Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/311 E. 2023/736 K. 29.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/311
KARAR NO : 2023/736
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 11/04/2023
KARAR TARİHİ : 29/09/2023
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin sigortasız geçen günlerinin tespiti (hizmet tespiti) amacıyla Karşıyaka … Dolmuş Hattı Malikleri ile SGK aleyhine dava açtığını, dosyanın Yargıtay temyiz incelemesinden geçtiğini ve bu inceleme sonucunda dava dışı … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin de davaya dahil edilmesinin istendiğini, bozma kararı sonrasında davaya Karşıyaka … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında devam edildiğini ve davaya dahil edilecek olan şirketin sicil kaydının araştırıldığını, bu araştırma sonucunda şirketin sicil kaydının resen silindiğinin belirlendiğini, mahkeme tarafından … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin ihyası için taraflarına süre verildiğini belirterek, İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğü’nde sicile kayıtlı olan … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin ihyasına, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü cevap dilekçesi ile özetle; müdürlüklerinin “Merkez …” sicil numarasında kayıtlı… Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin 18/03/1985 tarihinde tescil edildiğini, en son tescil edilen yönetim kurulu kararının 03/01/2006 tarihli karar olduğunu, bu tarihten sonra herhangi bir genel kurul tescilinin yapılmadığını, adres durumundan oda kaydının silindiğini, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince çıkarılan Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyeleri ile Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. maddesinin ç bendi uyarınca 11/06/2013 tarihinde münfesih sayıldığını, tescilli adresine ihtarda bulunulduğunu, bu durumun 21/06/2013 tarihli 8347 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlandığını, yasal süre içinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle 23/05/2014 tarihinde sicil kaydının resen silindiğini, bu durumun 12/06/2014 tarihli 8589 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığını, öncelikle 6102 sayılı TTK’nın geçici 7/15 maddesi gereğince 5 yıl süre içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, terkin işlemlerinin tebliğde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde uygulandığını, münfesih durumunda olduğu belirlenen şirketlerin tescilli adreslerine ihtarnamelerin gönderildiğini, 6102 sayılı TTK’nın 31. maddesi gereğince tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğin ve dolayısıyla adres değişikliğinin de tescil edilmesi gerektiğini, gönderilen ihtarnamelerin tebliğ edilememesinin tamamen ilgili şirketin basiretli bir tacir olarak davranmaması ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını, yapılan kayıt silme işleminin kanun hükmünün uygulanması olduğunu, müdürlüklerinin, davanın türü itibariyle yasal hasım konumunda olduğunu ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, diğer taraftan basiretli tacir olan dava konusu şirketin veya devam eden davaları/icra takipleri bulunan ilgililerin müdürlüklerine herhangi bir bildirimlerinin bulunmadığını, icra takiplerinden ve davalardan müdürlüklerinin haberdar olmasının mümkün olmadığını belirterek, yasal süre içerisinde açılmayan davanın öncelikle süre yönünden reddine karar verilemsini, müdürlükleri aleyhine harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini istemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; sicildeki kaydı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince silinen şirketin yeniden ihyası istemine ilişkindir.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gönderilen belgeler incelendiğinde; dava dışı şirketin “Merkez …” sicil numarasında kayıtlı olduğu, adresinin “… İZMİR” olduğu, şirketin 23/05/2014 tarihinde 6102 sayılı kanunun geçici 7. maddesi uyarınca sicil kaydının silindiği görülmüştür.
Karşıyaka … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde; davacısının …, davalılarının … Dolmuş Durağı-Hattı Yönetimi ve Sosyal Güvenlik Kurumu İzmir İl Müdürlüğü, dava tarihinin 12/04/2013 olduğu, mahkemenin 28/07/2022 tarihli duruşmasında “dava dışı … A.Ş.’nin ticaret sicil kayıtlarından terkin edildiği anlaşılmakla bozma ilamı doğrultusunda davaya dahil edilmesi konusunda davacı vekiline ihya davası açması için gelecek celseye kadar süre verilmesine” şeklinde ara kararı oluşturulduğu, ayrıca 08/12/2022 tarihli duruşmada da davacı vekiline “ihya davası açmak üzere 13/04/2023 tarihli duruşmaya kadar kesin süre verilmesine, aksi halde davasının usulden reddedileceğine” ilişkin ara kararının oluşturulduğu görülmüştür.
Her ne kadar İzmir … İş Mahkemesi’nin ara kararında ihya edilmesi istenen şirketin ünvanı “…” olarak yazılmış ise de söz konusu mahkeme kararını bozan Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 18/02/2020 tarihli, … Esas ve … Karar sayılı karar içeriğinde şirketin ünvanının “…” olarak belirtilmiş olması, davacı tarafça da bu şirketin ihyasının istenmiş olması karşısında mahkemenin ara kararındaki şirket ünvanındaki hata mahkememizce maddi bir hata olarak değerlendirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “sicildeki kaydı 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince silinen dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin yeniden ihyası koşullarının bulunup bulunmadığı, davanın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı” konusundadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7/15. maddesinin son cümlesi uyarınca ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunan diğer kişi ve kuruluşlar haklı sebeplere dayanarak sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceklerdir.
Somut olayda; davacının ihyasını istediği şirket aleyhinde açtığı dava sonuçlanmamış olup, eldeki ihya davası şirketin aktif hale gelmesi için değil, söz konusu davaya münhasır olmak üzere davanın sonuçlandırılması ve sonrasında tasfiyenin tamamlanması amacıyla açılmıştır. Bu nedenle bu tür davalarda zaman aşımı ve hak düşürücü süre söz konusu değildir. Davalı taraf cevap dilekçesinde zaman aşımı itirazında bulunmuş ise de; 6102 sayılı TTK’nın 547. maddesinde ihya davasını açabilecek kişiler sayılmıştır. Bunlar arasında alacaklılar da vardır. Karşıyaka … İş Mahkemesi’nde görülmekte olan dava sonucunda davacının ilgili şirketteki hizmet süresi tespit edilecek olup, ihya da söz konusu yargılamada taraf teşkilinin sağlanabilmesi için gereklidir. İhyası istenilen şirket 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince re’sen Ticaret Sicilinden silinse de koşulları varsa 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olmadan, 6102 sayılı TTK’nın 547. maddesi gereği şirketin ihyası ile birlikte tasfiye memuru atanması istenebileceğinden, diğer yandan ihya davası açılması için TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrasında öngörülen ihya 5 yıllık hak düşürücü sürenin Anayasa Mahkemesi’nin 22/6/2023 tarihli, … Esas ve … karar sayılı kararı ile iptal edildiği hususu dikkate alındığında, davalı tarafın zaman aşımı itirazı haklı görülmemiş, reddine karar verilmiştir.
Sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya içeriğine göre; davacının Karşıyaka … İş Mahkemesi’nde açtığı hizmet tespiti davasında ihyası istenen şirketin “davalı” sıfatıyla hasım olduğu; söz konusu davada taraf teşkili işlemlerinin yapılarak davanın sonuçlandırılması ve ek tasfiyenin yapılması gerektiğinden davacının bu şirketin ihyasını istemekte hukuki yararının ve haklı sebebinin bulunduğu; ticaret sicilinden terkin edilen tüzel kişiliğin ihyasının koşulları oluştuğunda her zaman dava edilebilmesinin mümkün bulunduğu, bu istemin zamanaşımına tabi olmadığı, davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhinde açılan davanın haklı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış, davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Dava dışı şirketin sicil kaydı 23/05/2014 tarihinde silinmiştir. Karşıyaka … İş Mahkemesi’ndeki dava 12/04/2013 tarihinde açılmıştır. Davanın açıldığı tarihte ihyası istenen şirket davalı olarak gösterilmemiştir. Mahkemenin verdiği kararın Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı kararı ile bozulmasının ardından bozma gerekçesi doğrultusunda ve ilk olarak 07/01/2021 tarihli duruşmada davacı vekiline “dava dışı … İnş. San. Tic. A.Ş.’ye husumet yöneltmesi” için 2 haftalık süre verilmiştir. Dolayısıyla şirketin sicil kaydının silindiği tarihte şirket hakkında açılmış bir dava yoktur. Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün böyle bir davanın açılma ihtimalini öngörmesi beklenemediğinden, davanın açılmasına sebebiyet vermediği kabul edilmiş, yasal hasım olduğu hususu da gözetilerek aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜNE,
İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğü’nde “Merkez …” sicil numarasında kayıtlı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin “Karşıyaka … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında taraf teşkili işlemlerinin ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması ile sınırlı olmak üzere” İHYASINA,
2-Ek tasfiye işlemlerini yapması için şirkete tasfiye memuru olarak eski ortaklarından …’ın (…) atanmasına,
3-Tasfiye memuru için ücret takdirine yer olmadığına,
4-Şirketin ihya edildiği ve tasfiye memuru atandığı hususunun Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne bildirilmesine,
5-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 269,85 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın düşülmesi ile kalan 89,95 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 29/09/2023
Başkan …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Katip …
¸E-imza