Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/878 E. 2023/92 K. 17.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/878
KARAR NO : 2023/92
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 15/10/2022
KARAR TARİHİ : 17/02/2023
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/02/2023
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı dava dilekçesi ile özetle; davacısı olduğu İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin (bozma öncesi …) … Esas sayılı dosyasında davalı … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin sicil kaydının … tarihinde silindiğinin belirlendiğini ve tarafına şirketin ihyası için dava açması konusunda süre verildiğini; … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin temsilcisinin … olduğunu, “…” sicil numarası ile “…” adresinde olduğunu, TTK’nın 547. maddesi gereğince şirketin yararına sonuç doğuracak bir davanın açılması, şirketin bir davada davalı olarak bulunması veya aleyhine icra takibi yapılması söz konusu ise ek tasfiye yoluna gidilebileceğini belirterek, … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ihyası ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü cevap dilekçesi ile özetle; müdürlüklerinin “İzmir-…” sicil numarasında kayıtlı … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin … tarihinde tescil edildiğini, sermayesinin 200,00 TL olduğunu, 6103 sayılı Kanun’un 20/1 maddesi gereğince sermayesini zorunlu miktara yükseltmemesi sebebiyle 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince çıkarılan Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyeleri ile Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. maddesinin (a) bendi uyarınca … tarihinde münfesih sayıldığını, tescilli adresine ihtarda bulunulduğunu, bu durumun … tarihli … sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlandığını, yasal süre içinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle … tarihinde sicil kaydının silindiğini, bu durumun … tarihli … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığını, öncelikle 6102 sayılı TTK’nın geçici 7/15 maddesi gereğince 5 yıl süre içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, terkin işlemlerinin tebliğde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde uygulandığını, münfesih durumunda olduğu belirlenen şirketlerin tescilli adreslerine ihtarnamelerin gönderildiğini, 6102 sayılı TTK’nın 31. maddesi gereğince tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğin ve dolayısıyla adres değişikliğinin de tescil edilmesi gerektiğini, gönderilen ihtarnamelerin tebliğ edilememesinin tamamen ilgili şirketin basiretli bir tacir olarak davranmaması ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını, yapılan kayıt silme işleminin kanun hükmünün uygulanması olduğunu, müdürlüklerinin, davanın türü itibariyle yasal hasım konumunda olduğunu ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, diğer taraftan basiretli tacir olan dava konusu şirketin veya devam eden davaları/icra takipleri bulunan ilgililerin müdürlüklerine herhangi bir bildirimlerinin bulunmadığını, icra takiplerinden ve davalardan müdürlüklerinin haberdar olmasının mümkün olmadığını belirterek, yasal süre içerisinde açılmayan davanın öncelikle süre yönünden reddine, müdürlükleri aleyhine harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini istemiştir.
DELİLLER ;
Sicil kayıtları, İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası,
GEREKÇE ;
Dava; sicildeki kaydı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince silinen şirketin yeniden ihyası istemine ilişkindir.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gönderilen belgeler incelendiğinde; dava dışı şirketin “…” sicil numarasında kayıtlı olduğu, adresinin “…” olduğu, şirketin … tarihinde 6102 sayılı kanunun geçici 7. maddesi uyarınca sicil kaydının silindiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “sicildeki kaydı 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince silinen dava dışı … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin yeniden ihyası koşullarının bulunup bulunmadığı, davanın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı” konusundadır.
İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde; davacı … tarafından gerçek kişiler aleyhinde açılmış tapu iptali tescil davası olduğu, İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının bu dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, birleşen … Esas sayılı davanın davalısının … Yapı Malzemeleri Hafriyat Nak. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu; asıl dosya ile ayrıca İstanbul … Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının da birleştirildiği, bu birleşen davada ise … San. Tes. İmalat ve Tic. A.Ş.’nin davalı olduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ilişkin … tarihli kararın verildiği, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu, kararın Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin … tarihli … Esas ve … Karar sayılı kararı ile bozulduğu, bozma kararından sonra davanın aynı mahkemede … Esas sayısını aldığı, davacı …’nin yargılama sırasında vefat etmesi sebebiyle …’nin davaya bu davacının mirasçısı olarak katıldığı, mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verildiği, mahkemece … tarihli ara kararla birlikte “birleşen dosya davalısı … Yapı Malzemeleri San ve Tic. Ltd. Şti.’nin sicil kaydının silindiği” gerekçesiyle davacıya şirketin ihya işlemlerini yapması için duruşma gününe kadar süre verilmesine karar verildiği görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7/15. maddesinin son cümlesi uyarınca ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunan diğer kişi ve kuruluşlar haklı sebeplere dayanarak sicilden şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceklerdir.
TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerde sicilden re’sen terkin edileceği düzenlenmiştir. Bu maddenin 11. fıkrası gereğince şirketin ticaret sicilinden re’sen kaydının silinmesi için Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün öncelikli olarak geçici 7. maddenin 4/a ve 4/b fıkralarında gösterilen hususları yerine getirmesi gereklidir. 4/a bendinde; “Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.” düzenlemesine; 4/b bendinde; “559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da müdürlerinden tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yasada gösterilen bu usule uyulmadan şirketin kaydı sicilden terkin edildiği takdirde ticaret sicilinin silme işleminin iptali ile şirketin ihyasına karar verilebilecektir.
Somut olayda; ihyası istenen şirketin münferiden … tarafından temsil edildiği, şirketin TTK’nın geçici 7.maddesi kapsamında kaldığı gerekçesiyle davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığı şirket temsilcisine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin veya tebligatın getirtilen ticaret sicil dosyası içerisinde bulunmadığı, ihtarnamenin şirkete ve şirket yetkilisine ayrı ayrı tebliğ edilmesi gerektiği, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7.maddesinin 4/a bendi uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete ya da şirketin yetkisine tebliğ edilmeksizin doğrudan Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan suretiyle yapılmasının usule aykırı olduğu, bu nedenle şirketin sicil kaydının usulüne uygun şekilde terkin edildiğinden söz edilemeyeceği, 5 yıllık hak düşürücü sürenin göz önüne alınması için öncelikli olarak ortada usulüne uygun yapılmış bir terkin işleminin bulunması gerektiği; ayrıca TTK’nın geçici 7/(2) maddesi uyarınca, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümlerinin uygulanamayacağı, geçici 7. maddenin 15. fıkrasında yer alan hak düşürücü süre usulüne uygun şekilde yapılmış olan sicilden silinme işlemlerine karşı açılacak davalar için öngörülmüş olup, kanuna aykırı olarak yapılan sicilden silinme işlemleri hakkında 15. fıkrada öngörülen sürenin uygulanmasına imkan bulunmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın hak düşürücü süre itirazı haklı bulunmamıştır.
Sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya içeriğine göre; davacının İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında açtığı tapu iptali-tescil davasında ihyası istenen … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin “davalı” sıfatıyla hasım olduğu; söz konusu davada taraf teşkili işlemlerinin yapılarak davanın sonuçlandırılması ve ek tasfiyenin yapılması gerektiğinden davacının bu şirketin ihyasını istemekte hukuki yararının ve haklı sebebinin bulunduğu; ticaret sicilinden terkin edilen tüzel kişiliğin ihyasının koşulları oluştuğunda her zaman dava edilebilmesinin mümkün bulunduğu, davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhinde açılan davanın haklı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış, dava dışı … Yapı Malzameleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin “İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında taraf teşkili işlemlerinin ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması amacıyla sınırlı olmak üzere” ihyasına, ihyasına karar verilen şirkete ek tasfiye işlemlerini yapması için tasfiye memuru olarak eski temsilcisi …’in atanmasına ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalı her ne kadar yasal hasım konumunda ise de; ihyası istenen şirket hakkında derdest bir dava var iken sicildeki kaydının TTK’nın geçici 7/(2) maddesine aykırı şekilde silinmesi işleminde İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü kusurlu bulunduğundan, aleyhine yargılama giderine hükmedilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜNE,
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde “Merkez …” sicil numarasında kayıtlı … Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin “İstanbul …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında taraf teşkili işlemlerinin ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması amacıyla sınırlı olmak üzere” İHYASINA,
2-Ek tasfiye işlemlerini yapması için şirkete tasfiye memuru olarak şirketin eski temsilcisi …’in (T.C….) atanmasına,
3-Tasfiye memuru için ücret takdirine yer olmadığına,
4-Şirketin ihya edildiği ve tasfiye memuru atandığı hususunun Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne bildirilmesine,
5-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın düşülmesi ile kalan 99,20 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacının yatırmış olduğu 80,70 TL’si başvurma harcı ve 80,70 TL’si peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu posta ve tebligat gideri olan 52,00 TL’lik yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacının yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.17/02/2023

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza