Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/228 E. 2023/240 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/228 ESAS
KARAR NO : 2023/240 KARAR

DAVA : İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2023
KARAR TARİHİ : 30/03/2023

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/07/2022 tarihinde davalı … -…Gıda San. Tic. Ltd. Şti adına müvekkiline ait … plaka numaralı … marka kapalı kasa kamyoneti araç kiralama sözleşmesi ile kiraladığını, şirket adına kesilen faturanın gönderildiğini, 17/08/2022 tarihinde davalı …’ın müvekkiline ait araçla maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, araçta maddi hasar meydana geldiğini, aracın tamir bedelinin 86.730,00-TL tuttuğunu, bunun sadece 11.293,02-TL kadarının sigorta şirketi tarafından karşılandığını, kaza nedeniyle aracın değerinde 5.000,00-TL azalma olduğunu, aracın tamir süresinde çalışmadığını, bu yüzden 25.000,00-TL kazanç kaybının yaşandığını, davalı tarafın davacının ihtarlarına rağmen borcunu ödemediğini, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrine davalı tarafından itiraz edildiğini, açıkladığı nedenlerle; davalarının kabulünü, itirazın iptalini ve takibin devamını, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; Taşınır Kira Sözleşmesinden kaynaklanan tazminat alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
6335 sayılı kanunun 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen değerlendirilir.
HMK’nın 4.maddesinde “Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a)Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b)Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c)Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç)Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; 04.07.2022 tarihli yazılı Araç Kiralama Sözleşmesi ile; Davacı Altmışüç Hayvancılık Marketçilik Tic. Ltd. Şti.’ nin davalı … Gıda San. Tic. Ltd. Şti. ‘ ne davacıya ait …. plaka numaralı … marka kapalı kasa kamyonetinin kiralandığı,
Davacının, davalı …’ ın araç ile kaza yaptığı ve aracın hasarlanmasına sebep olduğu gerekçesiyle, sigorta şirketi tarafından karşılanmayan bakiye araç tamir bedeli 11.293,02-TL, değer kaybı 5.000,00 TL ve kazanç kaybı 25.000,00′ TL nin tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün …. E. sayılı dosyası ile, icra takibi başlattığı, takibe davalıların itirazı üzerine dava açılığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığa konu asıl ilişkinin, taşınır kira sözleşmesinden kaynaklandığı, buna göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu, ayrıca davanın TTK’nın 4. maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, TTK’nın 4. maddesindeki yasal düzenlenme karşısında uyuşmazlığın Sulh Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK’nun 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde gönderilme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/03/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı