Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/760 E. 2023/710 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/760
KARAR NO : 2023/710
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2023
KARAR TARİHİ : 22/09/2023
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda dava dosyası ve ekleri incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile karşı taraf borçlu arasında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, imzalanan bu sözleşmeyi istinaden de borçlu yana çek karnesi verildiğini, karşılıksız çıkan çeklerden bankanın sorumluluk miktarını ödediğini, bunun üzerine davalı borçluya ihtarname gönderildiğini fakat ihtarnameye rağmen borçlu tarafından davacı bankaya herhangi bir ödemenin yapılmadığı hatta ihtarnameye ilişkin herhangi bir itirazda da bulunulmadığından, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini tebliğ alan davalının süresinde verdiği dilekçelerle ödeme emrine, faize ve diğer alacak kalemlerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, işbu sebeple davalı borçlunun İzmir … İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, kullandırılan çek karnesi sözleşmesinden kaynaklanan 5.230 TL asıl alacak , bu alacağa işlemiş faiz olan 6.54TL ve faizin %5 BSMV 0,00 TL uygulanmak suretiyle takip çıkışı 5.236,87 TL’nin tahsiline, davacı bankanın davalı ile ilgili kayıtları karşısında, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olduğundan %20 icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR: -Davalının imzaladığı Genel Kredi Sözleşmesi fotokopisi,
-Davalının imzaladığı Kefalet Sözleşmesi fotokopisi,
-Davalının imzaladığı Muvafakatname fotokopisi,
GEREKÇE:Dava; çek karnesi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
HMK.nun 114/c.maddesinde mahkemenin görevi dava şartı olarak sayılmıştır.
Yine HMK.nun 115/1. Maddesi uyarınca “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.”
Bu kapsamda dosya mahkememizin görevli olup olmadığı yönünden incelenmiş aşağıdaki hususlar tespit olunmuştur.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK.nun 5. Maddesi: (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.
(2) Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi’nin 25/11/2021 tarihli 1232 karar sayılı kararı ile; “…Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir. Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.
Bu itibarla; 1) 13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler hariç), 4) 23/02/2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan, 5) 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, 6) 06/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan, 7) 20/06/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; İzmir’de yedi asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15/12/2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” karar verilmiştir.
Somut olayda, davacı banka ile karşı taraf borçlu arasında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, imzalanan bu sözleşmeyi istinaden de borçlu yana çek karnesi verildiği, karşılıksız çıkan çeklerden bankanın sorumluluk miktarını ödediğini, bunun üzerine davalı borçluya ihtarname gönderildiğini fakat ihtarnameye rağmen borçlu tarafından davacı bankaya herhangi bir ödemenin yapılmadığı hatta ihtarnameye ilişkin herhangi bir itirazda da bulunulmadığı, davaya konu uyuşmazlık hakkında “5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nu” uyarınca değerlendirme yapılması gerektiği, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan hukuk davalarına bakmaya, finans mahkemesi sıfatıyla HSK tarafından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5.’ inci maddesinin 2.’ nci bendi gereğince İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin münhasıran görevlendirilmesi nedeniyle anılan mahkemede davanın görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ve dava dosyasının İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi (Finans Mahkemesi Sıfatı ile) olduğu anlaşılmakla, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne (Finans Mahkemesi Sıfatı ile) GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.’nın 331/2.maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
İlişkin, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/09/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır