Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/402 E. 2022/1019 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/402
KARAR NO : 2022/1019

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/11/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Tekstil Gıda Sanayi Dış Ticaret A.Ş. vekili İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas numarasıyla 27.05.2011 harç tarihinde açtığı davada dava dilekçesinde; davalı … hakkında bayilik sözleşmesine dayanarak İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla 31.03.2011 tarihinde takibe başlandığını, ancak; bu takibe itiraz edilmesiyle takibin durduğunu, müvekkilinin Alaşehir Bayisi olan … Ltd Şti’nden 1.898.259,75 -TL cari hesap alacağına dayalı olarak takip yaptığı ve takibin kesinleştiği, …’nun bu sözleşmede kefil olduğu, kesinleşen takipler nedeniyle … ve daha sonra kendisinden boşanan eşi … …’na karşı tasarrufun iptali davaları açıldığını, İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nde … E. sayılı dosyasıyla takipteki imzalara itirazı nedeniyle açılan davanın lehlerine sonuçlandığını, imzanın …’na ait olduğunun belirlendiğini belirterek; İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ve takibin devamı ile %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili 22.06.2011 tarihli cevap dilekçesinde; … Otomotiv Ltd Şti temsilcisinin … olduğunu, …’nun şahsen davacı şirkete borcu bulunmadığını, davacı şirkete bayilik sözleşmesi veya kefalete ilişkin belge vermediğini, bu belgelerin sahte olarak hazırlandığını, …’nun üzerindeki malları eşine kaçırmadığını belirterek davanın reddi ile %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 04.07.2011 tarihli replik dilekçesinde; davalının iddialarını doğru olmadığını, sözleşme ve kefaleti imzaladığını belirtmiştir.
Dava; itirazın iptali davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası, İzmir 9. İcra Hukuk Mahkemesi’nde … E. sayılı dosyası, İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyası, Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, Adli Tıp Kurumundan yapılan bilirkişi incelemesi, Cari Hesap Kayıtlarına ilişkin tarafların defter ve kayıtlarına ilişkin bayilik sözleşmesi ve ekleri incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesince … E. – … K. Sayılı 25.06.2012 tarihli kararla dosyanın Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği ve dosyanın birleştirildiği ancak; yapılan yargılama sırasında 15.11.2012 tarihli celse de İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasının tefrik edilerek ayrı bir esasına kaydına karar verildiği ve tefrik edilen bu dosya (yeni 2014/402 Esas, eski 2012/322 Esas) üzerinden yargılamaya devam edilerek karar verilmiştir.
İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; takip alacaklısı … Gıda Tekstil Motorlu Araçlar San. Ve Tic. AŞ’nin takip borçlusu … aleyhine 528.255,75 -TL asıl alacak üzerinden 31.03.2011 tarihinde ilamsız takip yoluyla takibe geçtiği, takip dayanağının 29.01.2010 tarihli garantör sözleşmesi ve 1.150.000 -TL kefaletnameye dayalı olarak yapıldığı, ödeme emrinin borçlu …’na tebligat yapıldığı ancak tebligat parçasının dosyada bulunmadığı, borçlunun 05.04.2010 tarihli takibe itiraz ettiği ve takibin aynı tarihinde durduğu belirlenmiştir.
İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … (Eski esasları … E. ve …E.) sayılı dosyası incelendiğinde; davacı …’nun davalı … Gıda A.Ş aleyhine 07.09.2010 tarihli imzaya itiraz gerekçesiyle İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki takibe konu senetlerdeki imzaya itiraz ettiği, davalı … Gıda AŞ’nin cevap dilekçesinde davacının itirazının yerinde olmadığı, bayilik sözleşmesinde ve kefaletnamelerde de imzasının bulunduğunu, bu senetlerin bayilik sözleşmesi kapsamında kefaletnamelerde açıkça yer aldığı üzere belirtildiği ve ödenmediği takdirde diğer senetlerin de muaccel olacağının yer aldığını belirttiği, mahkemece davacının imzalarının alındığı, bilirkişi …’den 22.03.2011 tarihinde rapor alındığı, bu raporda söz konusu senetlerdeki imzanın kefil …’na ait olduğunun tespit edildiği, 25.07.2010 ve 25.08.2010 vadeli 25.000 -TL er bedelli ve 31.08.2010 vadeli 45.000 -TL ve 100.000 -TL bedelli, toplam 195.000 -TL bedelli 4 adet bonoda davacının imzası bulunmadığını, bu bonolardan şahsen sorumlu olmadığı gözetilerek … E. … K. sayılı 05.04.2011 tarihli kararla takibin 195.000 -TL lık kısmı yönünden durdurulduğu ( İİK m. 169/a ), diğer senetler için ise davacının eli ürünü olduğu belirlendiğinden imzaya itirazın reddine ( İİK m. 170/3 ) karar verildiği, verilen kararın davacı tarafça temyizi üzerine Y. 12. Hukuk Dairesi’nin … E.- … K. Sayılı kararı ile 24.01.2012 tarihinde bozulduğu, bozma gerekçesinde incelemeye konu olan senetlerde imza incelemesi yapılırken asıl evrak üzerinde yapılması gerektiği, fotokopi evrak üzerinde inceleme yapılmaması gerektiği, ayrıca her bir imzanın ayrı ayrı incelenmesi gerektiği, sadece 3 adet imzanın incelenmesinin yeterli olmadığı, bu nedenle yetersiz bilirkişi incelemesi gerekçesiyle kararın bozulduğu, bozulan dosyanın mahkemenin …E. sırasına kayıtlandığı ve davacıya ait imza örnekleri asılları getirtilerek bilirkişi …’dan alınan 07.12.2012 tarihli rapor alınmış, bu raporda asıl belgeler üzerinde yapılan incelemeler sonucunda; incelemeye konu 6 adet senetten 15.08.2010 vadeli 60.000-TL, 15.09.2010 vadeli 60.000 -TL, 18.01.2011 vadeli 81.900-TL senetler üzerindeki kefil imzalarının … elinden çıkmadığı, sahte imza olduğu, 31.12.2010 vadeli 70.200 -TL, 31.12.2010 vadeli 57.700 -TL, 28.02.2011 vadeli 57.700-TL değerindeki 3 adet senetteki kefil imzalarının … elinden çıkmadığını, sahte imzalar olduğunu belirttiği, bunun üzerine mahkemece bilirkişi …’den 13.12.2012 tarihli ek rapor alındığı, bu raporda; 12.02.2010 tarihli … yevmiye numaralı imza sirküleri fotokopi belgesindeki imzaların montaj yöntemi ile sahte olarak hazırlanarak fotokopi belgenin …’nun diğer mukayese imzaları yanında dosyaya mukayese evrak olarak sunulması …’nun da bu belgeye itiraz etmemesi nedeniyle teknik bilirkişilerin yanıltıldığı, inkâr olunan imzalar genelinin …’nun ıslak imzalarına göre monoton yapıda oluşturulduğu, “M” Harflerinin farklı yapıda olduğu, bu nedenle dava konusu olan 6 adet 15.08.2010 vadeli 60.000 -TL, 15.09.2010 vadeli 60.000-TL, 18.01.2010 vadeli 81.900 -TL, 31.12.2010 vadeli 70.200-TL, 31.12.2010 vadeli 57.700-TL, 28.02.2011 vadeli 57.700-TL değerindeki 6 adet senedin kefil sıfatıyla …’nun elinden çıkmadığı sonucuna varıldığı, mahkemece alınan bilirkişi raporlarına karşı davalı tarafın itiraz etmesine rağmen 22.01.2013 tarihli …E. … K. sayılı kararla davanın kabulüne, icra takibinin İİK m. 169/a-5 ve 170/3 maddeleri gereğince durdurulmasına ve asıl alacağın % 20’si miktarda para cezasına hükmedilmesine karar verildiği, bu kararın davalı tarafça temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin … E.- … K. sayılı kararla 02.05.2013 tarihinde kararın onandığı, davalı tarafın karar düzeltme talebinde bulunmasıyla Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin … E. … K. sayılı 19.09.2013 tarihli kararla alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilememiş olması, yeniden ehil bilirkişiden oluşacak üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verildiği, mahkemece bozmaya uyulmasına karar verilerek mahkemece …, … ve …’dan oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmış, 07.02.2014 tarihli bu raporda; dava konusu senetler incelenerek 4 adet senette davacının imzalarının bulunmaması nedeniyle inceleme yapılmadığı, geri kalan 15.08.2010 vadeli 60.000 -TL, 15.09.2010 vadeli 60.000, 31.12.2010 vadeli 57.700 -TL, 31.12.2010 vadeli 70.200 -TL, 18.01.2011 vadeli 81.900-TL, 28.02.2011 vadeli 57.700-TL 6 adet senetteki … kefil imzalarının bu kişi eli ürünü olmadığının belirtildiği, mahkemece bu bilirkişi raporuna da itiraz olması üzerine Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’ne müştekiler … Gıda Ltd Şti,…, … İnşaat AŞ ve …’ın müşteki olduğu, …’nun sanık olduğu kamu davasında 2010-2011 yılları arasında sanığın müştekilere vermiş olduğu senetlerdeki imzaların gerçek imzaları ile uyuşmamış olması, yine sanığın imza sirküleri fotokopilerindeki imza ile gerçek imzaları arasında fark olduğu belirtilerek sanığın TCK m. 158/1-h, 43/1, TCK m. 210/1 atfı ile 204/1, 43/1, TCK m. 53/1 gereğince cezalandırılması için kamu davası açıldığı, halen Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılamanın devam ettiği belirlenmiştir.
İzmir 9. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. (Eski esası … E.) sayılı dosyası incelendiğinde; davacı …’nun davalı … Gıda A.Ş aleyhine 24.08.2010 tarihli imzaya itiraz gerekçesiyle İzmir 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki takibe konu senetlerdeki imzaya itiraz ettiği, davalı … Gıda AŞ’nin cevap dilekçesinde davacının itirazının yerinde olmadığı, bayilik sözleşmesinde ve kefaletnamelerde de imzasının bulunduğunu, bu senetlerin bayilik sözleşmesi kapsamında kefaletnamelerde açıkça yer aldığı üzere belirtildiği ve ödenmediği takdirde diğer senetlerin de muaccel olacağının yer aldığını belirttiği, mahkemece bilirkişi … 23.02.2011 tarihinde ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nden 18.05.2011 tarihinde tüm senetler üzerinde yapılan incelemeyle; senetlerdeki imzanın kefil …’na ait olduğunun tespit edildiği belirlendiğinden imzaya itirazın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı tarafça temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin … E. … K. Sayılı kararı ile 10.04.2012 tarihinde kararın bozulduğu, bozma gerekçesinde incelemeye konu olan senetlerde imza incelemesi yapılırken asıl evrak üzerinde yapılması gerektiği, fotokopi evrak üzerinde inceleme yapılmaması gerektiği, ayrıca her bir imzanın ayrı ayrı incelenmesi gerektiği, sadece 3 adet imzanın incelenmesinin yeterli olmadığı, bu nedenle yetersiz bilirkişi incelemesi gerekçesiyle kararın bozulduğu, dosyasının bozulmasıyla mahkemenin … Esasına kaydının yapıldığı, bozma doğrultusunda Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan yeniden rapor istendiği, 13.09.2012 tarihli celsede davalı vekilinin talebi doğrultusunda inceleme yapan mahkemenin Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan raporun yeterli olduğu gerekçesiyle davanın 13.09.2012 tarihinde (… K. sayılı) reddine karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine Y. 12 H.D nin 19.03.2013 tarihli … E. … K. sayılı kararla kararın onandığı, davacı tarafın karar düzeltme talebinin … E. … K. 12.09.2013 tarihli kararla reddedildiği ve kararın 12.09.2013 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; müşteki … Tekstil AŞ, …, … İNŞAAT AŞ ve Ufuk Alakan’ın şikâyetiyle sanık / şüpheli … 2010 – 2012 yılları arasında 2 ayrı müşteki şirkete yönelik eylemleri kapsamında TCK m.158/1-h, 43/1, 210/1 yollamasıyla 204/1, 43/1, 53/1 ve CMK m. 325/1 gereğince resmi belgede sahtecilik, tacir / şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticileri dolandırıcılığı eyleminden cezalandırılması için 06.01.2014 tarihinde kamu davası açıldığı, bu davada …’nun müşteki … AŞ nin Ege Bölgesinde satışa sunacağı, Kioti marka traktör ve tarım aletlerini bölge bayiliği hususunda anlaşılmasıyla, …’nun … Şirketine satış tutarı kadar şahsi kefaletini taşıyan çek / senet verme konusunda ve taşınmazına ipotek verme konusunda anlaşıldığı, … Şirketinin …’na 16 adet traktör gönderdiği, …’nun verdiği çeklerin bir kısmının ödendiği, ödenmeyen çekler hakkında Kadıköy 5. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, 25.08.2010, 26.08.2010, 15.09.2010 vadeli 160.000 TL tutarlı senetlerin icraya konulduğu, …’nun imzalara itiraz ettiği, dosya kapsamında imza sirkülerindeki imzaların senetteki imzalardan farklılık arz ettiği, … A.Ş.’yi 419.370 TL zarara uğrattığı, …’nun aynı şekilde … Ltd Şti ile de bayilik sözleşmesi yaparak 40.397,30 TL’lik bisiklet aldığı, bu borç için senet tanzim ettiği, senetteki imzaya itiraz ettiği, senetteki imzanın kendisine ait çıkmadığı, … A.Ş. ile de …’nun 29.01.2010 tarihinde bayilik sözleşmesi yaptığı ve çeşitli tarihli senetleri …’nun … AŞ’ye verdiği, bu senetlerin icraya konduğu, ancak itiraz üzerine takibin durduğu, İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davanın devam ettiği, senetler üzerinde yapılan incelemede, şirket adına atılı imzaların …’na ait olduğu, kefil kısmındaki imzaların ise …’na ait olmadığının belirlendiği, birbirinden farklı kişilerden tarafından imzalandığının tespit edildiği, mevcut durum itibariyle failin birden fazla şirkete karşı dolandırıcılık suçunu işlediği, müştekileri (şirketleri) zarara uğrattığı, malları teslim aldıktan sonra ödeme yapmadığı, … şirketine ait hiçbir malvarlığının bulunmadığı, müşteki olan şirketlere karşı hileli eylemlerde bulunduğu, her iki şirkete karşı iki ayrı zincirleme dolandırıcılık suçun işlediğini, ayrıca iki ayrı zincirleme şeklinde resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğini bahisle cezalandırılması için kamu davası açıldığı, iddianamenin Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesince 24.01.2014 tarihinde kabul edildiği, Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin … esasına kayıtlandığı, mahkemenin … esas … karar sayılı kararla yetkisizlik kararı vererek İzmir 12. Ağır CM’ne gönderdiği ve bu mahkemenin de karşı yetkisizlik vermesi nedeniyle dosyanın Yargıtay 5. CD’ne gönderildiği ve bu mahkemenin … Esas – … K. sayılı kararla dosyanın tekrar Alaşehir Ağır CM’ne gönderildiği … Esas numarası aldığı mahkemece yapılan yargılamada 05.02.20215 tarihli yapılan ilk celsede Alaşehir CBS’nin davamıza konu olan … Esas … iddianame numaralı iddianamesine istinaden Sanık …’nun savunmasının alındığı, savunmasında verdiği çekler ve senetlerin 2009 yılının ilk aylarında itibaren ekonomik sıkıntı içerisine girmesi nedeniyle imzaların kendi adına atıldığını, ancak kendisinin imzalamadığını, senetlerdeki imzanın ise kendisine ait olduğunu belirttiğini, kefil olarak atılan imzaların kendisine ait olmadığını iddia ettiği, … isimli şirkete senetleri …’a verdiğini, senette kefil olmadığını bildiklerini beyan ettiği, mahkemece delillerin toplandığı ve tanıkların dinlenmesiyle yapılan yargılamada Alaşehir Ağır CM’nin … Esas sayılı dosyasının … Karar sayılı kararla …’nun katılan … İnş AŞ ve … Tekstil AŞ ye yönelik resmi evrakta sahtecilik suçundan TCK m. 158/1-h ve 43/1 ve m. 210/1 atfı ile 204/1 ve 43/1 gereğince cezalandırılması için açılan davada yapılan yargılamada …’nun tanık beyanları da değerlendirilerek senetlerdeki kefil kısmındaki imza ve yazılar dışındaki imza ve yazıların bu kişiye ait olduğu ancak yapılan Jandarma Kriminal incelemesi raporu ve tanık
…’in beyanları dikkate alınarak bazı senetlerin … tarafından kargo yoluyla gönderildiği, fotokopi imza sirkülerinin üzeri kapatıldıktan sonra imza transferi yapıldığı ve fotokopi belgenin sahte olarak oluşturulduğu, hayatın olağan akışı ve ticari hayatın genel kaidelerine uygun düşmeyen sanık savunmasına itibar edilmeyerek kefil imzasının sahteliğin sanıktan kaynaklandığı, sanığın değişik zamanlarda suça konu senetlerde kendi adına sahte kefil imzası oluşturduktan sonra katılan şirketlere verdiği, belirlendiğinden sanığın zincirleme resmi evrakta sahtecilik suçu işlediği sabit olduğundan TCK m. 204/1 gereğince cezalandırılmasına karar verildiği, yine sanığın her iki şirkete karşı (… AŞ ve … AŞ’ye karşı) işlediği dolandırıcılık suçundan ise delil elde edilemediğinden beraatine karar verildiği, bayilik sözleşmesinin yapıldığı, önceye dayalı borç alacak ilişkisi nedeniyle sonradan verilen senetlerden dolayı suçun oluşmayacağı ve adli emanetin … sırasına kayıtlı senetlerde kefil imzasının bulunmaması, senetlerin dört tanesinde kefil imzasının yer almaması, ipotek tesis edilmesi, taraflar arasında halen derdest hukuk davalarının bulunduğu gözetilerek CMK m. 223/2-e gereğince yeterli delil elde edilemediğinden beraatine karar verilmesi yönünde görüş oluştuğunun bildirildiği, mahkemece verilen bu kararın sanık ve Cumhuriyet Savcısı ile katılan … İnş. AŞ tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. CD’nin … E. … Karar sayılı kararı ile 11.03.2020 tarihinde bozulduğu, bozma gerekçesinde … şirketi tarafından … ile Güney Kore menşeili kioti marka traktörlerin satımı konusunda anlaşma yapıldığı, sanığın bu şirkete kendi şirketine ait ve kefil olarak çek ve senetler verdiği, ayrıca kefaletname düzenlediği, bu anlamda … şirketi lehine ipotek tesis edildiği, sanığa 16 adet traktör gönderildiği, senetlerin bir kısmının ödenmesinden sonra 25.06.2010 tarihinden itibaren ödemelerin kesildiği, … şirketinin … hakkında Kadıköy 5. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla takibe geçtiği, …’nun imza sirküleri fotokopilerinden farklı imzalarla verdiği senetlerin sanık … tarafından atıldığı, ancak kefil imzaların … tarafından atılmadığının tespit edildiği, yine … AŞ’nin faaliyetleri çerçevesinde … şirketinin bu şirketin Alaşehir bayisi olmayı kabul ettiği ve bu şirkete 700000 ve 450000 TL bedelli iki adet kefaletname verdiği, mahkemece yapılan yargılamada 15.03.2004 tarihli tahrifatlı imza sirküsü ve 12.02.2010 tarihli tahrifatlı imza beyannamelerin üzerindeki imzalarda tahrifat yapıldığının tespit edilmesi nedeniyle ve … AŞ’ye 450000 ve 700000 TL bedelli sahte imzalı kefaletnameler verdiğinden sanığın dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğinden bahisle dolandırıcılık kastının da bulunduğu bu suçtan da cezalandırılması gerektiği belirtilerek verilen beraat kararının bozulduğu, dosyanın Alaşehir … esas sırasına kaydının yapıldığı, yapılan yargılamada … E. … K sayılı kararla 10.12.2020 tarihinde sanığın hem … İnş. AŞ’ye ve hem de … AŞ’ye karşı dolandırıcılık suçunu işlediği sabit olduğundan TCK m. 158 /1-f-h maddelerine göre suçun işleniş şekli ve kastı gözetilerek iki kez 4 er yıl hapis ve 4000 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu cezanın haksız menfaat elde edilmesi nedeniyle TCK m. 43/1 uyarınca ½ oranında arttırıldığı ve 6 yıl iki kez hapis ve 6000 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu cezada TCK m. 62 uyarınca 1/6 oranında indirim uygulandığı, iki kez 5 yıl hapis cezası ile 5000 gün adli para cezasına indirildiği, adli para cezasının 375000 TL’ye çevrildiği, verilen bu karar üzerine sanık …’nun yeniden yargılanma talebinde bulunduğu yargılamanın yenilenmesini gerektirecek herhangi bir gerekçe bulunmadığından 22.06.2020 tarihinde reddedildiği, mahkemece verilen bu kararın … tarafından temyiz edilmesiyle Yargıtay 15 Ceza Dairesine gönderildiği, 11.03.2022 tarihli … Esas – … Karar sayılı kararla sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddine karar verilerek … yönünden verilen kararın 11.03.2022 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Tarafların defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış ve bilirkişi … ve …’ndan 29.09.2014 ve 10.11.2014 tarihinde raporlar alınmıştır. Bu raporlarda; davalının defter ve kayıtları incelendiğinde taraflar arasındaki ilişkinin 03.12.2009 tarihinde başladığı, bayilik ve garantörlük sözleşmesinin 29.01.2010 tarihinde yapıldığı 2010 yılında ticari defterlerinde … şirketine verilen teminatlar hesabında kayda rastlanmadığı, … şirketine ödenmemiş 1.898.259,75 TL borcunun bulunduğu belirlenmiş yine davacının defter ve kayıtları üzerinde cari hesap kayıtlarına göre Alaşehir bayisi olarak çalışan … Ltd. … AŞ arasında 29.01.2012 tarihinde bayilik sözleşmesi yapıldığı …’nun imzasının bulunduğu, ayrıca 2 adet kefaletnamede …’nun 450.000 TL ve 700.000 TL bedel için müteselsil kefil sıfatıyla imzaların bulunduğu, davacının defter ve kayıtlarında yapılan ödemelerin mahsup edilmesiyle kalan alacağının 1.898.259,75 TL olduğunun tespit edildiği, davacı tarafından davalı aleyhine İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … E sayılı – İzmir 26. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyalarıyla 1.150.000 TL bedelli kefaletlere dayanak gösterilerek ve ipotek kaydına dayanarak takip yapıldığı, böylece davacı şirketin davalıdan … Ltd. Şti.’den 1.898.259,75 TL alacaklı olduğu, her iki tarafın defter ve kayıtları birbirleriyle uyuştuğu, davalı …’nun da kefil olarak sorumluluğunun bulunduğu belirtilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve yapılan incelemelere göre;
Davacı … AŞ’nin davalı …’nun kefil olduğu, … Ltd. Şti. ile 29.01.2010 tarihinde bayilik sözleşmesi yaptığı, bayilik sözleşmesinin dışında ayrıca …’nun 700.000 TL ve 450.000 TL bedelli 2 adet kefaletname ile … şirketinin doğacak borçlarından dolayı kefil olduğu, ayrıca bayilik sözleşmesinde de …’nun garantör olarak yer aldığı, tarafların defter ve kayıtları incelenmesiyle davacı şirketin dava dışı … Ltd. Şti.’den 1.898.259,75 TL alacaklı olduğu ve bu alacağa istinaden İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla 528.255,75 TL üzerinden takip yaptığı yapılan incelemeler Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dosyalarıyla sanık …’nun hem sahtecilik hem de dolandırıcılıktan dolayı ayrı ayrı cezalandırılmasına karar verildiği, Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı dosyasında verilen sahtecilik suçundan kurulan hükmün kesinleştiği, dolandırıcılıktan dolayı verilen kararın ise yeniden yargılama isteği ile sanık tarafından talepte bulunulduğu, ancak sanığın dolandırıcılıktan cezalandırılması için Yargıtay 15. Ceza Dairesinin bozma kararında hüküm bulunduğu, belirlenmiş olmakla sanığın kabul etmediği, imzaların kendisine ait olduğu, sahtecilik yoluyla değiştirildiği ve dosyaya ibraz edilen bayilik sözleşmesiyle kefaletnamelere istinaden … Ltd. Şti.’den dolayı borçlu olduğu tespit edilmekle davacının davasının kabulü ile İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takibin devamına, davacı lehine %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarda Açıklanan Sebeplerle;
Davacının davasının KABULÜ ile;
Davacı … Tekstil Gıda San. Dış Ticaret A.Ş.’nin, davalı … hakkında İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla yapmış olduğu ilamsız icra takibine itirazın iptali ile takibin taleple bağlı kalınarak 528.255,75 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek reoskont faizi ile devamına
Alacak likit ve davalının itirazı haksız olmakla asıl alacak üzerinden hesaplanan %40 icra inkar tazminatı tutarı olan 211.302,30 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Tahsilde tekerrür edilmemesine,
Ödemelerin icra müdürlüğünce nazara alınmasına,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 36.085,15 TL harçtan icra dosyasına yatan 2.641,20 TL peşin harcın mahsubu ile eksik alınan 33.443,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan yazışma ve tebligat gideri 611,30 TL ATK gideri 310,00 TL ve bilirkişi ücreti 350,00 TL olmak üzere toplam 1.271,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 76.108,13 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır