı tarafça ilk 3 cümle sonrasında ki beyanların daha sonradan yazıldığı yönünde iddia da bulunulmuştur. Yazı yaşının tespiti için yaptırılan incelemeye göre, yazı yaşının tespitinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça her ne kadar bu belgeye dayanılmış ise de, yargılama devam ederken davalı tarafın davacı vekili olan …’ya 20.000,00 TL bedelli çek verildiği ve bu çek ödendiğinde dava dosyamızda 20.000,00 TL’nin ibra edildiğinin yazılı olduğu, bu belgenin … ve kooperatif yetkilileri tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Davalı kooperatif kayıtlarında davacıya 50.000,00 TL ödemenin 31/08/2014 tarihinde Ziraat Bankası hesabı üzerinden gönderildiği, bunun haricinde bilirkişi raporunda gösterilen bir kısım ödemelerin yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı …’ya ait kısımda kooperatif defterlerine göre bakiye 52.574,00 TL’lik bir artı bedelin olduğu bilirkişiler tarafından da belirlenmiştir. Ancak kooperatif kayıtlarında davacıya elden ödendiği belirtilen ve belgede gösterilen 52.630,00 TL bedelin davacıya ödendiğini gösterir herhangi bir kaydın bulunmadığı, belgede gösterilen bedele ilişkin ilgili olabilecek başka bir kaydın da tespit edilemediği anlaşılmıştır.
Gerek davalı tarafından davacıya banka yolu ile yapıldığı taraflarca kabul edilen 50.000,00 TL bedel söz konusu iken yine aynı zamanda düzenlenen belge ile 52.630,00 TL bedelin elden ödendiği yönünde bir savunmanın dayanağı olarak herhangi bir kayıt veya belgenin tespit edilemediği, bu nedenle de davalı tarafın bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemesi gerektiği anlaşılmıştır. Kaldı ki 26/08/2014 tarihli ve kooperatif yetkililerinin imzası ile kaşesi olduğu görülen belge ile davacının geriye kalan 52.000,00 TL alacağının 31/12/2014 tarihinde kendisine ödeneceği ve ödenecek bedelin de 25/06/2014 tarihli olağanüstü genel kurul kararına göre hesaplanarak ödenceği hususunu gösterir belgenin dosya içinde olduğu ve bu belgeye göre de aynı tarih itibariyle ödeme taahüdünün verildiği görülmektedir.
Davalı kooperatif tarafından gerek istifa sonrası 31/12/2014 tarihinde 52.000,00 TL bedelin yapılacak hesaplama ile davacıya ödeneceğini gösterir şeklinde düzenlenen belge, gerekse davacı vekili

…’nun imzası olan ve aynı tarihi taşıyan üzerinde elden ödeme yapıldığını gösterir belge arasında bu durumda çelişki olduğu, çelişkinin kooperatif kayıtları ile giderilebileceği, ancak kooperatif kayıtlarında 52.000,00 TL’lik bedelin ödendiğini gösterir aynı gün veya yakın günleri taşıyan bir kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca yargılama devam ederken davalı kooperatif tarafından davacıya 20.000,00 TL ödeme yapıldığı ve bu bedel kadar davalının ibra edilmesinin istendiği dosya içindeki belgelerde açıkça görülmekte olup, davalı tarafın talep edilen bedel yönünden üstü örtülü kabul iradesini gösterdiğinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davalı aleyhine davacı tarafça başlatılan icra takibinde davalının itirazında haksız olduğunun kabulü gerektiği, yargılama sırasında yapılan ödemelerin İcra Müdürlüğü tarafından dikkate alınması gerektiği Mahkememizce yapılan yargılamaya göre, talep edilen alacağın davacı yönünden varlığının kabulü gerektiği, alacağın niteliği itibariyle likit ve hesaplanabilir olması nedeniyle icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının itirazının iptaline,
Takibin 52.630,00 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı tarafından yargılama sırasında yapıldığı beyan edilen ödemelerin İcra Müdürlüğü tarafından dikkate alınmasına,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 3.595,15 TL harçtan, peşin alınan 598,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.996,18 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 630,77 TL başvuru harcı, 1.750,00 TL Bilirkişi ücreti, 409,60 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 2.790,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/12/2022

Yazman
e-imzalıdır

Yargıç
e-imzalıdır