Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/781 E. 2023/354 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/781 Esas
KARAR NO : 2023/354
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 04/05/2023
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda dava dosyası ve ekleri incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı-alacaklı …. SAHİL KONUT YAPI KOOPERATİFİ tarafından, borçlu davalı …’dan SİTE aidat alacağı ile gecikme farklarının tahsili amacı ile karşı taraf davalı-borçlu aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibine başlandığını, takibe ilişkin ödeme emri, borçluya tebliğ edildiğini, davalı- borçlu tarafından 16/05/2019 tarihinde borca itiraz edildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı-borçlu tarafından davacı-alacaklıya hiçbir ödeme yapılmadığı gibi müvekkile borcu olmadığına ve borcunu ödediğine dair herhangi bir geçerli ve yazılı bir belge veya kanıt da sunamadığını, bu nedenle davalı-borçlu aleyhine başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına haksız ve kötü niyetli İTİRAZININ İPTALİ ve itiraz ile duran icra işlemlerine devam edilmesi ile davalı-borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacı tarafın, taraf sıfatı olmadığını, davacının 2015 yılı, Ağustos ayında tasfiye sürecine girdiğini ve “Tasfiye halinde …” unvanını aldığını, dolayısıyla öncelikle taraf sıfatı yönünden davaya itiraz ettiklerini, geçmişe yönelik aidat alacakları zamanaşımına uğradığını, bu yönden davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın, davalı aleyhine başlatmış olduğu aidat borcuna ilişkin İzmir … İcra Müdürlüğü’nün, … Esas sayılı dosyasına davalı tarafından borca itiraz edildiğini ve icra takibi durdurulduğunu, davacı kooperatif tasfiye sürecine girdiğini ve bu süreçte genel kurullarda birkaç kez tasfiye kararı alınmış olmasına rağmen halen tasfiye edilemediğini, önceki yıllara ilişkin olarak davalı tarafın kendi üzerine düşen aidat borçlarını ödediğini, bu bağlamda davacı kooperatife bir borcunun bulunmadığını, kısım kısım yapılan ödemelere ilişkin şuanda çıkarılan hesap özeti ise davalı tarafından kabul edilemeyeceğini, davacı tarafın kötüniyetli olarak bu aşamada bir hesap özeti çıkarmadığını ve önceki ödemelere ilişkin faiz işlettiğini, söz konusu hesaba faiz yönünden de itiraz ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR: İzmir … İcra Müdürlüğünün … İcra dosyası celp edilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; kooperatif üyesi olan davalıdan üyelik dönemine ilişkin olmak üzere aidat bedeli ile ödenmeyen aidat bedellerinin birikmiş faiz alacaklarının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
19.12.2018 tarihinde yürürlüğe giren 06.12.2018 tarih 7155 sayılı Kanunun 20. maddesiyle TTK’ya eklenen 5/A maddesinde “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmüne, aynı tarihte yürürlüğe giren aynı yasanın 23. maddesiyle 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-(2) maddesinin dördüncü cümlesinde “Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” düzenlemesine yer verilmiştir. HMK’nın 115/2. maddesi de ” Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. ” şeklindedir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamında “Somut uyuşmazlıkta davacı kooperatif davalı üyesinden aidat alacağı isteminde bulunmuş olup Kooperatiler Kanunu’nun 99. Maddesinde,” bu yasada düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacağı” düzenlendiğinden dava mutlak ticari dava niteliğindedir ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan TTK’ya eklenen 5/A maddesi uyarınca dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasına dair dava şartına tabidir. HMK’nın 115/2. maddesinde tamamlanabilir dava şartı eksikliğinin giderilmesi için davacı tarafa süre verilebileceği belirtilmiş ise de 6352 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-2. maddesinde arabulucuya başvurmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğundan usulden reddedileceği açıkca belirtildiğinden anılan dava şartı eksikliğinin tamamlanabilir dava şartı eksikliği olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Zira arabuluculuk, tarafların mahkeme yoluna başvurmadan uyuşmazlıkları bir araya gelerek çözmeleri, bu şekilde daha hızlı ve barışcıl yöntemlerle sonuca ulaşmaları ile mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla getirilmiş bir alternatif çözüm yoludur. Açıklanan bu gerekçelere binaen mahkemece dava tarihi itibariyle arabuluculuk dava şartına tabi olan somut uyuşmazlıkta ayrıca arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği hususunda inceleme yapılmadan işin esası hakkında karar verilmesi ayrıca doğru bulunmamıştır. ” belirtilmiştir.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesine göre, ilgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak kabul edilmiş olması durumunda, davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiyenin gönderilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Yine mahkemece gönderilen ihtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi, ayrıca arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Arabuluculuk tutanağının yapılan incelemesinde arabuluculuk bürosuna 11/04/2023 tarihinde başvuru yapıldığı, anlaşamama tutanağının 13/04/2023 tarihinde imzalandığı, davanın 01/09/2019 tarihinde İzmir …. Sulh Hukuk Mahkemesinde açıldığı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin … Hukuk Dairesinin … Esas … karar sayılı ilamı ile davanın Kooperatif üye aidat alacaklarından kaynaklanan alacağın tahsili davası olması nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunun belirtildiği, 16/09/2022 tarihinde Mahkememize tevzii edildiği tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bütün halinde değerlendirilmekle; Dava tarihi itibariyle arabuluculuğa başvurunun zorunlu olduğu, dava açılmadan önce davacı tarafça arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşılmakla açılan davanın arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu ret harcından davacı tarafından peşin yatırılan 105,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 74,85 TL harcın hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT. hükümlerine göre 8.697,50 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan kullanılmayan gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 02/06/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı