Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/81 E. 2023/175 K. 13.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/81
KARAR NO : 2023/175

DAVA : Ticari Şirket Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 27/01/2023
KARAR TARİHİ : 13/03/2023

Mahkememizde açılan davanın dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin, davalı şirketin … hissesini, 975.000,00 TL karşılığında 22/12/2021 tarihinde satın aldığını, müvekkiline yapılan hisse satışının müvekkili ile davalı şirket ve dava dışı … Sağlık Eğitim İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. ve ….Sağlık İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. arasında düzenlenmiş olan 13/12/2021 tarihli iş sözleşmesinin devamı niteliğinde ve ona bağlı bir sözleşme olduğunu; müvekkilinin, davalı şirketin ve dava dışı şirketlerin eski genel müdürü olduğunu, iş sözleşmesinin 29/08/2022 tarihinde haksız bir şekilde feshedildiğini, bu konuyla ilgili olarak İzmir…. İş Mahkemesi’nde …. Esas sayılı davayı açtıklarını, ayrıca davalı ile dava dışı … Sağlık İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. tarafından müvekkiline yönelik olarak hisse bedellerinin ödenmediği iddiası ile İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı dosyasında başlatılan bir ilamsız icra takibinin bulunduğunu, takibin borca itirazları sebebiyle durduğunu, davalı şirketin 01/11/2022 tarihinde yapılan genel kurulunun müvekkiliyle aralarında anlaşmazlık bulunan şirket yönetim kurulu başkanının müvekkilini maddi olarak cezalandırma, müvekkilinin maddi güçsüzlüğünden yararlanarak ve kendi maddi üstünlüğünü kullanarak isteklerini dayatma amacını taşıdığını, genel kurulun gündem maddelerinden birisinin doğrudan müvekkilini ilgilendirdiğini ve onun genel müdürlük görevinin sonlandırılması ile ilgili yönetim kurulu başkanının kararının onaylanmasını amaçladığını, diğer bir madde ile de sermaye artırımına gidilerek müvekkilinin hisse oranının azaltılmasının hedeflendiğini, bu nedenle kötü niyetli ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu; müvekkiline şirketin mali ve finansal tabloları ile ilgili hiç bir şekilde bilgi verilmediğini, toplantı öncesinde müvekkilinin yazılı ve sözlü isteklerine rağmen finansal tablolarla ilgili bilgi verilmediğini, toplantı tutanakları ile finansal tabloların bir örneğinin gönderilmesinin İzmir …. Noterliği’nin 01/11/2022 tarihli ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile istendiğini, davalı tarafından Bornova …. Noterliği’nin 09/11/2022 tarihli ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile finansal tabloların ancak şirket merkezinde müvekkil tarafından görülebileceği, diğer belgelerin ise uygun bir şekilde müvekkiline gönderileceği bildirilmesine rağmen, yalnızca genel kurul toplantı tutanağının gönderildiğini; müvekkili İstanbul’da yaşadığı için genel kurul toplantısına müvekkili adına vekaleten katılınacağı ancak gecikme yaşandığı hususunun vekilleri tarafından telefonla bildirildiğini, mazeret bildirilmesine rağmen, vekiller olarak toplantı yerine gidildiğinde uzunca bir süre bekletildikten sonra toplantının yapıldığı yönetim kurulu başkanı odasına alınarak, toplantının bittiğinin söylendiğini, vekillere ne Bakanlık temsilcisi ne de divan başkanı olan … tarafından herhangi bir imzalı tutanak vs. sunulmadığını, toplantıya katılanların tamamı orada iken, sadece vekillerin “toplantının bittiği” söylenerek toplantı yerinden ayrılmalarının istendiğini, tutulması gerekli tutanakların tutulmadığını, söz konusu hususların ve toplantı devam ederken vekillerin şirkete gelmesine rağmen, toplantı yerine alınmadıkları hususunun şirketin kamera kayıtlarının incelenmesi halinde açıkca görülebileceğini, toplantının sona erdiğine ilişkin imzalı tutanak görülmek istendiğinde de hiç bir evrak gösterilmemesi üzerine toplantıya katılanların tamamı toplantı yerinde iken oradan ayrılmak zorunda kalındığını, davalının kötü niyetli bir şekilde müvekkilinin toplantıya katılmasını engellediğini; davalı şirketin ana sermayesinin artılmasının herhangi bir mali ve hukuki gerekçesinin bulunmadığını, nakit sıkışıklığı olmadığı gibi sermayenin iki katına çıkarılmasını gerektirecek bir yatırım kararının da bulunmadığını, ayrıca şirketin son olarak iki yıl önce sermaye artırımına gittiğini; yönetim kurulunun müvekkilini haksız yere ve hukuka aykırı olarak işten çıkardığını belirterek, davalı şirketin 01/11/2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 numaralı kararların dava sonuçlanana kadar yürütmesinin geri bırakılmasına ve iptallerine; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili 13/03/2023 tarihli dilekçesi ile; 01/11/2022 tarihli genel kurul kararının tescil edilmediğini, tescil edilmeyen genel kurul kararının iptalinin istenmiş olması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 331. m0addesi gereğince lehlerine vekalet ücreti takdir edilmesini istediklerini belirtmiştir.
GEREKÇE ;
Dava; davalı şirket genel kurul toplantısında alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili 17/02/2023 tarihli dilekçesi ile; her ne kadar davalı şirketin 01/11/2022 tarihinde yaptığı genel kurulda alınan kararların iptali için dava açılmışsa da, söz konusu genel kurul toplantısının şirket yönetim kurulu tarafından tümden iptal edildiğini ve 07/02/2023 tarihinde yeniden yapıldığını, toplantının iptal edilmesiyle bu davanın da konusuz kaldığını belirterek, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekilinin bu dilekçesi ile davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı tarafça herhangi bir beyanda bulunulmamıştır.
Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gönderilen cevabi yazıda; 01/11/2022 tarihli genel kurul toplantısına ilişkin kayda rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya içeriğine göre; davacının iptalini isteği dava konusu 01/11/2022 tarihli genel kurul toplantısının davalı tarafça iptal edilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 445. maddesinde ise; ”446. maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” düzenlemesine yer verilmiş olup, davacı tarafça bu düzenlemeye uygun olarak yasal süre içerisinde davanın açılmış olması, davanın açılmasına yapılan toplantıyı sonradan iptal eden davalı tarafın sebebiyet vermiş olması nedeniyle davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmiştir.
HÜKÜM ;
Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL harç peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının yatırmış olduğu 179,90 TL başvurma harcı ve 179,90 TL peşin harç toplamı olan 359,80 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu tebligat ve posta gideri olan 253,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6/1 maddesine göre takdir ve tayin edilen 4.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/03/2023

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza