Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/860 E. 2023/35 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/860 ESAS
KARAR NO : 2023/35 KARAR
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2022
KARAR TARİHİ : 24/01/2023
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 27/01/2023

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalıların kurduğu … İnş. San. Tic. A.Ş. – … Yol Yapı ve Mad. A.Ş. – … İnş. Taah. Mad. Gıda San. Tic. A.Ş. İş Ortaklığı unvanlı adi ortaklığına beton pompası kiraladığını 28.320,00-TL bedelli … tarihli Seri … sıra numaralı fatura, 28.320,00-TL bedelli … tarihli … sıra numaralı fatura, 28.320,00-TL bedelli … tarihli Seri … sıra numaralı faturaları düzenlediğini ve davalılara teslim ettiğini, faturalardan önce; yapılan aynı işe ilk fatura davalıların talebi üzerine … tarihinde 27.470,45-TL bedelli olarak dava dışı … Anonim Ortaklığı’na kesildiğini, dava dışı … Anonim Ortaklığı tarafından davacı müvekkile çek ile ödendiğini, yapılan itirazlar için itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davalıların, müvekkiline … tarihinde 20.000,00-TL, … tarihinde 20.000,00-TL ve … tarihinde 15.000,00-TL ödeme yaptıklarını, faturalardan kalan bedelleri ödemede temerrüde düşmeleri nedeniyle davacı tarafından icra takibi başlatıldığını, davalıların itiraz ettiklerini, açıkladığı nedenlerle; İzmir …. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasında vaki bulunan itirazın iptalini, yine aynı dosyadaki cebri icra işlemlerinin devamını, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … İnş. Haf. Taah. Aky. Maden Gıda San. Tic. A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin taraflarına tebliğ edildiğini ancak davacı yanın dilekçesinde yer alan delil listesinin tebliğ edilmediğini, sistem üzerinden yaptıkları incelemede davacı yanın bildirdiği delillerin dosya içerisinde yer almadığının görüldüğünü, davacı yanca davanın süresinde açılmadığını, icra takibine yapılan itirazdan itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğini, bu yüzden davanın usulden reddinin gerektiğini, davaya konu iş ilişkisinin İş Ortaklığı adına yalnızca Çağrı … tarafından kurulduğunu, İş Ortaklığı’nı borç altına sokan söz konusu tüm iş ve işlemlerin yapılış sürecinde ve sonrasında müvekkilinin hiçbir bilgisi olmadığını, davacının faturalara konu mal yahut hizmetin İş Ortaklığı’na teslimini kanıtlar herhangi bir yazılı belge de sunmadığını, iş ortaklığı ile davacı yan arasında düzenlenmiş bir akit olmadığını, açıkladığı nedenlerle; davanın esasına girilmeksizin davanın reddini, mahkeme aksi kanaatteyse davacının davasının reddini, davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesini, talep etmiştir.
Davalı … İnşaat San. Ve Tic. A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın … tarihli faturalardan kaynaklı bakiye alacağı olduğunu iddia ettiğini, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkiline ödeme emri tebliğ edildikten sonra itiraz süresinde takibe, borca, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiklerini, davacı tarafın bir yıl süre içinde itirazın iptali davasını açmadığı için davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu icra takibinin kira sözleşmesine istinaden başlatılması nedeniyle HMK madde 4 gereği ile Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu ve açılan davaya görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, açıkladığı nedenlerle; davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
6335 sayılı kanunun 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen değerlendirilir.
HMK’nın 4.maddesinde “Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a)Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b)Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c)Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç)Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; Uyuşmazlığa konu asıl ilişkinin; davacının, davalılar ‘… İnş.San.Tic.A.Ş.- … Yol Yapı Ve Mad.A.Ş. – … İnş.Taah.Mad.Gıda San.Tic.A.Ş. İŞ ORTAKLIĞI’ unvanlı adi ortaklığa beton pompası kiralama ilişkisi olduğu, ve bu ilişki nedeniyle düzenlemiş faturalar nedeniyle ödenmeyen bedelin tahsilinin icra takibine konu edildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın taşınır taşınmazının kira ilişkisinden kaynaklandığı, buna göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu, ayrıca davanın TTK’nın 4. maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, TTK’nın 4. maddesindeki yasal düzenlenme karşısında uyuşmazlığın Sulh Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK’nun 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde gönderilme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, taraflar vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır